Geri Dön

Besin proteini ile indüklenen alerjik proktokolitli olgularımızın klinik ve demografik özelliklerinin belirlenmesi

Determination of clinical and demographiccharacteristics of our patients with food proteininduced allergic proctocolitis

  1. Tez No: 816713
  2. Yazar: SONER UZUN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. FİLİZ TÜTÜNCÜLER KÖKENLİ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Trakya Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 66

Özet

Besin protein ilişkili alerjik proktokolit, IgE ile ilişkisiz besin alerjisi hastalıklarından biridir. Etiyolojisi ve sıklığı kesin bilinmemekle birlikte, genelde süt çocuklarında kanlı ve mukuslu dışkılama ile klinik bulgu verir. Bu çalışma Ocak 2016-Aralık 2022 tarihleri arasında TÜTF Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Alerji ve İmmünoloji Bilim Dalı'nda besin proteini ilişkili alerjik proktokolit tanısı ile takip edilen olguların klinik ve demografik özelliklerinin belirlenmesi amacı ile geriye dönük olarak yapıldı Çalışmaya dahil edilen 120 olgunun (65 erkek, 55 kız) semptom başlama yaşı ortalama 2 ay, tanı alma yaşı ortalama 3 ay idi. Olguların %60.8'i (73 olgu) yalnızca anne sütüyle beslenmekte olup, %30'una (36 olgu) Rota virüs aşısı uygulanmıştı. Olgularda en sık görülen bulgular %90.9 ile mukuslu dışkılama, %86.7 ile noktasal tarzda kanama veya kanlı dışkılama ve %59.2 perianal eritemdi. İlişkili besin olarak en sık (%95.8) inek sütü, ikinci sıklıkta (%32.5) yumurta bulundu. Olguların tolerans gelişme yaşının ortalama 8 ay olduğu saptandı. Tanı anında eşlik eden diğer atopik hastalıklar %68 sıklıkta iken, tolerans gelişme sonrasında %39.1 sıklıkta ve anlamlı olarak azalmış bulundu. Sonuç olarak besin proteini ilişkili alerjik proktokolitin atopik zemini olan süt çocuklarında sık görüldüğü, ilk bulguların kanlı dışkılama olduğu, besin eliminasyonu ile klinik tablonun düzelmesinin yanı sıra eşlik eden diğer atopik hastalıkların da iyileşme gösterebileceği düşünüldü. Ancak bu bulgunun daha geniş serili çalışmalarla denetlenmesi gerektiği sonucuna varıldı.

Özet (Çeviri)

Allergic proctocolitis related to dietary protein is one of the non-IgE-mediated food allergy diseases. Although its etiology and prevalence are not precisely known, it typically presents with bloody and mucousy stools in infants. This study was conducted retrospectively between January 2016 and December 2022 in the Department of Pediatric Health and Diseases and the Division of Pediatric Allergy and Immunology at TUTF, aiming to determine the clinical and demographic characteristics of cases diagnosed with allergic proctocolitis related to dietary protein. The average age of symptom onset for the 120 cases included in the study (65 males, 55 females) was 2 months, and the average age of diagnosis was 3 months. 60.8% (73 cases) of the patients were exclusively breastfed, while 30% (36 cases) had received the Rota virus vaccine. The most common symptoms observed in the cases were mucousy stools at 90.9%, pinpoint bleeding or bloody stools at 86.7%, and perianal erythema at 59.2%. The most commonly associated foods were cow's milk at 95.8%, followed by eggs at 32.5%. The average age of tolerance development in the cases was found to be 8 months. Other concurrent atopic diseases were present at a frequency of 68% at the time of diagnosis, and this decreased significantly to a frequency of 39.1% after tolerance development. In conclusion, it is considered that allergic proctocolitis related to dietary protein is commonly seen in atopic infants, with initial symptoms being bloody stools. It is believed that in addition to the improvement in the clinical picture through dietary elimination, other concurrent atopic diseases might also show improvement. However, it was concluded that these findings need to be further validated through larger-scale studies.

Benzer Tezler

  1. Investigation of the effect of valproic acid, an hdac inhibitor, on the relationship between oxidative stress and autophagy in human eosinophil

    İnsan eosinofillerinde valproik asit ile oluşturulan oksidatif stres ve otofaji sonrası bağışık yanıtların incelenmesi

    GÖKSU ÜZEL TURAN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2022

    Allerji ve İmmünolojiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji-Genetik ve Biyoteknoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CEREN ÇIRACI

  2. Investigating the possible effects of ATG9a-SIK2 interaction on autophagy under er stress conditions

    ATG9a-SIK2 etkileşiminin otofaji üzerindeki olası etkilerinin er stres koşulları altında araştırılması

    GÜLCAN KARTAL

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2021

    BiyolojiGebze Teknik Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FERRUH ÖZCAN

  3. The role of Protein Kinase R in lipotoxicity

    Protein Kinaz R'nin lipotoksisitedeki rolü

    BÜŞRA YAĞABASAN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2013

    Biyoteknolojiİhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. EBRU ERBAY

  4. Schizosaccharomyces pombe'de git1 geninin oksidatif stres yanıtındaki rolü

    Role of Schizosaccharomyces pombe git1 gene in oxidative stress response

    SEDEF AKÇAALAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Biyoteknolojiİstanbul Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BEDİA PALABIYIK

  5. The role of pericytes in the pathophysiology of multiple sclerosis

    Multipl sklerozis patofizyolojisinde perisitlerin rolü

    EMİNE ŞEKERDAĞ

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    Moleküler TıpKoç Üniversitesi

    Nörobilim Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YASEMİN ÖZDEMİR