COVID-19 pandemisi sürecinde sağlık personelinin stres ve tükenmişlik düzeyleri ile yaşam doyumlarının değerlendirilmesi
Evaluation of health personnel's stress, burnout levels andlife satisfaction during the COVİD-19 pandemic
- Tez No: 730855
- Danışmanlar: PROF. DR. FATMA GÖKŞİN CİHAN, DR. ÖĞR. ÜYESİ NUR DEMİRBAŞ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Aile Hekimliği, Family Medicine
- Anahtar Kelimeler: COVID-19, koronavirüs, pandemi, sağlık çalışanı, tükenmişlik, stres, yaşam doyumu, COVID-19, coronavirus, pandemic, healthcare worker, burnout, stress, life satisfaction
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Necmettin Erbakan Üniversitesi
- Enstitü: Meram Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 68
Özet
Amaç: Çalışmamızda COVID-19 pandemi sürecinde sağlık personelinin stres, tükenmişlik ve yaşam doyumu düzeyleri ve bunlara etki eden faktörlerin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve yöntem: Bu kesitsel tipteki çalışma Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi'nde görev yapan yaklaşık 3500 sağlık çalışanı üzerinde 07.05.2021- 07.09.2021 tarihleri arasında yürütülmüştür. Hekim, yardımcı sağlık personeli, idari personel ve diğer personel(temizlik, güvenlik) olarak dört gruptaki katılımcıların eşit temsiliyetleri sağlanmak üzere rastgele örneklem yöntemi kullanılmıştır. Veriler sosyodemografik özellikler hakkında araştırmacılar tarafından geliştirilmiş anket, Koronavirüs Stres Ölçeği, Koronavirüs Tükenmişlik Ölçeği ve Yaşam Doyumu Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Bulgular: Çalışmaya katılan 383 kişinin %55,6'sı (n=213) kadın ve yaş ortalaması 32,79±7,90 (min:19, maks:56 ve ortanca:35) yıl bulundu. Kişilerin %64,2'si (n=246) dahili birimlerde, %24,5'i (n=94) cerrahi birimlerde ve %11,2'si (n=43) idari birimlerde çalışmaktaydı. Bireylerin %44,6'sı (n=171) hekim, %36,8'i (n=141) yardımcı sağlık personeli, %13,8'i (n=53) idari personel ve %4,7'si (n=18) diğer personel (temizlik görevlisi, güvenlik) olarak görev yapmaktaydı. Çalışanların %59,5 (n=228)'i evliydi. Katılımcıların %18,5 (n=71)'i yalnız yaşarken, %59,5 (n=228)'i eşi ve çocuğuyla, %16,7 (n=64)'si aile büyükleriyle, %5,2 (n=20)'si diğer kişilerle birlikte yaşamaktaydı. Çalışmaya katılanların eğitim düzeyleri %3,4 (n=13)'ü ilköğretim, %12,5 (n=48)'i lise, %7 (n=27)'si yüksekokul, %54,3 (n=208)'ü üniversite, %22,7 (n=87)'si ise yüksek lisanstı. Mesleki olarak çalışma yıl aralığı 1-35 olan bu kişilerin ortalama mesleki tecrübeleri 8,75±7,67 yıldı. Çalışanların haftalık ortalama çalışma süreleri 50,46±15,76 (min=30, maks=110) saat idi. Çalışanların %64,5'i (n=247) 45 saat ve altında çalışmaktaydı. Katılımcıların gece nöbet tutma sıklığı %52,5 (n=201)'di ve nöbet sayısı ortalama 7,07±3,30 gün (min.: 1 maks.: 17) bulundu. Nöbete kalan kişilerin ayda tuttukları toplam nöbet süresi ortalama 115,96±54,35(min= 8, maks=204) saattir. Bireylerin %56,9 (n=218)'unun uykusu düzenliydi. Kişilerin %48,3'ünün (n=185) yaşadığı şehirden memnun, %36,8'inin (n=141) kısmen memnun olduğu ve %14,9'unun (n=57) memnun olmadığı tespit edildi. Katılımcıların seçtikleri kariyerden %33,2'sinin (n=127) memnun, %43,9'u (n=168) kısmen memnun olduğu ve %23,0'ü (n=88) memnun olmadığı görüldü. Katılımcıların %33,2 (n=127)'si COVID hastalarına doğrudan bakım hizmeti vermekte, %78,3 (n=300) kişinin COVID hastalarıyla yüz yüze teması bulunmakta, %84,0 (n=322) kişi ise kişisel koruyucu ekipman (KKD) kullanmaktaydı. Katılımcılardan %32,1 (n=123) kişi pandemi süresince en az bir kere COVID tanısı aldı. Katılımcıların %88,0'inin (n=337) yakın ailesinde pandemi süresince en az bir COVID pozitif vakaya rastlandı. Sigara kullanma sıklığı %23,5 (n=90), alkol kullanma sıklığı %9,9 (n=38)'du. Sigara kullananların paket yıl ortalaması 13,06±11,98 (min:1 maks: 62) bulundu. Algılanan iş stres düzeyleri puan ortalaması 6,37±2,47 (min:1 maks:10) olarak tespit edildi. Kadın sağlık çalışanlarının algıladıkları iş stresi, koronavirüs ilişkili stres ve tükenmişlik puanı, erkeklere göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulundu. Yaşam doyumu puanları 40 yaş ve üzeri bireylerde diğer gruplara göre anlamlı derecede düşüktü. Korona ilişkili stres düzeyi cerrahi bilimlerde çalışanlarda dahili bilimlerde çalışanlara göre anlamlı derecede yüksekti. Yaşam doyumu düzeyi diğer personelde (temizlik personeli/güvenlik görevlisi); hekim, yardımcı sağlık personeli ve idari personele göre anlamlı derecede düşüktü. Yaşam doyumu düzeyi evlilerde anlamlı derecede daha yüksek, algılanan iş stresleri ise anlamlı olarak daha düşük tespit edildi. Yaşam doyumu düzeyi aile büyükleriyle birlikte yaşayanlarda, eşiyle/eş ve çocuğuyla yaşayanlara göre daha düşük, algılanan iş stresi düzeyleri ise anlamlı derecede yüksekti. İlköğretim mezunlarının korona ilişkili tükenmişlik düzeyleri üniversite mezunlarına ve yüksek lisans mezunlarına göre daha düşük saptandı. Algılanan iş stresi düzeyinde 51 saat ve üzeri çalışan bireylerin veya nöbet tutanların algıladıkları iş stres düzeyleri diğer gruplara göre daha yüksekti. Düzenli uykuya sahip bireylerin yaşam doyumu düzeylerinin daha yüksek olduğu; koronavirüs ilişkili stres, korona ilişkili tükenmişlik ve algıladıkları iş stresinin de daha düşük olduğu tespit edildi. Herhangi bir psikiyatrik tanısı olmayan bireylerin yaşam doyumu düzeylerinin anlamlı olarak daha yüksek olduğu, algılanan iş stresi düzeylerinin ise daha düşük olduğu tespit edildi. Yaşanılan şehirden duyulan memnuniyet arttıkça yaşam doyumu düzeyleri de anlamlı olarak artmakta, algılanılan iş stresi ise azalmaktaydı. Bireylerin kariyerleri konusundaki memnuniyetleri arttıkça yaşam doyumu düzeyleri de anlamlı olarak 7 artmakta, korona ilişkili stres puanları ve algılanılan iş stres düzeyleri ise azalmaktaydı. COVID pozitif hastalarla yüz yüze teması olanlarda koronavirüs ilişkili tükenmişlik puanı anlamlı olarak daha fazlaydı. COVID pozitif hastalarla yüz yüze teması olanlarda algılanan iş stresi düzeyi daha yüksekti. Yakınlarında COVID pozitif vakalar saptanmış kişilerde COVID ilişkili tükenmişlik puanları daha yüksek bulundu. Sigara kullanan bireylerin yaşam doyumu düzeylerinin daha düşük olduğu saptandı. Algıladıkları iş stres düzeyi 7 ve daha düşük olan kişilerin yaşam doyumları anlamlı olarak daha yüksek, koronavirüs ilişkili stres ve tükenmişlik düzeyleri ise anlamlı olarak daha düşük bulundu. Katılımcıların yaşam doyumu düzeyi ile koronavirüs ilişkili stres düzeyi ve tükenmişlik düzeyi arasında negatif yönde zayıf derecede anlamlı korelasyon tespit edildi. Sonuç: Sağlık hizmetlerinin sağlayıcısı konumunda olan sağlık çalışanları her dönemde kıymetli olmakla birlikte özellikle pandemi döneminde olduğumuz şu günlerde daha büyük önem arz etmektedir. Bu hizmet sağlayıcılarının bütüncül olarak beden ve ruh sağlığını korumak son derece önemlidir. Sağlık çalışanlarının çalışma şartları mümkün olan en uygun bir biçimde düzenlenmelidir. Nöbet usulü çalışan çalışanların nöbet ortamında dinlenebilecek ortamlarının sağlanması elzemdir. Pandeminin toplumsal etkilerinden kaçınmanın en önemli ve öncelikli yolu sağlık çalışanlarının ruh ve beden sağlığını sağlamaktan geçmektedir.
Özet (Çeviri)
Objectives: In our study, it was aimed to evaluate the stress, burnout and life satisfaction levels of health personnel during the COVID-19 pandemic and the factors affecting them. Materials and methods: This cross-sectional study was carried out on approximately 3500 healthcare professionals working at Necmettin Erbakan University Meram Medical Faculty Hospital between 07.05.2021 and 07.09.2021. Random sampling method was used to ensure equal representation of the participants in four groups as physicians, assistant health personnel, administrative personnel and other personnel (cleaning, security). Data were collected using a questionnaire developed by researchers about sociodemographic characteristics, Coronavirus Stress Scale, Coronavirus Burnout Scale and Life Satisfaction Scale. Results: 55.6% (n=213) of the 383 participants in the study were female and the mean age was 32.79±7.90 (min:19, max:56 and median:35) years. 55.6% (n=213) of the 383 participants in the study were female and the mean age was 32.79±7.90 (min:19, max:56 and median:35) years. 44.6% (n=171) of the individuals were physicians, 36.8% (n=141) were assistant health personnel, 13.8% (n=53) were administrative personnel, and 4.7% ( n=18) were working as other personnel (cleaning officer, security). 59.5% (n=228) of the employees were married. While 18.5% (n=71) of the participants lived alone, 59.5% (n=228) lived with their spouse and children, 16.7% (n=64) lived alone, 5.2% (n=n=8) =20) were living with other people. The education level of the participants in the study was 3.4% (n=13) primary school, 12.5% (n=48) high school, 7% (n=27) college, 54.3% (n=208) of them were university, 22.7% (n=87) were postgraduate. The average professional experience of these people, whose professional working years ranged from 1-35, was 8.75±7.67 years. The average weekly working time of the employees was 50.46±15.76 (min=30, max=110) hours. 64.5% (n=247) of the employees were working for 45 hours or less. The frequency of night shifts was 52.5% (n=201) and the mean number of shifts was 7.07±3.30 days (min.: 1 max.: 17). The average total duty duration of the 9 people on watch per month is 115.96±54.35 (min= 8, max=204) hours. The sleep of 56.9% (n=218) of the individuals was regular. It was determined that 48.3% (n=185) of the people were satisfied with the city they lived in, 36.8% (n=141) were partially satisfied and 14.9% (n=57) were dissatisfied. It was seen that 33.2% (n=127) of the participants were satisfied with their chosen career, 43.9% (n=168) were partially satisfied and 23.0% (n=88) were dissatisfied. 33.2% (n=127) of the participants provide direct care to COVID patients, 78.3% (n=300) people have face-to-face contact with COVID patients, 84.0% (n=322) people use personal protective equipment (PPE). 32.1% (n=123) of the participants were diagnosed with COVID at least once during the pandemic. During the pandemic, at least one COVID positive case was found in the close family of 88.0% (n=337) of the participants. The frequency of smoking was 23.5% (n=90) and the frequency of using alcohol was 9.9% (n=38). The mean pack-year of smokers was 13.06±11.98 (min:1 max: 62). The mean score of perceived job stress levels was determined as 6.37±2.47 (min:1 max:10). Perceived job stress, coronavirus-related stress and burnout scores of female healthcare workers were found to be statistically significantly higher than males. Life satisfaction scores were significantly lower in individuals aged 40 and over compared to other groups. Corona-related stress level was significantly higher in those working in surgical sciences than in those working in internal sciences. Level of life satisfaction in other personnel (cleaning staff/security guard); physicians, assistant health personnel and administrative personnel were significantly lower. The level of life satisfaction was found to be significantly higher in married people, and the perceived job stress was found to be significantly lower. The level of life satisfaction was lower in those living with their family elders than those living with their spouse/spouse and their child, and the level of perceived job stress was significantly higher. Corona-related burnout levels of primary school graduates were found to be lower than university graduates and postgraduate graduates. Perceived job stress levels of individuals who worked 51 hours or more at the level of perceived job stress or those who were on duty were higher than the other groups. Individuals with regular sleep have higher life satisfaction levels; coronavirus-related stress, corona-related burnout, and perceived work stress were also found to be lower than the others. It was determined that the life satisfaction levels of individuals without any psychiatric diagnosis were significantly higher, and their perceived job stress levels were lower. As the satisfaction with the city they live in increased, the level of life satisfaction increased significantly, and the perceived work stress decreased. As individuals' satisfaction with their careers increased, their life satisfaction levels increased significantly, while their corona-related stress scores and perceived job stress levels decreased. The coronavirus-related 10 burnout score was significantly higher in those who had face-to-face contact with COVIDpositive patients. The level of perceived work stress was higher in those who had face-to-face contact with COVID-positive patients. COVID-related burnout scores were found to be higher in people whose relatives were found to have COVID positive cases. It was determined that individuals who smoked had lower life satisfaction levels. It was found that people with a perceived job stress level of 7 or less had significantly higher life satisfaction, and significantly lower levels of coronavirus-related stress and burnout. A weakly significant negative correlation was found between the participants' level of life satisfaction, coronavirus-related stress level and burnout level. Conclusion: Although health workers, who are the providers of health services, are valuable in every period, they are of greater importance especially in these days when we are in the pandemic. It is extremely important to protect the holistic physical and mental health of these service providers. The working conditions of health workers should be arranged in the most appropriate way possible. It is essential to provide an environment where employees who work on duty can rest in the watch. The most important and primary way to avoid the social effects of the pandemic is to ensure the mental and physical health of health workers.
Benzer Tezler
- COVİD-19 pandemisinin sosyal hizmet çalışanlarının tükenmişlik ve mesleki doyum düzeylerine etkilerinin değerlendirilmesi
Evaluation of the effects of the COVİD-19 pandemic on the burnout and professional satisfaction levels of social workers
ERAY KÖYLÜ
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Sosyal HizmetTokat Gaziosmanpaşa Üniversitesiİş Sağlığı ve Güvenliği Ana Bilim Dalı
ÖĞR. GÖR. YALÇIN ÖNDER
- COVID-19 pandemisi süresince sağlık çalışanlarında ikincil travmatizasyon ve tükenmişlik düzeyi ile ilişkili risk faktörlerinin değerlendirilmesi
Analysis of the risk factors related to the secondary traumatization and burnout i̇n healthcare professionals during COVID-19 pandemic
NESLİHAN DURAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
PsikiyatriÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. HÜLYA ERTEKİN
- Covid-19 pandemisi sürecinde diyaliz ünitesinde çalışan hemşirelerin afet deneyimi: Pamukkale üniversitesi hastanesi örneği
Disaster experiences of dialysis unit nurses during the covid-19 pandemic: Example of Pamukkale University hospital
RUKİYE ŞİMŞEK
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Kamu YönetimiDokuz Eylül ÜniversitesiAfet Yönetimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜRKAN ERSOY
- Covid-19 pandemisi döneminde sağlık kuruluşlarında insan kaynakları yönetimi süreçlerindeki farklılaşmalar: Ankara ili örneği
Differences in human resources management processes in health institutions during the Covid-19 pandemic period: The case of Ankara
HASAN CAN TÜRK
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Sağlık Kurumları YönetimiÇankırı Karatekin ÜniversitesiSağlık Yönetimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÜLKÜHAN BİKE ESEN
- COVID-19 kliniklerinde çalışan personelin iş aile çatışması ve iş stresinin yaşam doyumuna etkisi
The effect of work family conflict and work stress on life satisfaction of staff working in COVID-19 clinics
BURAK AKKAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
Sağlık YönetimiSakarya ÜniversitesiSağlık Yönetimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MAHMUT AKBOLAT