Sosyo-kültür tarihi bakımından Kırgızlarda tören ve merasimler
Celebrations and ceremonies of the Kyrgyz in terms of socio-cultural history
- Tez No: 750558
- Danışmanlar: DOÇ. DR. CENGİZ BUYAR
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Tarih, History
- Anahtar Kelimeler: kültür, gelenek, kırgız, doğum, evlenme, ölüm, culture, tradition, Kyrgyz, birth, marriage, death
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 162
Özet
Kültürün klasikleşen tanımında, toplumun maddi ve manevi ögelerine yapılan vurgu aynı zamanda kültürün eylem ve ideoloji olarak ortaya çıkışıdır. Kültür sosyolojisi içinde değerlendirilen çalışmalar bu iki ayrım (maddi ve manevi yönü) üzerinden farklı metodoloji tartışmalarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Kültürel bir ögenin eylem olarak mı yoksa ideoloji olarak mı ortaya çıktığı sorusu yöntem tartışmalarının iki yönünü belirlemiştir. Kültür kavramının ilk kullanımı insanoğlunun doğada yaptığı değişikliğe gönderme yaparak ekme, biçme faaliyeti olarak algılanmıştır. Bu ekme-biçme eylemsel bir olaydır. Fakat ekme-biçme bir anda kendiliğinden ortaya çıkan bir olay değildir, bu eylemin arkasında düşünsel bir geçmiş yatmaktadır. Toplumların kültürlerine baktığımızda sadece günümüzde yaşayan bireyler değil ilk atalarından itibaren her bireyin o toplumun kültürünün yaratılmasında etkisi vardır. Düşünsel bir birikimin fiiliyata aktarılması bu bütünlüğün bir sonucudur. Sosyololjik bakımdan kültür tarihi gündelik yaşam pratikleri içinde sadece toplulukların ortaya koyduğu somut olayları değil bireylerin değer yüklü eylemlerinin sonuçlarını da kendine inceleme konusu yapar. Çalışmanın teorik kısmınında kültür, toplum, tören, merasim, gelenek, hayat tarzları, norm, adet, töre, geçiş dönemleri gibi kavramlar üzerinde durulmaya çalışılmıştır. Bu doğrultuda kültürün en yaygın olarak bilinen tanımı toplumun maddi ve manevi değerlerinin toplamıdır. Genişletilmiş anlamı ile kültür doğada bulunmayan, insan tarafından üretilen ve biriktirilen tüm değerleri kapsamaktadır. İnsan türüne ait olup da biyolojik aktarımı olmayan her şey kültürü oluşturmaktadır. Kültür, topluluk ya da toplumun kendine özgü bütün bir yaşam biçimini ifade eder. Topluluğun sahip olduğu, öğrenilmiş davranışlar ve bu davranışların sonuçlarından meydana gelen özgün bir örüntüdür. Kültürün unsurları ait olduğu topluluğun üyeleri tarafından paylaşılır ve gelecek kuşaklara aktarılır. Toplumda oluşan yaşam tarzı tarihsel bir süreç içerisindedir. Günümüze ulaşan değerler tarihsel süreç içerisinde bir bütünlüktedir. Tören ve merasimlerin tekrarlanması tarihin canlanmasına sebep olmaktadır. İnsanlar atalarından kalan bu törenleri devam ettirmenin mutlulluğunu yaşamaktadırlar. Bu duygu ile sonraki nesiller de gelenek bilinci içerisinde olmaktadır. Tören, pek çok geleneğin çeşitli vesileler sonucu bir araya gelmesi ile oluşmuştur. Toplumsal amaç için düzenlenen daha geniş toplantılar da merasim olarak tanımlanmıştır. Türk topluluklarının bir kısmı göçebe yaşam tarzını benimsemişlerdir. Kırgızlar da eski dönemlerden 20. Yüzyılın başına kadar göçebe yaşam tarzını devam ettirmişlerdir. Göçebelik, hareketli yapısıyla toplumu dinamik tutan bir yaşam tarzıdır. Göçebe yaşamın şartları toplumda büyükten küçüğe herkese bir sorumluluk yüklemiştir. Göçebe hayatta erkek egemen bir sistem hâkimdir. Kırgızlar da ataerkil yapıya sahip bir millettir. Ataerkil sistemde soyu önemli bir yere sahiptir. Bu nedenle atalara bağlı olunmakta ve saygı duyulmaktadır. Ailenin oluşturduğu gelenek ve görenekler aileyi kontrol eden sosyal kurallardır. Bu kurallara uymayanlar toplum tarafından kınanma, dışlanma, ayıplanma gibi yaptırımlar ile karşılaşabilmektedirler. Yazılı olmayan bu toplum kuralları toplum tarafından konrol edilip, uygulanmaya devam edilmektedir. Bu sebeple her fert aileye ve topluma karşı sorumluluklarını yerine getirmektedir. Aile diğer Türk topluluklarında olduğu gibi Kırgız türklerinde de önemli kabul edilmektedir. Kırgız adet ve gelenekleri modern uygarlık içerisinde halkın kültürü ile bir bütün oluşturmaktadır. Kültür, gelenek ve görenekler tarihi süreç içerisinde kendini yenilemiş, bazı durumlarda ise köklü değişiklikler yaşamıştır. Diğer açıdan Kırgızlar güçlü aile yapıları, akrabalık ve kabile bağları ile geleneklerini gelecek kuşaklara aktarmışlardır. Sosyo-kültür tarihi bakımından Kırgızlarda temel tören ve merasimlerin incelendiği bu çalışmanın giriş bölümünde sosyal, kültürel ve sosyo-kültür tarihi ile ilgili kavramlar ve teorik bilgiler üzerinde durulmuştur. Daha sonra sosyo-kültürel normların tanımları yapılmıştır. Sosyo-kültürel normlar toplumların ilk ortaya çıktığı dönemlerden itibaren insanlar ile iç içedir. Gelenek, görenek, örf, adet ve töreler yazılı olarak var olmasalar da toplumun bireyleri tarafından bilinmekte ve günlük hayatta uygulanmaya devam edilmektedir. Yazılı olmayan bu hukuk kuralları ile toplumsal düzen sağlanmaktadır. Nesiller boyu akratılan geleneklerin belirli bir uygulama sırası vardır. İnsan yaşamında üç önemli geçiş evresi bulunmaktadır. Bunlar doğum, evlenme ve ölümdür. Doğum ve ölüm bir sefere mahsus yaşanabilen geçiş dönemleridir. Doğum geçiş dönemlerinin ilkini temsil ettiği ve toplum tarafından kutsal bir olay kabul edildiği için önemlidir. Bu yüzden doğum öncesinde çeşitli hazırlıklar yapılır. Hamilelik ve aşerme dönemlerinde çeşitli gelenekler uygulanır. Kırgız kültürüne ait sakınma ve korunmalar ile ilgili gelenekler de bu dönemlerde uygulanmaktadır. Bebeğin cinsiyeti hamileliğin son dönemlerinde tahmin edilmeye başlanmaktadır. Halk inançları ve batıl inançlara doğum öncesi ve doğum sonrası dönemde dikkat edilmektedir. Diğer Türk topluluklarında olduğu gibi Kırgızlarda da olan umay anadan yardım istenir, bebek kırk günlük olana kadar albastıya karşı korunmaya çalışılmaktadır. Bebeğin doğumu sevinçli bir haber olarak görülmekte ve duyurulmaktadır. Doğumdan sonra kırk çıkarma merasimi yapılmakta, bebeğin adı koyulmaktadır. Yürümeye başladığı dönemde duşağı kesilmektedir. Çocukluğun son dönemi olarak kabul edilen sünnet merasiminden sonra doğumdan itibaren çocuk etrafında şekillenen merasimler tamamlanmış olmaktadır. Çalışmanın ikinci bölümünü teşkil eden evlenme merasimi etrafında uygulanan tören ve merasimler her toplumun kendi kültürüne göre şekillenmektedir. Evlilik türleri Kırgızlar arasında çeşitlidir. Görücu usulü evlenme, kız kaçırma usulü, bel kuda, beşik kuda, kayçu kuda gibi evlilik türleri vardır. Törenler düğün öncesinde başlamaktadır. Söz kesme töreni ardından nişan merasimi ve düğün gerçekleşmektedir. Kırgız geleneklerinde olan kalın ve çeyiz verme düğünlerin temel gelenekleridir. Bu bölümde Kırgızlarda evlenme ile ilgili merasimler etraflı bir şekilde ele alınmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümünde insan hayatındaki en tesirli geçiş evrelerinden biri olarak kabul edilen Kırgız kültüründe ölüm ve ölüm ile ilgili merasimler ele alınmaya çalışılmıştır. Her toplum gibi Kırgızlar arasında da derin etki ve üzüntüye sebep olmaktadır. Kırgızlarda insanın bu dünyada ki son geçiş dönemi olarak kabul edilen ölüm merasimi etrafında pek çok gelenek şekillenmiştir. Ölüm öncesinde yapılan hazırlıklar, defin işlemleri ve defin sonrası merasimler Kırgız kültüründe diğer geçiş dönemlerinde olduğu gibi titiz bir şekilde belli bir sıralamaya göre uygulanmaya devam edilmektedir. Bu çerçevede bu bölümde Kırgızlarda ölüm merasimleri ortaya konmaya çalışılmıştır. Bu çalışmada betimsel tasvir, karşılaştırmalı olay değerlendirmesi, gözlem ve görüşme gibi metotlar kullanılmıştır. Sosyo-kültür açısından törenler ve merasimler nelerdir? Bu tören ve merasimlerin Kırgız tarihi özelinde gelişim süreci nasıl ortaya koyulabilir? Günümüzdeki uygulamalar ile geçmişteki uygulamaların karşılaştırması nasıl yapılabilir? Sorularına cevap aranmaya çalışılmıştır. Çalışmanın amacı sosyo-kültür tarihi açısından Kırgızlardaki temel tören ve merasimlerin tarihi gelişim sürecini ve günümüzdeki durumunu ortaya koymak idi. Bu bağlamda çalışmada sosyo-kültür tarihi açısından Kırgızlarda tören ve merasimler ve tarihi gelişim sürecinin de ortaya konması hedeflenmiştir. Dönemsel olarak 19. yüzyıldan günümüze kadarki dönem çalışmanın dönem sınırını teşkil etmiştir. Konu ele alınırken yazılı kaynaklarla sahadan toplanan bilgilerin birbiriyle karşılaştırmasının yapılmasına da gayret edilmiştir. Netice itibariyle günümüzde Kırgızlardaki merasim ve törenlerdeki ritüellerin yakın tarihteki köklerine döndüğü, Sovyet sonrasında yeniden doğuş sürecini yaşandığı dikkati çekmektedir.
Özet (Çeviri)
In the classical definition of culture, the emphasis on the material and spiritual elements of society is also the emergence of culture as action and ideology. Studies evaluated within the sociology of culture have led to the emergence of different methodology discussions over these two distinctions (material and spiritual aspects). The question of whether a cultural element emerges as an action or as an ideology has determined two aspects of method discussions. The first use of the concept of culture was perceived as a sowing and reaping activity, referring to the change made by human beings in nature. This is a sowing and reaping action event. But sowing and reaping is not an event that emerges spontaneously, there is an intellectual past behind this action. When we look at the cultures of societies, not only the individuals living today, but also every individual from their first ancestors has an impact on the creation of the culture of that society. The actualization of an intellectual accumulation is a result of this unity. From a sociological point of view, cultural history not only examines concrete events revealed by communities but also the results of value-laden actions of individuals in daily life practices. In the theoretical part of the study, concepts such as culture, society, ceremony, ceremony, tradition, life styles, norms, customs, customs, transition periods have been tried to be emphasized. In this respect, the most widely known definition of culture is the sum of the material and spiritual values of the society. In its expanded meaning, culture includes all values that are not found in nature, but produced and accumulated by human beings. Everything that belongs to the human species but is not biologically transmitted constitutes culture. Culture refers to a whole way of life unique to a community or society. It is a unique pattern of learned behaviors and the consequences of these behaviors. Elements of culture are shared by the members of the community to which they belong and are passed on to future generations. The lifestyle formed in the society is in a historical process. The values that have reached today are in a unity in the historical process. The repetition of ceremonies and ceremonies causes the revival of history. People experience the happiness of continuing these ceremonies inherited from their ancestors. With this feeling, the next generations are also conscious of tradition. The ceremony was formed by the coming together of many traditions as a result of various occasions. Larger gatherings organized for social purposes are also defined as ceremonies. Some of the Turkish communities have adopted the nomadic lifestyle. The Kyrgyz continued their nomadic lifestyle from ancient times to the beginning of the 20th century. Nomadism is a lifestyle that keeps the society dynamic with its active structure. The conditions of nomadic life have imposed a responsibility on everyone in society, from big to small. A male-dominated system is dominant in nomadic life. The Kyrgyz are also a nation with a patriarchal structure. Lineage has an important place in the patriarchal system. For this reason, ancestors are respected and respected. The customs and traditions created by the family are the social rules that control the family. Those who do not comply with these rules may face sanctions such as condemnation, exclusion, and shame from the society. These unwritten rules of society are controlled and applied by the society. For this reason, each individual fulfills his/her responsibilities towards family and society. Family is considered important in Kyrgyz Turks as in other Turkish communities. Kyrgyz customs and traditions form a whole with the culture of the people in modern civilization. Culture, traditions and customs have renewed themselves in the historical process, and in some cases have experienced radical changes. On the other hand, the Kyrgyz have transferred their traditions to future generations with their strong family structures, kinship and tribal ties. In the introduction part of this study, which examines the basic ceremonies and ceremonies in the Kyrgyz in terms of socio-cultural history, the concepts and theoretical information about social, cultural and socio-cultural history are emphasized. Then, definitions of socio-cultural norms were made. Socio-cultural norms have been intertwined with people since the first periods of societies. Even though the traditions, customs, traditions and customs do not exist in written form, they are known by the individuals of the society and continue to be applied in daily life. Social order is ensured by these unwritten rules of law. Traditions handed down for generations have a certain order of application. There are three important transitional stages in human life. These are birth, marriage and death. Birth and death are transitional periods that can be experienced only once. It is important because it represents the first of the birth transition periods and is accepted as a sacred event by the society. Therefore, various preparations are made before birth. Various traditions are practiced during pregnancy and craving periods. The traditions of avoidance and protection belonging to the Kyrgyz culture are also practiced in these periods. The baby's gender is being predicted in the last stages of pregnancy. Attention is paid to folk beliefs and superstitions in the prenatal and postnatal period. As in other Turkish communities, help is asked from the mother umay, who is also in the Kyrgyz, and it is tried to be protected against albasti until the baby is forty days old. The birth of the baby is seen and announced as joyful news. After the birth, forty removal ceremony is performed and the baby's name is given. When he starts walking, his shower is cut off. After the circumcision ceremony, which is accepted as the last period of childhood, the ceremonies shaped around the child from birth are completed. The ceremonies and ceremonies applied around the marriage ceremony, which constitute the second part of the study, are shaped according to the culture of each society. Types of marriage are diverse among Kyrgyz. There are types of marriage such as arranged marriage, abduction, bel kuda, cradle kuda, kayçu kuda. Ceremonies begin before the wedding. After the interruption ceremony, the engagement ceremony and the wedding take place. In the Kyrgyz traditions, giving thick and dowry are the basic traditions of weddings. In this section, ceremonies related to marriage in Kyrgyz are discussed in detail. In the third part of the study, death and death ceremonies in the Kyrgyz culture, which is accepted as one of the most influential transitional stages in human life, are tried to be discussed. Like every society, it causes deep impact and sadness among the Kyrgyz. Many traditions have been formed around the death ceremony of the Kyrgyz, which is considered as the last transition period of man in this world. Preparations made before death, burial procedures and post-burial ceremonies continue to be applied in a meticulous order in Kyrgyz culture, as in other transitional periods. In this context, in this section, the death ceremonies of the Kyrgyz were tried to be revealed. In this study, methods such as descriptive description, comparative event evaluation, observation and interview were used. What are the ceremonies and ceremonies in terms of socio-culture? How can the development process of these ceremonies and ceremonies be revealed in the Kyrgyz history? How can current applications and past applications be compared? An attempt was made to find answers to their questions. The aim of the study was to reveal the historical development process and current situation of the basic ceremonies and ceremonies in the Kyrgyz in terms of socio-cultural history. In this context, it is aimed to reveal the ceremonies and ceremonies and the historical development process in the Kyrgyz in terms of socio-cultural history. Periodically, the period from the 19th century to the present constituted the period limit of the study. While dealing with the subject, efforts were made to compare the written sources and the information gathered from the field with each other. As a result, it is noteworthy that the rituals in ceremonies and ceremonies in the Kyrgyz today returned to their roots in the recent history, and the rebirth process was experienced after the Soviet.
Benzer Tezler
- Seyahatnamelere göre Yedisu bölgesindeki kazak ve Kırgızların sosyal yapısı (1854-1917)
Başlık çevirisi yok
GÜLJANAT KURMANGALIYEVA ERCİLASUN
Doktora
Türkçe
2008
TarihKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İLHAN ŞAHİN
- Bayburt'taki türbeler ve mezar taşları
Bayburt mausoleums and gravestones
FURGAN AKDAĞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
Sanat TarihiYüzüncü Yıl ÜniversitesiSanat Tarihi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ABDÜLHAMİT TÜFEKÇİOĞLU
- Memlûk-Kıpçak Türkçesi söz varlığı incelemesi: Mutfak ve yemek kültürüne ait isimler
The Mamluk-Kıpchak period Turkish vocabulary: The names of the cuisine and food culture
KÜBRA DİLAVER YILDIRIM
Doktora
Türkçe
2020
Türk Dili ve EdebiyatıYıldız Teknik ÜniversitesiTürk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞE MELEK ÖZYETGİN
- Doğal, tarihsel ve arkeolojik alanların turizm potansiyelinin belirlenmesi: Göller bölgesi örneği
The Determination of natural, historical and archeological sites for tourism potential: The case of lakes district
ALİ TÜRK
- Türk milliyetçiliğinin terkibinde mekân
Place in the composition of Turkish nationalism
GÖKBERK YÜCEL
Doktora
Türkçe
2016
Siyasal BilimlerGazi ÜniversitesiKamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ŞENOL DURGUN