Hepatosellüler karsinom hücrelerinde tamoksifen ve sorafenib'in birlikte antikanserojen etkisinin araştırılması
Investigation of the anti-cancerogen effect of tamoxifen and sorafenib on hepatocelllular carcinoma cells
- Tez No: 797975
- Danışmanlar: PROF. DR. ERDEM GÖKER
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Gastroenteroloji, Onkoloji, Gastroenterology, Oncology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 100
Özet
Giriş ve Amaç: Hepatosellüler kanser (HSK), dünya çapında en sık teşhis edilen altıncı kanser ve kansere bağlı ölümlerin üçüncü sıradaki nedenidir. Erkeklerde HSK insidans ve ölüm oranları bakımından kadınlara kıyasla 2-3 kat daha yüksektir. Yapılan çalışmalarda, östrojenin sinyal yolaklarının çeşitli mekanizmalar ile HSK'yı önleyebileceği gösterilmiştir. Bu düşünce temel alınarak selektif östrojen reseptör modülatörü olan tamoksifen geçmiş yıllarda HSK tedavisinde kullanılarak başlangıçta umut verici sonuçlar elde edilmiş ancak izleyen çalışmalarda etkisiz olduğu sonucu bildirilmiştir. 2008 yılında SHARP çalışmasında HSK tedavisinde elde edilen sorafenib yanıtı hastalığın tedavisinde dönüm noktası olmuş, yeni çalışmalarda diğer hedefe yönelik ajanlara ve immun kontrol noktası inhibitörlerine yoğunlaşılmıştır. Ancak günümüzde HSK için onaylanan birinci ve ikinci basamakta kullanılan ajanların maliyeti yüksek olmakla birlikte dünya genelinde tüm hastaların bu ajanlara ulaşım şansı eşit değildir. Kanser tedavi araştırmalarında yeni ajan geliştirme ve klinik olarak kullanıma sunulma süreci uzun ve maliyetli bir süreçtir. Bu durum bize etki mekanizması ve yan etkileri bilinen, uzun yıllardır klinik kullanımda olan ajanlarla yeni kombinasyonların yapılması gerekliliğini düşündürmektedir. Bu anlayışla literatürde sorafenibin sitotoksisitesini arttırabileceğini düşünülen moleküllerle yapılmış farklı çalışmalar bulunmaktadır. Çalışmamızda, günümüzde ileri evre HSK tedavisinde referans tedavilerinden olan sorafenib ve geçmiş yıllarda klinik olarak çelişkili sonuçlar bildirilen tamoksifenin kombine kullanımının insan HSK hücre hattı HuH-7 hücreleri üzerindeki canlılığa olan etkileri araştırılmıştır. Bu çalışma, sorafenib ve tamoksifen kombinasyonunun insan HSK hücre dizilerinde etkisinin araştırıldığı ilk çalışmadır. Materyal ve Metod: Bu çalışma, Tülay Aktaş Onkoloji Hastanesi Tıbbi Onkoloji Araştırma Laboratuvarı'nda gerçekleştirilmiştir. Çalışmamızda insan kaynaklı hepatosellüler hücre hattı olan HuH-7 hücre dizileri kullanılmıştır. Sorafenib (1-16 μM) ve tamoksifen (7.5-20 μM) değişen konsantrasyonlarda ayrı ayrı ve kombine olarak 48. ve 72. saatte hücre canlılığına olan etkisi MTT testi ile değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmamızda tamoksifen ve sorafenib tek başlarına kullanımda doz ve zaman bağımlı olarak hücresel canlılığı azaltmıştır. HuH-7 hücre hattındaki IC50 değerleri 48. ve 72. saatlerde sorafenib için sırasıyla 3.822 µM ve 3,689 µM ve tamoksifen için sırasıyla 15.89 µM ve 11.47 µM olarak bulunmuştur. İki ajanın değişen dozlardaki kombinasyonlarının hücresel canlılığı tek başına tamoksifen ve tek başına sorafenibten daha yüksek oranda azalttığı istatiksel olarak anlamlı saptanmıştır. Tartışma: Tamoksifenin tümör hücrelerinde gösterdiği inhibitör etki östrojen reseptörü bağımlı ve bağımsız olarak birçok değişkene bağlı olduğu yapılan çalışmalarla gösterilmiştir. Tamoksifenin HSK tedavisinde etkisiz olduğunu açıklayan geçmiş randomize kontrolü çalışmalarda hasta seçimi yapılırken tümör dokusunda ER'lerin alt tip tanımlanması başta olmak üzere HSK'da tamoksifenin etkinliğini sağlaması için gerekli moleküler kriterler belirlenmemiş ve hastalar bu kriterler göz önüne alınarak randomize edilmemiştir. Bu bilgilerden yola çıkarak tamoksifenin HSK tedavisindeki yeri tekrar değerlendirilmelidir. Bu çalışma hepatosellüler kanseri tedavisinde sorafenibin tamoksifen ile kombinasyonlarına temel oluşturabilecek orijinal bir in vitro çalışmasıdır. Ancak sorafenib ve tamoksifen kombinasyonlarının hücre canlılığına olan etkisinin altında yatan mekanizmaları açıklayabilmek için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulmaktadır.
Özet (Çeviri)
Introduction: Hepatocellular carcinoma (HCC) is the sixth most frequently diagnosed cancer worldwide and the third leading cause of cancer-related deaths. The incidence and mortality rates of HCC in men are 2-3 times higher than in women. Previous studies have shown that estrogen signaling pathways can prevent HCC by various mechanisms. Based on this idea, tamoxifen, a selective estrogen receptor modulator, was used in the treatment of HCC in the past years, with promising results initially, but it was reported to be ineffective in subsequent studies. Sorafenib response obtained in HCC treatment in the SHARP study in 2008 was a turning point in the treatment of the disease, and new studies focused on other targeted agents and immune checkpoint inhibitors. However, the cost of the agents used as first and second line treatments for HCC, which are currently approved, is high, and access to these agents is not equal for all patients worldwide. The process of developing new agents and making them available clinically in cancer treatment research is a long and costly process. This situation makes us think that new combinations should be made with agents whose mechanism of action and side effects are known and which have been in clinical use for many years. In this context, there are different studies in the literature that have been made with molecules believed to increase the cytotoxicity of sorafenib. In our study, we investigated the effects of the combined use of sorafenib, which is a reference treatment among advanced-stage HSK treatments today, and tamoxifen, which has reported conflicting clinical results in previous years, on the viability of human HSK cell line HuH-7 cells. This study is the first to investigate the effect of the combination of sorafenib and tamoxifen on human HSK cell lines. Materials and Methods: This study was conducted at the Medical Oncology Research Laboratory of Tülay Aktaş Oncology Hospital. In our study, human-derived hepatocellular cell line HuH-7 cell lines were used. The effect of sorafenib (1-16 μM) and tamoxifen (7.5-20 μM) on cell viability at 48. and 72. hours, separately and in combination, at varying concentrations, was evaluated by MTT test. Results: In our study, the use of tamoxifen and sorafenib alone reduced cellular viability in a dose and time-dependent manner. The IC50 values in the HuH-7 cell line were found to be 3.822 µM and 3.689 µM for sorafenib and 15.89 µM and 11.47 µM for tamoxifen at 48 and 72 hours, respectively. It was determined that the combinations of the two agents at varying doses decreased cellular viability at a higher rate than tamoxifen alone and sorafenib alone. Discussion: Studies have shown that the inhibitory effect of tamoxifen on tumor cells depends on estrogen receptor-dependent and independent variables. In past randomized control studies that showed tamoxifen to be ineffective in treating HCC, the molecular criteria necessary for determining the efficacy of tamoxifen in HCC, such as subtyping ERs in the tumor tissue, were not established, and patients were not randomized considering these criteria. Based on this information, the role of tamoxifen in HCC treatment should be reevaluated. This study is an original in vitro study that could form the basis for the combinations of sorafenib and tamoxifen in the treatment of hepatocellular carcinoma. However, more studies are needed to explain the underlying mechanisms the effect of sorafenib and tamoxifen combinations on cell viability.
Benzer Tezler
- Meme kanserlerinde SPAG5 immünohistokimyasal ekspresyonu ile Wnt/β-catenin gen ekspresyonu ilişkisinin prognoz ve metastaz üzerine etkilerinin araştırılması
Başlık çevirisi yok
NUR GİZEM BOLAT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
PatolojiMersin ÜniversitesiTıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FERAH TUNCEL
- Hepatosellüler karsinom hücrelerinde kabozantinib ve olaparib'in birlikte antikanserojen etkisinin araştırılması
Başlık çevirisi yok
RABİA ÖZMEN
- Normoksik ve hipoksik koşullarda hepatosellüler karsinom hücrelerinde ve eksozomlarında paraoksonaz enzim ailesi ile pı3k/akt sinyal yolağı ilişkisinin incelenmesi
An investigation of the relationship between paraoxonase enzyme family and pi3k/akt signaling pathway in hepatocellular carcinoma cells and their exosomes under normoxic and hypoxic conditions
TUĞBA KEVSER UYSAL
Doktora
Türkçe
2023
BiyokimyaAnkara Yıldırım Beyazıt ÜniversitesiTıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖZEN ÖZENSOY GÜLER
- Hepatosellüler karsinoma hücre hattında Rosmarinus officinalis bitki ekstraktının PON 1 ve CA-IX enzim aktiviteleri üzerine etkisinin incelenmesi
Investigation of the effect of Rosmarinus officinalis plant extract on PON 1 and CA-IX enzyme activities in hepatocellular carcinoma cell line
YEGANA ABBAS-ZADA
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Tıbbi BiyolojiAnkara Yıldırım Beyazıt ÜniversitesiTıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖZEN ÖZENSOY GÜLER
- V. vinifera ve C. spinosa ekstraktlarının hepatosellüler karsinom üzerindeki in vitro etkileri
in vitro effects of V. vinifera and C. spinosa extracts on hepatocellular carcinoma
FATMA SENA DUMLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Beslenme ve DiyetetikSağlık Bilimleri ÜniversitesiTıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ERAY METİN GÜLER