Geri Dön

Mandibula kırıklarının etiyolojik ve epidemiyolojik özelliklerinin retrospektif olarak değerlendirilmesi

Retrospective evaluation of etiological and epidemiological characteristic of mandibular fractures

  1. Tez No: 808726
  2. Yazar: HARUN ERBEK
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ İLKER ÜSÇETİN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Plastic and Reconstructive Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Mandibula kırığı, etiyoloji, tedavi, travma, Mandibular fractures, etiology, treatment, trauma
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 82

Özet

Mandibula yüzdeki en büyük, hareketli, çıkıntılı ve kemik desteği en az olan kemiktir. Bu nedenle yüz kırıkları içerisinde çok önemli bir yer kaplamaktadır. Darp, trafik kazaları, düşmeler gibi çok çeşitli etiyolojik sebeblerle mandibula kırığı meydana gelebilir. Bu etiyolojik sebepler, kırığın lokalizasyonu ve şiddeti; dolayısıyla tedavi tercihleri ile doğrudan ilişkilidir. Bu çalışmada, Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi kliniğine, 1 Ocak 2014- 10 Nisan 2023 tarihleri arasında mandibula kırığı ile başvuran ve ameliyat ettiğimiz 256 hasta incelenmiştir. Hastaların epidemiyolojisi, etiyolojisi, tedavide izlenen yöntemler gibi verileri geçmişe dönük olarak taranmıştır. Bu veriler eşliğinde mandibula kırığı için yüksek riskli grupların belirlenmesi, kırıkların oluşmasını engellemek için gerekli önlemlerin alınması ve tedavi kararlarının en doğru şekilde verilmesine yardımcı olmak amaçlanmıştır. Çalışmamızda mandibula kırığı sebebi ile ameliyat edilen 256 hasta incelenmiştir. Hastaların yaşları 1-39 yaş arasında değişmekte olup ortalama yaş 28.3 olarak bulunmuştur. Bu hastaların %84'ü erkek, %16'sı kadındır. Etiyolojik sebepler içerisinde, %39.1 ile en sık darp, ardından %25.8 ile düşme, %24.2 ile trafik kazaları görülmektedir. Mandibula kırıkları mevsimsel olarak %30.2 oranında en sık sonbaharda görülmüştür. Çalışmamızda incelenen hastalarda toplam 396 kırık tespit edilmiş olup, hasta başına kırık oranı 1.54 bulunmuştur. Bu hastaların %41.8'inde tekli kırık, %58.2'sinde çok kırık tespit edilmiş, toplam hastaların %13.3'ünde başka bir maksillofasial bölge kırığı da izlenmiştir. Kırıkların anatomik bölgelerine baktığımızda %51.2 oranında en sık parasimfiziste, ardından %32.4 subkondilde, %30.9 angulusta ve %23.4 korpusta izlenmiştir. Çoklu kırıklarda %30.2 oranında en sık parasimfizis ve angulus kırıkları birlikte görülmüştür. Mandibula kırıklarının tedavisinde tercih edilen yöntemler incelendiğinde, %12.8 hastada kapalı redüksiyon ve intermaksiller fiksasyon, %56.6 hastada yalnızca açık redüksiyon ve internal fiksasyon, geriye kalan %30.4 hastadaysa ARİF ve İMF birlikte uygulanmıştır. Mandibula kırıklarının tedavisinde normal fonksiyonu ve estetik görüntüyü geri kazanmak amaçlanmaktadır. Kırığın şekli etiyolojik neden ile doğrudan ilişkilidir. Etiyolojik neden hastaların demografik özellikleri, toplumun nüfus yoğunluğu, sosyokültürel ve sosyoekonomik düzeyi gibi birçok değişkenden etkilenmektedir. Çalışmamız Türkiye'nin nüfus yoğunluğu en fazla olan şehrinde yapılmış ve en sık etiyolojik nedenin darp olduğu bulunmuştur. Mandibula kırıklarının etiyolojisinin ve kırık şeklinin dikkatlice incelenmesi, doğru tedavi kararını ve tedavi başarısını etkilemektedir.

Özet (Çeviri)

Mandible is the largest, movable, protruding bone with the least bone support on the face. Therefore, it holds a significant place among facial fractures. Mandibular fractures can occur due to various etiological factors such as assault, traffic accidents, and falls. These etiological factors are directly related to the localization and severity of the fracture, consequently, they influence treatment preferences. In this study, 256 patients who presented with mandibular fractures and were operated on at Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu City Hospital Plastic, Reconstructive, and Aesthetic Surgery Clinic between January 1, 2014, and April 10, 2023, were examined. Epidemiological data, etiology, and treatments methods were retrospectively reviewed. The aim was to identify high-risk groups for mandibular fractures based on this data, take necessary precautions to prevent fractures, and make accurate treatments decisions. In our study, 256 patients who underwent surgery for mandibular fractures were examined. The patients'ages ranged from 1 to 39 years, with an avarege age of 28.3. Of these patients, %84 were male, and %16 were female. The most common etiological causes were assault (39.1%), followed by falls (25.8%) and traffic accidents (24.2%). Mandibular fractures were most frequently observed (30.2%) in the autumn season. A total of 396 fractures were identified in the examined patients, with a fracture rate of 1.54 per patient. Among them, 41.8% had a single fracture, and 58.2% had multiple fractures. In total, 13.3% of patients had another maxillofacial region fracture along with the mandibular fracture. Regarding the anatomical regions of the fractures, the parasymphysis was the most common site (51.2%), followed by the subcondyle (32.4%), the angle (30.9%), and the corpus (23.4%). Among multiple fractures, parasymphysis and angle fractures were most frequently observed together (30.2%). Regarding the prefered treatment methods for mandibular fractures, 12.8% of patients underwent closed reduction and intermaxillary fixation, 56.6% underwent open reduction and internal fixation only, and the remaining 30.4% underwent a combination of ORIF (open reduction and internal fixation) and IMF (intermaxillary fixation). The treatment of mandibular fractures aims to restro normal function and aesthetic appearance. The shape of the fracture is directly related to its etiological cause. The etiological cause is influenced by various factors such as patients demographic characteristics, population density, sociocultural, and socio-economic levels of society. This study was conducted in the city with the highest population density in Turkey, and assault was found to be most common etiological cause. Careful examination of the etiology and fracture pattern of mandibular fractures significantly impacts accurate treatment decisions and treatment success.

Benzer Tezler

  1. Mandibula kırıklarının 12 yıllık analizi: Retrospektif çalışma

    Analysis of mandibular fractures over a 12 year period: Retrospective study

    SİNAN TOPUZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET DEMİR

  2. Orta ve alt yüz kırıklarında kırık hatlarının radyolojik değerlendirilmesi

    Başlık çevirisi yok

    AYDIN TEKGÖZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiEskişehir Osmangazi Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞE AYDAN KÖS

  3. Mandibula kırıklarının 8 yıllık retrospektif analizi

    Başlık çevirisi yok

    SEDAT AVŞAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MÜHİTDİN ESKİ

  4. Açık redüksiyon ve konservatif yaklaşılan izole kondil fraktürlü postop son 10 yılın hastalarının geriye dönük klinik ve radyolojik olarak kıyaslamalı değerlendirmesi

    A ten-year retrospective: comparision of surgical & conservative treatment results of patients with isolated condyle fractures

    OBEN KARAKUŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiÇukurova Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OSMAN METİN YAVUZ

  5. Yetişkinlerde mandibular kondil kırıklarına cerrahi tedavi yaklaşımı

    Surgıcal treatment approach for the mandıbular condyle fractures on adults

    VENHAR SUSAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Diş HekimliğiYeditepe Üniversitesi

    Ağız, Diş, Çene Hastalıkları ve Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET KEMAL ŞENÇİFT