Билим, илим жана маданият тармагындагы Кыргызстан менен Түркиянын кызматташтыгы (1992-2012 жж.)
Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında eğitim, bilim ve kültürel ilişkiler (1992-2012)
- Tez No: 947264
- Danışmanlar: PROF. DR. TÖLÖBEK ABDRAHMANOV
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Tarih, History
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2016
- Dil: Kırgızca
- Üniversite: Kyrgyz State University named after I Arabaev
- Enstitü: Yurtdışı Enstitü
- Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Tarih ve Medeniyet Araştırmaları Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 204
Özet
KIRGIZ CUMHURİYETİ EĞİTİM VE BİLİM BAKANLIĞI İ. ARABAEV KIRGIZ DEVLET ÜNİVERSİTESİ Tez tavsiyesi D 07.16.528 El yazması hakları УДК 947:37:008:339.9 AĞGÜN KADRİ KIRGIZ CUMHURİYETİ İLE TÜRKİYE CUMHURİYETİ ARASINDA EĞİTİMSEL, BİLİMSEL VE KÜLTÜREL İLİŞKİLER (1992-2012 YY.) 07.00.02 – ATA-MEKEN TARİHİ (KIRGIZİSTAN TARİHİ) TARİH BİLİMLERİ ADAYI DERECE İÇİN YAZILMIŞ TEZ SOYUT (Aftoreferat) Bişkek-2016 ÇALIŞMANIN GENEL ÖZETİ Bağımsız Kırgız Cumhuriyeti'nin diğer ülkelerle siyasi, ekonomik, ticari ve kültürel işbirliğinin incelenmesi kesinlikle tarih biliminin alanına girmektedir. Bilindiği gibi tarih bilimi, insan toplumunun büyüme ve gelişmesinin incelenmesiyle birlikte, yaşamın doğru yönünün seçilmesine ve amaca göre gelecekteki sosyal yaşamın yaratılmasına yardımcı olmaktadır. Bu nedenle, dünya medeniyetinin ayrılmaz bir parçası olan Kırgız halkının zorlu yolunun nesnel yansıması, şüphesiz demokratik bir toplumun inşası için koşullar yaratmaktadır. Bunun kanıtı olarak 27 Ocak 2012 tarihinde Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Almazbek ATAMBAYEV'in“Kırgız halkının tarihi ve kültürel mirasının araştırılmasını derinleştirmeye ve vatandaşlığı geliştirmeye yönelik tedbirlere ilişkin”18. sayılı Kararnamesi gösterilebilir. Kararnamede:“Kırgızlar, diplomasi sanatını ve askeri gücü kullanarak, bölgeyi işgal eden aşiretleri ve halkları şiddetli rekabet koşullarında tek bir devlette birleştirebildiler... Kırgızistan'ın bir devlet olarak gelişimindeki diğer tarihsel dönemlerin tüm katmanları, güvenilir kaynaklara dayalı derin araştırma gerektirir. Bu açıdan Kırgız Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana yaşanan sosyal, sosyo-ekonomik ve kültürel değişimler yeniden değerlendirilmelidir. Kırgızistan ile Orta Asya ve Orta Doğu ülkeleri arasındaki kapsamlı işbirliğinin gelişim tarihinin incelenmesi, şu anın en önemli konularından biridir. Orta Asya, Türk devletinin dış politikasında önemli bir yer tutmaktadır. 1990-ların ilk yıllarında Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla Türk devleti bu bölgeye özel ve ciddi ilgisini göstermeye başlamıştır. Türkiye, ortak tarihi mirasa ve etno-dilsel kökene sahip olduğu düşünülen akraba Türk dillerini konuşan ülkelerle kurduğu ilişkiler temelinde Orta Asya ve Kafkasya'ya yönelik politikasını aktif olarak sürdürmeye başlamıştır. Türkiye, Asya ve Avrupa kıtalarını birbirine bağlayan bir köprü olarak stratejik önem kazanmanın yanı sıra, modern bir piyasa ekonomisini ve Batı medeniyetini hedefleyen laik, demokratik bir kalkınma modelini teşvik ediyor. Orta Asya ülkelerinin kalkınmasında Türkiye Cumhuriyetinin rolü çok önemlidir. Aynı zamanda Türk işbirliğinin, Orta Asya ile Türkiye arasında karşılıklı işbirliğinin oluşturulması ve geliştirilmesi yönünde ilgi vardır. Türkiye Cumhuriyeti'nin Orta Asya ülkeleri üzerindeki artan etkisi, karşılıklı siyasi, ekonomik ve kültürel bağlardan anlaşılmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi-coğrafi durumunun incelenmesi ve Kırgız-Türkiye ilişkilerinin günümüz gereksinimlerine uygun olarak oluşturulması ve geliştirilmesi, Kırgız devletinin iç insani ve ekonomik politikası kavramının geliştirilmesinde dış politikasının yanı sıra en acil konulardan biridir. 16 Aralık 1990 tarihinde Kırgız Cumhuriyeti kendisini bağımsız Cumhuriyet olarak ilan etmişti fakat Sovyetler Birliği'nin içerisinde olmaya devam etmişti. 31 Ağustos 1991 tarihinde ise Kırgız Cumhuriyeti kendisini dünyaya Egemen (bağımsız) bir devlet olarak ilan etmiş, uluslararası kuruluşların tam teşekküllü üyesi ve özgür bir devlet olmuştur. Türkiye Cumhuriyeti'nin Kırgızistan'ın egemenliğini tanıyan ilk yabancı ülkelerden biri olduğunu hepimiz biliyoruz. Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki karşılıklı ekonomik, bilimsel, eğitimsel, kültürel işbirlikler ilişkisi anılan önemli günden bu güne kadar giderek gelişmekte. Eski Sovyetler Birliği'nden bağımsızlığını kazanan Kırgızistan, yüzölçümü olarak küçük ama jeostratejik açıdan önemli bir bölgede yer alması nedeniyle diğer ülkelerden ayrılmaktadır. Bu nedenle, Kırgızistan'ın bağımsızlıktan sonraki tarihsel gelişiminde yakın, uzak devletlerle sosyal, sosyo-ekonomik ve kültürel ilişkiler yeni bir tarihsel değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. Kırgızistan ve Türkiye arasındaki kapsamlı işbirliğinin gelişim tarihinin incelenmesi de güncel konulardan biridir. Tez çalışmasının bilimsel programlar ve bilimsel çalışmalarla bağlantısı. Araştırma konusu olarak kabul edilen bu bilimsel konu, Kırgız Cumhuriyeti Eğitim ve Bilim Bakanlığı, Kırgız Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı, Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi'nin ve Kırgız-Türk liseleri ve okulları ile özel sektör eğitim kurumların bilimsel programları ve planları çerçevesinde yürütülmüştür. Tez çalışmasının kronolojik sınırını, egemen olan Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki ilişkilerinin 1992-2012 yılları arasında gelişme aşamasını kapsamaktadır. Tez araştırmasının amacı, Kırgızistan ile Türkiye Cumhuriyeti arasında son 20 yıldaki kapsamlı sosyo-kültürel ilişkilerin gerçek kazanımlarını ortaya koymak, ikili ilişkilerin eğitim, bilim ve kültür alanlarındaki etkilerini belirlemektir. Kırgız Cumhuriyeti ve Türkiye'nin ekonomik ve sosyo-kültürel gelişimi. Tez araştırmaları, eğitim, bilim ve kültür alanlarında iletişimin geleceği hakkında sorular ortaya çıkarıyor. Araştırmanın yükümlülükleri- belirlenen hedefe ulaşmak için tezde aşağıdaki görevler tanımlanmıştır: - Kırgızistan ve Türkiye arasındaki uluslararası ilişkilerin tarihi yerinin ortaya çıkarılması; - Devletler düzeyinde belirlenen ve imzalanan ikili anlaşmaların uygulanması ve aşamalarının oluşturulması; - Son 20 yılda Türkiye Cumhuriyeti personelinin (uzmanlarının) Kırgız Cumhuriyeti için eğitim faaliyetleri ve dinamiklerinin analizi; - Batı eğitim sisteminin Kırgızistan koşullarında uygulanmasının araştırılması (Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi örneğinde); - Her iki ülkede yayınlanan çeşitli iki ülke arasındaki hükümet belgelerini, bilimsel koleksiyonları, monografileri tez çalışmasının konusuyla bağlantılı olarak tasnif etmek ve netleştirmek; - Kırgız Cumhuriyeti ve Türkiye devlet arşivlerinde saklanan, kullanım izni verilen resmi çalışma kağıtlarının ve belgelerin bilim çevrelerine tanıtılması; - Kırgız Cumhuriyeti'ndeki devlet ve özel girişimler aracılığıyla organize edilen eğitim kurumlarının mevcut başarılarının bilimsel düzeyde yansıtılması; - Kırgızistan'da batı eğitim sistemine uyarlanmış okulların Kırgız milli eğitim sistemine getirdiği bazı yeniliklerin uluslararası eğitim sistemleriyle entegrasyonunun gözlemlenmesi; - Eğitim ve bilimin, sosyal ve kültürel ilişkilerin istikrarla devamı için gerekli teorik ve pratik çözümleri sunmaktır. Tezin metodolojik temelini nesnellik, diyalektik, görelilik, tarihsel-sistemik, tarihsel-tipolojik ve istatistiksel yöntemler oluşturmuş ve analizler tarihselcilik ilkeleriyle kronolojik bir sırayla gerçekleştirilmiştir. Materyaller sentezlenmiştir ve sosyolojik araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Çalışmanın ampirik bilgi tabanı, Kırgız Cumhuriyeti Devlet Arşivi, bunun içinde Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı arşivi, ilgili bakanlıkların, yüksek öğretim kurumlarının, uluslararası kamu kuruluşlarının, kurumların ve liselerin güncel arşivlerindeki tarihi ve belgesel kaynaklar oluşturmaktadır. Ayrıca Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, Kırgız Cumhuriyeti Hükümeti ve diğer devlet kurumlarının resmi kararları, gazete ve dergilerden alınan bilgiler ve internet kaynakları ek kaynak olarak kullanılmıştır. Araştırmanın bilimsel haberi Kırgız Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ekonomik, iktisadi, mali vb. ilişkilerin yüksek seviyede incelendiği bilim tarafından bilinmektedir. Eğitim, bilim ve kültür alanındaki araştırmalara ve bunların pratik sonuçlarına dayanan çok az öneri bulunmaktadır. Çalışmada: - Kırgız tarihi çalışmaları alanında, Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki ikili sosyo-kültürel alanlardaki ilişkiler kapsamlı bir şekilde incelenmiştir; - İkili anlaşmalar sonucunda uygulanan eğitim projektörlerinin modern gereksinimleri karşılayıp karşılamadığı incelenmiştir; - Devlet düzeyinde yapılan anlaşmalar uyarınca, her iki ülkenin üniversitelerinde ve bilimsel kurumlarında yetiştirilen uzmanlar ve nitelikleri hakkında çalışmalar yapılmıştır; - Kültür alanındaki ilişkiler, bu yöndeki faaliyetler Kırgızistan ve Türkiye halkları arasındaki etno-kültürel ilişkilerin sürekli devam ettiğini kanıtlanmıştır; - Tezde yabancı liselerin Kırgız Cumhuriyeti orta öğretim sistemindeki konumu incelenmiştir; - Arşiv materyalleri, bilimsel monograflar, vb. kaynaklardan toplanan bilgilere dayanarak, iki ülkenin söz konusu alanlardaki işbirliği ve geleceği kapsamlı bir şekilde incelenmiştir; Savunulan tezin ana hükümleri: 1. Kırgız Cumhuriyeti bağımsızlığını kazandıktan sonra bağımsız olarak dünya küresel eğitim alanına girme, karşılıklı bilimsel ilişkileri ve kültür alanında temaslar yürütme fırsatı buldu; 2. Eğitim, bilim ve kültür alanında dünya lideri başarıların ve ilerici yeniliklerin örnekleri kabul edilerek, bu başarıların Kırgızistan koşullarında kullanılması için koşullar yaratıldı; 3. Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki devlet anlaşmaları temelinde kurulan eğitim kurumları ve bu doğrultuda hükümet düzeyinde yürütülen faaliyetler meyvelerini vermeye başladı; 4. Devlet ve özel yükseköğretim, eğitim kurumları Kırgızistan'ın eğitim sistemine girerek Kırgızistan'ın mevcut eğitim sisteminde pozitif rekabet yaratabildi; 5. Kırgızistan'da uluslararası eğitim deneyimi özel orta öğretim sistemindeki liseler aracılığıyla yayıldı ve bu yerel halk tarafından sıcak karşılandı; 6. Türkiye ve Kırgızistan Üniversiteleri vb. eğitim kurumlarında yetiştirilen birkaç bin uzman, her iki ülkenin ulusal ekonomisinin gelişimine değerli katkılarda bulundu ve bulunmaya devam etmektedir; 7. İkili anlaşmalara dayanarak bilim alanında birçok işler yapılmaktadır. Bazı bilimsel projelerin sonuçlarını verdiği bilinmektedir. Bilim Adayı (Phd) ve doktora tezleri Kırgızistan ve Türkiye'de savunulmaktadır. Şu anda, bilimsel derecelerin karşılıklı olarak tanınmasına ilişkin devletler arası müzakerelerin sürdürüldüğü bilinmektedir; 8. Son yirmi yılda kültür alanındaki ilişkilerde köklü değişimler yaşandı. Kitap yayıncılığı, sinema, tiyatro, görsel sanatlar, mimarlık, heykel, müzik vb. alanlarda iki ülkenin ortak projeleri meyvelerini vermektedir. 9. Kırgızistan'ın Türkiye'deki kültür günlerinin aksine, Türkiye'nin kültür günlerinin Kırgızistan'da düzenlenmesi iki ülke hükümetlerinin mutabık kalınan faaliyetlerinin temeli haline geldi; Tez araştırmasının teorik ve pratik önemi. Bilimsel araştırmanın ana sonuçları ve tavsiyelerini, iki ülkenin sosyo-ekonomik, kültürel-insani ilişkileri hakkında bir monografın hazırlanmasında, Kırgız Cumhuriyeti'nin dış politikasının yeni bir kavramının geliştirilmesinde, sosyo-kültürel işbirliği doğrultusunda devlet programlarının hazırlanmasında, tezdeki bilimsel-teorik sonuçlarının ve bilimsel-metodolojik önerilerinin hazırlanmasında, tarih yazımında, yükseköğretim kurumlarının öğrencilerine ders anlatımının hazırlanmasında, ödevlerin yürütülmesinde, diploma ve bilimsel araştırma çalışmalarında kullanılabilir. Araştırma sonuçlarının onaylanması. Tez çalışmasının ana hükümleri Kırgız Cumhuriyeti'nde, Türkiye'de düzenlenen uluslararası kongre ve konferanslarda onaylanmış ve bu sorunla ilgili çok sayıda bilimsel makale yayınlanmıştır. Araştırmacının kişisel katkısı. Araştırmacı tarafından bilimsel yayınlarda yayınlanan eserler bilimsel olarak incelenerek, arşivdeki güncel verilere dayalı olarak ilk kez incelenmiş olup, spesifik analizler yapılarak bilimsel ve teorik sonuçlar çıkarılmıştır. Bu bağlamda, bilimsel analizlerin ve sonuçların, tez sahibinin kişisel bir katkısı olarak değerlendirilmesi uygundur. Tez yapısı ve kapsamı. Tez bir giriş üç bölüm, bir sonuç ve bir referans listesinden oluşmaktadır. TEZ ÇALIŞMASININ ANA İÇERİĞİ Giriş bölümü konunun alaka düzeyini, tezin amaç ve görevlerini, araştırma sonuçlarının bilimsel yeniliğini ve savunulacak tezin ana hükümlerini, araştırmanın teorik ve pratik önemini, araştırmacının kişisel katkısını, tez sonuçlarının onaylanması, tez yapısı ve kapsamı ile ilgili bilgileri içerir. Birinci bölüm üç bölümden oluşmaktadır: ”Kırgızistan ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki ilişkilerin gelişme koşulları“. Bölümde Kırgızistan ve Türkiye arasında eğitim, bilim, kültür alanlarındaki işbirliği, anlaşmalar ve bunları uygulama çabaları hakkında bilgiler yer almaktadır. Birinci kısım - ”Diplomatik ilişkilerin kurulması ve ikili ilişkilerin geliştirilmesi“ olarak adlandırılmaktadır. Kırgızistan'ın bağımsızlığını kazanmasından bu yana Türkiye devleti ile diplomatik ilişkilerin başlaması ve iki ülke arasında imzalanan bir dizi anlaşma hakkında bilgi vermektedir. Son çeyrek asır boyunca, egemen Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında sosyo-ekonomik, kültürel, bilim ve eğitim alanlarında kabul edilebilir çalışmalar yapılmıştır. Kamuoyu, devlet başkanları, hükümetler, bakanlıklar ve ajanslar arasındaki üst düzey anlaşmaların şu anda meyve verdiğini ve her iki ülkenin çıkarlarına tam olarak cevap verdiğini biliyor. Biliyoruz ki, ortak bir etnik kökene, dile ve kültüre sahip olan Türkiye Cumhuriyeti Kırgız Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını ilk tanıyan ve her yönden destekleyen ülke olacaktır. 18 Aralık 1991 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti, Kırgız Cumhuriyeti'nin egemenliğini tanıdı. Aynı yılın 24 Aralık tarihinde Türkiye Cumhuriyeti ile Kırgız Cumhuriyeti arasında diplomatik (Büyükelçilik) ilişkileri kurulmuştur. O yıllardaki Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Turgut ÖZAL'ın inisiyatifiyle Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Askar AKAYEV ilk resmi ziyaretini gerçekleştirmek üzere Ankara'ya geldi. 22 Aralık 1991 tarihinde Ankara'da düzenlenen resmi toplantıda ülke Cumhurbaşkanları ”Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti Arasında Dostluk ve İşbirliği“ Anlaşmasını imzaladılar. 11 maddeden oluşan ilk anlaşma, iki ülke arasında uluslararası düzeyde siyasi, ekonomik ve kültürel işbirliğinin önünü açan ve dostluğu geliştiren ilk resmi belge olarak tarihe geçti. İki devlet başkanı arasında kurulan sıcak ilişki, yeni açılan Kırgız-Türk diplomatik işbirliğinin güçlenmesini kolaylaştırdı. Kırgızistan dış dünya ile ilk diplomatik ilişkilerine kardeş Türkiye Cumhuriyeti ile başlamıştır. 1992 yılı Nisan ayında Türkiye Cumhuriyeti hükümeti Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te Büyükelçilik açtı. 1992 yılı Ekim ayında Türkiye'nin başkenti Ankara'da Kırgızistan Büyükelçiliği açıldı ve iki ülke arasında diplomatik ilişkiler için şartlar oluşturuldu. 1994 yılı Nisan ayında Kırgız Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu açıldı. Kırgız devletinin diplomasisinin başlangıcı Sovyet döneminde kurulmuş, birçok yabancı ülke ile ekonomik ve kültürel ilişkileri yürütme tecrübesi birikmiştir. 1992-2012 yılları arasında Kırgız ve Türk Cumhuriyetleri yetkilileri arasında bir dizi üst düzey işbirliği anlaşması imzalandı. Bu faaliyetler iki ülke arasındaki dostluk ve akrabalık ilişkilerinin geliştirilmesine ve daha da güçlendirilmesi için koşullar yaratmış ve iki ülkenin manevi birliğini harekete geçirmiştir. 1992 yılıdan itibaren uygulanmaya başlayan anlaşmalar ve bunların hayata geçirilmesi, iki ülke arasındaki kültürel, bilimsel ve eğitimsel ilişkilerin yanı sıra ekonomik kalkınmaya da katkıda bulunuyor. Diplomatik ilişkilerin kurulmasından sonra eğitim, bilim ve kültür alanlarındaki ilişkilerin gelişmeye başladığı bilinmektedir. Örneğin 4 Şubat 1992 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı heyeti özel resmi ziyaret için Kırgızistan'a gelmişti ve Kırgızistan Eğitim ve Bilim Bakanlığı ile eğitim, bilim ve kültür alanında işbirliği anlaşması imzalamışardı. Aynı yılın 6 Nisan tarihinden itibaren söz konusu Bakanlıklar tarafından imzalanan anlaşmalar yürürlüğe girdi. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Süleyman DEMİREL'in Kırgızistan'a yaptığı resmi ziyarette Kırgızistan Cumhurbaşkanı Askar AKAYEV ile görüştükten sonra Kırgızistan Başbakanı ile ikili işbirliği anlaşması imzaladıkları maalüm. 8 Nisan 1993 tarihinde Bişkek şehrinde ekonomik, teknik ve kültürel kalkınma alanında işbirliğinin geliştirilmesine ilişkin Protokol imzalandı. Genel olarak egemenliğini yeni kabul eden ve kendi devletini kurmaya başlayan Kırgızistan'a Türkiye Cumhuriyeti'nin verdiği destek anlamlıydı. Genel olarak Kırgız Cumhuriyeti'nin egemenliğini kabul etmesinden sonra, büyükelçilik düzeyinde diplomatik ilişkiler kuran ilk ülkelerden biri Türkiye Cumhuriyeti olmuştur. Elçilik düzeyinde kurulan ilişkilere dayalı yüzden fazla anlaşma ve protokoller şu anda kapsamlı ve başarılı bir şekilde hayata geçiriliyor. 1991'de Eski SSCB'nin dağılmasıyla Kırgızistan'ı egemen bir devlet olarak tanıyan ilk ülke Türkiye Cumhuriyeti oldu. Çok sayıda ve karşılıklı yarar sağlayan ikili anlaşmaların bir sonucu olarak, eşit devletler arasındaki karşılıklı ilişkilerin ana mekanizmaları geliştirilmiştir. Birinci bölümü ikinci kısmın ”Eğitim ve bilim, kültür alanında anlaşmalar ve bunları uygulama çabaları“ olarak adlandırılmakta ve Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında bilgi ve deneyim alanında imzalanan bir takım anlaşmalar yer almaktadır. iki ülkenin sahip olduğu imkanların etkin bir şekilde kullanılmasına yönelik ekonomi, bilim ve teknoloji alanlarında çalışmaları ve bunları hayata geçirme çabalarına yer verilmektedir. Kırgız Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını kazandığı günden bu yana iki ülke arasında arasında kültür ve eğitim alanında işbirliği gelişmiş, ikili deneyim alışverişi faaliyetleri yavaş yavaş meyvelerini vermeye başlamıştır. Bu nedenle geçiş dönemi koşullarında Kırgızistan'ın ulusal ekonomisini, finansal sistemini, eğitim, bilim ve kültür sektörlerini geliştirmek için çağdaş eğitim ve öğretime sahip personele ihtiyaç duyulmuştur. Piyasa ekonomisi koşullarında, ülke için gerekli çeşitli profillerde uzmanların hazırlanması ve oluşturulması, ülke için ana öncelikli yönlerden biri haline gelmiştir. Temel anlaşma ve beyannamelerin yanı sıra Kırgızistan-Türkiye ilişkilerinin önemli sayıda akdi ve hukuki dayanağı bulunmaktadır. Bu temel çerçeve 100'den fazla anlaşma, sözleşme, protokolden oluşmaktadır ve mevcut ve gelecekteki tüm işbirliği alanlarını kapsamaktadır. Bunlar siyasi, ticari-ekonomik, kültürel-insani, bilim ve eğitim, sağlık, gümrük işleri ve diğer alanlarda ile ilişkileri kapsamaktadır. Kırgız Cumhuriyeti'nin söz konusu konularda reformlarını hayata geçirebilmek için Türkiye Cumhuriyeti tecrübesinin kullanılması teklif edilmiş ve bu doğrultuda iki ülke işbirliği faaliyetleri başlamıştır. Türk kökenli iki halkın etno-pedagojik ve kültürel benzerlikleri, sosyal, ekonomik, kültürel etkileşimleri ve ortak tarihsel değerlerin kazanılması planlanan projelerin başarılı olacağına ümit veriyordu. Eğitim projesi bu programların en önemlisi olarak kabul edilir. 22-23 Aralık 1991tarihlerinde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Turgut ÖZAL ile Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Askar AKAYEV iki ülke adına Dostluk ve İşbirliği Antlaşması'nı imzaladı. 11 maddeden oluşan anlaşmaya istinaden Protokol, tarafların mutabakatı ile kabul edildi. Ekonomik ve mali konuların yanı sıra eğitim ve kültür alanlarına özellikle önem verildi. Anlaşma kararında şu hususlar yer almaktadır: 4. Taraflar, Kırgızistan Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki kültürel ilişkileri daha da geliştirmek konusundaki kararlı olduklarını ifade etmişlerdir; 5. Eğitim ve teknoloji alanında işbirliği. A). Taraflar, eğitim ve bilim alanındaki işbirliğini geliştirecek, özellikle yüksek öğretim kurumları arasında eğitim alışverişini teşvik edecek. Bunun için Türk tarafı Kırgız Cumhuriyeti'ne çeşitli uzmanlık dallarında burs sağlamıştır. B). Türk tarafı, Kırgız Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı çalışanlarının ve diğer devlet kurumlarının çalışanlarının eğitimine yardımcı olmak amacıyla kısa ve uzun vadeli eğitim programları geliştirecektir. C). Türk tarafı, Kırgızistan'ın piyasa ekonomisine geçişinde bankacılık, yönetim, pazarlama ve diğer alanlarda teknik yardım sağlayacak ve bu konularda kısa ve uzun vadeli bir eğitim programı hazırlayacaktır. Kırgızistan Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki Dostluk ve İşbirliği Anlaşmasının 4. ve 5. maddelerinde ”Taraflar, iki tarafın ekonomi, bilim ve teknoloji alanlarında bilgi ve deneyim alışverişini, yetenek ve potansiyellerin etkin kullanımını destekler“ denilmektedir”. Ayrıca:“Taraflar, Kırgız-Türk İş Konseyi'nin ekonomik ve bilimsel-teknik işbirliğinin daha da geliştirilmesinde önemli bir rol oynayacağına olan inançlarını ifade ederler.”Eğitimli uzman ve yönetici personel yetiştirmek için:“Taraflar, ekonominin çeşitli sektörlerinde eğitimli uzman ve yönetici personelin yetiştirilmesi ve eğitimlerinin geliştirilmesinde işbirliğine büyük önem vermektedir. Okulların ve yüksek öğretim kurumlarının karşılıklı öğrenci, stajyer ve öğretmen değişimini teşvik etmek için özel bir madde getirildi. Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesin ikili ilişkilerin ana çekirdeği olarak kabul edilebilir. Şu anda yirmi yaşındaki üniversite, ülke içi ve uluslararası sıralamalara göre Kırgız Cumhuriyeti'nin önde gelen üniversitelerinden biridir. İkili anlaşmaya göre Kırgız Cumhuriyeti'nin başkenti Bişkek'te iki devlet tarafından finanse edilen uluslararası bir üniversite açılması planlanıyor. Sonuç olarak, 19 Nisan 1995 tarihinde Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Askar AKAYEV ”Bişkek'te Kırgız-Türk Üniversitesinin Kurulması Hakkında“ Kararnameyi (PU N 103) imzaladı. Üniversite 3 Mart 1992 yılında Anlaşmaya dair olarak açılmıştır. Kararnamede, ”Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında eğitim, bilim ve kültür alanlarında işbirliğine ilişkin Anlaşmaya uygun olarak, Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı iki ülke arasındaki eğitim ve bilim alanında alışverişi karşılıklı olarak geliştirmek için Kırgız Cumhuriyeti'nin yüksek nitelikli uzmanlara ihtiyaçlarını karşılamak için bir Karar çıkarır. 1. Bişkek'te Kırgız-Türk Üniversitesi açılmalıdır. 2. Kırgız Cumhuriyeti Hükümeti: 3 Mart 1992 tarihli Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki Dostluk ve İşbirliği Anlaşmasına dayanarak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile teşkilatlanma ve işleyiş şartları hakkında bir anlaşma yapmak. Üniversite tarafından kullanılması için Kırgız Cumhuriyeti Ulaştırma Bakanlığının mülkiyetindeki“Kırgızcoltransdolboor”Enstitüsü binasının Kırgız Cumhuriyeti Eğitim ve Bilim Bakanlığı'na devredilmesi sorununu yukarıda belirtilen üniversiteyi tek bir çatı altında barındırmak için bir ay içinde sorunun çözülmesi. Kırgız-Türk Üniversitesi Yönetmeliğini hazırlamak ve onaylamak“. Böylece ikili anlaşma sonucunda Bişkek'te uluslararası bir Kırgız-Türk Üniversitesi açılmıştır. Bubun dışında Kırgız Cumhuriyeti Eğitim, Bilim ve Kültür Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı arasında akdedilen anlaşma ve mutabakatlar gereği Bişkek'te Türk ilköğretim okulu Kırgız-Türk Anadolu erkek okulu açılmıştır. Bişkek şehrinde Türkiye tarafından finanse edilen Kırgız-Türk Anadolu kız lisesi, Bişkek'te Türkçe Dil Öğrenim Merkezi (TÖMER) açılması konusunda anlaşmaya vardı. Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesini Bişkek'te açılan Türk liseleri, milli eğitim ve öğretim alanında ikili işbirliğinin meyveleri olarak gösterilebilir. Yukarıda belirtilen eğitim kurumlarının açılmasının Kırgızistan'ın eğitim sistemini olumlu yönde etkilediğine şüphe yoktur. Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi'nde dünya eğitim sisteminin benimsediği Batı eğitim sistemi başarıyla uygulanmaktadır. Yüksek kaliteli eğitim, eğitim kurumlarında dostça etnik gruplar arası ilişkiler, gençlerin akraba halkların dilini, edebiyatını ve geleneksel kültürünü öğrenmeleri için koşulları sağlamaktadır. Eğitim sistemindeki değişiklikler, geçmiş deneyimlere dayalı olarak, yeni pedagojik teknolojilerin tanıtılması ve içeriğinin gözden geçirilmesi yoluyla çeşitli şekillerde gerçekleşmektedir. Ancak tarihsel deneyim gözden geçirilirse ve ona karşı eleştirel bir tavır alınırsa iyi sonuçlar verebileceği açıktır. Çağdaş eğitimin amacı, o toplum içinde kendine yer bulabilen, davranışlarından sorumlu, haklarını bilen ve başkalarının haklarına saygı duyan, toplumun gereksinimlerine uygun insan yetiştirmektir. Eğitim sistemi toplumdaki en önemli yerlerden birini işgal eder, toplumu ileri ya da geri çekebilir. Eğitim, günümüzün gereksinimlerini karşılar ve öğrencilerin ve velilerin ihtiyaçlarını karşılarsa toplumu ileriye taşıyabilir. Mevcut Kırgızistan geçiş bir dönemi yaşıyor, ekonomik kriz, bir sistemden diğerine geçişin bilim ve kültür üzerindeki olumsuz etkisi hissediliyor. Bu geçici nesnel olgulardan bağımsız olarak devlet, eğitim, bilim ve kültür alanına olası mali, idari vb. yardım sağlanmaktadır. Uluslararası kuruluşların cömert yardımları da bu geçiş döneminde hissedilmektedir. Kırgız gençlerinin sadece Türkiye Cumhuriyeti'nde değil, dünyanın onlarca ülkesinde eğitim gördükleri ve çalıştıkları bir gerçek. Yüksek uzmanlık eğitimine sahip bu gençler, bilgilerini yüksek lisans ve doktora programları temelinde geliştirmektedir. Yurtdışında eğitim görmüş Kırgız gençleri, ülkelerinin daha da büyümesine ve gelişmesine kesinlikle katkıda bulunacak ve orada edindikleri tecrübeleri kullanacaklardır. Bilim adamlarının bu konuda görüşleri var: ”uzmanların mesleki eğitim düzeyi ile toplumun talepleri arasındaki tutarsızlık. Bu fark, özellikle yeni bilgi teknolojilerinin kullanımı ile ilgili olduğu kadar, insanların yüksek düzeyde eğitimini gerektiren küresel entegrasyon süreçlerinin güçlendirilmesiyle de ilgilidir; Geleneksel eğitim hedeflerinin mevcut görevleriyle uyumsuzluğu, daha önce amaç bilgi sağlayarak bir kişinin dünya hakkındaki bilgisini geliştirmekse, şimdi amaç bir kişiyi toplumun kültürel tarihin büyüme ve gelişmenin değeri hakkında eğitmektir; Eğitimin iki temel bileşeni (geçmiş kuşakların sosyo-kültürel deneyimlerini edinme ve kişinin toplum içinde yaşama ve çalışma konusundaki kişisel deneyimlerinin birikimi) birbiriyle ilgisiz olacaktır.“ Türkiye Cumhuriyeti'nde okuyan ve adaylık (doktora) tezini başarıyla savunan Kırgız vatandaşlı gençler ”Türkiye'de eğitim gören Kırgız yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin tezleri“ (1992-2012), (Ankara, 2014, s. 71) adlı küçük bir eser yayınladılar. Eserde belirtilen yıllarda Kırgız gençliği yüksek lisans ve doktora tezlerini Türkiye'nin çeşitli üniversitelerinde savunmuş, konuları, bilimsel danışmanları, yönlendirmeleri ve üniversiteleri açıkça belirtilmiştir. ”Kırgızistan-Türkiye Dostluk ve Kültür Derneği“ tarafından yayınlanan bu eser, yüksek lisans ve doktora eğitimi hakkında bizlere değerli bilgiler sunmaktadır. ”Türkiye - Türk Dünyası Eğitim Projesi“, her iki ülkenin çıkarlarını karşılayan ve Türkiye Cumhuriyeti ile Türk ve akraba toplulukları arasındaki personel ihtiyacını gidermeyi, Türkiye ile dost olacak gençler yetiştirmeyi ve Türk Dünyası ile güçlü dostluk ve akrabalık köprüleri kurmayı amaçlayan bir projedir.. Devletlerarası anlaşmalara göre 1997-1998 öğretim yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin önde gelen yüksek öğretim kurumlarında yaklaşık 1.700 öğrenci eğitim görmüştür. Kırgızistan'da 1000'den fazla Türk genci de çeşitli üniversitelerde eğitimlerine devam ediyor. Ancak son yıllarda sivil toplum kuruluşları ve bağımsız öğrenci sayısı arttığından, Türkiye Cumhuriyeti yükseköğretim kurumlarında okuyan Kırgız vatandaşlarının kesin sayısını bulmak bazen zordur. Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı yönetiminin başkanı olarak görev yapan Üsön SIDIKOV, Kırgızistan ile Türkiye arasındaki ikili ilişkilerin şu anda güçlendirildiğini ve yaklaşık 2 bin Kırgız gencinin Kırgızistan Cumhuriyeti yüksek öğretim kurumlarında eğitim (2007-2008 akademik yılı) gördüğünü kaydetti. Yarısı Türkiye bütçesinden finanse edilrek Türkiye'deki eğitim kurumlarına yılda 150 hibe kontenjanı verileceğini bildirdi. Hükümetlerarası uzman ve öğrenci değişim anlaşmalarına göre, 1992-2012 yıllarında Türkiye tarafından Kırgızistan'dan gelecek adaylar için 3622 öğrenci kontenjanı verilmişti. Bu kontenjandan yaklaşık 2.500 Kırgız genci eğitim görmüş, 500 Kırgız Cumhuriyeti vatandaşı Türkiye Cumhuriyeti'nin lisans, yüksek lisans ve lisans programlarında eğitim görmüş ve bu ülkenin diplomalarını almıştır. 2012 Kırgızistan'da Türkiye yüksek öğretim kurumlarında 1700 öğrenci eğitim görmüştü, bunların 750'den fazlası devlet bursu veya kontenjan temelinde eğitim görmüştü. Aynı zamanda Kırgızistan'ın eğitim kurumlarında 1.500'den fazla Türk öğrenci eğitim görmüştü. Gelişmekte olan Türkiye, 2011 yılından itibaren eğitim politikasını yenilemiştir. Yurt dışından Türkiye'ye eğitim için gelen gençler, ”Hükümet bünyesindeki Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Komitesi“ nezaretine verildi. 17 Eylül 2012 tarihinde bu öğrencilere özel Türkiye burs programı başlatılmıştır. Bu projeye dayalı olarak 1992-2012 yılları arasında Türkiye'de 1.000'den fazla Kırgız genci proje ve doktora programlarında eğitim görmüştü. 2000 yılından sonra Kırgız gençleri bu projelerin yanı sıra iki ülke eğitim kurumları arasında imzalanan anlaşmalar ve öz kaynakları ile Türkiye'ye yüksek öğrenim için gelmeye başlamişlardı. Bu liste 1992 yılından itibaren 2012 yılı sonuna kadar Türkiye'deki üniversitelerden mezun olan 328 Kırgız yüksek lisans ve doktora öğrencisi hakkında bilgi içermektedir. Türkiye'deki üniversitelerden mezun olan Kırgız yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin listesine göre, yüksek lisans yapanların sayısı 247, doktora ve ihtisasını tamamlayanların sayısı 47, hem yüksek lisansı hem de doktoralarını tamamlayanların sayısı 32, ve iki farklı üniversitede aynı anda yüksek lisans ve ardından doktora yapan 2 kişi vardı. Tez koleksiyonunun ikinci aşamasında, Türkiye Yüksek Öğretim Kurumlarından doktora ve yüksek lisans mezunları olan Kırgız vatandaşlı öğrencilerinin listelerine dayanarak Yüksek Öğrenim Komisyonu Ulusal Tez Merkezi'nden, üniversitelerin ilgili bölümlerinin elektronik veri tabanlarından ve üniversite kütüphanelerinden tez konularını ve özetlerini topladık. Bazı tezlerin konularını ve içeriklerini tezleri hazırlayan hemşerilerimizle doğrudan temasa geçerek toparlayabildik. Yukarıda belirtilen listede 13 yüksek lisans öğrencisi ve 2 ihtisas mezununun tezi bulunamadı. Çalışmamızda ”Türkiye'deki üniversitelerden mezun olan Kırgız yüksek lisans ve doktora öğrencileri listesi“ esas alınarak 349 tez derlenmiştir. Bunların 270 adedi yüksek lisans, 79 adedi ise doktora tezidir. Genel olarak, son yıllarda imzalanan ikili anlaşmalar, Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki ilişkilerin eğitim, bilim ve kültür dahil olmak üzere ekonomik, insani alanlarda gelişmesinin yolunu açmıştır. Şu anda, bu bağlantılar okulların sisteminde, yüksek öğretim kurumlarında, bilimsel araştırma alanlarında ve kültürel alanda derin bağlantılarda gözlemlenebilir. Birinci bölümün üçüncü bölümü ”Uluslararası kurum ve kuruluşlar aracılığıyla ilişkiler ve bunların ikili ilişkilere katkıları (TİKA, TÜRKSOY vb. kuruluşlar)“ olarak adlandırılmakta ve ikili ilişkilerin daha da güçlenmesine katkı sağlayan uluslararası kuruluş ve vakıflardan bahsedilmektedir. TİKA, TÜRKSOY gibi Uluslararası kuruluşlar ve vakıflar Kırgız Cumhuriyeti'nde eğitim ve kültür alanında ikili anlaşmaların kurulmasından bu yana bir takım faaliyetleri yürütmektedirler. Bu temaslar ve faaliyetler 1990 yıılarda başlatılmıştır. Daha sonra kurulan Türk Konseyi (İstanbul) ve Türk Akademisi (Astana) gibi uluslararası kuruluşlar da bilim, eğitim ve kültür alanlarındaki ilişkilerin güçlenmesine yeni bir dinamik kazandırmıştır. Kırgızistan ve Türkiye arasındaki karşılıklı ilişkilerin gelişmesi için 1992 yılında kurulmuş olan TİKA'nın (Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı) büyük rolü var. Kırgızistan ve diğer Türkçe konuşulan ülkelerde sosyal, ekonomik, kültürel, ticari ve teknik faaliyetleri başarıyla yürütmektedir. 27 Ocak 1992 tarihinde Bişkek'te TİKA şubesi açılmıştır. TİKA'nın 18 ülkede şubesi bulunuyor. Örneğin, 1992-1996 yılları arasında TİKA tarafından Kırgızistan'a 16 milyon ABD doları değerinde çeşitli yardımlar gerçekleştirilmiştir. Türkiye'nin Kırgızistan'a tahsis ettiği resmi kredi fonları ve hibe yardımları dışında TİKA'nın faaliyetlerinin tesis edilmesi gerekiyor. TİKA'nın faaliyetlerinin ana yönü ekonomik, teknik, kültürel, eğitimsel ve hukuki alanlarda destek sağlamaktır. Açılışından 2012 yılına kadar TİKA tarafından ekonomi alanında 30 proje ve 324 özel etkinlik düzenlenmişti. TİKA'nın 2009 yılında yayımladığı özel bir raporda, eğitim, bilim, sağlık, kültürel ilişkiler, tarım vb. alanlara 67 milyon dolardan fazla para harcandığı belirtilmiştir. Kırgızistan Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında imzalanan Ebedi Dostluk ve İşbirliği Anlaşmasında (24 Ekim 1997) ”Anlaşmayı imzalayan Akit Taraflar (15. Madde) iki ülkenin kültür ve eğitim kurumları arasında temas ve işbirliği tesis eder, aynı zamanda uzman değişim programlarını destekler“. Genel olarak, bu anlaşmanın ilkeleri, projenin karşılıklı olarak faydalı olmasını mümkün kıldı. Türkiye Cumhuriyeti'nin dış politikasındaki temel kavramlardan biri de kardeş Türkçe konuşan ülkelerle ilişkilerin kurulmasıdır ve bu kavram son 20 yılda dünya siyasetinin en önemli konularından biri haline gelmiştir. Orta Asya'da yeni kurulan devletlere birçok sosyal, ekonomik ve kültürel yardımlar yapılmış ve bunlar uzun soluklu projeler düzeyine getirilmiştir. Yerel olayları ve dış siyasi meseleleri düzenleyecek organizasyonların oluşturulmasına ihtiyaç vardı. 1992 yılında bu hedefleri gerçekleştirme doğrultusunda Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı - ”TİKA“ kuruldu. TİKA Ajansı, Türkiye Cumhuriyeti'nin dış politikadaki etkinliğini artırmakta ve Türkiye ile ortak değerlere sahip Türkçe konuşan ülkeler arasında bir elçilik görevi yürütmektedir. 1992-2011 yıllarında TİKA tarafından Kırgızistan'a 18 milyon ABD doları tahsis edilmiş olup, finansman miktarı bakımından Kırgızistan ikinci sırada yer almaktadır. Kırgızistan, TİKA Programına dahil olan ilk ülkelerden biridir. TİKA'nın Kırgızistan'daki ofisi 1993 yılında kurulmuştur. Kırgız Cumhuriyeti ve Türkiye Dışişleri Bakanlıkları arasında 8 Nisan'da imzalanan ”İşbirliği Protokolü“ uyarınca açılmıştı. Ayrıca TİKA Kırgız yüksek lisans, lisansüstü, doktora öğrencileri ve bilim insanlarının bilimsel konferanslar için yurtdışına gitmelerine de yardımcı oluyor. TİKA Ajansı TÜRKSOY ile birlikte özellikle 1997 yılından sonraki dönemde Kırgızistan ve diğer Orta Asya ülkeleri ile çok yakın ilişkiler kurmayı başardılar. 1997-2011 yıllarında 150'den fazla çeşitli alanlarda anlaşmalar imzalanmıştı. TİKA Ajansı'nın faaliyet alanı her yıl gittikçe artarak 2002 yılında 12 koordinasyon ofisi, 2011 yılında 25 ofis, 2012 yılında ise ofis sayısı 33'e ulaşmıştır. Halihazırda Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Ofisi idaresi 30 ortak ve 33 program koordinasyon ofisi ile işbirliği yapmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, TİKA aracılığıyla ilgili Türkçe konuşan ülkelerle işbirliği ilişkisine dayalı bir uyum ve işbirliği temeli oluşturmayı amaçlamaktadır. TİKA Ajansı üniversiteler, sivil veya özel sektör, çeşitli kamu kuruluşları arasında ilişki ve işbirliği mekanizmalarının kurulması, örneğin her iki tarafın eşit paylarının kontrolü ve Türk devleti tarafından sağlanan desteklerin tescili gibi görevleri yerine getirir. TİKA, Kırgızistan'a yönelik kültürel ve insani yardımların yanı sıra çok sayıda teknik ve ikili projeyi hayata geçirmektedir. Bugünlerde ”Türkoloji projesi“ çerçevesinde yürütülen faaliyetler çok önemli taşımaktadırlar. Dünyanın çeşitli üniversitelerinde bu proje kapsamında özel merkezler açılış olup, bunların yönetiminde yerli ve yabancı araştırmacılar görev almıştır. Bunların yanı sıra projeyi uygulayanların başında Türkiye Cumhuriyeti'nin eklenmesinin değinilmesi gereken bir konu olduğunu düşünüyoruz. ”Türkoloji projesi“, ortak Türk dillerini konuşan akraba topluluklarla eski çağlardan beri kurulan kültürel bağların yenilenmesi, Türk dilinin yayılması, bağların gelişmesinin kontrolü, eğitim, kültür, sosyal, teknik, ticari, Türk eğitim sistemine göre BDT ülkelerinde ekonomik ve ticari işbirliğine dayalı, akıcı Türkçe konuşan nesiller yetiştirmeyi amaçlamaktadır. Türkoloji projesini uygulayan kurumlar için özel derslikler, kütüphaneler, dil laboratuvarları yapılmış ve bu kurumlara ders kitabı, bilgisayar, internet, televizyon, uydu anteni, vcd-dvd, kaset, projektör vb. teknik donanım sağlanmıştır. Türkoloji alanında çalışan ve Türkçe öğrenen tasarımcılar için Türkiye'de araştırma yapma koşullarının oluşturulması sorunu ele alınmıştır. Proje olarak, diğer ülkelerde de faaliyet gösteren Türkoloji'nin yönünü, bölgenin özelliklerine bağlı olarak yerel nüfusa istihdam sağlamak, gelecekte başka faaliyetlerde bulunmak isteyenler için ek Türkçe dil kursları açmak ve Türkçe öğretim merkezlerinde staj imkanı yaratılması gündeme getirilmişti. Türkoloji projesinin hayata geçirildiği üniversitelerde öğrencilerin Türkçeye olan ilgilerini arttırmak amacıyla çeşitli yarışmalar düzenlenmekte ve en iyi öğrencilere ödüller verilmektedir. Devam eden faaliyetlerin kapsamı her yıl genişlemekte olup, Türkoloji projesi 22 eyalet ve 2 özerk cumhuriyette faaliyetlerine devam etmektedir. Türkoloji projesi kapsamında Afganistan, Arnavutluk, Beyaz Rusya, Bosna-Hersek, Estonya, Filistin, Hindistan, Kazakistan, Kırgızistan, Kosova, Letonya, Litvanya, Moğolistan, Makedonya, Özbekistan, Slovakya, Suriye, Rusya Federasyonu (Tataristan Cumhuriyeti), Türkmenistan, Ukrayna, Kırım Cumhuriyeti ve Yemen'de bulunan 32 üniversite ile işbirliği anlaşması imzalanarak toplam 12 Türk dili ve edebiyatı bölümü ve 18 Türk dili ve kültürü merkezi açılmıştır. Türkçe konuşanların ve öğrenmek isteyenlerin artmasıyla birlikte eğitim iş birliği kuran ülkelerden gelen teşekkür mektupları da Türkoloji projesinin başarısını doğrudan doğruya kanıtlıyor. Türkoloji projesi kapsamında işbirliği yapılan bölüm ve merkezlerde yaklaşık 3.500 öğrenci Türk dili ve edebiyatının yanı sıra Türk kültürü ve tarihini de öğrenme fırsatı buluyor. TİKA'nın Kırgız Cumhuriyeti'ndeki faaliyetleri 1992 yılından beri devam etmektedir. Bugüne kadar ekonomik, ticari, teknik, eğitim, sosyal ve kültürel yönlerde temaslar kurulmuş, birçok program ve proje hayata geçirilmiştir. Bu açıdan bakıldığında, Kırgız iş adamlarının, bilim adamlarının ve profesyonellerin bölgesel projelere, çeşitli toplantılara, bilimsel-uygulamalı konferanslara, seminerlere vb. katılımlarının kolaylaştırıldığını belirtmek gerekir. TİKA ajansının tasarladığı Avrasya ülkeleri arasında Kırgızistan ilk sırada yer alıyor. TİKA, Kırgızistan'ın ekonomik yönü ile ilgili konulara daha fazla önem vermektedir. Yukarıda saydığımız faaliyetler Kırgızistan ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki ilişkilerin eğitim alanındaki gelişim düzeyini belirlemektedir. TİKA'nın (Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı) kuruluş amacı, tarihsel süreci, sektörü ve uygulandığı ülkeler hakkında bilgi verilir. TİKA'nın Kırgızistan'daki eğitim ve kültür alanındaki faaliyetleri hakkında doğru bilgiler, TİKA'nın Kırgızistan'daki temsilciliğinden temin edilmiş ve sırayla tablo halinde ortaya konulmaya çalışılmıştır. Eğitimli eleman ihtiyacı olan Türkiye Cumhuriyeti ve Türkçe konuşan ülkelere yardımcı olmak, akıllı ve zeki bir genç nesil yetiştirmek, Türkçe öğretmek ve Türk kültürünü tanıtmak amacıyla hazırlanmış bir eğitim projesidir. Türkiye'nin en iyi 33 üniversitesinde binlerce öğrenci eğitim görmüştü. Başlangıçta 5 Türkiye Cumhuriyeti'ni kapsayan proje, şimdi Türk Cumhuriyetleri ile Asya ve Balkanlar'daki ülkeleri de kapsıyor. Halen 57 ülke ve topluluktan 7.000 öğrenci ile yürürlükte olan projenin amacı, bu ülkelerin ihtiyaç duyduğu personeli yetiştirmeye yardımcı olmaktır. Türkiye'de devlet bursuna hak kazanan öğrenciler, öğrenim ücreti, yurtlarda konaklama, bazı bölgelerde şehir içi ulaşım, sağlık, ülkeler arası seyahat masraflarının yanı sıra burs, kitap ve kırtasiye malzemeleri, giyim, oturma izni harçlarından ve ek üniversite ücretleri karşılama imkanları ile sağlanarak eğitim için koşullardan yararlanabilmektedirler. TÜRKSOY - Türk dünyası Kırgızistan'ın uluslararası kültürel mirasının tanıtımı için kullanılan vakıf, Kırgızistan ve diğer Türk devletleri ülkelerinde uluslararası düzeyde ve yıldönümleri için bir dizi önemli etkinlik düzenlemektedir. TÜRKSOY - ”Uluslararası Türk Kültür ve Sanatını Ortak Geliştirme Teşkilatı“ olarak anılır. Bu uluslararası kuruluş, ilgili Türkçe konuşan halkların kültürel mirasını ve sanatsal değerlerini teşvik eder, korur, çoğaltır vb. Fonksiyonları yürütür. Bu örgütün temelleri 1992 yılında İstanbul'da (Türkiye) Türkçe konuşan ülkelerin Kültür Bakanları toplantısında atılmıştır. 12 Temmuz 1993 yılında Almatı şehrinde altı üye ülkenin teşkilatının temsilcileri - kültür bakanları TÜRKSOY'un kuruluşu için imza atmıştı. Azerbaycan, Kazakistan Cumhuriyeti, Kırgız Cumhuriyeti, Türkmenistan, Türkiye Cumhuriyeti ve Özbekistan bu teşkilata üye olmuştur. Gagauz Yeri, Başkurdistan, Tyva, Dağlık Altay, Hakasya, Kuzey Kıbrıs ve Tataristan temsilcileri bu örgütün oluşumuna gözlemci olarak katılmıştır. TÜRKSOY'un gerçekleştirdiği başlıca işlevler şunlardır: • kültür ve sanat alanında Türkçe konuşan ülkeler, halklar, topluluklar (diaspora) arasında işbirliği; • Türkçe konuşan halkların kültürel değerlerinin küresel ölçekte araştırılması, bilimsel araştırılması, korunması ve yaygınlaştırılması; • Tarihsel, siyasi ve coğrafi koşullar nedeniyle birbirinden kopmuş kültürlerin ortak bir kültür alanı yaratılması, bütünleştirilmesi ve zenginleştirilmesi; • Türk Dünyasının genel kültürel değerlerinin, tarihi eserlerin korunması, kültür ve mimarisinin sistematik hale getirilmesi ve açıklığa kavuşturulması; • Türk halklarının milli kültürlerinin gelişmesi, korunması, diriltilmesi, sanatsal özgünlük ve özgünlüklerinin geliştirilmesi sürecini desteklenmesi; • Türk dillerinin ve alfabelerinin temellerinin yakınlaştırılması; Latin alfabesine geçiş için gerekli koşulların oluşturulması ve ortak bir dil ortamının oluşturulması; • Türk halkının kültürü hakkında uluslararası bir bilgi merkezi ve arşivinin oluşturulması vb. Günümüzde dünyada yaklaşık 300 milyon Türkçe konuşan insan yaşamaktadır. Türk dünyasının manevi mirası, onun asırlık alt kültürü, genel dünya kültürünün bir parçasıdır. Türk kültür ve sanatını saklamak ve yaşatmak amacıyla kurulan bu organizasyon, son yıllarda bir dizi etkinlikleri hayata geçirdi. TÜRKSOY'un çok profilli faaliyetleri, bu organizasyon aracılığıyla kültür ve sanat alanındaki karşılıklı ilişkileri ve kültürel alışverişi düzenlemektedir. Bu uluslararası kuruluşun TÜRKSOY'a üye olan bağımsız devletlerin egemenliğine saygı duyduğu ve bu ülkelerin siyasi yönelimlerine karışmadığı dile getirilmektedir. Bölüm 2.1, ”Eğitim, bilim ve kültür alanlarındaki ilişkilerin gelişimi ve geleceği“ olarak adlandırılır ve üç bölümden oluşmaktadır. Bu bölümde iki ülkenin eğitim alanındaki işbirliği çerçevesinde devlet ve uluslararası eğitim kurumlarının faaliyetlerini incelenmiştir. ”Devlet eğitim kurumları ve faaliyetleri (Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi vb.)“ olarak adlandırılmış ilk bölümde, Kırgızistan ile Türkiye arasında akdedilen anlaşmalar sonucunda inşa edilen eğitim tesislerinin faaliyetlerini ve kazanımlarını ayrıntılı olarak anlatmaktadır. Bağımsız Kırgız Cumhuriyeti Anayasası ve kanunlarının uluslararası eğitim kurumlarının açılmasına izin vermesi ile yabancı ülkeler ile ortak uluslararası üniversiteler açmasını mümkün kılmıştır. Özellikle Kırgızistan ile Türkiye arasında imzalanan uluslararası anlaşmalar bunun açık bir kanıtı olabilir. Yirmi yıldır faaliyet gösteren üniversite, uluslararası ve ülke içi sıralamalarına göre Kırgız Cumhuriyeti'nin önde gelen üniversitelerinden biridir. Kırgızistan ile Türkiye arasında imzalanan anlaşmaya göre Kırgız Cumhuriyeti'nin başkenti Bişkek'te her iki ülke tarafından finanse edilen uluslararası bir üniversite açılması dile getirilmişti. Sonuç olarak, 1995 yılında Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Askar Akaev. 19 Nisan'da ”Bişkek'te Kırgız-Türk Üniversitesinin Kurulması Hakkında“ Kararnameyi (PU N 103) imzaladı. 3 Mart 1992 tarihinde Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi ikili anlaşma bazında açılmıştır. Kararnameye göre, ”Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında eğitim, bilim ve kültür alanlarında işbirliğine ilişkin Anlaşmaya uygun olarak, Türkiye'de karşılıklı alışverişi genişletmek, iki ülke arasında eğitim ve bilim alanında, Kırgız Cumhuriyeti'nin yüksek nitelikli uzman ihtiyacını karşılamak için Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı tarafından özel bir Karar yayınladı. Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi, 30 Eylül 1995'te İzmir'de imzalanan Türkiye Cumhuriyeti ve Kırgız Cumhuriyeti hükümetleri tarafından Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi'nin eğitim binasının inşasına ilişkin anlaşma temelinde kurulmuştur. İlk başta 1997-1998 yıllarında başkent Bişkek'te Manas Caddesi üzerinde bulunan küçük bir binayı kiralayarak faaliyete başlamıştır. Kırgız Cumhuriyeti Devlet Başkanı tarafından Kırgız Cumhuriyeti Ulaştırma Bakanlığı'nın mevcut“Kırgızcoltransdolboor”tasarım enstitüsünün binasının Kırgız Cumhuriyeti Eğitim ve Bilim Bakanlığı'nın bilançosuna devredilmesine ilişkin Kararnamesi bir ay içinde çözüldü. Bu bina şu anda Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi'nin ana binası (merkezi) olarak hizmet vermektedir. Daha doğrusu, uluslararası Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi'nin ilk beşiği ve kökeniydi ve bu eğitim binasıydı. Eğitim sisteminin istikrarlı işleyişi ve daha da geliştirilmesi için 1996 yılına kadar Kırgız Cumhuriyeti Cogorku Keneşi tarafından“Eğitim Yasası”nda bir dizi değişiklikler yapılmıştı ve bu kapsamda 80'den fazla normatif dökümanlar geliştirilmişti. Yükseköğretim sistemi dünya gelişmeleri gerekliliklerine uygun olarak yeni bir kalite düzeyine yükselmesi gerekmektedir. 16 Aralık 1992 tarihinde Kırgız Cumhuriyeti Cogorku Keneş tarafından kabul edilen“Eğitim Yasası”na göre Kırgızistan'da uluslararası üniversiteler açmak mümkün olmuştu. 2012 yılı itibari ile Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesinde 16 ülkeden 27 uyruklu öğrencilerin temsilcileri kaliteli eğitim almaktadırlar. Örneğin, Kırgızistan, Kazakistan, Türkiye, Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti, Çin, Moğolistan, Özbekistan, Tacikistan, Azerbaycan, Afganistan, Tataristan, Çuvaşistan, Başkurdistan, Tuva, Altay Cumhuriyeti, Hakas Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu ve diğer ölkelerden bahsedebiliriz. Kırgızistan'da uluslararası bir üniversitenin açılmasıyla birlikte, ülkede bilgi birikimi olan ve bilimsel bilgileri birçok ülkede tanınan profesörler ve doçentler de dahil olmak üzere deneyimli bilim insanlarına çalışma fırsatı verilmeye başlamıştı. Kırgız Cumhuriyeti Eğitim, Bilim ve Kültür Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı arasında yapılan anlaşmalara göre, Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı Bişkek'teki Kırgız-Türk ilköğretim okulu, Kırgız Cumhuriyeti'nin başkenti Bişkek'te Türk Anadolu erkek lisesi ve Kırgız-Türk Anadolu kız meslek liseleri, Bişkek'te Türkçe Dil Öğrenim Merkezi açılmıştı. Günümüzde bu eğitim ve dil öğretim kurumları çalışmalarını sürdürmektedir. Örneğin, sadece Türk vatandaşlarının değil, aynı zamanda yerel vatandaşların çocukları da Türk ilkokulunda eğitim almaya fırsat bulmuşlardı. Kırgız Cumhuriyeti ve Türkiye Eğitim Bakanlıkları arasında 3 Mart 1992'de imzalanan Kararda (8. madde),“Türk tarafı, Türk dilinin derinlemesine çalışılması için Kırgız Cumhuriyeti'nde bir okul veya kolej açılmasını destekler ve öğretim, ders kitapları ve teknik literatür gibi her türlü imkanla donatılmasına yardımcı olur”. Dolayısıyla imzalanan ikili anlaşmaların temelleri atılıyor. Türkiye Cumhuriyeti ile Kırgızistan Cumhuriyetinin eğitim bakanları tarafından imzalanan“Eğitim, Kültür ve Bilim Alanında İşbirliği Anlaşması”sonucunda 3 Mart 1992 tarihinde Bişkek'te Kız Meslek Lisesi açılmıştı. Anlaşma aşağıdaki maddeyi (Madde 7) içermektedir:“Türk tarafı, Türk dilinin derinlemesine çalışılması için Kırgız Cumhuriyeti'nde bir okul veya kolej açılmasını destekler ve onu öğretim materyalleri, ders kitapları ve eğitimsel ve teknik literatürle donatmaya yardımcı olur. Eğitim kurumunun temel amacı, eğitim görmüş, çalışma dünyası ile ilgili alanlarda çağdaş bilim ve teknoloji ile donatılmış, mesleğini seven, kendini ve çevresini doğru tanıyan, İngilizce, Türkçe ve Kırgızca bilen en iyi profesyonelleri yetiştirmektir. Kırgızistan'daki 110 lise arasında Kırgız-Türk Anadolu Kız Meslek Lisesi uluslararası statüye sahip tek lisedir. Lisenin malzeme ve teknik altyapısı, günümüz gereksinimlerine uygun olarak modern teknoloji ile donatılmış derslikler, bilgisayar sınıfları, stüdyolar ve laboratuvarlardan oluşmaktadır. Bu maliyetleri Türk hükümeti finanse edilmişti. Liseden mezun olan kızların uzmanlık alanlarına göre (terziler, bilgisayar uzmanları) giyim firmalarında, matbaalarda ve bilgisayar merkezlerinde çalışabilecekleri açıktır. Ayrıca eğitimlerine devam etmek isteyenler Türk yükseköğretim kurumlarında eğitimlerine devam edebilirler. Günümüzün hızla değişen dünyasında, bilgiyi güncel tutmak saatin ihtiyacıdır. Eğitim alanındaki reformların ana özü, gençlerin sürekli eğitimi için koşullar yaratmak olmalıdır. Bişkek'teki Anadolu erkek lisesi Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı ile Kırgız Cumhuriyeti Eğitim ve Bilim Bakanlığı arasında oluşturulan Protokol uyarınca Mart 1992'de eğitim-öğretim faaliyetine başlamıştır. Bu protokolde, ”Türk tarafı (8. Madde), kararın yürürlükte olduğu dönemde Türk yüksek öğretim kurumlarında, meslek yüksek okullarında ve kolejlerinde öğrenim görmek üzere Kırgız lise ve üniversites öğrencilerine bine kadar burs tahsis edilmesini dile getirmişti. Bu lise öğrencilerinin, hangi bölümlere gidecekleri konusunda ayrı ayrı kararlaştırılacaktır. 14 Temmuz 1992'de Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Askar AKAYEV'in 224 sayılı Kararnamesi ve Kırgız Cumhuriyeti Hükümeti'nin 446 sayılı Kararı (09.08.1992) uyarınca Kırgızistan başkenti Bişkek'te bir Kırgız-Türk erkek lisesi açılmıştı. 3 Mart 1992 tarihinde Kırgız Cumhuriyeti Eğitim ve Bilim Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı başkanları ikili anlaşma imzalamışlardı. Ardından taraflar, Bişkek'te Türkçe öğretim merkezinin kurulmasına ilişkin özel bir belge imzalamışlardı.“Taraflar Bişkek'te bir Türkçe dil öğrenme merkezi açmak istediler (20. Madde). Anlaşmaya göre Kırgız tarafı bu Merkeze bir bina sağlayacak, Türk tarafı da merkezi öğretmenler, ders kitapları, öğretim-yöntemli literatür, malzeme ve teknik finansman ile sağlanması ile üstlenecektir. Bu anlaşmalar temelinde Bişkek'te öğrencilerin Türkçe öğrenmeye başladığı bir Türkçe dil öğrenme merkezi açılmıştır. TÖMER (Türk Dili Eğitim Merkezi) 1996-1997 öğretim yılında Bişkek Beşeri Bilimler Üniversitesi binasında açılmıştır. Daha sonra 2002 yılında Kırgız Devlet İnşaat, Ulaşım ve Mimarlık Üniversitesi'nde çalışmalarına devam etmiştir. İkinci bölümün ikinci kısmı, eğitim kurumları örneğine dayalı verilerin ve ”Devlet dışı eğitim kurumlarının oluşumu ve faaliyetleri“ konulu kapsamlı resmi istatistiksel verilerin tartışılmasına ayrılmıştır. Günümüzde öğretim sürecinin etkililiği bilgi teknolojisine bağlıdır. Bilgi teknolojilerinin kullanımı, öğrencilerin eleştirel düşüncesini geliştirme, genel eğitim içeriğine dış bilgiler ekleme, konu bilgi ve becerilerini sistematik olarak oluşturma ve aynı zamanda çeşitli bilgileri bağımsız olarak arama, hazırlama ve gönderme fırsatı sağlar. Bu amaca ulaşmak için her liseye uygun malzeme ve teknik altyapı ve multimedya merkezleri oluşturulmuştur. Tüm liseler küresel İnternet iletişim sistemine bağlıdır. Öğretmenler multimedya öğretim araçlarını kullanarak belirli konular için kendi öğretim programlarını oluşturmuşlardır. Kurumların müfredatı Kırgız Cumhuriyeti Eğitim ve Bilim Bakanlığı'nın temel müfredatına uygun olarak geliştirilir ve onaylanır. Eğitim süreçleri devlet eğitim standardını uyumludur. Eğitim kurumlarında İngiliz dili ve bilgisayar bilimleri dersleri yoğun bir programla işlenmektedir. Ayrıca Anavatan ve dünya tarihi, ana dili, edebiyat, güzel sanatlar ve beden eğitimi gibi insani konular devlet (Kırgızca) ve resmi (Rusça) dillerinde yürütülmektedir. Türk dili kesinlikle çalışılması gereken konulardan biridir. Doğal-matematiksel döngünün konuları İngilizce olarak öğretilir. Türkçe ikinci yabancı dil olarak öğretilmektedir. Beşeri ve estetik döngüsündeki konular Kırgız ve Rus dillerinde öğretilir. Üçüncü bölüm ”Kültürel-Beşeri Yönde İlişkilerin Geliştirilmesi“ olarak adlandırılmakta ve Kırgızistan ile Türkiye arasında kültür alanındaki iş birliğinin, bu doğrultuda akdedilen anlaşmaların ve sonuçlarının analizi yapılmıştır. Kırgızistan bağımsızlığını kazandığı günden itibaren büyükelçilik düzeyinde ilişki kurmuş ülkelerle kültürel ve sosyal ilişkilerini güçlendirmektedir. Kırgız Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti, bağımsızlığın ilk yıllarında kültürel ilişkiler kuran ülkelerden biridir. İki ülkenin kültürel ilişkileri, halkın manevi ve maddi kültüründen örnekler, sanat başta olmak üzere sinema, tiyatro sanatı, resim, heykel vb. geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır. Ayrıca 1995 yılında hikâyecilik, söylev sanatı, halk tiyatrosu, kitap yayıncılığı ve bunların tanıtımı, iki ülke yazar ve şairlerinin eserlerinin halka yayılması faaliyetleri gerçekleştirilmiştir. İki kardeş milletin tarihindeki en önemli yıllardan biriydi. Bu kapsamda”Manas“ destanının 1000. yıl dönümü üst düzeyde organize edilmiştir. Türkiye hükümeti bu yıl dönümü için destek olarak 100.000 ABD Doları ayırmıştır. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti Manas destanıyla ilgili bir dizi kitap ve belgesel de üretmiştir. ”Manas“ Destanı Töreni, Türkiye devlet televizyonu tarafından CNN kanallarından dünya izleyicisine yayınlanmıştı. ”Manas“ destanı ve yaygınlaştırılması konusunda Türkiye Cumhuriyeti'nin 33 üniversitesinde konferans ve sempozyumlar düzenlenmişti. ”Manas“ Destanı aracılığıyla Türk kültürünün ortak değerleri dünya insanlarına sunulmuştu. Kültürel-insani ilişkilerin temel anlamı, iki ulusun tarihsel ortaklığını da yansıtır. Ankara'nın ana caddelerinden biri Bişkek şehrinin adını almıştır. Kırgızistan'da ise Türk halkının en büyük oğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün bıraktığı emirleri dikkatle okurlar. Kırgızistan'da Uluslararası Atatürk Fonu kurulmuştu. Bişkek şehrinde bulunan ana parka Mustafa Kemal Atatürk'ün adı verilmiş ve büyük adam anıtı şehrin tarihi mekanlarında hak ettiği yeri bulmuştur. Büyük bir insanın mirasının, yeni nesillere yol gösterici olacağı doğrudur. Kırgızistan ile Türkiye Cumhuriyeti arasında kültür doğrultusunda ortak değerlerin derinleşmesini ve geliştirilmesine yönelik kuruluşların katkısı büyüktür. Bu organizasyonlar aracılığıyla çeşitli kültürel ve sanatsal etkinlikler gerçekleştirildi ve birçok kültürel ve sosyal haber yer aldı. TÜRKSOY, KITİAD, Kırgızistan öğrenci platformu ve benzeri örgütler, Türk kültürünün karşılıklı ilişkilerinin gelişmesine belirli bir düzeyde katkı sağlamaktadır. İkili anlaşmalar gereği Türkiye'de veya Kırgızistan'da konser programları, sanat sergileri, kültürel bilinçlendirme günleri düzenleniyor. SONUÇ Genel olarak Kırgızistan, bağımsızlığını kazandıktan sonra uluslararası ilişkilere bağımsız olarak katılma imkanına sahip olup, diğer ülkelerle çok taraflı sosyal, kültürel, ekonomik, siyasi, ticari, sanayi ve benzeri işbirliklerinin geliştirilmesine özel önem vermeye başlamıştır. Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki ilişki, Kırgızistan'ın bağımsızlığını ilan etmesinden sonra 1991 yılında başladı ve Ankara, 1992 yılının başlarında Bişkek'te büyükelçiliğini açarak Kırgızistan'ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke oldu. Kırgızistan bağımsızlığını kazandıkatn sonra Türklerle birçok ekonomik, kültürel, siyasi, ikili ticari ve ekonomik işbirliği, yatırım çekme ve eğitim konularında Türkiye ile yakın işbirliği içinde ilişkileri kurmaya devam ediyor. Bağımsız Kırgız Cumhuriyeti'nin dış politikasında, Türkiye Cumhuriyeti ve Türkçe konuşan ülkelerle ikili ve çok taraflı siyasi, ekonomik, ticari ve kültürel işbirliğini geliştirmeye yönelik önemli tedbirlerin alındığı bilimsel bir çalışmayla kanıtlanmaktadır. Bunlara dayanarak, Kırgızistan ve Türkiye arasındaki sosyo-kültürel ilişkilerin geliştirilmesinde aşağıdaki sonuçlar çıkarıldı: 1. Türkiye ile Kırgızistan arasındaki ilişkilerin başlaması 16 Aralık 1991 tarihine dayanmaktadır. O günden bu yana iki ülke arasındaki sosyo-kültürel ilişkiler güçlendirilmiş ve devlet başkanları tarafından desteklenmiştir. Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki diplomatik ilişkilerin araştırılmasında, devlet başkanlarının resmi görüşmeleri derinlemesine incelenmiş ve ikili ilişkilerin güçlenmesine katkılarının incelenmesi sonucunda diplomatik ilişkilerin farklı seviyelerde geliştiği 2000 yıllarında tespit edilmiştir. Kırgızistan'ın Türkiye ile ilişkileri ”Ebedi Dostluk“ ve ”21. Yüzyıl için Bilimle Birlikte“ anlaşmaları temelinde gelişiyor. Bu anlaşmalar çerçevesinde eğitim alanında birçok önemli faaliyet gerçekleştirilmiştir. İki ülke arasında eğitim alanında işbirliği birçok yönden gelişiyor, iki ülke arasındaki anlaşmaya istinaden Kırgızistan'ın tüm şehirlerinde yüksek öğretim kurumları ve liseler gibi çeşitli eğitim kurumları açıldı, Türkiye verimli çalışmalar yapıyor. Kırgızistan ve Kırgız-Türkiye ilişkileri birçok başarıya imza atıyor. 2. Türkçe konuşan ülkeler Parlamenter Asamblesinin kurulması, Kırgız-Türk parlamentolarının rolünün artmasına katkıda bulunmuştu. Bu nedenle, Kırgız Cumhuriyeti Cogorku Keneşi Türkiye'deki Parlamentosunun gelişmiş yönetim sistemini örnek olarak kullanma fırsatı sunmaktadır. Kırgızistan'ın 18-20 Mart 2011 tarihlerinde parlamenter yönetim sistemine geçmesinin ardından Türkiye'nin parlamento deneyiminin paylaşılması amacıyla yapılacak bilgi ve deneyim paylaşımı, Kırgızistan'da parlamenter yönetişim sisteminin kısa vadeli işleyişine ve Kırgızistan'da parlamenter sistemin işleyişine katkıda bulunmuştur. Kırgızistan Bişkek'te ülkede istikrarın tesisi ve Türkiye Cumhuriyeti tecrübesi”konulu sempozyum düzenlenmişti. 3. Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki bilimsel, kültürel ve eğitimsel ilişkilerin gelişimi çok verimli olmuştur. Sonuç olarak, ortak bilimsel projelerin uygulanması, bilim adamlarının küresel prestijini arttırarak kültür alanında yaratıcı temaslar için iyi koşullar yaratılmıştı. Kırgızistan'ın yüksek eğitim kurumlarında ve okullarında Kırgız dilini öğrenmeye olan ilgi, diğer dilleri öğretme konusundaki birikmiş deneyim ve eğitim ve öğretimin avantajları, Kırgız Cumhuriyeti Eğitim ve Bilim Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı tarafından desteklendi. Özellikle yirmi yıllık ilişkiler tarihinde en başarılı ve verimli bağlantılar eğitim alanında kurulmuştur. Kırgızistan'da açılan ilk Kırgız-Türk liseleri, uluslararası Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi, Kırgız gençlerinin dünya standartlarında eğitim almasının yolunu açmıştı. 4. Kırgızistan Türkiye ve Türkçe konuşan ülkeler ile kültürel bağların geliştirilmesine büyük önem vermektedir. Özellikle Kırgız Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile uluslararası organizasyon TÜRKSOY tarafından düzenlenen kültür günleri, resim sergileri, film festivalleri, uluslararası konserler, yazar ve şairler akşamları ülkeler arasındaki kültürü güçlendirdi. Kırgız Cumhuriyeti'nde düzenlenen“Manas”destanının 1000. yıl dönümü, Mustafa Kemal Atatürk'ü anma toplantıları, büyük insanların eserlerine adanan şiir geceleri, ülkeler arasındaki bağları güçlendirdi. 5. Uluslararası kamu kuruluşlarının bir parçası olarak geleneksel İslam'ın değerlerinin korunması ve gelecekte yayılması yönünde Kırgız Cumhuriyeti Hükümetine bağlı Devlet Din İşleri Komisyonu ve Kırgızistan Müslümanları Müftüsü birlikte çalışmaktadırlar. Türkiye Cumhuriyeti'nin Kırgızistan'daki gençlerin eğitimi için ilgili eğitim kurumlarına çok miktarda fon tahsis ederek Kur'an-ı Kerim'in genç nesle öğretimini güçlendiriyor. Bu nedenle İslami eğitim veren kurumlarda devlet eğitiminin temel kurallarının getirilmesine ihtiyaç duyulmuştur. 6. İki ülke arasındaki işbirliğini güçlendirmek amacıyla iki ülke Cumhurbaşkanları tarafından yirmi yıllık bir süre zarfında bir dizi işbirliği anlaşması imzalanmıştır. 2012 yılında vizelerle ilgili çalışmalar hayata geçirilmiş, 2012-2013 yıllarında ise iç iş birliği ilişkilerine imza atılmıştır. Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek ATAMBAYEV Türkiye'ye ilk resmi ziyaretini gerçekleştirmişti. İki ülke parlamentoları arasında bir dostluk grubu var. İki ülke arasındaki dış siyasi ilişkilerin dinamik gelişimi, halklarımızın ruhu ve kültürü onları birbirine yaklaştırıyor. Bağımsızlığını kazandığı günden itibaren Türkiye'yi tanıma fırsatı doğdu. Dostluk ilişkilerinin desteklenmesi, güvenilir uluslararası kuruluşlarda işbirliği aktif olarak gelişmekte ve bu işbirliği ilişkileri güçlü olmaya devam etmekte ve önemli çalışmalar yapılmaktadır. Kırgız Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında yirmi yıllık sosyo-kültürel işbirliği, ülkeler arasındaki dostluk ilişkilerinin daha da derinleşmesi ve yaygınlaşması için zemin hazırlayacak ve bu ülkelerde yaşayan halkların dünya çapında manevi birliğinin önünü açacaktır.
Özet (Çeviri)
MINISTRY OF EDUCATION AND SCIENCE OF THE KYRGYZ REPUBLIC KYRGYZ STATE UNIVERSITY NAMED AFTER I. ARABAEV DEVELOPMENT OF EDUCATIONAL, SCIENTIFIC AND CULTURAL RELATIONS Dissertation committee D 07.16.528 EDUCATION, SCIENCE AND CULTURAL RELATIONS BETWEEN THE KYRGYZ REPUBLIC AND THE REPUBLIC OF TÜRKİYE (1992-2012) Manuscript rights УДК 947:37:008:339.9 KADRİ AĞGÜN EDUCATION, SCIENCE AND CULTURAL RELATIONS BETWEEN THE KYRGYZ REPUBLIC AND THE REPUBLIC OF TÜRKİYE (1992-2012) 07.00.02 – HISTORY OF THE MOTHERLAND (HISTORY OF KYRGYZSTAN) SUMMARY OF THE THESIS WRITTEN FOR HISTORICAL SCIENCES PHD CANDIDATE DEGREE Bishkek-2016 GENERAL SUMMARY OF THE RESEARCH Area of research interest: The study of political, economic, trade and cultural cooperation of the Independent Kyrgyz Republic with other countries, of course, is within the scope of historical science. As you know, the science of history, along with the study of the growth and development of society, helps to choose the right direction of life and organize social life according to the goal. Therefore, the reflections of this complex historical process experienced by the people of Kyrgyzstan undoubtedly create conditions for building a democratic society. Proof of this can be the Decree of the President of the Kyrgyz Republic Almazbek ATAMBAEV dated January 27, 2012 No. 18“On measures to deepen the study of the historical and cultural heritage of the Kyrgyz people and the development of citizenship.”All stages of the historical periods of development of Kyrgyzstan as a state require in-depth research based on reliable sources. In this regard, the social, socio-economic and cultural changes that have occurred since the creation of Kyrgyzstan should be re-evaluated. Studying the history of the development of comprehensive cooperation between Kyrgyzstan and the countries of Central Asia and the Middle East is one of the current and important issues. Central Asia holds an important place in the foreign policy of the Türkiye. After the collapse of the Soviet Union after 1990, the Türkiye paid special attention to this region; It has started to pursue an active policy towards Central Asia and the Caucasus, based on the relations it has established with relative countries that have a common historical heritage and the same ethnic, cultural, linguistic and religious roots. Türkiye is not only gaining strategic importance as a bridge connecting the Asian and European continents, but is also promoting a secular, democratic model of development aimed at a modern market economy and Western civilization. The role of the Turkic Republic is very important in the development of Central Asian countries. At the same time, there is interest in establishing and developing mutual cooperation between Central Asia and Türkiye. The influence of the Republic of Türkiye on the countries of Central Asia can be understood from the development of mutual political, economic and cultural ties. The study of the political and geographical position of the Turkish Republic, the establishment and development of Kyrgyz-Turkish relations in accordance with the needs of today is one of the subjects of the foreign policy of the Kyrgyz state. The Kyrgyz Republic declared its independence on December 16, 1990, but remained within the Soviet Union. On August 31, 1991, the Kyrgyz Republic declared itself to the world as a Sovereign (independent) state and became a full-fledged member of international organizations and a free state. It is known that the Republic of Türkiye is the first state that recognized the sovereignty of Kyrgyzstan. Mutual scientific, educational, economic and cultural cooperation between the Kyrgyz Republic and the Republic of Türkiye has been developing gradually since independence. Although Kyrgyzstan has a small area, it differs from other countries because it is located in a geostrategically important region. Therefore, social, socio-economic and cultural relations with nearby and distant states in the historical development of Kyrgyzstan after independence should be subjected to a new historical evaluation. Examining the development history of comprehensive cooperation between Kyrgyzstan and Türkiye is also one of the current issues. The connection of the study with scientific programs and scientific studies. This study, which is accepted as a research subject, was carried out within the framework of the scientific programs and plans of the Ministry of Education and Science of the Kyrgyz Republic, the Ministry of Culture, Kyrgyz-Turkish Manas University, Kyrgyz-Turkish high schools and private sector educational institutions. The chronological border of the study covers the development phase of the relations between the Kyrgyz Republic and the Republic of Türkiye between 1992 and 2012. The aim of the study is to reveal the real achievements of comprehensive socio-cultural relations between Kyrgyzstan and the Republic of Türkiye between 1992 and 2012, and to determine the effects of bilateral relations in the fields of education, science and culture. In this study, the tasks defined to achieve the goal are shown in bullet points. - Revealing the historical process of mutual relations between Kyrgyzstan and Türkiye; - Implementation and establishment of phases of bilateral agreements determined and signed at the state level; - Educational activities and analysis of citizens of the Republic of Türkiye in the Kyrgyz Republic between the years of the study; - Research on the implementation of the Western education system in Kyrgyzstan conditions (on the example of Kyrgyz-Turkish Manas University); - To classify and clarify official correspondence and documents, scientific collections and monographs published in both countries in connection with the subject of the thesis study; - Introducing to the scientific community official documents and documents authorized for use in the archives of the Kyrgyz Republic and Türkiye; - Reflecting at a scientific level the current situation of educational institutions organized through state and private initiatives in the Kyrgyz Republic; - Observing the compatibility of some innovations brought to the Kyrgyz national education system by schools adapted to the western education system in Kyrgyzstan with international education systems; - To provide the theoretical and practical solutions necessary for the stable continuation of education, science, social and cultural relations. The methodological basis of the study was formed by objectivity, dialectics, relativity, historical-systemic, historical-typological and statistical methods, and the analyzes were carried out in chronological order with the principles of historicism. Materials were synthesized and sociological research methods were used. The empirical knowledge base of the study is the State Archive of the Kyrgyz Republic, including the Presidential archive of the Kyrgyz Republic, historical and documentary sources in the current archives of relevant ministries, higher education institutions, international public organizations, institutions and high schools. In addition, official decisions of the President of the Kyrgyz Republic, the Government of the Kyrgyz Republic and other state institutions, information from newspapers and magazines and internet resources were used as additional sources. In this study: - In the field of Kyrgyz-historical research, the relations between the Kyrgyz Republic and Republic of Türkiye in the bilateral socio-cultural sphere have been comprehensively studied; - Investigated whether educational projects implemented as a result of bilateral agreements meet modern requirements; - In accordance with agreements concluded at the state level, studies of specialists trained at universities and scientific institutions of both countries and their qualifications were carried out; - Relations in the field of culture, activities in this direction have proven that ethnocultural ties between the peoples of Kyrgyzstan and Türkiye are constantly continuing; - The thesis examines the place of foreign schools in the secondary education system of the Kyrgyz Republic; - Based on information obtained from sources of archival materials, scientific monographs, etc. the cooperation and future of the two countries in these areas are comprehensively studied; According to the conclusions drawn from the main provisions of the dissertation: • Methods for using successful and progressive innovations in the fields of education, science and culture have been identified. • Educational institutions established on the basis of agreements between the Kyrgyz Republic and Republic of Türkiye, and activities carried out at the state level in this direction, have begun to bear fruit. • This has created a positive competitive environment in the current education system of Kyrgyzstan between public and private educational institutions. • The experience of international education has become widespread and recognized in Kyrgyzstan. • Experts trained in educational institutions such as universities in Türkiye and Kyrgyzstan have made and continue to make valuable contributions to the development of the national economy and national culture. • Many activities in the field of science are carried out on the basis of bilateral agreements. It is known that some scientific projects produce results. Candidate and doctoral dissertations are defended in Kyrgyzstan and Türkiye. It is known that interstate negotiations on mutual recognition of academic degrees are currently ongoing; • Over the years of research, radical changes have occurred in relations in the cultural sphere. Joint projects between the two countries are bearing fruit in such areas as book publishing, cinema, theater, fine arts, architecture, sculpture, music, etc. Theoretical and practical importance of the research. The results and recommendations of the study were used in the preparation of the monograph“Scientific and educational relations between two countries”, in the development of a new concept of foreign policy of the Kyrgyz Republic, in the preparation of state programs in the area of socio-cultural cooperation, in the preparation of scientific and theoretical conclusions and scientific and methodological recommendations, in dissertations, in historiography. Can be used in the preparation of course materials for students of higher educational institutions, diploma and research projects. Research topics have been presented in the form of reports at some international congresses and conferences. Structure and scope of the dissertation. The dissertation consists of an introduction, three chapters, a conclusion and a list of references. MAIN CONTENT OF THE THESIS The introduction contains information on the relevance of the topic, the purpose and tasks of the study, the scientific novelty and main provisions of the research results, the theoretical and practical significance of the research, the personal contribution of the researcher, the confirmation of its results, its structure and scope. The first part consists of three sections: includes information about the conditions for the development of relations between Kyrgyzstan and Türkiye, cooperation between Kyrgyzstan and Türkiye in the field of education, science and culture, agreements and efforts for their implementation. The first part - is called“the establishment of diplomatic relations and the development of bilateral relations.”It contains information about the beginning of diplomatic relations with Türkiye between 1992 and 2012, as well as a number of agreements signed between the two countries. Important research has been carried out between the Kyrgyz Republic and the Turkish Republic in the socio-economic, cultural, scientific and educational fields. The public understands that high-level agreements between heads of state, government, ministries and departments fully meet the interests of both countries. As is known, the Republic of Türkiye, which has a common ethnicity, language and culture, became the first country that recognized the independence of the Kyrgyz Republic and fully support it. On December 18, 1991, the Turkish Republic recognized the sovereignty of the Kyrgyz Republic, and on December 24 of the same year, diplomatic (Embassy) relations were established between the Turkish Republic and the Kyrgyz Republic. At the initiative of the then President of the Republic of Türkiye Turgut OZAL, the President of the Kyrgyz Republic Askar AKAEV arrived in Ankara on his first official visit and at an official meeting held in Ankara on December 22, 1991, the presidents signed the Agreement on“Friendship and Cooperation between the Kyrgyz Republic and the Turkish Republic.”The first agreement, consisting of 11 articles, went down in history as the first official document that opened the way for political, economic and cultural cooperation between the two countries at the international level and developed friendship. The warm relations established between the heads of the two states contributed to the strengthening of the newly opened Kyrgyz-Turkish diplomatic cooperation. Kyrgyzstan began its first diplomatic relations with the outside world with its brother Republic of Türkiye. A number of high-level cooperation agreements were signed between the authorities of the Kyrgyz and Turkish Republic between 1992 and 2012. These activities have created conditions for the development and further strengthening of friendship and kinship relations between the two countries and have activated the spiritual unity of the two countries. The agreements and their implementation, which have been implemented since 1992, contribute to the economic development as well as the cultural, scientific and educational relations between the two countries. It is known that after the establishment of diplomatic relations, relations in the fields of education, science and culture began to develop. On February 4, 1992, the delegation of the Ministry of National Education of the Turkish Republic organized an official visit and signed a cooperation agreement in the fields of education, science and culture with the Kyrgyz Ministry of Education and Science, thus laying the foundations of educational and cultural relations. A Protocol on the development of cooperation in the field of economic, technical and cultural development was signed in Bishkek on April 8, 1993, and the Türkiye provided significant support to Kyrgyzstan, which began to form an independent state. More than a hundred agreements and protocols based on relations established at the embassy level have been comprehensively and successfully implemented. The main mechanisms of mutual relations have been developed. The first part and the second part are called“Agreements in the fields of education, science, culture and efforts to implement them”and include a number of agreements signed between the Kyrgyz Republic and the Turkish Republic in the field of knowledge and experience. Studies in the fields of economy, science and technology for the effective use of the opportunities of the two countries and their efforts to implement them are included. During the period under review, cooperation in the field of culture and education between the two countries developed and began to produce positive results. For this reason, personnel with modern education and training were needed for the development of the national economy, financial system, education, science and culture of Kyrgyzstan in the transition period. In a market economy, the preparation and formation of specialists in various fields needed by the country has become one of the main priorities for the country. In addition to the basic agreements and declarations, Kyrgyzstan-Türkiye relations have a significant number of contractual and legal bases. This basic framework consists of more than 100 agreements, conventions and protocols. It covers all areas of cooperation in political, commercial-economic, cultural-humanitarian, science and education, health, customs affairs and other fields. The parties began to improve cooperation in the field of education and science, and especially encourage educational exchange between higher education institutions. For this purpose, the Turkish side has provided scholarships to the Kyrgyz Republic in various specialties. The Turkish side developed short- and long-term training programs to assist in the training of employees of the Ministry of Foreign Affairs of the Kyrgyz Republic and employees of other state institutions. The Turkish side provided technical assistance in banking, management, marketing and other fields in Kyrgyzstan's transition to a market economy and will prepare a short and long-term training program on these issues. Articles 4 and 5 of the Treaty of Friendship and Cooperation between the Kyrgyz Republic and the Turkish Republic states that“The Parties support the exchange of knowledge and experience and the effective use of talents and potentials in the fields of economy, science and technology of the two parties. A special article has been introduced to encourage the mutual exchange of students, interns and teachers of schools and higher education institutions. The Kyrgyz-Turkish Manas University can be considered the main core of bilateral relations. The university is one of the leading universities in the Kyrgyz Republic according to domestic and international rankings. According to a bilateral agreement, it was planned to open an international university of the two states in Bishkek, the capital of the Kyrgyz Republic, and on April 19, 1995, the President of the Kyrgyz Republic Askar Akaev signed the Decree ”On the establishment of the Kyrgyz-Turkish University in Bishkek“ (PU No. 103). The resolution says: To the Government of the Kyrgyz Republic: Conclude an agreement with the Government of the Turkish Republic on the conditions of organization and operation on the basis of the Treaty of Friendship and Cooperation between the Kyrgyz Republic and the Turkish Republic dated March 3, 1992. Resolution of the issue of transferring the building of the Kyrgyzkoltransdolboor Institute, owned by the Ministry of Transport of the Kyrgyz Republic to the Ministry of Education and Science of the Kyrgyz Republic for the use of the university, within a month in order to accommodate the above university under one roof. Prepare and approve the Regulations on the Kyrgyz-Turkish University.”The university was opened on March 3, 1992 in accordance with an agreement between the Kyrgyz Republic and the Turkish Republic on cooperation in the fields of education, science and culture. In addition, in accordance with the agreements and arrangements signed between the Ministry of Education, Science and Culture of the Kyrgyz Republic and the Ministry of National Education of the Republic of Türkiye, the Turkish Primary School, the Kyrgyz-Turkish Anatolian Secondary School for Boys was opened in Bishkek. They also reached an agreement to open a Turkish-funded Kyrgyz-Turkish Anatolian High School for Girls in Bishkek and a Turkish Language Education Center (TÖMER) in Bishkek. The Kyrgyz-Turkish Manas University and Turkish schools opened in Bishkek can be considered the fruit of bilateral cooperation in the field of national education and training. There is no doubt that the opening of the above educational institutions has had a positive impact on the education system of Kyrgyzstan. The modern education system is successfully implemented at the Kyrgyz-Turkish Manas University. Quality education provides conditions for the study of language, literature and traditional culture by students of different ethnic groups and related peoples. Changes in the education system occur in different ways, based on past experience, through the introduction of new pedagogical technologies and revision of its content. The goal of modern education is to raise people who are able to find a place for themselves in society, who are responsible for their behavior, who know their rights and respect the rights of others, and who meet the needs of society. There is a negative impact of the economic crisis and the change of system on science and culture in Kyrgyzstan, which is going through a transition period. Regardless of these temporary objective facts, the state provides possible financial, administrative, etc. assistance to the spheres of education, science and culture. It is a fact that Kyrgyz youth receive education and work not only in the Republic of Türkiye, but also in dozens of countries around the world. These young people with highly specialized education improve their knowledge on the basis of master's and doctoral studies. Kyrgyz youth studied abroad will definitely contribute to the further growth and development of their country and will use the experience gained there. There is a discrepancy between traditional education and the demands of society. This difference is associated, in particular, with the use of new information technologies, as well as with the strengthening of global integration processes that require a high level of education of people. As part of educational ties, young Kyrgyzstanis who studied in the Turkısh Republic and successfully graduated from, published a small work entitled“Theses of Kyrgyz master's and doctoral students studying in Türkiye”(1992-2012), (Ankara, 2014, p. 71), where they identified positive relationship outcomes. In the years mentioned in the work, Kyrgyz youth defended master's and doctoral dissertations at various universities in Türkiye, and their subjects, supervisors, directions and universities were clearly indicated. This work, published by the“Kyrgyz-Turkish Association of Friendship and Culture”, provides us with valuable information about master's and doctoral studies.“Türkiye - Turkic World Educational Project”is a project that meets the interests of both countries and aims to meet the personnel needs between the Republic of Türkiye, Turkic and related communities, educate young people who will be friends with Türkiye, and create strong bridges of friendship and kinship with Turkic world. According to interstate agreements, approximately 1,700 students were educated in the leading higher education institutions of the Turkish Republic in the 1997-1998 academic year. More than 1000 Turkish young people continue their education at various universities in Kyrgyzstan. However, since the number of non-governmental organizations and independent students has increased in recent years, the exact number of Kyrgyz citizens studying in higher education institutions of the Republic of Türkiye is not clear. Üsön SIDIKOV, who serves as the Head of Administration of the Presidency of the Kyrgyz Republic, noted that bilateral relations between Kyrgyzstan and Türkiye are currently strengthened and that approximately 2 thousand Kyrgyz youth are studying in higher education institutions of the Kyrgyz Republic (2007-2008 academic year), half of which is financed from the Turkish budget According to intergovernmental expert and student exchange agreements, 3622 student quotas were allocated by Turkish Republic for candidates from Kyrgyzstan between 1992 and 2012. Approximately 2,500 Kyrgyz youth from this quota have received education, and 500 citizens of the Kyrgyz Republic have studied and graduated from undergraduate, master's and doctoral programs of the Republic of Türkiye. In 2012, 1700 students studied in Turkish higher education institutions in Kyrgyzstan, and more than 750 of them continued their education on a state scholarship or quota basis. At the same time, more than 1,500 Turkish students received education in educational institutions of Kyrgyzstan. Türkiye has renewed its education policy since 2011, according to the requirements of the age and science. Young people coming from abroad to Türkiye for education were placed under the supervision of the“Committee for Turks Abroad and Related Communities within the Government”and a special Türkiye scholarship program for these students was launched on September 17, 2012. Based on this project, more than 1,000 Kyrgyz youth were educated in higher education programs in Türkiye between 1992 and 2012. After 2000, Kyrgyz youth began to come to Türkiye for higher education with these projects, as well as with the agreements signed between the educational institutions of the two countries and their own resources. In general, the bilateral agreements signed in recent years have paved the way for the development of relations between the Kyrgyz Republic and the Republic of Türkiye in economic and humanitarian fields, including education, science and culture. These connections can be observed in the system of schools, higher education institutions, fields of scientific research and deep connections in the cultural sphere. The third part of the first part is called“Relations through international institutions and organizations and their contributions to bilateral relations (TIKA, TURKSOY, etc.)”and there international organizations and foundations that contribute to the further strengthening of bilateral relations are mentioned. International organizations and foundations such as TIKA and TURKSOY have been carrying out a number of activities in the Kyrgyz Republic since the establishment of bilateral agreements in the field of education and culture. These contacts and activities were initiated in the 1990s. International organizations such as the Turkic Council (Istanbul) and the Turkic Academy (Astana), which were established later, brought a new dynamic to the strengthening of relations in the fields of science, education and culture. TIKA (Turkish Cooperation and Coordination Agency), which was established in 1992, has a great role in the development of mutual relations between Kyrgyzstan and Türkiye. It successfully carries out social, economic, cultural, commercial and technical activities in Kyrgyzstan and other Turkish-speaking countries. TIKA branch was opened in Bishkek on January 27, 1992. In addition to the official loan funds and grant assistance allocated by Türkiye to Kyrgyzstan, it is also necessary to mention the activities of TIKA. TIKA's activities usually include providing support in the economic, technical, cultural, educational and legal fields. From its opening until 2012, TİKA organized 30 projects and 324 special events in the economic sector. A special report published by TİKA in 2009 stated that more than $67 million was spent on education, science, health, cultural relations, agriculture, etc. The Agreement on Eternal Friendship and Cooperation, signed between the Kyrgyz Republic and the Republic of Türkiye (October 24, 1997), states:“The signatories to the Agreement (Article 15) shall establish contacts and cooperation between cultural and educational institutions of the two countries, as well as support programs exchange of experts,”they say in general terms. This made it possible to make the principles of the agreement mutually beneficial. One of the main concepts of the foreign policy of the Republic of Türkiye is the establishment of relations with fraternal countries, and this concept has become one of the most important issues in world politics over the past 20 years. The newly formed states of Central Asia were provided with significant social, economic and cultural assistance, which was brought to the level of long-term projects. There is a need to create organizations that will organize local events and foreign policy issues. In accordance with the achievement of these goals, in 1992, the Turkish Cooperation and Coordination Agency - TIKA increases the effectiveness of the Republic of Türkiye in foreign policy and performs an ambassadorial function between Türkiye and Turkic-speaking countries with common values. Between 1992 and 2011, TIKA allocated US$18 million to Kyrgyzstan, and Kyrgyzstan ranks second in terms of financial investment assistance. Kyrgyzstan is one of the first countries included in the TIKA program. The TIKA office in Kyrgyzstan was founded in 1993. It was opened in accordance with the“Protocol of Cooperation”signed between the Ministries of Foreign Affairs of the Kyrgyz Republic and Türkiye on April 8. TIKA Agency together with TURKSOY managed to establish very close relations with Kyrgyzstan and other Central Asian countries, especially in the period after 1997. TIKA Agency performs tasks such as establishing relationships and cooperation mechanisms between universities, the civil or private sector, various government agencies, monitoring the equal shares of both parties and registering the support provided by the Turkish state. In addition to cultural and humanitarian assistance to Kyrgyzstan, TIKA implements many technical and bilateral projects. An important role is played by the activities carried out within the framework of the“Turkological Project”at the time of the study. As part of this project, special centers were opened in various universities around the world, in the management of which local and foreign researchers took part. In addition to this, we believe that adding the Republic of Türkiye to the list of project implementers is an issue that should be mentioned. The“Turkology Project”aims to renew cultural ties established with the respective communities since ancient times, disseminate the Turkish language, control the development of ties, educate generations fluent in Turkish, on the basis of educational, cultural, social, technical, commercial, economic and trade cooperation in the CIS countries according to the Turkish education system. Special classrooms, libraries, language laboratories were built for institutions implementing the Turkology project, and textbooks, computers, Internet, television, satellite dishes, VCD-DVD, cassettes, projectors, etc. were transferred to these institutions. Technical equipment was provided. The problem of creating research conditions in Türkiye for designers working in the field of Turkish studies and studying the Turkish language is discussed. As a project, the agenda is to provide employment to the local population depending on the characteristics of the region, to open additional Turkish language courses for those who want to pursue other activities in the future, and to create internship opportunities in Turkish training centers. . At universities where the Turkology project is being implemented, various competitions are organized to increase students' interest in the Turkish language and awards are given to the best students. The scale of activities is expanding every year; the Turkology project continues its activities in 22 states and 2 autonomous republics. As part of the“Turkology”project, having signed a cooperation agreement with 32 universities in Afghanistan, Albania, Belarus, Bosnia and Herzegovina, Estonia, Palestine, India, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Kosovo, Latvia, Lithuania, Mongolia, Macedonia, Uzbekistan, Slovakia, Syria, Russian Federation (Republic of Tatarstan), Turkmenistan, Ukraine, Republic of Crimea and Yemen, 12 departments of Turkish language and literature and 18 centers of Turkish language and culture were opened. Along with the increase in the number of people who speak Turkish and want to learn it, the success of the Turkology project was directly proven by letters of gratitude from countries that have established cooperation in the field of education. About 3,500 students had the opportunity to study Turkish culture and history, as well as Turkish language and literature, at faculties and centers collaborating within the framework of the Turkology project. TIKA's activities in the Kyrgyz Republic have been continuing since 1992. To date, contacts have been established in economic, commercial, technical, educational, social and cultural aspects, and many programs and projects have been implemented. From this point of view, Kyrgyz businessmen, scientists and professionals participate in regional projects, various meetings, scientific-practical conferences, seminars, etc. It should be noted that their participation is facilitated. TIKA attaches more importance to issues related to the economic aspect of Kyrgyzstan. The activities listed above determine the level of development of relations between Kyrgyzstan and the Republic of Türkiye in the field of education. The study provided information about the purpose of establishing TIKA (Turkish Cooperation and Coordination Agency), its historical process, the sector and the countries where it is implemented. Detailed information on TIKA's activities in the field of education and culture in Kyrgyzstan was obtained from the TIKA representative office in Kyrgyzstan and an attempt was made to present them sequentially in a table. This is an educational project designed to help the Republic of Türkiye and Turkic-speaking countries in need of educated personnel, raise a generation that meets the requirements of the times, teach the Turkish language and promote Turkish culture. Thanks to this project, thousands of students received education at 33 top universities in Türkiye. The project, which originally included the five Turkish republics, now also includes the Turkic republics and countries in Asia and the Balkans. The project, which is currently running with 7,000 students from 57 countries and communities, aims to help develop the workforce needed by those countries. Students eligible for government scholarships in Türkiye are given the opportunity to cover tuition fees, dormitory accommodation, urban transport in some regions, health, travel expenses between countries, as well as scholarships, books and stationery, clothing, accommodation, fees obtaining permission and additional university fees. They can take advantage of these conditions. TURKSOY organizes a number of important international events and anniversaries in Kyrgyzstan and other Turkic states. TURKSOY –“International Organization for the Development of Turkish Culture and Art.”This international organization promotes, protects, reproduces, etc. the cultural heritage and artistic values of the relevant Turkic-speaking peoples. The foundations of this organization were laid at a meeting of ministers of culture of Turkic-speaking countries in Istanbul (Türkiye) in 1992. On July 12, 1993, in the city of Almaty, representatives of organizations of six member countries - ministers of culture - signed the establishment of TURKSOY. Azerbaijan, the Republic of Kazakhstan, the Kyrgyz Republic, Turkmenistan, the Turkish Republic and Uzbekistan became members of this organization. Representatives of Gagauzia, Bashkortostan, Tyva, Gorny Altai, Khakassia, Northern Cyprus and Tatarstan participated in the formation of this organization as observers. The main functions performed by TURKSOY are: • Cooperation between Turkic-speaking countries, peoples and communities (diaspora) in the field of culture and arts; • Research, scientific research, preservation and dissemination of the cultural values of Turkic-speaking peoples on a global scale; • Creating, integrating and enriching the common space of cultures separated from each other due to historical, political and geographical conditions; • Preservation of general cultural values and historical monuments of the Turkish World, systematization and clarification of its culture and architecture; • Supporting the process of development, preservation and revival of the national cultures of the Turkic peoples and the development of their artistic originality and originality; • Approximation of the basics of Turkic languages and alphabets; Creating the necessary conditions for the transition to the Latin alphabet and creating a common language environment; • Establishment of an international information center and archive about the culture of the Turkic people, etc. Today there are about 300 million Turkic-speaking people in the world. The spiritual heritage of the Turkic world, its centuries-old subculture is part of the general world culture. This organization, created to preserve and preserve Turkish culture and art, has implemented a number of activities in recent years. Multidisciplinary activities TURKSOY organizes through this organization relationships and cultural exchange in the field of culture and art. It is stated that this international organization respects the sovereignty of the independent states that are members of TURKSOY and does not interfere in the political orientations of these countries. Section 2.1 is called“Development and future of relations in the fields of education, science and culture”and consists of three parts. This section examines the activities of state and international educational institutions within the framework of cooperation between the two countries in the field of education. The first section, entitled“Public educational institutions and activities (Kyrgyz-Turkish Manas University, etc.)”describes in detail the activities and achievements of educational institutions built as a result of agreements concluded between Kyrgyzstan and Türkiye. The Constitution and laws of the Independent Kyrgyz Republic allow the opening of international educational institutions, which makes it possible to open joint international universities with foreign countries. A clear indication of this are the international agreements signed between Kyrgyzstan and Türkiye. Kyrgyz-Turkish Manas University, which has been operating for twenty years, is one of the leading universities in the Kyrgyz Republic according to international and domestic rankings. According to the agreement signed between Kyrgyzstan and Türkiye, it was decided to open an international university financed by both countries in Bishkek, the capital of the Kyrgyz Republic. As a result, in 1995, President of the Kyrgyz Republic Askar Akaev signed the Decree“On the Establishment of the Kyrgyz-Turkish University in Bishkek”(PU N 103) on April 19, and the Kyrgyz-Turkish Manas University was opened on the basis of a bilateral agreement on March 3, 1992. A special decision has been published by the President of the Kyrgyz Republic. According to the decree,“In accordance with the Agreement on cooperation between the Kyrgyz Republic and the Republic of Türkiye in the fields of education, science and culture, to expand mutual relations in Türkiye, to meet the need for highly qualified specialists of the Kyrgyz Republic in the field of education and science between the two countries. Kyrgyz-Turkish Manas University was established on the basis of the agreement regarding the construction of the educational building of Kyrgyz-Turkish Manas University by the governments of the Republic of Türkiye and the Kyrgyz Republic, signed in Izmir on September 30, 1995. It first started its operations in 1997-1998 by renting a small building on Manas Street in the capital Bishkek. The Decree of the President of the Kyrgyz Republic on the transfer of the building of the existing ”Kyrgyzjoltransdolboor“ design institute of the Ministry of Transport of the Kyrgyz Republic to the balance sheet of the Ministry of Education and Science of the Kyrgyz Republic was published in a short time, and this building is now serves as the main building (center) of the Kyrgyz-Turkish Manas University. For the stable functioning and further development of the education system, a series of amendments were made to the ”Education Law“ by the Kyrgyz Republic's Parliament until 1996, and more than 80 normative documents were developed in this context. The higher education system needs to rise to a new level of quality in line with the requirements of world developments. According to the ”Education Law“ adopted by the Kyrgyz Republic Jogorku Kenesh on December 16, 1992, it became possible to open international universities in Kyrgyzstan. As of 2012, students of 27 nationalities from 16 countries of the world receive quality education at the Kyrgyz-Turkish Manas University. For example, we can mention Kyrgyzstan, Kazakhstan, Türkiye, the Republic of Northern Cyprus, China, Mongolia, Uzbekistan, Tajikistan, Azerbaijan, Afghanistan, Tatarstan, Chuvashia, Bashkortostan, Tuva, the Altai Republic, the Republic of Khakass, the Russian Federation and other countries. With the opening of an international university in Kyrgyzstan, experienced scientists, including professors and associate professors, with knowledge and known in many countries for their academic identity, have the opportunity to work in the country. According to the agreements made between the Ministry of Education, Science and Culture of the Kyrgyz Republic and the Ministry of National Education of the Republic of Türkiye, Kyrgyz-Turkish primary school, Turkish Anatolian boys' high school and Kyrgyz-Turkish Anatolian girls' vocational high schools in Bishkek under the Ministry of National Education of the Republic of Türkiye, Language Learning Center was opened. Today, these education and language teaching institutions continue their work. In the 8th article of the agreement signed between the Ministries of National Education of the Kyrgyz Republic and Türkiye on March 3, 1992, it is stated that ”The Turkish side supports the opening of a school or college in the Kyrgyz Republic for the in-depth study of the Turkish language. It is provided with all kinds of facilities such as teaching, textbooks and technical literature.“ The foundations of the bilateral agreements signed with the decision ”will help to equip the students“ were laid. The main purpose of the opened educational institutions is to train the best professionals who are educated, equipped with modern science and technology in the fields related to the working world, who love their profession, know themselves and their environment correctly, and speak English, Turkish and Kyrgyz. Among 110 high schools in Kyrgyzstan, Kyrgyz-Turkish Anatolian Girls' Vocational High School is the only high school with international status. The material and technical infrastructure of the high school consists of classrooms, computer classes, studios and laboratories equipped with modern technology in accordance with today's needs. These costs were financed by the Turkish government. It is clear that girls who graduate from high school can work in clothing companies, printing houses and computer centers depending on their specialization (seamstresses, computer specialists). Additionally, those who want to continue their education can continue their education in Turkish higher education institutions. In today's rapidly changing world, keeping knowledge up to date, the main essence of reforms in the field of education should be to create conditions for the continuous education of young people. Anatolian Boys' High School in Bishkek started its education activities in March 1992 in accordance with the Protocol established between the Ministry of National Education of the Republic of Türkiye and the Ministry of Education and Science of the Kyrgyz Republic. In this protocol, ”The Turkish side (Article 8) has decided to allocate scholarships to Kyrgyz high school and university students to study in Turkish higher education institutions, vocational schools and colleges during the period when the decision is in force. On July 14, 1992, in accordance with the Decree No. 224 of the President of the Kyrgyz Republic, Askar AKAYEV, and the Decision No. 446 of the Government of the Kyrgyz Republic (09.08.1992), the Kyrgyz-Turkish Anatolian Boys' High School was opened in Bishkek, the capital of Kyrgyzstan. On March 3, 1992, the heads of the Ministry of Education and Science of the Kyrgyz Republic and the Ministry of National Education of the Republic of Türkiye signed a bilateral agreement, and the parties signed a special document regarding the establishment of a Turkish language teaching center in Bishkek. In accordance with Article 20 of the agreement, a Turkish language learning center was opened in Bishkek. According to the agreement, the Kyrgyz side will provide a building for this Center, and the Turkish side will undertake the provision of the center with teachers, textbooks, teaching-method literature, materials and technical financing. On the basis of these agreements, a Turkish language learning center was opened in Bishkek, where students started learning Turkish. TÖMER (Turkish Language Education Center) was opened in the 1996-1997 academic year in the building of Bishkek University of Humanities. Later, in 2002, it has been continued at Kyrgyz State University of Construction, Transport and Architecture. The second part of the second part is devoted to discussing data based on the sample of educational institutions and comprehensive official statistical data on the topic“Formation and activities of private enterprise educational institutions”. Today, the effectiveness of the teaching process depends on information technology. The use of information technologies provides the opportunity to develop students' critical thinking, add external knowledge to the general educational content, systematically form subject knowledge and skills, as well as independently search, prepare and submit various information. To achieve this goal, appropriate materials, technical infrastructure and multimedia centers have been created for each high school. All high schools are connected to the global Internet communication system. Teachers have created their own curriculum for specific subjects using multimedia teaching tools. The curriculum of institutions is developed and approved in accordance with the basic curriculum of the Ministry of Education and Science of the Kyrgyz Republic. Educational processes comply with the state education standard. English language and computer science courses are taught with an intensive program in educational institutions. In addition, programs such as homeland and world history, mother tongue, literature, fine arts and physical education are carried out in the state languages Kyrgyz and Russian. Natural-mathematical programs are taught in English. Turkish is taught as a second foreign language. Humanities and aesthetic programs are taught in Kyrgyz and Russian languages. The third chapter is called“Development of Socio-Cultural Relations”. The cooperation between Kyrgyzstan and Türkiye in the field of culture, the agreements concluded in this direction and their results were analyzed. Since the day it gained its independence, Kyrgyzstan has been strengthening its cultural and social relations with countries that have established relations at the embassy level. The Kyrgyz Republic and the Republic of Türkiye are one of the countries that established cultural relations in the first years of independence. The cultural relations of the two countries, examples of the spiritual and material culture of the people, cover a wide range of art, especially cinema, theater art, painting, sculpture, etc. In addition, in 1995, activities such as storytelling, rhetoric, folk theatre, book publishing and their promotion, and dissemination of the works of writers and poets of the two countries to the public were carried out. In this context, the 1000th anniversary of the“Manas”epic was organized at a high level. The Turkish government financially supported this anniversary celebration. The Republic of Türkiye has also produced a number of books and documentaries about the Manas epic.“Manas”Epic Ceremony was broadcast by Turkish state television on CNN channels. Conferences and symposiums were held in 33 universities of the Republic of Türkiye on the“Manas”epic and its dissemination, and the common values of Turkish culture were introduced to the world through the“Manas”Epic. The basic meaning of cultural-humanitarian relations also reflects the historical partnership of two nations. The contribution of organizations aimed at deepening and developing common cultural values between Kyrgyzstan and the Republic of Türkiye is great. Various cultural and artistic events were held through these organizations and many cultural and social news were covered. TURKSOY, KITIAD, Kyrgyzstan student platform and similar organizations contribute to a certain level to the development of mutual relations between Turkish culture. In accordance with bilateral agreements, concert programs, art exhibitions and cultural awareness days have been organized in Türkiye or Kyrgyzstan. CONCLUSION In general, after gaining independence, Kyrgyzstan began to attach special importance to the development of multilateral social, cultural, economic, political, commercial, industrial and similar cooperation with other countries. The relationship between the Kyrgyz Republic and Türkiye began in 1991 after Kyrgyzstan declared its independence, and Ankara became the first country that recognized Kyrgyzstan's independence by opening its embassy in Bishkek in early 1992. After gaining its independence, Kyrgyzstan continues to establish close cooperation with the Republic of Türkiye in many areas such as economic, cultural, political, bilateral trade and economic cooperation, investment attraction and education issues. It is also proven by scientific studies that in the foreign policy of the Independent Kyrgyz Republic, important steps have been taken to develop bilateral and multilateral political, economic, commercial and cultural cooperation with the Republic of Türkiye and Turkish-speaking countries. Based on these, the following conclusions were drawn in the development of socio-cultural relations between Kyrgyzstan and Türkiye: • The beginning of relations between Türkiye and Kyrgyzstan dates back to 16 December 1991. Since then, socio-cultural relations between the two countries have been strengthened and supported by the heads of state. In researching the diplomatic relations between the Kyrgyz Republic and the Republic of Türkiye, the official meetings of the heads of state were examined in depth and as a result of their contribution to the strengthening of bilateral relations, it was determined that diplomatic relations developed at different levels in 2000. • • Relations between Kyrgyzstan and Türkiye are developing on the basis of the“Eternal Friendship”and“Together with Science in the 21st Century”agreements. Within the framework of these agreements, many important events have been carried out in the field of education. Cooperation in the field of education between the two countries is developing in many directions. Based on the agreement between the two countries, various educational institutions such as universities and high schools were opened in Kyrgyzstan. • The creation of the Parliamentary Assembly of Turkic-speaking countries contributed to increasing the role of the Kyrgyz-Turkish parliaments. Following the transition of Kyrgyzstan to a parliamentary system of government on March 18-20, 2011, the exchange of information and Turkish parliamentary experience contributed to the short-term functioning of the parliamentary system of government in Kyrgyzstan. A scientific event on the topic“Establishing stability in the country and the experience of the Turkish Republic”was held in Bishkek. • The development of scientific, cultural and educational ties between the Kyrgyz Republic and the Turkish Republic has been very productive. As a result, good conditions have been created in the cultural sphere of scientists for the implementation of joint scientific projects. Interest in studying the Kyrgyz language in higher educational institutions and schools of Kyrgyzstan, accumulated experience in teaching other languages and the benefits of education and training are supported by the Ministry of Education and Science of the Kyrgyz Republic and the Ministry of Foreign Affairs. Moreover, over the twenty-year history of relations, the most successful and productive ties have been established in the field of education. The first Kyrgyz-Turkish secondary schools and the international Kyrgyz-Turkish Manas University opened in Kyrgyzstan, opening the way for Kyrgyz youth to receive a world-class education. • Kyrgyzstan attaches great importance to the development of cultural ties with Türkiye and Turkish-speaking countries. In particular, cultural days, art exhibitions, film festivals, international concerts, writers and poets organized by the Ministry of Culture and Tourism of the Kyrgyz Republic and the international organization TURKSOY have strengthened the culture between the countries. The 1000th anniversary of the“Manas”epic held in the Kyrgyz Republic, Mustafa Kemal Atatürk commemoration meetings, and poetry nights dedicated to the works of great people have strengthened the ties between the countries. • As part of international public organizations, the State Religious Affairs Commission of the Government of the Kyrgyz Republic and the Mufti of Kyrgyz Muslims work together to preserve the values of traditional Islam and spread them in the future. The Republic of Türkiye has strengthened the teaching of the Holy Quran to the young generation by allocating a large amount of funds to relevant educational institutions for the education of young people in Kyrgyzstan. For this reason, there was a need to introduce the basic rules of state education in institutions providing Islamic education. • In order to strengthen the cooperation between the two countries, a series of cooperation agreements were signed by the Presidents of the two countries over a period of twenty years. In 2012, work on visas were implemented. Support for friendly relations and cooperation in reliable international organizations continues to actively develop. Twenty years of socio-cultural cooperation between the Kyrgyz Republic and the Turkish Republic will pave the way for the spiritual unity of the two peoples, laying the foundation for the further deepening and expansion of friendly relations between the countries.
Benzer Tezler
- Kamuda çalışan eğitimcilerin yoksulluk düzeyinin ölçülmesi: Bişkek örneği
Мамлекеттик билим берүү кызматында иштегендердин жакырчылык деңгээлин өлчөө: бишкек мисалында
AYCAN MUSAEVA
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Eğitim ve ÖğretimKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiSosyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA ORÇAN
- İlköğretim 8. sınıf fizik dersi programının Kırgızistan ve Türkiye eğitim sistemlerinde karşılaştırmalı olarak incelenmesi
Сравнитель ный анализ учебных планов по предмету физика для 8-х классов вкыргызской и турецкой образовательных системах
GÜRKAN AKBABA
Yüksek Lisans
Türkçe
2011
Eğitim ve ÖğretimKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiEğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
DR. KADİYA BOOBEKOVA
- Махмуд Кашгаринин 'Диван лугат ат-түрк' сөздүгү этнопедагогикалык булак катары
Etnopedagojık kaynak olarak Kaşgarlı Mahmud'un «Divânü Lugâtı't-Türk» sözlüğü
AKILAY ASAMİDİNOVA
Yüksek Lisans
Kırgızca
2019
DilbilimKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiEğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AKMATALİ ALİMBEKOV
- Bağımsızlık sonrası Kırgızistan yükseköğretim sisteminin değerlendirilmesi
Эгемендүү кыргызстандa жогорку кесиптик билим берүү системасынын анализи
KURTULUŞ SAVAŞ KAZAK
Doktora
Türkçe
2019
Eğitim ve ÖğretimKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiEğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AKMATALİ ALİMBEKOV
- Lise eğitim programı ders içeriklerinin mesleki rehberlik açısından incelenmesi ve öğrencilerin meslek tercihlerini etkileyen etkenlerin belirlenmesi
Толук орто мектептин программаларындагы сабактардын мазмунун кесиптик багыт берүү алкагында анализдөө жана окуучулардын кесип тандоолоруна таасир этүүчү факторлорду аныктоо
GÜLSARA BEKNAZAR KIZI
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Eğitim ve ÖğretimKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiEğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ERKAN EFİLTİ