Geri Dön

Sigmund Freud'da ortak yaşamın kökeni ve sonuçları

Origin and consequences of symbiosis in Sigmund Freud

  1. Tez No: 770756
  2. Yazar: YUSUF HALBİLİR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. NİYAZİ KAHVECİ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Felsefe, Philosophy
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Yıldız Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: İnsan ve Toplum Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Felsefe Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 58

Özet

İnsanların bir arada yaşaması ve toplumsal bir organizasyon oluşturması anlamını içeren ortak yaşam, felsefe disiplini içerisinde genellikle siyaset felsefesi disiplininin toplum sözleşmesi ve kültür felsefesi disiplininin insan doğası başlıkları altında ele alınmıştır. Sigmund Freud, ortak yaşamın kökeninde ailenin bulunduğunu iddia etmiştir. Bu düşünceye göre insan bireyleri arasındaki ortak yaşam, tarih öncesi dönemlerde ilk kez aile ile birlikte ortaya çıkmıştır. Freud, insan bireyleri arasındaki ortak yaşamın çözümlenmesi ve sonuçlarının anlaşılması için psikoloji ve beşeri bilimlerin büyük bir öneme sahip olduğunu düşünmüş ve araştırmalarında onlardan sıklıkla yararlanmıştır. Freud'a göre insan, benlik içgüdüleri ve cinsel içgüdüler olmak üzere iki temel içgüdü türüne sahiptir. Doğa durumunda insan bireyleri, arzu nesnelerine kültürel bir engelleme olmaksızın yönelmektedir. Bu durumda onları engelleyen şey, doğal güçler ve doğanın getirdiği zorluklardır. Ancak ortak yaşamın ortaya çıkması, insan arzularının ve eylemlerinin toplum tarafından kısıtlanmasını ve bireylerin kendileri tarafından bastırılmasını zorunlu kılmıştır. Zira temel içgüdülerden doğan arzular tüm insanlarda ortaktır. Buna karşın arzu nesneleri sınırlıdır. Bu nedenle insan bireylerinin arzuları çatışma yaratmaktadır. Çatışmaların önlenmesi ve ortak yaşamın devam etmesi için insan arzularının saldırganca olan ve çatışmaya yol açan bölümünün kısıtlanması ve bastırılması zorunludur. Bu kısıtlama ve bastırma durumu insanın haz arayan doğası açısından ortak yaşamın olumsuz sonucudur. Bununla birlikte ortak yaşamın getirdiği olumlu sonuç ise güvenliktir. İnsanlar, ortak yaşamın sağladığı güvenlik ile doğanın yıkıcı güçlerine karşı oldukça büyük bir kazanım elde etmişlerdir. Bu çalışmayı yapmaktaki amacımız Sigmund Freud'un insan bireyleri arasında bulunan ortak yaşam hakkındaki düşüncelerini kültür felsefesi disiplinindeki insan doğası ve siyaset felsefesi disiplinindeki toplum sözleşmesi konuları açısından incelemektir. Bu çalışmada insanlar arasındaki ortak yaşam durumu Sigmund Freud özelinde ele alınacak, ortak yaşamın kökeninde bulunan Oidipus karmaşası ile insan doğasının ve ortak yaşamın doğurduğu sonuçlar olan bastırma ile güvenliğin Freud'un düşünceleri içerisindeki anlamı ortaya koyulacaktır.

Özet (Çeviri)

The term symbiosis which contains the meaning of people living together and forming a social organization is generally discussed under the title of social contract in the discipline of political philosophy and human nature in the discipline of philosophy of culture. Sigmund Freud claimed that the family is at the root of the symbiosis. According to this idea, the symbiosis between human individuals emerged for the first time with the institution of family in prehistoric times. Freud thought that psychology and humanities were of great importance in order to analyze the symbiosis between human individuals and to understand its consequences, and he often benefited from them in his research. According to Freud, humans have two basic drives: the ego drives and the sexual drives. In the state of nature, human individuals tend towards the objects of desire without any cultural hindrance. In this case, the only thing preventing them are natural forces and the difficulties that nature brings. However, the emergence of the symbiosis necessitated the restriction of human desires and actions by society and the repression of those desires and actions by individuals themselves. Because the desires arising from the basic drives are common to all people; however the objects of desire are limited. For this reason, the desires of human individuals create conflict. For the prevention of conflicts and the continuation of the symbiosis, it is imperative that the aggressive and conflict-generating part of human desires is restrained and repressed. This restriction and repression is the negative result of the symbiosis for the pleasure-seeking human nature. However the positive result of the symbiosis is security. People have gained a great deal against the destructive forces of nature with the security provided by the symbiosis. My purpose in this study is to examine Sigmund Freud's thoughts on the symbiosis between human individuals in terms of human nature in the discipline of philosophy of culture and social contract in the discipline of political philosophy. In this study, the symbiosis between human individuals will be discussed in the context of Sigmund Freud's works; human nature and Oedipus complex that are at the origin of the symbiosis, repression and security that are consequences of the symbiosis will be revealed.

Benzer Tezler

  1. Namık Kemal ve Stefan Zweig bağlamında sürgün mektupları

    Exile letters in the context of Namık Kemal and Stefan Zweig

    ZEYNEP HIÇKIRAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Karşılaştırmalı EdebiyatAydın Adnan Menderes Üniversitesi

    Karşılaştırmalı Edebiyat Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MERYEM NAKİBOĞLU

  2. Family conflicts in the plays of Eugene O'Neill, Sam Shepard and Harold Pinter

    Eugene O'Neill, Sam Shepard ve Harold Pinter'ın oyunlarındaki aile içi çatışmalar

    AYŞE GÜLSÜM KARAALİOĞLU

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2021

    İngiliz Dili ve Edebiyatıİstanbul Aydın Üniversitesi

    İngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FERMA LEKESİZALIN

  3. A man in distress: Finding the voice in the gothic

    Kederli bir adam: Gotik edebiyatta kendi sesini bulmak

    BELİT ERŞAHİN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    Batı Dilleri ve EdebiyatıBeykent Üniversitesi

    İngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. VİSAM MANSUR

  4. Lacancı psikanalitik yöntem ışığında Iris Murdoch'un romanları

    Iris Murdoch's novels in the light of Lacanian psychoanalytical method

    SEDA ARIKAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    FelsefeAtatürk Üniversitesi

    İngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUKADDER ERKAN

  5. 'Matmazel Noraliya'nın Koltuğu' ile 'Suç ve Ceza' romanlarının teknik ve psikanalitik açıdan karşılaştırılması

    Comparisonof the novels 'Matmazel Noraliya'nın Koltuğu' and 'Suç ve Ceza' in terms of the novel techniques and psychoanalytically used

    ELİF YILMAZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Türk Dili ve EdebiyatıÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

    Ortaöğretim Sosyal Alanlar Eğitimi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. KEZİBAN TEKŞAN