Essays on voluntary contribution mechanism public goods experiments
Gönüllü katılım mekanizması kamu malları deneyleri üzerine yazılar
- Tez No: 815069
- Danışmanlar: PROF. DR. LOUIS PUTTERMAN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Ekonomi, Economics
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2009
- Dil: İngilizce
- Üniversite: Brown University
- Enstitü: Yurtdışı Enstitü
- Ana Bilim Dalı: İktisat Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: İktisat Teorisi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 224
Özet
Bu tez, gönüllü katılım mekanizması (VCM) kamu malları deneyleri üzerine üç bağımsız çalışmadan oluşmaktadır. Tezin“Karşılıklılığı Modellemek”başlıklı ilk bölümünde, toplumsal tercihlerin varlığına izin veren bir karşılıklılık (reciprocity) modeli sunulmuştur. Bu modelin öngörme isabeti, 20 dönemlik bir VCM laboratuvar deneyine ait veriler kullanılarak sınanmıştır. Ayrıca, karşılıklılık modelinin öngörü açısından performansı; davranışsal iktisat yazınında yer alan adaptasyon modeli ve doğrusal öğrenme modelinin aynı veri setinde gösterdikleri öngörü isabetleriyle kıyaslanmıştır. Karşılıklılık modeli, deneklerin etkileşim halinde bulundukları diğer deneklerin kararlarına verdikleri karşılıklardan belli ölçüde bir fayda sağlamalarına izin verecek şekilde kurgulanmıştır. Karşılıklılık modelinde, hem pozitif hem de negatif karşılık verme tercihleri, deneklerin kararlarına etki etmektedir. Kıyaslama amacıyla oluşturulan adaptasyon modeli ise, genellikle evrimsel biyolojide kullanılan adaptasyon dinamikleri modelinin basitleştirilmiş bir sürümüdür. Adaptasyon modelinin ardındaki temel fikir; deneklerin kendi gruplarında gözlemledikleri davranışları parasal kazanç performanslarına göre sıralayıp, takip eden dönemde bu sıralamayı kullanarak karar vermeleridir. Doğrusal öğrenme modeli ise, zaman içinde azalan katkı miktarlarının, gruptaki diğer deneklerden bağımsız olarak ortaya çıkan bir eğilim olduğu varsayımına dayanmaktadır. Her bir modele ait bilgisayar destekli simülasyonların sonuçları gerçek deneysel verileriyle kıyaslanarak, her modelin tahmin edebilme performansı karşılaştırılmıştır. Sonuçlara göre: (a) Hem karşılıklılık hem de adaptasyon modeli; doğrusal öğrenme modeline ve istatistiksel anlamlılığı daha isabetli ölçmek amacıyla kullanılan kararların rassal olarak alındığı modele göre anlamlı düzeyde daha iyi tahmin etme performansı göstermiştir; bu bulgu adaptasyon modelinin doğrusal öğrenme modeline göre VCM ortamındaki öğrenme davranışını daha isabetli yansıttığını göstermektedir. (b) Karşılıklılık modeli bireysel düzeyde denek davranışını istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde adaptasyon modelinden daha iyi tahmin edebilmektedir; yani en azından kullanılan veri setine göre toplumsal tercihler motivasyonu katkı miktarlarını şekillendirmede ve kamu malının tedarikindeki başarıyı belirlemede, adaptasyon yoluyla en yüksek kazancı hedefleme motivasyonuna görece daha baskındır.“Ortak Eylemlerin Ekolojisi: Kontrollü Grup Oluşturma İçeren Bir Kamu Malları ve Ceza Deneyi”başlıklı ikinci bölümde denekleri önceki dönemlerdeki davranışlarına göre dışsal olarak tekrar gruplandırmanın ceza içeren VCM kamu malları deneylerindeki etkisi araştırılmıştır. Deneysel ortamdaki kamu malları oyunlarını inceleyen yazına göre, deney sonuçları deneklerin tercih ve inançlarından etkilenmektedir. Bu bölümde kullanılan ve ceza mekanizması da içeren VCM kamu malı deneyi ile (a) denek arası tercih ve eğilim heterojenliğinin gösterilmesi, (b) söz konusu denek tiplerinin devamlılığının test edilmesi ve (c) grup bazındaki sonuç farklılıklarının, grupları oluşturan deneklerin tiplerinin bilinmesi sayesinde önceden tahmin edilebileceğine dair tezin sınanması amaçlanmıştır. Dayanışmaya dair eğilimlerin, deney dönemleri arasında kalıcı olduğu gözlemlenmiş; ayrıca dayanışma eğiliminin düşük olduğu denek tiplerinin bedavacılığı cezalandırmaya istekli deneklerle bir arada gruplandırılmasının ve sapkın cezalandırma eğilimi sergileyen deneklerin izole edilmesinin anlamlı düzeyde daha yüksek toplumsal etkinlik sağladığı gösterilmiştir.“Kazanç ve Ceza Bilgilerinin Sergilenmesinin Ceza İçeren Gönüllü Katılım Mekanizması Kamu Malları Deneylerine Etkileri”başlıklı son bölümde katkı miktarlarının yanı sıra diğer deneklere ait kazanç ve alınan ceza bilgilerinin sunulmasının sonuçları ele alınmıştır. Bu amaçla üç farklı ceza içeren VCM deneyi kullanılmıştır: kontrol deneyi, her dönem sonunda diğer deneklerin kazançlarının da sergilendiği deney kurulumu ve sadece deneyin aldığı ceza miktarının değil, gruptaki diğer deneklerin de aldığı cezaların gösterildiği kurulum. Sonuçlara göre: (a) Kazanç miktarlarının sergilediği kurulum, gerek ceza mekanizmasının bedavacılık davranışını engellemek için daha isabetli kullanılması, gerekse sapkın ceza davranışının azaltılması sayesinde kontrol deneyine göre daha yüksek katkı ve kazanç miktarlarıyla sonuçlanmıştır. (b) Diğer deneklerin ceza miktarlarının da sergilendiği kurulumda kontrole göre anlamlı olarak daha yüksek katkı miktarları ortaya çıksa bile kazanç miktarları anlamlı olacak şekilde daha yüksek değildir. Bunun yanında, ilave ceza bilgisinin sunulması sonucunda, ceza vermenin pozitif maliyetine rağmen, ceza üzerinden bedavacılık davranışı sergilenmemiştir. (c) Öncül kazanç bilgilerinin deneklere doğrudan sunulması (her ne kadar bu bilgiyi kontrol deneyinde de kendileri de hesaplayabilseler de) ve grup içinde alınan ceza bilgilerinin deneklere sunulması (ki bu bilgiye erişmek kontrol deneyinde olanaksızdır) ceza içeren VCM kamu malları deneylerinde toplumsal etkinliği arttırmaktadır.
Özet (Çeviri)
This dissertation consists of three independent essays on voluntary contribution mechanism (VCM) public goods experiments, in separate chapters. The first chapter, named“Modelling Reciprocity”, introduces a behavioral model called the reciprocity model that allows for social or other regarding preferences. The model is tested in terms of predictive accuracy using the data from a 20 period VCM laboratory experiments, and its performance is compared to two other models from the behavioral economics literature, namely the adaptation model and the linear learning model. The reciprocity model allows the subject to gain a certain degree of utility from reciprocating the decisions made by others in the experimental group. Both positive and negative types of reciprocity are allowed to factor in the decisions by subjects. The adaptive model is a highly simplified version of the adaptive dynamics models generally used in evolutionary biology. The main idea behind the adaptive model is that the subject observe and rank the contribution of others according to the resulting monetary returns and make their decisions in the next period accordingly. The linear learning model simply assumes the declining individual contributions are simply a trend independent of others in the group. Computational simulation results for each model are compared to the actual experimental data as well as between each model. The result show that: (a) both the reciprocity and the adaptation model outperforms the linear learning model as well as the random model that is introduced in order to provide a better measure for statistical significance; pointing to the fact that the adaptation model is a better model for learning behavior in public good experiments, and (b) the reciprocity model is significantly better in predicting individual subject contribution behavior compared to the adaptation model, therefore social preferences and not adaptation shape the level of contribution and the success of a voluntarily supported public good. The second chapter, named“The Ecology of Collective Action: A Public Goods and Sanctions Experiment with Controlled Group Formation”, tests the effects of exogenous grouping of subjects in a VCM with punishment experiment according to their past behavior. Accumulating evidence suggests that the outcomes of laboratory public goods games reflect individually differing preferences and beliefs. A public goods experiment with targeted punishment opportunities is designed in order to (a) confirm subject heterogeneity, (b) test the stability of subjects' types, and (c) test the proposition that differences in group outcomes can be predicted by knowing the types of individuals who compose those groups. The differences in the inclination to cooperate are found to have persistence and that significantly greater social efficiency can be achieved by grouping less cooperative subjects with those inclined to punish free riding while excluding those prone to perverse retaliation against cooperators. The third chapter of the dissertation, named“Effects of Revealing Earning and Punishment Information in VCM with Sanctions Experiments”looks at the consequences of revealing extra information on contribution and punishment behavior of the subjects. Three variations of VCM with reduction are compared: a baseline treatment, a design with preliminary earnings revealed before punishment decisions (“show earn”treatment), and a treatment where not only the amount of punishment received by the subject herself, but also punishment others in the group receive (called“show pun”in short). The results reveal that (a) higher contributions and earnings in show earn treatment compared to baseline, due to better utilization of punishment opportunities towards free-riders in the group, also lower degree of perverse punishment (that is, punishment by free-riders in retaliation for punishments received), (b) show pun contributions are also significantly higher than baseline, however same is not true for earnings. No evidence is found for subjects free-riding on others punishment behavior, even though they might be inclined to since punishment costs money, and (c) revealing earnings information (even though subject can calculate it themselves in the baseline treatment) or punishment information (which is not available in any way in the baseline treatment) increases the efficiency of a VCM public good.
Benzer Tezler
- ERASMUS teaching staff mobility: From the perceptions of Turkish ELT academics
ERASMUS personel ders verme hareketliliği: İngiliz dili eğitimi akademisyenlerinin algıları
FİLİZ TÜZÜN
Yüksek Lisans
İngilizce
2015
Eğitim ve ÖğretimBahçeşehir Üniversitesiİngiliz Dili Eğitimi Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ENİSA MEDE
- Otobiyografik bellekte mekânın kurulumu ve mekânsal durumlar: Sinematografik ve edebi üretimler üzerinden bir inceleme
Establishment of space in autobiographical memory and spatial situations: A research through cinematographic and literary works
ELİF CEMRE ÇELİKCAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2017
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SIDIKA ASLIHAN ŞENEL
- Essays on the effects of compulsory schooling: Education, labor market, and time use outcomes
Zorunlu eğitimin etkisi üzerine makaleler: Eğitim, iş gücü piyasası ve zaman kullanımı çıktıları
BETÜL AKAR
Doktora
İngilizce
2021
Ekonomiİhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÇAĞLA ÖKTEN
- The impact on ctritical thinking of the use of l1 and l2 in peer feedback
Çalışma arkadaşı geri bildiriminde birinci ve ikinci dil kullanımının eleştirel düşünme üzerine etkisi
DİDEM DAĞKIRAN
Yüksek Lisans
İngilizce
2010
Batı Dilleri ve Edebiyatıİhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesiİngilizce Öğretmenliği Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. PHİLLİP DURRANT