Geri Dön

Tiroid ince iğne aspirasyon biyopsi patoloji raporunda 'önemi belirsiz atipi (Aus): Kategori 3' olarak değerlendirilen hastaların total tiroidektomi sonrası patoloji sonuçlarının değerlendirilmesi

Evaluation of the pathology results after total thyroidectomy of the patients considered as 'atypy of undetermined significance (Aus): Category 3' in the thyroid fine needle aspiration biopsy pathology report

PDF İndir

  1. Tez No: 806194
  2. Yazar: DERYA ATASOY
  3. Danışmanlar: DOÇ. BARIŞ SARIAKÇALI
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Tiroid Nodülü, Önemi Belirsiz Atipi, İnce İğne Aspirasyon Biyopsisi, Bethesda, Thyroid Nodule, Atypia of Indeterminate, Fine Needle Aspiration Biopsy, Bethesda
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sivas Cumhuriyet Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 79

Özet

Amaç: Tiroid nodülü toplumda oldukça yaygın görülen bir endokrin hadisedir. Fizik muayenede palpasyonla tiroid nodül görülme sıklığı ülkemizde %4-7 civarında olmasına rağmen bu oran rastgele yapılan Usg ve diğer görüntüleme yöntemleri (BT, PET CT. MRG) ile %70 civarına çıkmaktadır. Etiyolojisinde en sık nedenin Multinodüler Guatr (MNG) olduğu tiroid nodülleri, özellikle iyot eksikliğinin yoğun olduğu bölgelerde daha yaygın olarak karşımıza çıkmaktadır. Tiroid nodülleri genelde asemptomatiktir ve büyümesi yavaş seyirlidir, uzun yıllar klinik bulgu vermeyebilir. Ancak tiroid nodüllerinin % 7-15 gibi azda olsa maligniteye dönüşme ihtimali vardır. Bu nedenle tiroid nodüllerinin takip ve tedavisi önemlidir. Tiroid nodülü anamnez, fizik muayene ve ultrasonografi ile değerlendirilir. Ultrasonografi eşliğinde yapılan ince iğne aspirasyon biyopsisi, tiroid nodüllerinin tanısında kullanılan en önemli yöntemdir. İİAB değerlendirmeleri 2017 de güncellenen 'Bethesda Tanı Sınıflaması'na göre yapılmalıdır. Bethesda Tanı Sınıflaması 6 kategoriden oluşmaktadır ve her kategori için atfedilen bir malignite oranı mevcuttur. Çalışmamızın konusu olan kategori 3 : (AUS/ Önemi Belirsiz Atipi) ile ilgili kaynaklarda malignite oranı %10-30 olarak belirtilmesine rağmen, malignite riskinin belirsizliği devam etmektedir. Çalışmamızda İİAB'de AUS( Önemi Belirsiz Atipi) tespit edilip cerrahi işlem yapılan hastalarda cerrahi sonrası patoloji sonuçları karşılaştırılarak malignite oranlarının tespit edilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma hastalıkları kliniğine 01.01.2016 - 01.01.2022 tarihleri arasında başvuran 18 yaş üzeri kadın ve erkek hastalardan Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Patoloji Ana Bilim Dalında İİAB sonuçları AUS olarak rapor edilen 567 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. vi AUS sonrası tiroidektomi yapılmış olan 114 hasta tespit edilip çalışmaya dâhil edildi. Cerrahi sonrası hastaların patoloji sonuçlarının benign ve malign olanları tespit edildi. Yaş, cinsiyet, tiroid fonksiyon testleri, nodüle ait risk faktörleri ve malign sonuçların alt tipleri analiz edildi. Bulgular: Çalışmaya dâhil edilen 114 hastadan 93 tanesi (%81,6) kadındı, 21 'i ( %18,4) ise erkekti. Çalışmaya alınan kadınların yaş ortalaması 50.81, erkek hastaların yaş ortalaması 48.29 olup araların da belirgin bir yaş farkı yoktu. AUS olan 114 hastanın 64'ünün cerrahi sonucu malign olup, malignite oranı %56,1 olarak tespit edildi. Nodüle ait özellikler ile malignite arasındaki ilişki incelendiğinde; nodül sınır düzensizliğinin malignite riskini 6,9 kat arttırdığı tespit edildi. Tiroidektomi öncesindeki T4 değerlerinin düşük olması ile benign sonuçlar arasında anlamlı bir ilişki tespit edildi. Sonuç: Çalışmamızda İİAB sonucu AUS (Önemi Belirsiz Atipi) olup tiroidektomi yapılan vakaların patoloji sonuçları incelendiğinde malignite oranları literatüre göre yüksek tespit edilmiştir. AUS vakalarının malignite potansiyelinin kaynaklarda atfedilenden oldukça yüksektir. Bethesda 3 kategorisi değerlendirilirken malignite olasılığı açısından daha dikkatli olunmalıdır. Hastanın anamnez, fizik muayene, ultrasonografik görüntülemelerine göre takip tedavi seçimi yapılmalıdır.

Özet (Çeviri)

Objective: A Thyroid nodule is a very common endocrine event in society. Although the incidence of thyroid nodules with palpation is around 4-7 % in our country, this rate increases to 70 % with random USG and other imaging methods (CT, PET CT, MRG). Thyroid nodules with multinodular goiter (MNG) are more common in their etiology, especially in areas where iodine deficiency is intense. Thyroid nodules are generally asymptomatic and growth is slow, it may not give clinical findings for many years. However, there is a slight chance of thyroid nodules turning into malignancy, such as 7-15%. Therefore, follow-up and treatment of thyroid nodules are important. A Thyroid nodule is evaluated by anamnesis, physical examination, and ultrasonography. Ultrasound-guided fine-needle aspiration biopsy is the most important method used in the diagnosis of thyroid nodules. FNAB evaluations should be made according to the 'Bethesda Diagnostic Classification' updated in 2017. The Bethesda Diagnostic Classification consists of 6 categories and there is an attributed malignancy rate for each category. Although the malignancy rate is reported as 10- 30% in the literature regarding category 3 : (AUS/ Atypia of Undeterminate Significance), which is the subject of our study, the uncertainty of the malignancy risk continues. Our study, it was aimed to determine the malignancy rates by comparing the postoperative pathology results in patients with AUS (Atypia of Uncertain Significance) detected in FNAB and undergoing surgical procedures. Materials and Methods: A total of 567 patients with FNAB results from AUS in Cumhuriyet University Medical Faculty Hospital Pathology Department were evaluated retrospectively from male and female patients over the age of 18 who viii applied to the Endocrinology and Metabolism Diseases Clinic of Sivas Cumhuriyet University Faculty of Medicine between 01.01.2016 - 01.01.2022. 114 patients who had undergone thyroidectomy after AUS were identified and included in the study. Post-surgery malign or benign rates were determined. Age, gender, thyroid function tests, risk factors for nodules, and subtypes of malignant outcomes were analyzed. Results: Of the 114 patients included in the study, 93 (81.6%) were female, and 21 (18.4%) were male. The mean age of the women included in the study was 50.81, and the mean age of the male patients was 48.29, and there was no significant age difference between them. The surgical outcome of 64 of 114 patients with AUS was malignant, and the malignancy rate was found to be 56.1%. When the relationship between nodule features and malignancy is examined; It was determined that nodule border irregularity increased the malignancy risk 6.9 times. A significant correlation was found between low T4 values before thyroidectomy and benign outcomes. Conclusion: In our study, the result of FNAB was AUS (Atypia of Uncertain Significance), and when the pathology results of the cases who underwent thyroidectomy were examined, the malignancy rates were found to be higher than in the literature. The malignant potential of AUS cases is considerably higher than that attributed to the literature. When evaluating the Bethesda 3 category, more attention should be paid to the possibility of malignancy. The choice of follow-up treatment should be made according to the patient's anamnesis, physical examination, and ultrasonographic imaging.

Benzer Tezler

  1. Tez No

    845763

    Onkositik/Hurthle hücre değişikliği içeren tiroid lezyonlarında ince iğne aspirasyon sitolojisi ve histopatoloji sonuçlarının karşılaştırılması

    Comparison of fine needle aspiration cytology and histopathology results in thyroid lesions involving Oncocytic/Hurthle cell changes

    AYŞE KENDİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    PatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ELİFE KIMILOĞLU

  2. Tez No

    608640

    İşlem esnasında sitopatolog olmadan yapılan tiroid ince iğne aspirasyon biyopsilerinde yeterliliği etkileyen faktörler; klasik yayma ve sıvı bazlı yayma yöntemlerinin karşılaştırılması

    Factors that affect diagnostic value in thyroid fine needle biopsies without on site cytopathologists ; comparison of conventional smear and liquid based methods

    AYŞE ÖZDAL SAYER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Radyoloji ve Nükleer TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Radyodiagnostik Ana Bilim Dalı

    UZMAN CENNET ŞAHİN

  3. Tez No

    426491

    Bethesda sistemi temelinde tiroid aspirasyon sitoloji tanıları ile cerrahi tiroidektomilerin histopatolojik tanılarının korelasyonu

    Throid aspiration cytology diagnosis on the basis of Bethesda system and correlation of histopathologic diagnosis with surgical thyroidectomy

    MEHMET BERATİ KALELİOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PatolojiGaziosmanpaşa Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. AKGÜL ARICI

  4. Tez No

    899879

    Tiroid nodüllerinde ince iğne aspirasyon biyopsi tanıları ile tiroidektomi materyallerindeki histopatolojik tanıların korelasyonu

    Correlation between fine needle aspiration biopsy diagnoses and histopathological diagnoses in thytoidectomy materials of thyroid nodules

    GÖKŞEN KARADAĞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    PatolojiBursa Uludağ Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖZLEM SARAYDAROĞLU

  5. Tez No

    535947

    Tı̇roı̇d ı̇nce ı̇ğne aspı̇rasyon bı̇yopsı̇ sı̇topatolojı̇sı̇nde önemı̇ belı̇rsı̇z atı̇pı̇ saptanan hastalardakı̇ klı̇nı̇k deneyı̇mlerı̇mı̇z ve sonuçlarımız

    Our clinical experience in the patients with uncertained atipium and their results in thyroid fine needle aspiration biopsy cytopatology

    MURAT KARAOĞLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RIFAT EMRAL

Geri Dön