The economic and population geography of the Bursa region, 1820-1870
Bursa bölgesinin iktisadi ve nüfus coğrafyası, 1820-1870
- Tez No: 824593
- Danışmanlar: PROF. DR. MUSTAFA ERDEM KABADAYI
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Tarih, History
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2023
- Dil: İngilizce
- Üniversite: Koç Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 553
Özet
Bu tez, Osmanlı ekonomisinin farklı bölgelerin toplamı olduğunu kabul eder ve Kuzeybatı Türkiye'deki Bursa bölgesinin (sancağının) ekonomik ve nüfus coğrafyasını 1820-1870 yılları arasında nicel ve nitel olarak inceler. İktisadi kalkınmanın bölgesel dinamiklerinin sebepleri ve boyutları tarihsel iktisadi coğrafya disiplininin önemli çalışma alanlarından biri haline gelmiştir. Ancak Osmanlı İmparatorluğunun ekonomik ve nüfus tarihini mekânsal olarak ve bölgesel gelişim perspektifinden inceleyen çalışmalar azdır. Osmanlı iktisadi ve nüfus mikro verilerinin uzun süre araştırmacılara açılmaması veya yetersiz kullanılmasının yanı sıra, mevcut iktisat tarihi literatürünün konsolosluk raporlarına dayanan ve dış ticarete odaklanan anlatısı da bölgesel dinamiklerin incelenmesine engel teşkil etmiştir. Bu tez, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki ekonomik gelişmenin ve nüfus özelliklerinin mekânsal ve zamansal yönlerine odaklanan bölgesel boyuttaki ilk çalışmadır. Günümüz Bursa iline karşılık gelen Bursa bölgesine odaklanır; bu bölge, yaklaşık %90'ı köylerde yaşayan, çeşitli etnik-dini cemaatleri bünyesinde barındıran farklı coğrafi yapılara ve zengin biyoçeşitliliğe sahip bir bölgeydi ve bu, çok çeşitli geçim sistemlerinin ortaya çıkmasına yol açtı. Bölgeye başkentlik eden Bursa şehri, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki en büyük ve mesleki yapısı en çeşitli olan şehirlerden birisiydi ve önemli bir ticari ve idari merkez olarak günümüze kadar ulaştı. Bursa bölgesi, mevcut literatürde genellikle kent merkeziyle neredeyse eşanlamlı olarak temsil edilmiş ve özellikle de ham ipek ve ipekli kumaşların üretim merkezi olarak öne çıkmıştır. Özellikle 1820 sonrasında yerli ipek endüstrilerinin hızla sanayisizleşmesi ve küresel kapitalist ekonomi ağlarına eklemlenmesi Bursa'yı kapitalizmin diğer bir taşrası olarak betimlenmesine sebep olmuştur. Elbette, özellikle de şehirde sayıları hızla çoğalan ipek filatürlerinin gittikçe artan koza ihtiyacı çoğu hanenin refahı için önemliydi ve Bursa bölgesi görünürde ipek dışında uluslararası ticarete doğrudan katılmıyordu. Öte yandan, kozacılık ve ham ipek üretimi kısa vadeli, mevsimsel bir uğraştı ve hanelerin halihazırda uğraştığı geniş bir ekonomik faaliyet yelpazesine sadece iyi bir nakdi katkı sağlıyordu. Bu tez, bir sektörü veya bir yeri izole etmek yerine, Bursa'nın ekonomik ve nüfus dinamiklerinin seyrinin 1820-1870 yılları arasındaki, yani dünya ekonomisine entegrasyonun ve sanayisizleşmenin en yoğun hissedildiği zamanlardaki, bölgesel, alt-bölgesel, kentsel ve kırsal düzeydeki panoramasını çizer. Orta-ondokuzuncu yüzyıl mikroverilerini- yani, Osmanlı nüfus, temettuat, ve tereke defterlerini ve mezar taşlarını – kullanır ve bu verileri şimdiye kadar elden geçmemiş arşiv belgeleri, British Parliamentary Papers içinde bulunan İngiliz konsolosluk raporlarını, ve İngilizce, Almanca, Fransızca, Yunanca ve Bulgarca seyahatnamelerle birlikte harmanlar. Bölgesel ekonominin ve onu etkileyen altyapısal, çevresel, ve sosyoekonomik faktörlerin (tarım teknolojisinden salgın hastalıklara, doğal afetlerden ve zorunlu askerliğin etkisine kadar) kapsamlı nicel ve nitel belgelenmesinin dışında, tez ayrıca nüfus özelliklerini (özellikle etnik-dini kimlik, nüfus yoğunluğu ve hane halkı büyüklüğü) ve bölgeye yapılan göçlerin etkilerini detaylıca analiz ederek 50 yıl boyunca izler. Makro bulguları tamamlamak ve daha da karmaşıklaştırmak amacıyla, bu tez Batıda tarihsel demografi alanında yarım yüzyıldan fazla bir süredir kullanılan“Tarihi Yaşam Seyri”(TYS) perspektifini Osmanlı tarihçiliğine uygular ve bölgesel dinamiklerin incelenmesini nicelik ve nitelik açısından kıymetlendireceğini savunur. TYS, yöntem olarak bireyleri ve hane halkını çeşitli kaynaklardan ve zamanlardan gelen mikroverilerde tespit edip uç uca ekleyerek yaşam seyirlerini oluşturur. Elde edilen yaşam seyirlerinden oluşan veritabanları pek çok farklı fenomenin gözlemlenmesi ve hipotezlerin oluşturulması veya test edilmesi için paha biçilmez bir kaynak sağlar. Bu tez, Osmanlı çalışmalarında ilk defa, nüfus, temettuat, ve tereke defterlerini, mezar taşlarını ve mümkünse ek malzemeyi bağlayarak bireysel ve hane halkı biyografileri oluşturur. Bu yöntem, sadece daha önce bilinmeyen kişilerin TYS biyografilerini yazmaya olanak tanımakla kalmaz, aynı zamanda çeşitli mikro veri kaynaklarını kendi içlerinde çapraz doğrulamayı ve uyumluluklarını kontrol etmeyi de mümkün kılar. Diğer yandan da tezin ilk yarısını oluşturan makro düzeydeki (bölgesel, kaza veya köy/mahalle/şehir/kasaba bazındaki) bulgular mikro düzeydeki TYS biyografilerine maddi, çevresel, sosyal, kültürel, sembolik ve politik bağlamları sağlar. Bulguları mekânsallaştırmak ve görselleştirmek için çalışma, ekonomik ve nüfus coğrafyasının makro ve mikro düzeylerindeki analizler için ArcGIS ve QGIS yazılımlarını kullanır. (1943 Alman ordusunun ürettiği detaylı haritalara dayanan) kara yolu taşıma ağı, toprak kalitesi, ve SRTM uydu yükseklik haritası gibi çeştli coğrafi veriler sadece mekânsal analizlere katkıda bulunmaz, aynı zamanda mikro verilerin açıklama gücünü de artırır. Böylelikle tez, tarihi geo-mekansal bir bilim olarak düşünmenin de önünü açar.
Özet (Çeviri)
This thesis acknowledges that the Ottoman economy was the sum of its regions and quantitatively and qualitatively examines the economic and population geography of the Bursa district (sancak) in northwestern Turkey between 1820-1870. The causes and extent of regional divergence in economic development is a key concern of historical economic geography. Due to the long unavailability and underutilization of Ottoman economic and population microdata and heavy reliance on consular reports concerned with imports and exports, the Empire's economic and population history has not been examined from a spatially distinct regional development perspective. The thesis marks a significant contribution as the first study focusing on the spatiotemporal aspects of economic development and population characteristics of a region in the Ottoman Empire. It focuses the Bursa district, corresponding to present-day Bursa province, which had a large multi-ethnic, multi-religious population with close to 90% rural inhabitants and rich and varied biodiversity and geophysical properties that gave rise to a great diversity of livelihood systems. Its urban center was one of the largest and most occupationally diverse towns in the Ottoman Empire. As a commercially and administratively important and cosmopolitan district commonly identified with its urban center, Bursa stands out as a silk manufacturing stronghold in the existing literature. The domestic silk industries' rapid deindustrialization and incorporation into the capitalist economy after 1820 resulted in Bursa's portrayal as just another periphery of capitalism. Surely, sericulture was essential to the well-being of most households, especially due to the increasing cocoon needs of the rapidly mushrooming silk factories in the city, and the region did not practically directly participate in international trade except for silk. On the other hand, sericulture was a short-term, seasonal endeavor that complemented a wide range of other economic activities. Instead of singling out a sector or a locality, the present thesis adopts a holistic view and offers a comprehensive survey of continuity and change, stability and dynamism, and unity and diversity in Bursa's economic and population trajectory at the regional, subdistrict, urban, and rural levels between 1820-1870, or during the years when the shocks of incorporation into the world economy and deindustrialization were felt most intensely. It utilizes mid-nineteenth-century Ottoman microdata – namely, Ottoman population (nüfus) registers, tax (temettuat) surveys, inheritance inventories (tereke), and tombstones - in conjunction with hitherto unused archival documents, British Parliamentary Papers, and English, German, French, Greek, and Bulgarian travelogues. Besides a comprehensive quantitative and qualitative documentation of the regional economy and its infrastructural, environmental, and socioeconomic determinants, ranging from agricultural technology to the impact of epidemics, natural disasters, and military conscription, the thesis also covers population characteristics (especially ethnoreligious identity, population density, and household size) and migration over the 50 years. To complement and complicate the macro findings, which occupy the first half of the present study, the thesis introduces the“Historical Life Course”(HLC) perspective that has been used in western historical demography for over half a century and can tremendously benefit Ottoman historiography by quantitatively and qualitatively portraying regional trajectories. HLC requires the creation of longitudinal databases created from linked individual microdata to observe phenomenon throughout the life courses of individuals and households. For the first time in Ottoman studies, this thesis creates individual and household biographies by linking population registers, tax surveys, inheritance inventories, tombstones, and available supplementary archival material. Not only does this method allow for writing life course biographies of previously unknown people, but it also enables the cross-verification of the various microdata sources and checking their compatibility. Macro level analyses, be it at the regional, district, or quarter/village level, supply the material, environmental, social, cultural, symbolic, and political contexts. To spatialize and visualize the findings, the study employs ArcGIS and QGIS software for analyses of economic and population geography at macro and micro-level. Geographic data, such as overland road transport network (extracted from a georeferenced 1943 map produced by the German military staff), soil quality, and SRTM elevation data, not only supplements the spatial analyses but also enhances the explanatory power of the microdata. This way, the thesis allows for the reconceptualization of history as a geospatial science.
Benzer Tezler
- Şeriyye Sicillerine göre Osmanlı'nın son döneminde Beypazarı (1880-1913)
Beypazarı in the last period of the Ottoman Empire according to the Court Registers (1880-1913)
HİCRAN BAYRAKCI
Doktora
Türkçe
2024
TarihAnkara Yıldırım Beyazıt ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SIDDIK ÇALIK
- Orhaneli ve çevresinde geleneksel konut mimarisinin analizi ve koruma sorunları
Analysis of traditional housing architecture and conservation problems in Orhaneli and its surroundings
ZAHİDE SENA GÜNEŞ KAYA
Doktora
Türkçe
2023
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. KEMAL KUTGÜN EYÜPGİLLER
- Türkiye'de Avrupa Birliği ile bütünleşme sürecinde mekansal organizasyonun dönüşümü ve Edirne - Ankara aksı
The Transformation of spatial organization in Turkey through the integration process with the European Union and Edirne - Ankara
METE BAŞAR BAYPINAR
Yüksek Lisans
Türkçe
2003
Şehircilik ve Bölge Planlamaİstanbul Teknik ÜniversitesiBölge Planlama Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLDEN ERKUT
- Türkiye'de prefabrikasyon sanayii'nin yer seçim kararlarının incelenmesi
Başlık çevirisi yok
GÜLER İLBAY ( AGRO )