Geri Dön

Kranial MR görüntülemelerinde sfenooksipital sinkondroz eklemin yaşa göre kapanma derecesinin adli tıbbi yaş tayininde kullanılabilirliğinin değerlendirilmesi ve antiepileptik ilaç kullanımının kapanma zamanını etkileyip etkilemediğinin araştırılması

Evaluation of the availability of the closure of the sfenooccipital synchondrosis joint by agein cranial MR imagings and influence of antiepileptic drug use on closing time

  1. Tez No: 818357
  2. Yazar: ELİF ASENA ÖZÇELİK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. GÜROL CANTÜRK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Adli Tıp, Forensic Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: adli yaş tayini, manyetik rezonans görüntüleme, sfenooksipital sinkondroz, kimliklendirme, kemik yaşı, forensic age estimation, magnetic resonanse imaging, sfenooccipital synchondrosis, identification, bone age
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Adli Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 68

Özet

Amaç: Yaş tahmini adli tıp uygulamalarının başında gelen kimliklendirmenin önemli bir parametresidir. Günümüzde radyolojik görüntüleme yöntemleri ile yaş tahmini yapılmasına dayanan çalışmalara ağırlık verilmektedir. Direkt grafilerden daha detaylı görüntü sunan bilgisayarlı tomografi, radyasyon maruziyeti nedeni ile etik olarak sorgulanmakta bu sebeple son zamanlarda manyetik rezonans görüntüleme yöntemi ile yaş tahmini çalışmaları ön plana çıkmaktadır. Sfenooksipital sinkondroz eklem literatürde direkt grafi ve bilgisayarlı tomografi ile birçok kez incelenmiş, manyetik rezonans görüntüleme ile de değerlendirilebileceği bildirilmiştir. Çalışmamızda sfenooksipital sinkondroz eklem manyetik rezonans görüntüler üzerinden değerlendirilmiş ve adli tıbbi yaş tahmininde kullanılabilirliğini sorgulanmıştır. Ayrıca antiepileptik ilaç kullanımını olan bireylerin sağlıklı popülasyondan farklılık gösterip göstermediği de değerlendirilmeye çalışılmıştır. Gereç ve Yöntem: İlgili sfenooksipital sinkondroz eklem bölgesini değerlendirmek için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı tarafından 2015-2021 yılları arasında çekilmiş kranial manyetik rezonans görüntülemeleri retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Yaş aralığı 8-25 olarak belirlenmiş, dahil edilme kriterlerini sağlayan bireylerin görüntüleri T1 sekansında midsagittal kesitte incelenmiştir. Çalışmaya 562 kadın, 504 erkek olmak üzere toplam 1066 görüntüleme dahil edilmiştir. 1066 görüntülemenin 180 tanesi antiepileptik kullanan olgulara aittir. Sfenooksipital sinkondroz eklemi değerlendirmek için Powell ve Brodie'nin tanımladığı, Bassed ve arkadaşlarının modifiye ettiği 5 evreli tanımlama sistemi kullanılmıştır. Bulgular: Çalışmamızda 5 evreli olarak çalışılan sfenooksipital sinkondroz eklemin kapanması sonucunda elde edilen verilere göre sağlıklı popülasyonda 8 yaşında her iki cinsiyette de eklemin tamamen açık olduğu, ilk kapanma bulgusunun (evre 2) her iki cinsiyette de 9 yaşında görüldüğü, kadınlarda en geç 16, erkeklerde 19 yaşında eklemin tamamen açık (evre 1) görüldüğü, yarım kapanmayı temsil eden evre 3'ün kadınlarda 11-17 yaşları arasında, erkeklerde 12-17 yaşları arasında görüldüğü, en erken tam kapanmanın (evre 4) kadınlarda 12, erkeklerde 13 yaşında görüldüğü, kadınlarda 18 yaş ve üzerinde, erkeklerde 20 yaş ve üzerinde bütün olgularda eklemin tamamen kapalı (evre 4 ve 5) olduğu tespit edilmiştir. Antiepileptik ilaç kullanımı olan grupta ise her iki cinsiyette 8-10 yaşlarında eklemin tamamen açık (evre 1) olduğu, ilk kapanma bulgusunun (evre 2) kadınlar ve erkeklerde 11 yaşında görüldüğü, hala açık (evre 3) en geç yaşın kadınlarda 17, erkeklerde 18 yaş olduğu, kadınlarda 18 yaş ve üzerinde eklemin tamamen kapalı (evre 4 ve 5) olduğu tespit edilmiştir. Yaş ve evre arasında pozitif yönde güçlü korelasyon saptanmıştır. Erkeklerde sağlık durumu değişkeni anlamsız, kadınlarda ise zayıf ilişkili bulunmuştur. Ayrıca popülasyonun geneli değerlendirildiğinde; erkekler için evredeki her bir artışın 2,671 yılı (%95 güven aralığında 2,648-2,873) gösterdiği, burdan yola çıkılarak yaş=7,667+2,761xEvre denklemi oluşturulmuştur. Kadınlar için bu değerlerin 2,846 yıl (%95 güven aralığında 2,730-2,962) olduğu görülmüş yaş=6,479+2,846xEvre denklemi oluşturulmuştur. Sonuç: Adli tıbbi açıdan yaş tahmininde farklı yöntemler ile yapılan değerlendirmelerin artırılması ve multidisipliner yaklaşımlar ile hata payı en aza indirgenmelidir. Sfenooksipital sinkondroz eklemin MR görüntülemelerinden yola çıkılarak %95 güven aralığında yaş tahmini yapılabilir. Yine de uç olguların da bulunduğu göz ardı edilmemelidir. Daha büyük örneklemler ile sosyoekonomik düzey, boy-kilo, ırk gibi kemik yaşını etkilediği bildirilen verilerin de göz önüne alındığı çalışmalara ve kronik hastalıkların etkisinin gösterildiği çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır.

Özet (Çeviri)

Objective: Age estimation is an important parameter of identification, which is one of the primary applications of forensic medicine. The emphasis on age estimation studies employing radiological imaging methods has increased in recent years. Due to the ethical concerns about radiation exposure raised by computed tomography, which offers more comprehensive images than x-rays, studies on age assessment using magnetic resonance imaging have lately gained attention. The sphenooccipital synchondrosis joint has been studied multiple times in the literature using CT and x-rays, and it has been reported that MRI can also be used to assess it. In our study, sphenooccipital synchondrosis joint was examined on MRI and its applicability in forensic medicine age estimation was evaluated. Additionally, it was also investigated whether antiepileptic drug users differed from the general population. Materials and Methods: To study the involved sphenooccipital synchondrosis joint region retrospectively, cranial magnetic resonance images obtained by the Department of Radiology at the Ankara University Faculty of Medicine between 2015 and 2021 were assessed. The age range was determined as 8–25, and the images of individuals who met the inclusion criteria were examined in the T1 sequence and midsagittal section. A total of 1066 images were included in the study, of which 562 were of women and 504 were of men. 180 out of 1066 images belonged to individuals who use antiepileptic medication. To evaluate the sphenooccipital synchondrosis joint, the 5-stage definition system defined by Powell and Brodie and modified by Bassed et al. was used. Results: According to the information obtained from our study's 5 stage examination of the sphenooccipital synchondrosis joint closure; it was determined that in the healthy population the joint was completely open in both genders at the age of 8 years, the first sign of closure (stage 2) was observed in both genders at the age of 9 and the latest age at which the joint is completely open (stage 1) was 16 in women and 19 in men. It was also discovered that stage 3, which represents half closure, occurs between the ages of 11-17 in women and between the ages of 12-17 in men. Additionally; the earliest complete closure (stage 4) was observed at the age of 12 in women and at the age of 13 in men, and the joint was completely closed (stages 4 and 5) in all instances aged 18 years and over in women and 20 years and over in men. In the group with antiepileptic drug use, the joint was completely open (stage 1) at the age of 8-10 years in both sexes, and the first sign of closure (stage 2) was seen at the age of 11 in both women and men. Also, the latest age at which the joint is still open (stage 3) was 17 years in women and 18 years in men, and that the joint was completely closed (stage 4 and 5) in women above the age of 18. Age and stage were shown to be strongly positively correlated. The variable of health status was found to be insignificant in men and weakly associated in women. In addition, when the general population was evaluated, it was revealed that each increase in the stage for men demonstrated 2,671 years (2.648-2,873 in the 95% confidence interval), and the equation“age=7,667+2,761xStage”was developed based on this information. For women, this value was discovered to be 2,846 years (2.730-2,962 in the 95% confidence interval) and the age=6.479+2.846xStage equation was created. Conclusion: In terms of age estimation in forensic medicine, the margin of error should be minimized by increasing the evaluations done with a variety of techniques and multidisciplinary approaches. Based on MR imaging of the sphenooccipital synchondrosis joint, the age can be estimated with a 95% confidence interval. However, it should not be disregarded that there are extreme cases. There is a need for studies with a larger sample size, studies that demonstrate the impact of chronic diseases, and studies that take into account information like socioeconomic status, height-weight, and race, which are reported to have an impact on bone age.

Benzer Tezler

  1. Baş ağrısı yakınması ile gelen hastalarda çekilen beyin MRG' de nonspesifik ak madde lezyonları saptanan ve saptanmayan hastalarda baş ağrısı özelliklerinin karşılaştırılması

    Comparison of headache characteristics in patients with and without nonspecific white matter lesions detected in brain mri performed in patients presenting with headache complaints

    ÇAĞATAY ŞENOL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    NörolojiAnkara Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. CANAN YÜCESAN

  2. Klinik izole sendrom ve multiple skleroz hastalarında kognitif fonksiyon bozuklukların nörofizyolojik, nöropsikolojik testler ve nöroradyolojik olarak değerlendirilmesi

    Evaluation of cognitive deficits with neurophysiologial, neuropsychiatric and neuroradiological measures in patients with clinical isolated syndrome and multiple sclerosis

    AYÇİN YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    NörolojiUludağ Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. Ö. FARUK TURAN

    PROF. DR. MUSTAFA BAKAR

  3. Hemifasiyal spazm tanılı hastalarda akustik refleks ve serebral lateralizasyonun değerlendirilmesi

    Evaluation of acoustic reflex and cerebral lateralization in patients diagnosed with hemifacial spasm

    İREM BAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Kulak Burun ve BoğazSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. UFUK EMRE

  4. Anti-miyelin oligodendrosit glikoprotein (anti-mog) ilişkili demiyelinizan hastalıklarda manyetik rezonans görüntüleme özellikleri

    Magnetic resonance imaging characteristics in anti-myelin oligodendrocyte glycoprotein (anti-mog) related demyelinating diseases

    BATUHAN SELÇUK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    NörolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. BURCU YÜKSEL

  5. Arteriyel stiffness ile lökoariozis şiddeti ve nörokognitif fonksiyonlar arasındaki ilişki

    Relation between arterial stiffness, neurocognitive functions and leukoaraiosis intensity

    GÖKHAN KOYUNCU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    NörolojiAfyon Kocatepe Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. SERDAR ORUÇ