Geri Dön

Pulmoner tromboembolide beyin natriüretik peptid hormonunun prognostik değeri

The prognostic value of brain natriuretic peptide hormone ın pulmonary thromboemboli

  1. Tez No: 740411
  2. Yazar: ABDULLAH ŞİMŞEK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ÖZGÜR KARACAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2007
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Başkent Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 52

Özet

Pulmoner tromboemboli (PTE) yaygın bir kardiyovasküler ve kadiyopulmoner hastalıktır. Teşhisten sonraki ilk 3 ay mortalite oranı %15'i aşmaktadır. PTE rekürens oranları teşhisten sonraki birinci yılda %7-13 oranlarında bildirilmektedir. Klinik görünümü diğer kardiyovasküler ve pulmoner hastalıklara benzediğinden dolayı PTE teşhisi gecikebilir veya atlanabilir. Akciğer sintigrafisi, toraks bilgisayarlı tomografisi ve pulmoner anjiyografi PTE tanısında yaygın olarak kullanılan yöntemlerdir. PTE tedavisinde antikoagulan ilaçlar tek başlarına kullanılabildiği gibi bazen trombolitik ilaçlar da tedaviye eklenebilir. Tedavi şeklini belirlemek için hastalarda risk sınıflaması yapılmalıdır. Risk sınıflamasında ekokardiyografi yararlı bir tanısal araçtır. Ekokardiyografide sağ ventrikül disfonksiyonu olan ve hemodinamik olarak stabil olmayan hastada tedavide trombolitik ilaçlar kullanılmalıdır. Ekokardiyografide sağ ventrikül disfonksiyonu olan fakat hemodinamik olarak stabil olan hastada tedavide trombolitik ilaçların kullanılması tartışmalıdır. Son yıllarda PTE hastalarının risk sınıflamasında troponin I, beyin natriüretik peptid (BNP) gibi kalp kökenli biyolojik belirleyicilerin kullanılabileceği gösterilmiştir. PTE hastalarında özellikle de sağ ventrikül yetmezliği varsa BNP düzeyleri artar. Çalışmamızın amacı PTE tanısı alan hastalarda plazma BNP düzeylerini saptamak, BNP düzeyleri artmış hastalarla BNP düzeyleri normal olan hastaları klinik seyir açısından karşılaştırarak BNP biyolojik belirleyicisinin prognostik değerini ortaya koymak, ayrıca BNP ile ekokardiyografi yöntemini PTE'de prognoz tahmini açısından karşılaştırmak ve PTE'de tedavi şeklinin belirlenmesinde BNP'nin değerini ortaya koymaktır. Bu çalışmaya Ocak 2006-Aralık 2006 tarihleri arasında hastanemizde PTE tanısı alan 34 hasta ve 19 sağlıklı kişi kabul edildi. Hastalarda ve sağlıklı kişilerde BNP düzeyleri ölçüldü. Hastalarda ekokardiyografik bulgular kaydedildi. Management strategy And Prognosis of Pulmonary Embolism (MAPPET-3) kriterlerine göre kardiyopulmoner resüsitasyon, mekanik ventilasyon, pressör kullanımı, trombolitik kullanma endikasyonu, katater fragmantasyonu, cerrahi embolektomi durumlarından bir tanesi gelişen hastalar kötü klinik seyirli olarak kabul edildi. Sağlıklı bireylerle PTE hastaları BNP düzeyleri açısından karşılaştırıldı. BNP düzeyi yüksek hastalarla ( ≥ 90 pg/ml ) BNP düzeyi düşük (< 90 pg/ml ) hastalar kötü klinik seyir açısından karşılaştırıldı. Ayrıca sağ ventrikül disfonksiyonu olan hastalarla sağ ventrikül fonksiyonu normal olan hastalar kötü klinik seyir yönünden karşılaştırıldı. v Sağlıklı kişilerin tümünde BNP değerleri düşük ve PTE hastalarının %47 sinde BNP düzeyleri yüksek bulundu. PTE hastalarındaki BNP düzeyleri sağlıklı kişilere göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksekti (p=0.001). BNP'si yüksek hastaların %50 sinde ve BNP'si düşük hastaların %16.7 kötü klinik seyir vardı. BNP düzeyi yüksek hastalarda BNP düzeyi düşük hastalara göre kötü klinik seyir görülme sıklığı istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksekti (p=0.03). Sağ ventrikül disfonksiyonu olan hastaların %53.8'inde ve sağ ventrikül fonksiyonu normal olan hastaların %19'unda klinik seyir kötü idi. Sağ ventrikül disfonksiyonu olan hastalarla sağ ventrikül fonksiyonu normal olanlar arasında kötü klinik seyir görülme sıklığı açısından istatistiksel anlamlı fark yoktu (p>0.05). Sağ ventrikül disfonksiyonu olanlarda ortalama BNP düzeyi 486.63 ± 519.89 pg/ml ve sağ ventrikül fonksiyonları normal hastalarda ortalama BNP düzeyi 149.27 ± 231.63 pg/ml idi. Sağ ventrikül disfonksiyonu olanlarda sağ ventrikül fonksiyonu normal olanlara göre BNP düzeyi istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksekti (p=0.04). Sonuç olarak PTE hastalarında prognoz tahmininde ve tedavi şekli belirlemede BNP düzeylerinin ekokardiyografiye göre daha yararlı olabileceği düşünüldü.

Özet (Çeviri)

The prognostic value of brain natriuretic peptide hormone ın pulmonary thromboemboli Pulmonary Thromboemboli (PTE) is a common cardiovascular and cardiopulmonary disease. Mortality rate at first three month after diagnosis is over 15%. Recurrence rate for first year after diagnosis is 7-13%. Clinical presentation of PTE may resemble the other cardiovasculary and pulmonary disease, because of this diagnosis of PTE can be delayed or missed. In diagnosis of PTE, lung scintigraphy, thorax computed tomography and pulmonary angiography technique are used. Anticoagulants may be used alone or sometimes thrombolytic drugs are added in PTE treatment . In order to determine the treatment modality, risk stratification of patients should be made. In risk stratification, echocardiography is a useful technique. In patients with right ventricular dysfunction revealed by echocardiography with hemodynamic instability, thrombolytic drugs should be used as the treatment of choice. In patients with right ventricular dysfunction without hemodynamic instability, trombolytic usage is controversial. In recent years it was shown that cardiac biomarkers as troponin I, and brain natriuretic peptide could be used for determining risk stratification of PTE patients. In PTE patients, especially in the presence of right ventricular failure, BNP level increase. Aims of this study are to determine BNP level in PTE patients; to find out the prognostic value of BNP by comparing clinical outcomes between patients with low level of BNP and patients with high level of BNP; to compare prognostic value of BNP and echocardiographic findings; to find out the value of BNP in determining treatment modality of PTE patients. In this study, we included 34 patients who were diagnosed as PTE in our hospital between January 2006- December 2006, and 19 healty persons were also included as controls. BNP levels of patients and healty controls were measured. Echocardiographic findings of PTE patients were recorded. If patient had met one of the criteria that mentioned in the study“ Management strategy And Prognosis of Pulmonary Embolism (MAPPET-3)”(cardiopulmonary resusitation, mechanic ventilation, usage of vasopressor drugs, thrombolytic indication, catheter fragmentation, surgical embolectomy) that situation was accepted as patient with poor clinical outcome. Healty controls and PTE patients were compared wih regard to BNP levels. The patients with high BNP levels (≥ 90 pg/ml) and low BNP (< 90 pg/ml) levels were compared with regard to poor clinical vii outcome. The patients with right ventricular dysfunction and normal right ventriculer function were also compared with regard to poor clinical outcome. All healty persons had low levels of BNP and 47 % of PTE patients had high level of BNP. Mean BNP levels of PTE patients were significantly higher than healty controls (p=0.001). Fifty percent of patients with high BNP and 16.7 % of patients with low BNP had poor clinical outcome. In PTE patients with high level BNP, frequency of poor clinical outcome were significantly higher than in patients with low level of BNP (p=0.03). 53.8 % of patients with right ventricular dysfunction and 19 % of patients with normal right ventricular function had poor clinical outcome. There were no statisticaly significant difference between these group (p>0.05). Mean BNP levels of patients with right ventricular dysfunction was 486.63 ± 519.89 pg/ml and patients with normal right ventricular function was 149.27 ± 231.63 pg/ml. BNP levels of patients with right ventricular dysfunction was significantly higher than patients with normal right ventricular function (p=0.04). In conclusion, it was thought that in predicting prognosis and in determining treatment modality of PTE, level of BNP may be more useful than echocardiography.

Benzer Tezler

  1. Akut pulmoner tromboembolide D-dimer, BNP ve CRP''nin prognostik değeri ve ekokardiyografi ile ilişkisi

    Prognostic value of D-dimer, BNP and CRP in acute pulmonary thromboembolism and relationship with echocardiography

    CENGİZ BURNİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Göğüs HastalıklarıHacettepe Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. LÜTFİ ÇÖPLÜ

  2. Akut pulmoner tromboembolili hastalarda kardiyak biyomarkerların (troponin,myoglobin,beyin natriüretik peptid)prevalansı,sağ ventrikül disfonksiyonu ile ilişkisi ve prognostik değeri

    Prevalance and prognostic significance of elevated cardiac biomarkers (troponin,myoglobin and brain natriuretic peptid) in patients with acute pulmonary thromboembolism, and their relationship with right ventricular dysfunction

    TALAT KILIÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Göğüs Hastalıklarıİnönü Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. HAKAN GÜNEN

  3. Submasif pulmoner tromboembolili olgularda sağ ventrikül disfonksiyonunu saptamada brain natriüretik peptid ve kardiyak troponinlerin tanı değeri

    The diagnostic values of brain natriuretic peptid and cardiac troponin for determining the right ventricule dysfunction in patients with submassive pulmomary thromboembolism

    BURCAK COŞKUN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Göğüs HastalıklarıFırat Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. GAMZE KIRKIL

  4. Pulmoner tromboemboli tanılı olguların klinik özelliklerinin ve sağ kalım sürelerinin retrospektif olarak araştırılması

    Retrospective evaluation of clinical features and mortality of cases with pulmonary embolism

    ABDULSAMET SANDAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Göğüs HastalıklarıHacettepe Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. LÜTFİ ÇÖPLÜ

  5. Pulmoner hipertansiyon hastalarının takibinde fraksiyone ekshale nitrik oksitin yeri

    Fractional exhaled nitric oxide measurement in pulmonary hypertension: A follow-up study

    NİLAY ORAK AKBAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Göğüs Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NİGAR GÜLFER OKUMUŞ