Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu tanılı ergenlerde kendine zarar verme davranışı ve yavaş bilişsel tempo belirtileri ile ilişkisi
The relationship between nonsuicidal self-injury and sluggish cognitivetempo symptoms in adolescents with attention deficit hyperactivity disorder
- Tez No: 801989
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ BURCU ERSÖZ ALAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, kendine zarar verme davranışı, yavaş bilişsel tempo, ergen, Attention deficit hyperactivity disorder, nonsuicidal self-injury, sluggish cognitive tempo, adolescent
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 141
Özet
Bu çalışma çocuk ve ergen ruh sağlığı ve hastalıkları polikliniğinde Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tanısı ile takip edilen ergenlerde, kendine zarar verme davranışı (KZVD) ile ilişkili risk faktörlerini ve DEHB-KZVD ilişkisinde Yavaş Bilişsel Tempo (YBT) belirtilerinin rolünü araştıran kesitsel bir çalışmadır. Çalışmaya 12-18 yaş arasında, toplam 104 ergen alınmıştır. Tüm ergenlere K-SADS-PL psikiyatrik tanı görüşmesinin yanı sıra Sosyodemografik Veri Formu, KZVD Tarama Anket Formu, Duygu Düzenlemede Güçlükler Ölçeği (DDGÖ), Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği (RBSÖ), Çocuklar için Depresyon Ölçeği (ÇDÖ), Çocuklar için Anksiyete Bozukluklarını Tarama Ölçeği (ÇATÖ), Stresle Başa Çıkma Tarzları Ölçeği (SBÇTÖ) ve UCLA Yalnızlık Ölçeği Kısa Formu (UYÖ-KF) uygulanmıştır. Ergenlerin ebeveynlerinden biri Yavaş Bilişsel Tempo Ölçeği (YBTÖ) ve Yenilenmiş Conner's Ebeveyn Derecelendirme Ölçeği- Kısa (YCEDÖ-K) ölçeklerini doldurmuştur. Örneklem grubumuzdaki DEHB tanılı ergenlerin %33,7'sinin KZVD gösterdiği saptanmıştır. KZVD gösteren ergenlerde daha fazla depresyon, kaygı, dikkat eksikliği ve hiperaktivite belirtisi olduğu, duygu düzenlemede daha fazla güçlük yaşandığı, daha düşük benlik saygısı, duygu odaklı stresle baş etme yöntemlerinin daha fazla benimsendiği, problem odaklı başa çıkma tarzlarının ise daha az kullanıldığı ve KZVD sıklığı daha fazla olan ergenlerde ise yalnızlık algısının daha yüksek olduğu gözlenmiştir. YBT belirtileri daha fazla olan ergenlerde depresyon ve anksiyete belirtilerinin daha fazla olduğu ve YBT ile anksiyete belirtileri arasındaki ilişkinin DEHB dikkatsizlik belirtileri kontrol edildiğinde devam ettiği, duygu düzenleme becerileri daha kötü, benlik saygısı daha düşük ve stresli olaylarla baş etmede çaresiz yaklaşımın daha fazla benimsendiği gözlenmiştir. KZVD'yi yordayan faktörler YBT'nin 'hayalperest' alt boyutu, panik bozukluk/somatizasyon, depresyon belirtileri ve DEHB belirti şiddeti olmuştur. Çalışmamızdaki tüm değişkenler aynı anda değerlendirildiğinde DEHB belirti şiddeti ve depresyon belirtileri KZVD ile ilişkili kalmıştır. DEHB ve KZVD ilişkisinde, YBT belirtilerinin aracı rol oynadığı gözlenmiştir. Sonuç olarak DEHB tanılı ergenlerde, KZVD ile YBT dahil psikiyatrik belirtiler ve diğer gelişimsel etkenlerin ilişkili olduğu düşünülmektedir. Gelecekte yapılan çalışmaların YBT tanı kriterleri oluşturulduktan sonra, boylamsal desenler ile toplum örneklemlerinde tekrarlanması sonuçların genellenebilir olması açısından faydalı olacaktır.
Özet (Çeviri)
This is a cross-sectional study investigating the risk factors associated with nonsuicidal self-injury (NSSI) and the role of sluggish cognitive tempo (SCT) symptoms in the relationship between Attention Deficit Hyperactivity Disorder (ADHD) and NSSI in adolescents followed up with the diagnosis of ADHD in the child and adolescent psychiatry outpatient clinic. In addition to the K-SADS-PL psychiatric diagnosis interview with the adolescents, Sociodemographic Data Form, NSSI Screening Questionnaire Form, Difficulties in Emotion Regulation Scale (DERS), Rosenberg Self-Esteem Scale (RSES), Children Depression Inventory (CDI), Screen for Child Anxiety and Related Disorders (SCARED), Ways of Coping Inventory (WCI) and Ucla Loneliness Scale Short Form (ULS-SF) were applied. Sluggish Cognitive Tempo Scale (SCTS) and Conners's Parent Rating Scale-Revised Short form (CPRS-RS) were given to one of the parents. It was found that 33.7% of the participants showed NSSI. Adolescents with NSSI had more depression, anxiety, attention deficit and hyperactivity symptoms, more difficulty in emotion regulation, low self-esteem, and used more emotion-focused coping styles instead of problem-focused coping styles. The perception of loneliness was observed higher in adolescents who had frequent NSSI. Depression and anxiety symptoms were more in adolescents with high SCT symptoms, and the relationship between SCT and anxiety symptoms still continued even after ADHD inattention symptoms were controlled. Additionally emotion regulation skills were worse, self-esteem was lower, and the helpless approach was used more as an coping-style in adolescent with SCT. The predictive factors for NSSI were, the 'daydreamer' sub-dimension of SCT, panic disorder/somatization symptoms, depression symptoms, and ADHD symptom severity. When all the variables were entered to find the associated factors of NSSI, ADHD symptom severity and depression symptoms were correlated. It has been observed that SCT symptoms play a mediating role in the relationship between ADHD and NSSI. In conclusion, psychiatric symptoms including SCT and other developmental factors are thought to be associated with NSSI in adolescents with ADHD. It will be useful for future studies to be repeated in community samples with longitudinal designs after the SCT diagnostic criteria have been established.
Benzer Tezler
- Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu tanısı alan çocuklarda dissosiyatif ve diğer belirtilerin ilişkisi
The association of dissociative symptoms and others among children with attention deficiency and hiperactivity disorder
BETÜL GÜL ALIÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
PsikiyatriAnkara ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FATMA AYLA AYSEV
- 12-18 yaş arası yıkıcı davranış sorunları olan ergenlerde genel ve klinik özellikler ve izlem bulguları
Common and clinical features and follow up findings of adolescents aged 12-18 with disruptive behaviour problems
İPEK SÜZER GAMLI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
PsikiyatriÇukurova ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYŞEGÜL TAHİROĞLU
- Davranım bozukluğu tanısıı alan ergenlerde tanının sürekliliği, klinik gidişi ve ilişkili faktörlerin araştırılması
Research of diagnostic stability, clinical prognosis and related factors in adolescent diagnosed with conduct disorder
ERGÜL FİDAN KIRCELLİ
- Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu tanılı ergenlerde akıllı telefon kullanım düzeyi ile dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu semptom şiddeti ilişkisi
Correlation between level of smartphone use and attention deficit hyperactivity disorder symptom severity in adolescents diagnosed with attention deficit hyperactivity disorder
FUNDA DANDIL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
PsikiyatriGaziantep ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CEM GÖKÇEN
- Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu tanılı çocuk ve ergenlerde erken dönem uyum bozucu şemaların varlığı ve ebeveyn tutumlarıyla ilişkisinin araştırılması
Early maladaptive schemas in adolescents patients with attention deficit hyperactivity disorder and relationship with parenting style
GAMZE YILMAZ TÜRKEL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
PsikiyatriKocaeli ÜniversitesiÇocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ŞAHİKA GÜLEN ŞİŞMANLAR