DVT rekürrensinin değerlendirilmesinde d-dimer testinin rolü
The role of D-dimer testing in the evaluation of DVT recurrence
- Tez No: 730879
- Danışmanlar: DOÇ. DR. OZAN ONUR BALKANAY
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi, Thoracic and Cardiovascular Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa
- Enstitü: Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 94
Özet
Giriş: DVT'nin tanısal basamaklarında D-dimer değerleri kullanılmasına rağmen, günlük klinik uygulamalarımızda antikoagülan tedavinin kesilmesini veya devam edilmesini yönlendirmede kullanımı hala sınırlıdır. Çalışmamızda tedavi sonundaki D-Dimer değerlerini DVT nüksünü öngörme açısından değerlendirdik. Hastalar ve Yöntemler: Devam eden ve altta yatan trombofili ve aktif malignitesi olmayan ilk proksimal provoke edilmemiş DVT'si olan ardışık 67 hasta, aydınlatılmış onamları alındıktan sonra çalışmaya dahil edildi. Hastaların tümü en az 6 ay süreyle uygun antikoagülasyon tedavisi aldı. Klinik ve venöz ultrason değerlendirme bulguları tamamen düzeldikten sonra tedavi durduruldu ve tedavi süresinin sonunda D-dimer değerleri değerlendirildi. Hastalar 1 yıl boyunca klinik, ultrason değerlendirmesi ve D-dimer ölçümleri ile takip edildi. Hastalar yaşa göre düzenlenmiş eşik değerlerine göre D-dimer açısından gruplandırıldı. Yaşa göre düzenlenmiş alt gruplarda normal D-dimer değerleri her hasta için bireysel sınır değer olan yaş/100'ün altında kabul edildi. Bulgular: Hastalar yaşa göre düzenlenmiş D-dimer eşik değerlerine göre gruplandırıldı. Hastaların toplam 54'ü (%80.6) normal D-dimer değeri grubunda, 13'ü (%19.4) yüksek D-dimer değeri grubundaydı. Bu gruplar arasında nüks açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu (p=0.001); Normal değer grubunda DVT nüksü görülmezken, yüksek değer grubunda 4 hastada bir yıllık takipte nüks meydana geldi. Yaş ve cinsiyet gibi demografik değerler, Protein C ve S gibi laboratuvar bulguları, homosistein ve fibrinojen değerleri gruplar arasında klinik anlamlılık açısından benzer bulundu. Sonuç: Tedavi sonunda yaşa göre düzenlenmiş eşik değerlerine göre yüksek D-dimer, uygun antikoagülan tedavi almalarına ve normal klinik ve ultrason bulguları olmalarına rağmen provoke edilmemiş DVT hastalarının ilk yıl takiplerinde yüksek nüks riskini öngörmede kullanılabilir.
Özet (Çeviri)
Introduction: Although D-dimer values were used in diagnostic steps of DVT, its use in directing the withdrawal or continuation of the anticoagulant therapy is still limited in our daily clinical practices. In our study we evaluate D-Dimer values at the end of the treatment in terms of prediction of DVT recurrence. Patients and Methods: A total of 67 consecutive patient of first proximal unprovoked DVT without ongoing and underlying thrombophilia and active malignancy included in the study after the informed consents were taken. All of the patients took appropriate anticoagulation treatment of at least 6 months. After a fully resolved clinical and venous ultrasound evaluation findings, treatment was stopped and D-dimer values were evaluated at the end of the treatment period. Patients were followed during 1 year with clinical, ultrasound evaluation and D-dimer measurements. Patients were grouped in terms of D-dimer according to age-adjusted cut-off values. In age adjusted sub-groups, normal D-dimer values were accepted as less than individual cut-off value of age/100 for each patient. Results: Patients were grouped in terms of age-adjusted cut-off values of D-dimer. A total of 54 (80.6%) patients were in normal D-dimer value group, while 13 (19.4%) of them were in high D-dimer value group. Statistically significant difference were found in comparison between these groups in terms of recurrence (p=0.001); there were no recurrence of DVT occured normal value group, while in high value group recurrence occured in 4 patients during one-year follow-up period. Demographic values including age and gender, laboratory findings including Protein C and S, homocysteine and fibrinogen values were found similar in terms of clinical significance between groups. Conclusion: High D-dimer according to age-adjusted cut-off values at the end of the treatment can be used to predict high risk of recurrence in the first year follow-up of unprovoked DVT patients although they took appropriate anticoagulant treatment and have normal clinical and ultrasound findings.
Benzer Tezler
- İliofemoral akut-subakut derin ven trombüslü hastalarımızda uyguladığımız farmakomekanik tromboliz tedavisinin erken ve orta dönem sonuçlarının değerlendirilmesi
An assesment of early and mid-term results of patients admitted with an acute-subacute iliofemoral venous thrombosis and treated with pharmacomechanic thrombolozis
ŞERİF YURT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiErzincan Binali Yıldırım ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ORUÇ ALPER ONK
- Pulmoner Tromboemboli geçiren hastaların uzun dönem klinik takibinde morbidite ve mortaliteye etki eden faktörler
Factors affecting morbidity and mortality of patients with pılmonary thromboembolism in long term clinical follow up
FÜSUN KIRKPANTUR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Göğüs HastalıklarıGazi ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İPEK KIVILCIM OĞUZÜLGEN
- Pulmoner tromboemboli tanılı hastalarda genetik risk faktörlerinin araştırılması
Investigation of genetic risk factors in pulmonary embolism patients
MUZAFFER ONUR TURAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Göğüs HastalıklarıDokuz Eylül ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ATİLA AKKOÇLU
- Yüksek frekanslı sese sahip profesyonel ses kullanıcıları üzerinde doctorvox terapi tekniğinin (DVT) anlık etkisinin incelenmesi
The immediate effect of the doctorvox therapy technique(DVT) on professional voice users with high-frequency voices
BÜŞRA NUR AKÇA
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Kulak Burun ve BoğazİZMİR BAKIRÇAY ÜNİVERSİTESİDil ve Konuşma Terapisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BÜLENT TOĞRAM
- Çocukların davranışsal öz-düzenleme becerilerine oyun temelli eğitimin etkisinin ıncelenmesi
An investigation of the effect of play-based education on behavioral self-regulation skills of children
ESİN SEZGİN
Doktora
Türkçe
2016
Eğitim ve ÖğretimGazi ÜniversitesiÇocuk Gelişimi ve Eğitimi Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. SERAP DEMİRİZ