Geri Dön

Çocuk nefrolojisi bilim dalında 2005-2021 yılları arasında izlenen 0-18 yaş arası böbrek biyopsisi yapılan hastaların etyolojik, klinik ve demografik karakteristiklerinin tanımlanması

Defining the etiological, clinical and demographic characteristics of patients aged 0-18 years who went kidney biopsy in the department of pediatric nephrology between 2005-2021

  1. Tez No: 833664
  2. Yazar: ALİ KEMAL GÖRÜK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ELİF BAHAT ÖZDOĞAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Perkütan böbrek biyopsisi, tanı, etyoloji, glomerulonefrit, perinefrik hematom, çocuk, Percutaneous kidney biopsy, diagnosis, etiology, glomerulonephritis, perinephric hematoma, children
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Karadeniz Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Eğitimi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 131

Özet

Giriş ve Amaç: Çalışmamızda, Bilim Dalımızda izlenen ve böbrek biyopsisi yapılan hastaların demografik özellikleri, renal hastalıkların histopatolojik tanıya dayalı görülme sıklığı, klinik ile histopatolojik bulgular arasındaki ilişki ve böbrek biyopsisine bağlı komplikasyonların değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Olgular ve Yöntem : KTÜ Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji Bilim Dalında retrospektif olarak yapılan çalışmaya, 2005-2021 yılları arasında perkütan böbrek biyopsisi yapılan ve klinik bilgilerine ulaşılabilen 0-18 yaş arası hastalar alındı. Malignite, kitle ya da metastaz nedeniyle böbrek biyopsisi yapılan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Hastalara ait bilgiler, biyopsi endikasyonları ve patoloji sonuçları hasta dosyaları ve bilgisayar tabanlı hasta veri sisteminden incelenerek öğrenildi. Hastaların; cinsiyeti, yaşı, klinik özellikleri, biyopsi endikasyonları, histopatolojik sonuçları ve laboratuvar değerleri kaydedildi. Bu sonuçlar kendi içinde ve literatürle karşılaştırmalı olarak değerlendirildi. Bulgular: On yedi yıllık dönemde 140 hastaya 177 adet perkütan böbrek biyopsisi yapıldığı görüldü. Çalışmamızda nativ ve transplant böbrek biyopsi endikasyonları ve sonuçları ile birlikte değerlendirildi. Yapılan biyopsilerin 172'si (%97) nativ böbrek, 5'i (%3) transplant böbrek biyopsisi idi. Öncelikle 140 hastanın ilk biyopsi verileri analiz edildi. Tekrarlayan biyopsiler de ikinci, üçüncü ve dördüncü böbrek biyopsisi histopatoloji sonuçları diye ayrıca değerlendirilmiştir. Hastaların 72'si (%51,4) kız, 68'i (%48,6) erkek idi. Kızların yaş ortalaması 10,4±4,5, erkeklerin yaş ortalaması 10,6±4,6 ve tüm hastaların yaş ortalaması 10,5±4,5 idi. Biyopsi endikasyonları, en sık nefrotik sendrom (%25,7) idi. Takiben ABH (%18,6) ve üçüncü sırada AİAB (%16,4) sebebi ile biyopsi yapılmıştı. Çalışmamızda, böbrek biyopsilerinin histopatolojik sonuçları değerlendirildiğinde %50 ile en sık primer glomerüler hastalıkların olduğu tespit edilmiştir. Bu gruptaki en sık histopataolojik tanı ise MezPGN (%22,1) iken ikinci en sık tanı ise IgAN (%10,7) idi. Bunları sırasıyla MPGN (%7,1), FSGS (%4,3) gibi hastalıklar takip etmektedir. Çalışmamızda ikinci en sık ikinci histopatolojik tanı grubu olan sekonder glomerüler hastalıklar saptanmıştır. Bu grupta yer alan LN (Lupus nefriti) (%3) ve IgA vasküliti nefriti (%3) idi. Çalışmamızda ile %12,2 üçüncü sıklıkla tubulointerstisyel hastalıklar saptandı. Perkütan böbrek biyopsisini takiben klinik olarak anlamlı olarak kabul edilen 10 mm ve üzerindeki perinefrik hematom hastaların %15'inde saptandı. Olguların büyük çoğunluğunda istirahat dışı bir müdahaleye ihtiyaç olmadı. İşlem esnasında ve sonrasında nefrektomi, solunum arresti, ölüm gibi ciddi bir komplikasyon görülmedi. Sonuç: Böbrek biyopsisi çocuk ve ergenlerde uzun yıllardan beri kullanılan etkili bir tanı yöntemidir. Birçok böbrek hastalığında prognostik değer sağlar ve tedavi seçeneklerinde yol gösterir. Çalışmamızı içeren 17 yıllık süreçte bölümümüzde izlenmekte olan çocuklarda yapılan perkütan böbrek biyopsileri, tanıya, tedavi planına ve prognozun ön görülmesine katkıda bulunan güvenli minimal invaziv bir tetkik olarak değerlendirilmiştir.

Özet (Çeviri)

Introduction and Objective: In our study, we aimed to evaluate the demographic characteristics of the patients who were followed up in our Department and underwent kidney biopsy, the frequency of renal diseases based on histopathological diagnosis, the relationship between clinical and histopathological findings, and complications related to kidney biopsy. Cases and Methods : Patients aged 0-18 years, who underwent percutaneous kidney biopsy between 2005-2021 and whose clinical information was available, were included in the retrospective study conducted at KTU Faculty of Medicine, Department of Pediatric Nephrology. Patients who underwent kidney biopsy due to malignancy, mass or metastasis were excluded from the study. Information about the patients, biopsy indications and pathology results were obtained by the patient files and computer based patient data system. Patients; gender, age, clinical features, biopsy indications, histopathological results and laboratory values were recorded. These results were evaluated and compared with in the groups and similar published datas. Results: It was observed that 177 percutaneous kidney biopsies were performed on 140 patients in a seventeen-years period. In our study, native and transplant kidney biopsy indications and results were evaluated together. Of the biopsies performed, 172 (97%) were native kidneys and 5 (3%) were transplant kidney biopsies. Primarily, the first biopsy data of 140 patients were analyzed. Repeated biopsies were also evaluated as second, third and fourth kidney biopsy histopathology results. 72 (51.4%) of the patients were girls and 68 (48.6%) were boys. The average age of girls was 10.4±4.5, the average age of boys was 10.6±4.6, and the average age of all patients was 10.5±4.5. The most common indication for biopsy were nephrotic syndrome (25.7%), AKI (18.6%), asymptomatic urinalysis abnormalities (16.4%), subsequently. When the histopathological results of kidney biopsies were evaluated, it was determined that primary glomerular diseases (%50) were the most common diagnosis. The most common histopathological diagnosis in this group were MesPGN (22.1%), IgAN (10.7%), MPGN (7.1%), and FSGS (4.3%), subsequently. Secondary glomerular diseases was the second most common histopathological diagnosis group. Included diseases in this group were LN (Lupus nephritis) (3%) and IgA vasculitis nephritis (3%). Tubulointerstitial diseases were detected thirdly (12.2%). All patients were evaluated via USG for hemorrhagic complications, 24 hours after biopsy. Clinically significant perinephric hematoma (>10 mm), were detected in 15% of the patients. In the vast majority of cases were followed up only resting. There were no serious complications such as surgical intervention, nephrectomy, respiratory arrest, or death during and after the procedure. Conclusion: Percutaneous kidney biopsy is an effective diagnostic method that has been used in children and adolescents for many years. It provides prognostic value in many kidney diseases and guides treatment options. In the our 17 years study period, we evaluated that kidney biopsy is a safe and minimally invasive procedure moreover contributes to diagnosis, treatment plan and prediction of prognosis.

Benzer Tezler

  1. IgA nefropatisi ve IgA Vasküliti (Henoch-Schönlein purpura) Nefriti biyopsi tanılı çocukların klinikopatolojik özelliklerinin ve prognoza etki eden faktörlerin incelenmesi

    Investigation of clinicopathological features and prognostic factors in children with biopsy diagnosis of IgA Nephropathy and IgA Vasculitis (Henoch-Schönlein purpura) nephritis

    OSMAN METE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    NefrolojiHacettepe Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. REZAN TOPALOĞLU

  2. Kronik böbrek yetmezlikli hastalarımızın değerlendirilmesi

    Evaluation of our patients with chronic renal failure

    ZEHRA NİHAN COŞKUN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıNecmettin Erbakan Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BÜLENT ATAŞ

  3. Trakya bölgesindeki Henoch Schönlein purpura tanılı çocukların on yıllık izlem sonuçları

    Ten year follow-up results of children diagnosed with Henoch Schönlein purpura in Trakya region

    AYŞEGÜL ÖRENCİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıTrakya Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EMİNE NEŞE ÖZKAYIN

  4. Hipertansif çocukların yaşam içi kan basıncı izleminde 15 yıllık deneyim

    15 years experience in ambulatory blood pressure monitoring (ABPM) of hypertensive children

    MUSTAFA ŞAPCIOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİnönü Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YILMAZ TABEL

  5. Ailesel epilepsi ve/veya mental motor retardasyonlu çocuklarda klinik, laboratuvar ve pedigri incelemeleri

    Examinations of clinical, laboratory and pedigrees in children with familial epilepsy and/or mental motor retardation

    FESİH AKTAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıYüzüncü Yıl Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HÜSEYİN ÇAKSEN