Geri Dön

KOAH alevlenme etiyolojisini belirlemede serum presepsin ölçümünün tanısal değeri

Diagnostic value of serum presepsin measurement in determining COPD flame ethiology

  1. Tez No: 729676
  2. Yazar: MERVE FİDAN AŞIK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MUKADDER ÇALIKOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: KOAH alevlenme, presepsin, bakterial/viral enfeksiyon, COPD exacerbation, presepsin, bacterial / viral infection
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Mersin Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 105

Özet

Giriş: Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı'nın (KOAH) neden olduğu mortalite, morbidite, iş görmezlik ve ekonomik yük tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli bir halk sağlığı sorunudur. KOAH seyri sırasında görülen akut alevlenmeler, hastalığın seyrini olumsuz etkileyerek hasta, toplum ve sağlık sistemi üzerindeki bu yükü daha da arttırmaktadır. Çoğu enfeksiyon kaynaklı KOAH alevlenmelerinde, tanı ve alevlenme nedeninin belirlenmesi tedavi planı ve prognozun tahmini bakımından son derece önemlidir. Bu önemli kararda yol gösterici olması düşüncesiyle birçok klinik ve biyolojik belirteç araştırılmıştır. Bunlar arasında serum CRP, prokalsitonin, fibrinojen, IL-6, co-peptin, IP-10 düzeylerinin ölçümü, kanda löksit sayısı, nötrofil/lenfosit ve platelet/ lenfosit oranı, semptomlardan pürülan balgam varlığı üzerinde en çok durulanlardır. Ancak, günümüzde halen alevlenme nedenini belirleyebilecek, özellikle enfektif alevlenmeleri enfektif olmayanlardan ve bakterial alevlenmeleri viral kaynaklı alevlenmelerden ayırabilecek bir biyobelirteç klinik kullanıma sunulamamıştır. Amaç: Çalışmamızda, özellikle çeşitli bakterial enfeksiyonlarda arttığı öne sürülen bir biyobelirteç olan presepsin'nin, KOAH alevlenmelerinde enfektif alevlenmeyi ayırdetme ve bakterial/viral etiyoloji saptama konusundaki tanısal değerini araştırmayı amaçladık. Gereç ve yöntem: Mersin Üniversitesi Hastanesi acil servisi ve göğüs hastalıkları polikinliğine 01 Temmuz 2019 - 01 Aralık 2020 tarihleri arasında, KOAH alevlenmesi ile başvuran ve servis yatış endikasyonu olan hastalar prospektif olarak değerlendirildi. Aynı tarihler arasında, göğüs hastalıkları polikinliğine rutin kontrol amaçlı başvuran stabil KOAH'lı hastalar ve hastanemize çeşitli nedenlerle başvuran sağlıklılar prospektif olarak çalışmaya dahil edildi. Tüm popülasyon önceden belirlenen çalışmaya dahil edilme ve dışlama kriterleri dikkate alınarak seçildi. Bu kriterlere uyan 50 alevlenmeli, 36 stabil hasta ile 40 sağlıklı bireyden oluşan toplam 126 olgu ile çalışma yürütüldü. Hasta ve sağlıklı gruplardan tam kan sayımı (hemogram), rutin biyokimyasal incelemeler ve hedeflenen biyobelirteçlerin (CRP, procalsitonin, presepsin) tayini için kan örnekleri alındı, uygun yöntemlerle biyokimya laboratuvarında çalışıldı. KOAH alevlenmeli hastalardan nazofaringeal aspirat örnekleri alındı ve mültipleks PCR'da çalışıldı. Balgam verebilen alevlenmeli hastalarda gram boyama, nonspesifik ve tüberküloz için spesifik balgam kültürü incelemesi yapıldı, tüm KOAH alevlenmeli hastalardan kan kültürü için örnek alındı. Çalışma öncesi standardize edilmiş bir kayıt formu oluşturuldu ve bu forma hastaların anemnezleri, vital bulguları, ek hastalıkları, demografik özellikleri, fizik muayene bulguları, laboratuvar sonuçları, balgam ve kan kültürü sonuçları, görüntüleme bulguları ve aldıkları tedaviler kaydedildi. Stabil dönemdeki hastaların güncel, alevlenmeli hastaların çalışma süresi içinde son stabil dönemde yapılan postbronkoskopik solunum fonksiyon test parametreleri kaydedildi. Tüm hastalar GOLD evresine göre gruplandırıldı. Hastaların takip ve tedavi sürecine müdahale edilmedi. Elde edilen verilerin istatistik analizi için SPSS (Statistics Programme for Social Scientists) 24, 0 programı kullanıldı. Bulgular: Çalışma, KOAH alevlenmeli 50, KOAH stabil dönemdeki 36 hasta ile sağlıklı 40 birey (20 sigara içen, 20 sigara içemeyen) olmak üzere toplam 126 olgu ile yürütüldü. Tüm KOAH hastalarının % 80'i erkek, % 20'si kadındı ve her iki hasta grubunda da erkek hakimiyeti vardı (p0.05). KOAH alevlenme ile yatırılan 50 hastanın 44'ü balgam örneği verebildi. 44 örnekten 19'unda (% 43) balgam kültüründe üreme oldu. Balgam kültüründe üreyen en sık 3 etken sırasıyla; Pseudomonas aeruginosa (n:7), Hemafilus influenza (n:4) ve Escherichia coli (n:3) idi. KOAH alevlenmeli 50 hastanın 5'inde (% 10) nazofaringeal aspirat örneğinde viral patojen saptandı, en sık etken Rhinovirus (n:3) dü. Enfeksiyon etkeninin gösterildiği bu 24 hasta (5 viral, 19 bakterial) enfektif alevlenme olarak kabul edildi, diğerleri enfektif olmayan alevlenme (n:27) şeklinde gruplandırıldı. Bakterial, viral ve enfektif olmayan alevlenmeli gruplar arasında serum presepsin, CRP, prokalsitonin ortalama düzeyleri, kan lökosit sayısı, NLO ve PLO bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmadı (p>0,05). Alevlenme grubunda presepsin ile CRP, prokalsitonin ve kan lökosit sayısı arasında anlamlı ilişki bulunmadı. Bakteriyel alevlenmeli hastalarda da benzer şekilde bir korelasyon yoktu (r0,05). Balgam örneği verebilen 44 KOAH alevlenmeli hastanın 6 tanesi pürülan balgam tariflemesine karşın, bu hastalarda da presepsin ortalamaları pürülan balgam öyküsü olmayanlarla benzerdi (p0,05). Sonuç: KOAH hastalarında alevlenmenin tespitinde, enfektif alevlenmelerin enfektif olmayanlardan ayırımında ve antibiyotik tedavi gerekliliği kararını vermede presepsinin bir biyobelirteç olarak kullanılamasının yararlı olmadığını düşünmekteyiz.

Özet (Çeviri)

Introduction: Mortality, morbidity, disability and economic burden caused by Chronic Obstructive Pulmonary Disease (COPD) is an important public health problem in our country as well as all over the world. Acute exacerbations during the course of COPD affect the course of the disease negatively and increase this burden on the patient, society and health system. In most infectious COPD exacerbations, diagnosis and determination of the cause of exacerbation are extremely important in terms of treatment plan and prediction of prognosis. With the thought of guiding this important decision, many clinical and biological markers have been investigated. These include serum CRP, procalcitonin, fibrinogen, IL-6, co-peptin, IP-10 levels measurement, löksit blood count, lymphocyte/neutrophil and platelet/ neutrophil ratio, presence of purulent sputum symptoms are most emphasized. However, a biomarker that can determine the cause of exacerbation and distinguish especially infective exacerbations from non-infective and bacterial exacerbations from viral exacerbations has not been presented to clinical use currently. Objective: In our study, we aimed to investigate the diagnostic value of presepsin, which is a biomarker suggested to increase especially in various bacterial infections, in differentiating infective exacerbations and detecting bacterial / viral etiology in COPD exacerbations. Materials and methods: Patients who were admitted to Mersin University Hospital emergency service and chest diseases clinic with COPD exacerbation between 01 July 2019 and 01 December 2020 were prospectively evaluated. Between the same dates, patients with stable COPD who were admitted to the chest diseases polyclinic for routine control and healthy individuals who were admitted to our hospital for various reasons were prospectively included in the study. The entire population was selected based on the pre-determined inclusion and exclusion criteria. The study was conducted with a total of 126 patients, consisting of 50 exacerbated, 36 stable patients and 40 healthy individuals who met these criteria. Blood samples were taken from patients and healthy groups for complete blood count (hemogram), routine biochemical examinations and determination of targeted biomarkers (CRP, procalcitonin, presepsin), and they were studied with appropriate methods in the biochemistry laboratory. Nasopharyngeal aspirate samples were taken from patients with COPD exacerbation and studied in multiplex PCR. Gram staining, nonspecific and specific sputum culture examinations for tuberculosis were performed in exacerbated patients who could produce sputum, and blood culture samples were taken from all patients with COPD exacerbation. Before the study, a standardized registration form was created and the anamnesis, vital signs, comorbidities, demographic characteristics, physical examination findings, laboratory results, sputum and blood culture results, imaging findings and treatments were recorded on this form. Postbronchoscopic pulmonary function test parameters performed in the last stable period during the study period of patients with exacerbation and current test parameters of patients in stable period were recorded. All patients were grouped according to the GOLD stage. There was no intervention in the follow-up and treatment process of the patients. For the statistical analysis of the obtained data, SPSS (Statistics Program for Social Scientists) 24, 0 program was used. Results: The study was conducted with a total of 126 patients, including 50 patients with COPD exacerbation, 36 patients in the stable period of COPD, and 40 healthy individuals (20 smokers, 20 non-smokers). Of all COPD patients, 80% were men and 20% were women, and both patient groups were dominated by men (p 0.05). Of the 50 patients hospitalized with COPD exacerbation, 44 were able to provide sputum samples. There was growth in sputum culture in 19 (43%) of 44 samples. The 3 most common factors that grow in sputum culture are; Pseudomonas aeruginosa (n: 7), Hemafilus influenza (n: 4) and Escherichia coli (n: 3). Viral pathogen was detected in nasopharyngeal aspirate samples in 5 (10%) of 50 patients with COPD exacerbation, the most common agent was Rhinovirus (n: 3). 24 patients (5 viral, 19 bacterial) whose infectious agent was shown were accepted as infective exacerbation, the others were grouped as non-infective exacerbation (n: 27). No statistically significant difference was found between the bacterial, viral and non-infective exacerbation groups in terms of serum presepsin, CRP, procalcitonin mean levels, blood leukocyte count, NLO and PLO (p> 0.05). No significant relationship was found between presepsin and CRP, procalcitonin and blood leukocyte count in the exacerbation group. Similarly, there was no correlation in patients with bacterial exacerbation (r 0.05). Although 6 of 44 COPD exacerbated patients who could give sputum samples described purulent sputum, the mean presepsin in these patients was similar to those without a history of purulent sputum (p 0.05). Conclusion: We think that the use of presepsin as a biomarker is not useful in discriminating exacerbation, determining infective/noninfective exacerbation etiology, and making the decision for antibiotic treatment in COPD patients.

Benzer Tezler

  1. Kronik obstrüktif akciğer hastalığı olgularında akut alevlenme sırasında balgamdan izole edilen moraxella catarrhalis suşlarının sıklığı, antibiyotik duyarlılık ve direnç paternlerinin incelenmesi

    A study on the frequency of moraxella catarrhalis strains isolated from the sputum during acute inflammation, antibiotic sensitivity and resistance patterns in the cases of chronic obstructive lung disease.

    NEVİN İNCE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon HastalıklarıAbant İzzet Baysal Üniversitesi

    Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FATMA SIRMATEL

  2. KOAH'lı hastalarda eritropoez ve kronik inflamasyon ilişkisi, kırıkkale üniversitesi

    The relationship between erythropoiesis and chronic inflammation in patients with copd

    ELİF KALELİ ERCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Göğüs HastalıklarıKırıkkale Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞE FÜSUN KALPAKLIOĞLU

  3. Bronşektazili hastalarda bakteriyel kolonizasyonların prognoza etkisi

    Başlık çevirisi yok

    SEMA NUR DOĞRU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Göğüs HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OYA KAYACAN

  4. Enfeksiyöz ve enfeksiyöz olmayan kronik obstruktif akciğer hastalığı (KOAH) alevlenmelerinde klinik ve prognostik özelliklerin karşılaştırılması

    Clinical characteristics and prognostic features in infectious and non-infectious chronic obstructive pulmonary disease (COPD) exacerbations

    GAMZE ÇAVUŞOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Göğüs HastalıklarıMersin Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SİBEL NAYCI

  5. Kronik obstrüktif akciğer hastalığı alevlenmesinde akciğer embolisi sıklığı, mortaliteye etkisi

    The frequency of pulmonary thromboembolism in exacerbations of chronic obstructive pulmonary disease (COPD), the effects of on mortality

    H.MURAT DEMİRBAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Göğüs HastalıklarıErciyes Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. İNCİ GÜLMEZ