Geri Dön

Ependimomların en son güncellemeye göre yeniden sınıflandırılması ve bu olgularda rassf1a, p53 ve p14arf tümör supresör gen ekspresyonlarının immünohistokimyasal olarak araştırılması

Reclassification of ependymomas according to the latest update and immunohistochemical investigation of rassf1a, p53 and p14arf tumor suppressor gene expressions in these cases

  1. Tez No: 786477
  2. Yazar: CANSU ZEKİYE MEZDEĞİ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ÖZLEM CANÖZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Ependimom, İmmünohistokimya, RASSF1A, p14ARF, p53
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Erciyes Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 88

Özet

Giriş ve Amaç: Ependimomlar nadir görülen, klinik ve histopatolojik olarak heterojen özellikler gösteren, çocuklarda ve erişkinlerde ortaya çıkabilen nöroepitelyal malignitelerdir. Çoğunlukla histopatolojik özelliklere göre ependimomları bölümlere ayıran eski sınıflamanın klinik gidişatı yansıtmadığı saptanmış; 2021 DSÖ SSS sınıflamasında moleküler özelliklerin ön planda olduğu tümörün yerleşim yerini de tanıya alan bir sınıflama yapılmıştır. Bu çalışmada daha önce ependimomlarla ilişkisi bildirilmiş RASSF1A, p14ARF ve p53 tümör supresör genlerinin protein ekspresyonları immünohistokimyasal olarak incelenerek, tümör yerleşim yerleri ve dereceleriyle ilişkilerini değerlendirmek amaçlandı. Materyal ve Metot: Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı'nda 2005-2021 yılları arasında ependimom tanısı almış pediatrik ve yetişkin hastalardan oluşan 126 vaka retrospektif olarak incelenmek üzere çalışmaya dahil edildi. Olguların dosyaları incelenerek demografik özellikleri, radyolojik verileri ve klinik bilgileri elde edildi. Olguların formalin fikse parafine gömülü dokularından kesitler alınarak p53, p14ARF ve RASSF1A antikorları kullanılarak otomatik boyama cihazında immünohistokimyasal olarak boyandı. Işık mikroskobunda incelendi. RASSF1A için sitoplazmik boyanan hücrelerin yüzde oranı (yaygınlık) ve boyanma şiddeti (yoğunluk) birlikte değerlendirilerek, final skoru 4'ün üzeri olanlar pozitif kabul edildi. P14ARF ve p53 için en yoğun boyanan 10 büyük büyütme alanında (2.5 mm²) nükleer boyanan hücrelerin yüzdesi hesaplandı. P14ARF ile %3'ün üzeri, p53 ile %10'un üzeri ekspresyon gösteren vakalar pozitif kabul edildi. Ependimomların lokalizasyonuna ve tümör derecesine göre RASSF1A, p14ARF ve p53 ile boyanma sonuçları Ki-kare ve One Way ANOVA testleri uygulanarak; RASSF1A, p14ARF ve p53 boyanma sonuçları kendi içlerinde Ki-kare ve Fisher Exact testleri kullanılarak analiz edildi. P değerinin 0.05'in altında olduğu durumlar istatistiksel olarak anlamlı olarak değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 126 ependimom hastasının median yaşı 35,5'di (0-77 yaş). Hastaların %53,2'si kadın, %46,8'i erkekti. Tümör yerleşim yerleri %24,6'sında supratentoryal, %50'sinde spinal, %25,4'ünde posterior fossa idi. Hastaların %1,6'sında derece 1, %76,2'sinde derece 2, %22,2'sinde derece 3 tümör izlendi. 2021 DSÖ SSS sınıflamasına göre ependimom tipleri sıklık sırasına göre spinal ependimom, NOS (%29,4), miksopapiller ependimom (%23,8), posterior fossa ependimomu, NOS (%23), supratentoryal ependimom, NOS (%21,4) ve subependimom (%2,4) idi. Ependimomlar anatomik lokalizasyonuna göre immünohistokimya sonuçları açısından karşılaştırıldı. Supratentoryal, spinal ve posterior fossa ependimomları arasında RASSF1A, p53 ve p14ARF boyanma açısından anlamlı farklılık izlenmedi. Vakaların tamamını incelediğimizde RASSF1A ile olguların %73'i protein ekspresyon kaybı gösterdi. Ependimomların immünohistokimya sonuçları tümör derecesine göre analiz edildi. Derece 1 ve 2 hastalar derece 3 hastalar ile karşılaştırıldı. Ancak RASSF1A, p14ARF ve p53 ile boyanma açısından anlamlı farklılık izlenmedi. Ependimomlar lokalizasyonuna göre ayrıldığında, spinal ependimomlarda RASSF1A boyananlarda p53 ile boyanma sıklığı daha yüksekti. Posterior fossa ependimomlarında, p53 boyananların %57,1'i p14ARF boyanırken, p53 boyanmayanların %8'i p14ARF boyandı. P53 boyananlarda p14ARF boyanma sıklığı anlamlı derecede daha fazlaydı. Diğer lokalizasyonlara göre anlamlı farklılık izlenmedi. Sonuç: Bu çalışmada tümörün anatomik lokalizasyonu ile; RASSF1A, p14ARF ve p53 arasında immünohistokimyasal olarak anlamlı bir boyanma farkı bulunmadı. Ancak olguların %73'ünde RASSF1A protein ekspresyon kaybı izlendi. Bu bulguyla RASSF1A protein ekspresyon kaybının ependimom tanısını destekleyen bir bulgu olabileceğini düşünüyoruz. Olgularımızın tamamında ve spinal yerleşimli olanlarında RASSF1A pozitif vakalar p53 ile daha fazla boyanma gösterdi. Ependimomlarda RASSF1A ve p53 ilişkisini saptamak ve tümör lokalizasyonuna göre anlamlı farklılık olup olmadığını göstermek için daha fazla çalışma yapılabilir. Posterior fossa yerleşimli olgularımızın p53 ile pozitif olanlarında, p14ARF pozitifliği anlamlı derecede daha fazlaydı. Bu bulgu literatür ile çelişmekte olup ependimomlarda p53-p14ARF ilişkisi tümörün anatomik lokalizasyonu da göz önüne alınarak daha fazla çalışmayla aydınlatılmalıdır.

Özet (Çeviri)

Introduction and Purpose: Ependymomas are rare neuroepithelial malignancies that show heterogeneous clinical and histopathological features and can occur in children and adults. It was found that the old classification, which divided ependymomas mostly according to histopathological features, did not reflect the clinical course; In the 2021 WHO CNS classification, a classification was made that also identifies the location of the tumor where molecular features are at the forefront. In this study, it was aimed to examine the protein expressions of the tumor suppressor genes RASSF1A, p14ARF and p53, which were previously reported to be associated with ependymomas, and to evaluate their relationship with tumor location and grade. Materials and methods: 126 cases of pediatric and adult patients who were diagnosed with ependymoma in Erciyes University Faculty of Medicine, Department of Pathology between 2005 and 2021 were included in the study for retrospective analysis. The patient records of the cases were examined and their demographic characteristics, radiological data and clinical information were obtained. Sections were taken from the formalin-fixed paraffin-embedded tissues. The tissues were immunohistochemically stained in an automatic staining device using p53, p14ARF and RASSF1A antibodies. Stained tissues examined under a light microscope. For RASSF1A, the percentage of cytoplasmic staining cells (prevalence) and staining intensity (intensity) were evaluated together, and those with a final score above four were considered positive. The percentage of nuclear stained cells at the 10 most intensely stained high-power fields for P14ARF and P53 was calculated. Cases showing more than 3% expression with p14ARF and more than 10% with p53 were considered positive. Staining results with RASSF1A, p14ARF and p53 according to localization of ependymomas and tumor grade were analyzed by applying Chi-square and One Way ANOVA tests. RASSF1A, p14ARF and p53 staining results were analyzed using Chi-square and Fisher Exact tests among themselves. A p value lower than 0.05 was considered statistically significant (p

Benzer Tezler

  1. Kauda eküina yerleşimli miksopapiller ependimomlarda kopya sayısı değişikliklerinin araştırılması

    Investigation of copy number variations in cauda equina located myxopapillary ependymomas

    ALİ ÖZEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    GenetikMarmara Üniversitesi

    Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FATİH BAYRAKLI

  2. Glial tümörlerde gözlemlenen mtDNA'nın D-LOOP bölgesi varyasyonları

    The observed mtDNA D-LOOP area variations in the glial tumors

    ALİ MUTLUKAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    NöroşirürjiSelçuk Üniversitesi

    Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKAN KARABAĞLI

  3. Çocukluk çağı intramedüller spinal kord tümörleri

    İntramedulllary spinal cord tumors of childhood

    HASAN CANDAŞ KAFALI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    OnkolojiHacettepe Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. M. TEZER KUTLUK

  4. Primitif nöroektodermal tümörlerin prototipi olarak medulloblastom

    Başlık çevirisi yok

    S.GÜL BARUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1991

    PatolojiSağlık Bakanlığı

    DR. İSMAİL EVREN

  5. Glial tümörlerde prognostik önemi olan klinikopatolojik parametreler ile proliferasyon markerleri ve anjiogenez değerlendirilmesi

    The Evaluation of prognostically important clinicopathologic parameters together with profileration markers and angiogenesis in glial tumours

    NAZAN BOZDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    PatolojiAnkara Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ESRA ERDEN