Serviks kanserinde cornifelin (CNFN) proteininin immunohistokimyasal olarak ekspresyon düzeylerinin tayini ve ekspresyon düzeylerinin klinik açıdan önemi
Determination of immunohistochemical expression levels of cornifelin (CNFN) protein in cervical cancer and the clinical importance of expression levels
- Tez No: 813257
- Danışmanlar: DOÇ. DR. NİLÜFER ÇETİNKAYA KOCADAL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
- Anahtar Kelimeler: serviks kanseri, cornifelin, prognoz, cervical cancer, cornifelin, prognosis
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Tıp Eğitimi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 80
Özet
Amaç: Skuamoz hücreli serviks kanseri olgularında tümöral dokuda Cornifelin (CNFN) molekülünün immunohistokimyasal olarak ekspresyon düzeylerinin değerlendirilmesi ve ekspresyon düzeylerinin serviks kanseri olgularında önemli olduğu bilinen prognostik faktörler ile arasındaki ilişkinin incelenmesi ile tümöral dokuda farklı düzeyde Cornifelin ekspresyon düzeylerinin prognoz üzerine etkisinin gösterilmesi bu çalışmada amaçlanmıştır. Materyal ve Metod: Temmuz 2020 – Temmuz 2023 yılları arasında Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Jinekoloji Onkoloji Cerrahi Polikliniğine başvuran, skuamoz hücreli serviks kanseri nedeniyle cerrahi tedavisi tarafımızca yapılmış 26 kadın olguya ait patoloji preparatları çalışma amaçlı kullanıldı. Benzer dönemde hastanemizde servikal sitolojisi normal ve HPV testi negatif olan, benign nedenlerle histerektomi yapılmış 26 kadın olgunun patoloji preparatları kontrol grubu olarak incelendi. Toplam 2 grup ve 52 olguya ait parafin parça ve blokları, çalışma kapsamında Cornifelin (CNFN) antikoru ile immunhistokimyasal olarak boyanarak incelendi. Bilgileri eksik olan ve patoloji sonucu servikal adenokarsinom olan olgular çalışma dışı bırakıldı. Araştırmaya 18 yaş üstü tanı alan olgular dahil edildi. Çalışmada olguların tanı anındaki demografik ve klinik özellikleri, serviks kanserinin prognostik belirteçleri, patoloji sonuçları, ameliyat sonrası takipleri ve bu takipleri sırasında adjuvan tedavi alıp almadığı, hastalığın takip süresinde nüks geliştirip geliştirmediği değerlendirildi. Lezyonların evreleme tayinleri 2018 FIGO cerrahi evreleme sistemine göre yapıldı. Bulgular: Çalışma toplam 52 olgu ve 2 grup ile tamamlandı. Bulgular incelendiğinde; tüm olguların ortalama yaşı 50.54±9.62, BMI (Body Mass Index) 29.60±7.91; ortalama gravida değeri 3.58±2.04, parite değeri 3.02±1.45, abort sayısı ise 0.54±1.24 olarak hesaplandı. Serviks kanseri olgularında tümör boyutunun, %19.2 olguda (n:5) 2 cm ve altında, %38.5'inde (n:10) 2-4 cm arasında ve %42.3'ünde (n:11) 4 cm ve üstü olduğu görüldü. %15,4 (n:4) olguda yüzeyel 1/3 servikal stromal invazyon derinliği olduğu görülürken, %30.8 (n:8) olguda orta 1/3, %53.8 olguda ise (n:14) derin 1/3 servikal stromal invazyon izlendi. Olguların %15.4'ünde (n:4) parametriyal tutulum, %84.6'sında (n:22) lenfovasküler alan tutulumu, %50'sinde (n:13) perinöral tutulum, %11.5'inde (n:3) vajen tutulumu varlığı izlenirken, %11.5 (n:3) olguda pelvik lenf nodu metastazı varlığı olduğu, hiçbir olguda ise paraaortik lenf nodu metastazı görülmediği tespit edildi. İmmunhistokimyasal olarak CNFN ekspresyon düzeyinin skuamoz hücreli serviks kanseri olgularında, kontrol gruplarına göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşük olduğu saptandı (p0.05). Sonuç: Skuamoz hücreli serviks kanseri dokusunda CNFN proteininin ekspresyon düzeyleri normal serviks dokusuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşüktür. Ekspresyon düzeylerinde azalma saptanmış olmasına rağmen, bu durumun tümör çapı, histolojik grade, servikal stromal invazyon derinliği, parametrial tutulum ve lenfovasküler alan invazyonu varlığı gibi prognostik faktörler ile ilişkisi çalışmamızda net olarak gösterilememiştir. Cornifelin proteininin serviks kanseri patogenezindeki rolünün net olarak anlaşılabilmesi ve Cornifelin proteininin prognostik açıdan potansiyel klinik önemininin daha net olarak değerlendirilebilmesi amacıyla sonraki çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.
Özet (Çeviri)
Objective: The aim of this study was to evaluate the immunohistochemical expression levels of the Cornifelin (CNFN) molecule in tumoral tissue in squamous cell cervical cancer cases and to examine the relationship between expression levels and prognostic factors known to be important in cervical cancer cases, and to show the effect of different levels of Cornifelin expression in tumoral tissue on prognosis. Material and Method: Pathology preparations of 26 female patients who applied to Başakşehir Çam and Sakura City Hospital Gynecology Oncology Surgery Polyclinic between July 2020 and July 2023 and underwent surgical treatment for squamous cell cervical cancer were used for study purposes. In the same period, pathology preparations of 26 female patients with normal cervical cytology and negative HPV test who underwent hysterectomy for benign reasons in our hospital were analyzed as a control group. Paraffin pieces and blocks belonging to a total of 2 groups and 52 cases were examined by immunohistochemical staining with Cornifelin (CNFN) antibody within the scope of the study. Cases with incomplete information and cervical adenocarcinoma as a result of pathology were excluded from the study. Cases diagnosed over the age of 18 were included in the study. In the study, the demographic and clinical characteristics of the cases at the time of diagnosis, prognostic markers of cervical cancer, pathology results, postoperative follow-ups, whether they received adjuvant treatment during these follow-ups, and whether the disease developed recurrence during the follow-up period were evaluated. The staging determinations of the lesions were made according to the 2018 FIGO surgical staging system. Results: The study was completed with a total of 52 cases and 2 groups. When the findings are examined; mean age of all subjects was 50.54±9.62, BMI (Body Mass Index) 29.60±7.91; mean gravida value was 3.58±2.04, parity value was 3.02±1.45, and the number of abortion was 0.54±1.24. Tumor size in cervical cancer cases was 2 cm or less in 19.2% (n:5), 2-4 cm in 38.5% (n:10) and 4 cm and above in 42.3% (n:11). Superficial 1/3 cervical stromal invasion depth was observed in 15.4% (n:4) cases, medium 1/3 in 30.8% (n:8) cases, and deep 1/3 cervical stromal invasion in 53.8% (n:14) cases. followed. Parametrial involvement in 15.4% (n:4) of the cases, lymphovascular involvement in 84.6% (n:22), perineural involvement in 50% (n:13), vaginal involvement in 11.5% (n:3) It was found that there was pelvic lymph node metastasis in 11.5% (n:3) cases, and paraaortic lymph node metastasis was not observed in any case. Immunohistochemically, CNFN expression level was found to be statistically significantly lower in squamous cell cervical cancer cases compared to the control groups (p0.05). Conclusion: Expression levels of CNFN protein in squamous cell cervical cancer tissue are statistically significantly lower than in normal cervical tissue. Although a decrease in expression levels was detected, the relationship of this condition with prognostic factors such as tumor diameter, histological grade, cervical stromal invasion depth, parametrial involvement and presence of lymphovascular space invasion could not be clearly demonstrated in our study. Further studies are needed in order to clearly understand the role of the cornifelin protein in the pathogenesis of cervical cancer and to evaluate the potential clinical importance of the cornifelin protein in terms of prognosis.
Benzer Tezler
- Serviks kanserinde glutatyon-S-transferaz M1, glutatyon-S-transferaz T1, glutatyon-S-transferaz P1 ve toll like reseptör-9 gen polimorfizminin araştırılması
Evaluation of glutathione-S-transferases-M1, glutathione-S-transferases T1, glutathione-S-transferases P1 and toll like receptor-9 gene polymorphisms in cervical cancer
BERAY KIRAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Kadın Hastalıkları ve DoğumUludağ ÜniversitesiCerrahi Tıp Bilimleri Bölümü
DOÇ. DR. HAKAN OZAN
DOÇ. DR. TAHSİN YAKUT
- Serviks kanserinde prognostik faktörler
Prognostic factors in cervical cancer
IŞIL KÖLELİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık BakanlığıKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. ATEŞ KARATEKE
- Serviks kanserinde risk faktörlerinin belirlenmesi ve korunmada ebe/ ebe-hemşirelerin etkinliği
Effectivesness of midwives to prevent cervical cancer and identification of risk factors
SAADET YAZICI (YILMAZ)
- Serviks kanserinde FDG PET/BT; primer tümör FDG uptake'i ve metastatik potansiyel arasındaki ilişki
FDG PET/CT in cervical cancer; relationship between primary Tumor FDG uptake and metastatic potential
YASEMİN ÖZTÜRK DEMİRTAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Radyoloji ve Nükleer TıpUludağ ÜniversitesiNükleer Tıp Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FEYZİ TAMGAÇ
- Serviks kanserinde eksternal radyoterapi ve HDR brakiterapi kombinasyonu
Başlık çevirisi yok
FADİME AKMAN CAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1995
Kadın Hastalıkları ve DoğumDokuz Eylül ÜniversitesiRadyasyon Onkolojisi Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. HİLMİ FEYZİ ALANYALI