Geri Dön

Laparatomi yapılan hastalarda brid ileus risk faktörleri ve tedavi yaklaşımlarının değerlendirilmesi

Evaluation of adhesive ileus risk factors and treatment modalitiesamong the patients undergoing laparotomy

  1. Tez No: 730271
  2. Yazar: AHMET ERTÜRK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. İBRAHİM KARAMAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Cerrahisi, Pediatric Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: Ankara Dr. Sami Ulus Çocuk Sağl. ve Has. Eğt. ve Arş. Hast.
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 49

Özet

Amaç: Postoperatif yapışıklıklar intestinal obstrüksüyona yol açması, reoperasyon durumlarında abdominal eksplorasyonu zorlaştırması, organ yaralanmalarına sebep olması nedeniyle hem hasta hem de hekimler için önemli bir klinik durumdur. Bu çalışmada brid ileus gelişimine etki eden faktörlerin saptanması ve brid ileusdaki tedavi sonuçlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: 2005-2010 yılları arasında çeşitli nedenlerle laparotomi yapılan hastalar brid ileus gelişimi açısından retrospektif olarak değerlendirildi. Bulgular: Bu çalışmaya laparotomi yapılan 3271 hasta dahil edildi. Apandisit en sık laparotomi endikasyonuydu (%66). 152 hastada (%4,6) postoperatif brid ileus geliştiği tespit edildi. Bunların %88'inin postoperatif ilk 6 ayda, %99'unun da ilk 3 yıl içinde geliştiği görüldü. Yaş ve cinsiyet ile brid ileus gelişimi arasında ilişki yoktu. Vakaların %23'ü kirli vasıfta ameliyatlardı. Temiz, temiz kontamine ameliyatlardan sonra brid ileus gelişme oranı %3,4 iken, kontamine ve kirli ameliyatlardan sonra bu oran %10,9 olarak bulundu. Batın içerisine dren yerleştirilmesinin brid ileus gelişimini etkilemediği saptandı. Ameliyat süresi uzadıkça postoperatif brid ileus gelişme oranının arttığı tespit edildi. Ayrıca ameliyatta Meckel divertikülü gibi ek patolojiler araştırılan hastalarda brid ileus gelişme oranının 3 kat arttırdığı görüldü. Brid ileus gelişen hastaların %61'i nonoperatif-konservatif yollarla tedavi edilirken %39'unda cerrahi girişim gerektiği tespit edildi. Sonuçlar: Çalışmamızda batın içinde uygulanan ek girişimlerin, operasyon süresinin uzun olmasının ve intraperitoneal kontaminasyonun brid ileus gelişimini artırdığı gösterilmiştir. Bu konulara dikkat edilmesinin brid ileus gelişimini azaltabileceği düşünülmüştür. Çocuk yaş grubunda uygun vakalarda konservatif tedavi ile daha yüksek oranlarda başarı sağlanabileceği kanısına varılmıştır.

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Aim: Postoperative adhesions become a serious clinical state both for the patients and physicians, in case of reoperation, because adhesions make exploration difficult, may induce organ injury and so increases the operative time. In this study we aimed to asses the factors influencing the developement of brid ileus and to analyse the results of treatment. Material and Method: In terms of adhesive ileus development, a retrospevtive review of laparatomy performed patients in our hospital's pediatric surgery department was conducted. Results: In this study 3271 patients were included. Most common indication for prior laparotomy was appendicitis (66%). Median age was 8,2 years and 61% of patients were male. Median follow up period was 5 years. Adhesive ileus occurred in 152 patients (4.6%). 88% of adhesive ileus occurred within the first 6 months and 99% within first 3 years. There were no significant relationship among patient age, gender and adhesive ileus development. 23% of the all cases were soiled abdominal procedures. The incidence of adhesive ileus was 3,4% after clean procedures and 10,9% after contaminated and soiled abdominal procedures. The drainage materials that were used following contaminated operations did not affect the development of adhesive ileus. Mean operation time was 60 minutes. It was observed that prolonged operation time increased the development of adhesive ileus, and also exploring additional pathologies such as Meckel's diverticulum increased adhesive ileus incidence 3 times more. Conservative treatment was successful in 61% of the patients with adhesive ileus and only %39 of them were operated for adhesions. Patients under the age of one with adhesive ileus required surgical correction more frequently than the other age groups. The success rate of conservative treatment was higher in patients who are older than 1 year old and in the setting of first adhesive ileus attack. Conclusion: This study demonstrated that traumatic and unnecessary interventions to tissues, prolonged surgery time and intraperitoneal contamination during the operation have increased the adhesive ileus development. Additionally, we suppose that conservative treatment of adhesive ileus in children has high success rate.

Benzer Tezler

  1. Travma dışı ince barsak ve kolon perforasyonları

    Başlık çevirisi yok

    HALİL İBRAHİM PULCUOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1987

    Genel CerrahiÇukurova Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

  2. Elektif laparatomi yapılan hastalarda postoperatif analjezi için uygulanan yöntemlerin analjezi etkinliğinin analjezi nosisepsiyon indeks (ANİ) monitorizasyonu ile değerlendirilmesi

    Evaluation of analgesia efficacy of analgesia applied for postoperative analgesia in patients undergoing elective laparotomy with nociception index (ANİ) monitoring

    OZAN ALTAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Anestezi ve ReanimasyonSakarya Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALİ FUAT ERDEM

  3. Tiva ile laparatomi yapılan hastalarda farklı remifentanil dozlarının hemodinami ve derlenme üzerine etkileri

    Başlık çevirisi yok

    ÖZSAN ÖZGÜLER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Anestezi ve ReanimasyonAkdeniz Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. NECMİYE HADİMİOĞLU

  4. Lenfadenektomi yapılan endometrium kanserli hastalarda uygulanan açık ve kapalı cerrahi tekniklerin, postoperatif lenfosel oluşumu ve etkileri açısından karşılaştırılması

    Comparison of open and closed surgical techniques applied in endometrial cancer patients who underwent lymphadenectomy in terms of post-operative lymphocele formation and effects

    İREM HATİPOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Kadın Hastalıkları ve DoğumÇukurova Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ALİ VARDAR

  5. Laparatomi,laparoskopi ve vajinal teknikle histerektomi yapılan olguların preoperatif ve postoperatif ağrı yaşam kalitesi ve cinsel fonksiyon açısından karşılaştırılması

    Comparison of preoperative and postoperative pain quality of life and sexual function of patients who underwent hysterectomy with laparatomy, laparoscopy and vaginal technique

    HATİCE ARGUN ATALMIŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SÜLEYMAN SALMAN