Geri Dön

Uluslararası ve bölgesel gelişmeler çerçevesinde SSCB-Türkiye ilişkileri (1953-1964)

Relationship between the USSR and Turkey in the framework of international and regional developments

  1. Tez No: 81708
  2. Yazar: EREL TELLAL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. TÜRKKAYA ATAÖV
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1999
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 327

Özet

Özet Sovyet deneyimi dünya tarihinin en önemli olaylarından biridir. Komşusu olan Türkiye için ayn bir öneme sahiptir. İkinci Dünya Savaşı'nın ardından SSCB'nin Doğu Anadolu'dan toprak ve Boğazlar' dan üs istekleri nedeniyle SSCB ile Türkiye arasındaki ilişkiler bozulmuştur. Bu çalışmada, 1953-1964 yıllan arasında SSCB- Türkiye ilişkilerinin yemden“normalleşmesi”süreci incelenmektedir. İnceleme üç boyutludur. Uluslararası sistem boyutunda bakıldığında, ilişkiler Soğuk Savaş koşullarında bir süper devletle, karşı bağlaşmaya üye bir devlet arasında geçmektedir. Bölgesel boyutta, ilişkiler iki süper gücün etkinliklerini arttırmayı amaçladıkları Ortadoğu'da geçmektedir. Bu iki boyut ele alınmaksızın, üçüncü boyut olan ikili düzeydeki ilişkileri açıklamak çok güçtür. Stalin'in ölümünün ardından iktidara gelen“kollektif yönetim”, 1953 'ten başlayarak fiilen, 1956'dan sonra resmen bans içinde birarada yaşama siyasası izlemiştir. Bu çerçevede, 30 Mayıs 1953'te Türkiye'den isteklerini geri çektiğini açıklamış, ilişkileri iyileştirme girişimlerinde bulunmuştur. Buna karşılık, blok siyasası izleyen Türkiye, Balkan ve Bağdat Paktlan'nın kurulmasında etkin rol oynamıştır. Ellili yılların ikinci yansında, çevreleme siyasasına Ortadoğu'dan gelen tepki nedeniyle yaşanan Suriye ve Irak bunalımlan ikili ilişkilerde gerginliğe yol açmıştır. Türkiye'de askerî üslerin kurulması ve bu üslere nükleer silâhlar yerleştirilmesi ilişkileri olumsuz yönde etkileyen diğer unsurlar olmuştur. 1962' de yaşanan Küba bunalımının ardından Soğuk Savaş' taki yumuşama ve Türkiye'deki nükleer silâhların kaldırılması, 1964'te Kıbns sorunundaki gelişmelerle birlikte iki ülke arasındaki ilişkilerin yeniden“normale”dönmesine yol açmıştır.Çalışmada, 1953-1964 yıllan arasında SSCB ile Türkiye arasındaki ilişkilerin“normalleşmesi”sürecinde, uluslararası sistemdeki değişim ve bunun bölgesel yansımalarının ikili ilişkilerin seyrinde belirleyici rol oynadığı sonucuna varılmıştır.

Özet (Çeviri)

Summary The Soviet experience is one of the most important events in world history. It was much more important for her neighbour, Turkey. After the Second World War, relations between the USSR and Turkey deteriorated, due to Soviet demands on Eastern Anatolian territory and military bases on the Straits. The“re-normalising”process of relations between the USSR and Turkey is examined in this study. The subject has been analysed at three levels. At the international level, relations were between one of the superpowers and its neighbour, belonging to another alliance under Cold War conditions. At the regional level, relations were took place in the Middle East, where two superpowers competed in order to increase their influence in the area. It is difficult to analyse the third dimension, bilateral one, without the examination of first two.“The collective leadership”, which came to power after Stalin's death, has followed the policy of“coexistence in peace”in fact after 1953, officially after 1956. In this context, it dropped its above mentioned demands from Turkey and tried to improve bilateral relations. However, following bloc policy, Turkey has played an important role in the foundation of the Balkan and Baghdad Pacts. In the second half of the fifties, the Syrian and Iraqi crises, which stemmed from the reaction to containment policy from the Middle East, have led to tension in bilateral relations. The establishment of military bases and the settlement of nuclear arms in Turkey were other components, which affected relations negatively. Detente in the Cold War and dislocation of nuclear arms from Turkey after the Cuban crisis in 1962, in company

Benzer Tezler

  1. 1945 sonrasında Avrupa güvenliği yapılanmaları ve Türkiye'nin rolü

    European Security structurals and Turkish role after 1945

    İRFAN MESUT KÖROĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Uluslararası İlişkilerGazi Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OSMAN METİN ÖZTÜRK

  2. Türkiye'de kalkınma ve işbirliği dış yardımlarının kurumsallaşması

    Institutionalization of development and cooperation foreign aids in Turkey

    SÜLEYMAN ŞAHİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Uluslararası İlişkilerAtılım Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. POYRAZ GÜRSON

  3. Uluslararası aktörler bağlamında Azerbaycan'ın güvenliği

    Security of Azarbaijan in the context of international actors

    HİKMET MEMMEDOV

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Uluslararası İlişkilerEge Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. SİRET HÜRESOY

  4. 1990 sonrası dönemde Güney Kafkasya'da yaşanan gelişmeler: Aktörlerin güvenlik anlayışlarının neorealizm çerçevesinde analizi

    Developments in the South Caucasus in the post-1990 period: An analysis of the actors' understanding of security within the framework of neorealism

    OSMAN GÜNDÜZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Uluslararası İlişkilerSakarya Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SİBEL AKGÜN

  5. Rusya federasyonu'nun Transkafkasya'ya yönelik dış politikasının Türkiye'ye etkileri

    The effects of Russian Federation's foreign policy regarding transcaucasus to Turkey

    AHMET SAPMAZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Uluslararası İlişkilerHarp Akademileri Komutanlığı

    Strateji ve Stratejik Araştırmalar Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET GÜNER SAYAR