Geri Dön

İktisadi faaliyetler içerisinde riba ve rehin kavramlarının değerlendirilmesi

Evaluation of riba and collateral concepts in economic activities

  1. Tez No: 785651
  2. Yazar: HATİCE TUNCER
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MUNİSE ILIKKAN ÖZGÜR
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Ekonomi, Economics
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Aksaray Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: İktisat Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 136

Özet

Bir din olarak İslam'ın iktisadi boyutunu iktisat ilminin kendi dili ile anlamak, İslam dininin temel kaynağı olan Kur'an'ın muhtevası ve ruhunu anlamak açısından da önemlidir. Bu bakımdan, iktisadi faaliyetler içerisinde İslami kavramlar olan riba ve rehin kavramlarının irdelenmesi oldukça değerlidir. Borç kavramı da iktisadi faaliyetler içerisinde kaçınılamayacak bir uygulama olarak yerini alan kavramlardandır. Aslı itibari ile bir borç olan riba kavramı, İslam dininde önemli yaptırımları olan bir konudur. Riba yapılış şekli ile farklılıklar arz edebilir ve borç türlerinden biri olarak izin verilmiş bir uygulama olan rehin kavramıyla ilintilidir. Neticede dinsel kavramlarla iktisadi kavramların ne düzeyde aynı şeyi ifade ettiğini iktisadi açıdan değerlendirmek önemlidir. Tezin konusunu da birer borç işlemi olan riba ve rehin uygulamaları oluşturmaktadır. Burada borçlanmadaki faiz kavramı ya da dini anlamdaki riba kavramına dikkat çekerek riba ile faizin aynı kavramlar olup olmadığı ve rehin ile ilişkisini ortaya koymak amaçlanmıştır. Buna göre, iktisadi faaliyetler çerçevesinde borç, kredi ve riba (faiz) kavramları küme mantığı içerisinde değerlendirildiğinde, birbirleriyle ilişki içerisinde olduğu ve borcun genel kümeyi oluşturduğu söylenebilir. Çünkü kredi bir borç ilişkisinden doğar ve ortada bir borç olmadığında kredi ilişkisinin varlığından söz etmek mümkün değildir. Borç burada kurucu unsurdur. Dolayısıyla ribadan (faizle aynı anlamda kullanıldığında) söz etmek için de borç-kredi ilişkisinin kurulması gerekir. Faiz ise kredi ilişkisinin varlık şartıdır. Her ne kadar riba ile faiz kavramlarının farklı kavramlar olduğu yönünde görüşler bulunsa da aslında riba ile faiz aynı anlamda kullanılan kavramlardır. Riba (faiz), İslamiyette ve diğer semavi dinlerde açık bir şekilde yasaklanmıştır. Ancak enflasyonist bir ortamda paranın satın alma gücü düşmektedir. Bu durumda bir taraftan riba yasağı ile borç alan korunurken, diğer taraftan verilen borç satın alma gücünü koruyamadığı için borç veren aleyhine bir durum ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda satın alma gücünü telafi edecek şekilde enflasyon farkı ödemesi yapılmasının riba kavramının kapsamı dışında değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu durumun“faiz”adı altında değerlendirilmemesi, zaten ödenmesi gereken bir değer olarak faizden başka bir kavram ile ifade edilmesi gerektiği ileri sürülebilir. Diğer yandan İslam hukuku açısından riba ve rehin asıl itibarıyla farklı uygulamalar olup, sadece vadeli işlem olma yönünden benzerliği olsa da, rehinde borçlu borcunu ödeyemediğinde borca eklenen bir fazlalık olmaması gerekmektedir. Çünkü alacaklı rehne konu malı sattırarak malın bedeli üzerinden alacağını almaktadır. Genel olarak, ribanın haram ve aynı şekilde rehnin caiz olduğu konusunda ihtilafın bulunmadığı, ancak bazı durumlarda rehnin ribaya yol açabileceği söylenebilir.

Özet (Çeviri)

It can be stated that to investigate and analyze Islam's economic dimension within the context and methodology of the science of economics also proves valuable in assessing the essence of Quran, the basis of the religion of Islam. Therefore, the thorough examination of the two Islamic concepts within economics, riba (Islamic interest) and collateral is of crucial importance. Moreover, indebtedness can be included into the list of unavoidable practices in economic transactions. Essentially being a type of indebtedness, riba is a vital concept in Islam, bearing significant repercussions. This notion might vary vis-a-vis its practice and is closely related to collateral, another licit type of indebtedness in the aforementioned faith. All in all, it is beneficial to assess the level of similarity between religious concepts and economic notions, therefore, this thesis focuses on riba (islamic interest) and collateral practices, each a set of indebtedness. This study aims to draw attention to the comparability of interest, a concept in indebtedness and riba, a religious notion and seeks to uncover to what extent these two aforementioned factors bear similarities, as well as their respective relationships with collateral. Accordingly, when the notions of debt, loan and riba are examined through a clustering analysis, one can state that all these factors are interrelated whereas the former constitute the universal set, since loan arises from a debt-relationship, and hence, a loan agreement is inexistent when no underlying debt exists. In summary, debt is the constituent element, and correspondingly, a debt-loan relationship must be established to formulate riba, especially as a substitute for interest, a prerequisite of the loan agreement. Despite various arguments proposing otherwise, it is believed that riba and interest are of similar essence. Riba (interest) is explicitly forbidden in Islam, as well as other Abrahamic religions. Nevertheless, when the decreasing purchasing power in inflationary environments is taken into account; the debtor is protected through the aforementioned ban, whereas the debtee is negatively affected due to the inability to maintain the purchasing power. Within this context, the payment of inflation differential to compensate for the purchasing power should be excluded from the scope of riba. It can be put forward that this particular case should not be classified under“interest”but rather as a different value that should be paid regardless. On the other hand, while riba and collateral are distinct practices in terms of Islamic law and are only similar in their characteristics of a forward-carrying derivative, when the debtor defaults, there should be no extra value added to the outstanding debt in collateral, since the debtee can receive the due by selling the asset pledged. In conclusion, it can be postulated that whereas no drastic disagreements exist in the literature regarding riba to be haram and collateral to be permissible, collateral can lead to riba in some cases.

Benzer Tezler

  1. Türkiye'de NEET olmak: Balıkesir örneği

    Being NEET in Turkey in case of Balıkesir

    ONUR ÖZAYDIN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    EkonomiBandırma Onyedi Eylül Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BURAK DARICI

  2. Stokastik sınır analizi ile Türkiye'deki havalimanlarının etkinliğinin ölçülmesi

    Efficiency measurement of airports in Turkey by stochastic frontier analysis

    ENGİN YALÇIN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    İşletmePamukkale Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ARZU ORGAN

  3. Suriye'den göçle gelen bayır bucak Türkmenlerinde iktisadi faaliyetler: Yayladağı örneği

    Economic activities in bayir bucak Türkmen immigrant from Syria: The case of Yayladağı

    AHMET ABDULLAH

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    EkonomiHatay Mustafa Kemal Üniversitesi

    Göç Araştırmaları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ YUSUF OKŞAR

  4. Hz. Peygamber'in sünneti ve modern iktisat açısından sermaye ve emek

    Capital and labor in the perspective of the sunnah of the prophet and modern economics

    TEOMAN KÜMBET

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    DinAtatürk Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ABDULVAHAP ÖZSOY

  5. Ar-Ge ve inovasyonun ekonomik boyutları üzerine iki deneme

    Two essays on the economic dimensions of R&D and innovation

    ALEV ŞAHİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    EkonomiBilecik Şeyh Edebali Üniversitesi

    İktisadi ve İdari Bilimler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CÜNEYT KOYUNCU