Geri Dön

Ultrasonografi ile üç ayrı noktadan ölçülen epiglot derinliğinin zor laringoskopiyi öngörme gücü: Prospektif klinik çalışma

Assessment of epiglottic depth at three different points with ultrasound in predicting difficult laryngoscopy: A prospective clinical study.

  1. Tez No: 840201
  2. Yazar: ÇAĞDAŞ SAVRAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ÖZGE KÖNER
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
  6. Anahtar Kelimeler: havayolu ultrasonografisi, zor laringoskopi, zor havayolu, zor entübasyon, cilt-epiglot derinliği
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Yeditepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 131

Özet

Amaç: Çalışmamızın amacı, genel anestezi altında elektif cerrahi yapılacak erişkin hastalarda preoperatif hava yolu ultrasonografisinin zor direkt laringoskopi ve entübasyonu öngörüp öngöremeyeceğini değerlendirmekti. Bu nedenle, zor laringoskopi ve entübasyonu öngörmek için hem klinik hem de ultrasonografik testleri değerlendirdik ve en duyarlı ultrasonografik parametreleri bulmaya çalıştık. Gereç Yöntem: Genel anestezi altında elektif cerrahi planlanan 150 ASA 1-3 yetişkin hastanın hava yolu değerlendirmesi klinik ve ultrasonografi teknikleri ile yapıldı. Olguların cinsiyet, yaş, boy, vücut ağırlığı, vücut kitle indeksi (VKİ), tiromental mesafe, hiyomental mesafe, boyun hareketleri, insizörler arası mesafe, üst dudak ısırma testi sınıfı, modifiye Mallampati skoru, Cormack – Lehane sınıflaması verileri kayıt edildi. Ultrasonografi ile ciltle hiyoid kemik arası mesafe, parasagittal planda üç noktadan ciltten epiglot derinliği, dil kökü derinliği, dil alanı, dil hacmi, nötral ve boyun ekstansiyondayken hiyomental mesafe verileri ölçüldü. Elde edilen ultrasonografi verileri ile klinik havayolu testleri zor (Grup D) ve kolay (Grup E) arasında karşılaştırılarak aralarındaki ilişki incelendi. Gruplar arasındaki karşılaştırmalar Mann-Whitney U, Pearson Chi-Square ve Fisher's Exact testleri ile yapıldı. Bağımsız değişkenlerin, bağımlı değişkenler üzerindeki etkisinin ölçülmesinde çok değişkenli lojistik regresyon modellemesinden yararlanıldı. Ayrıca ROC (Receiver Operating Characteristic) analizi ile kesim noktası, duyarlılık ve özgüllük değerleri hesaplandı, p24 mm], hiyoid üst sınır / THM seviyesi epiglot derinlik oranı [AUC 0,86, duyarlılık %75, özgüllük %81, doğruluk %80; eşik değer>1,32 mm], hiyoid üst sınır seviyesinde epiglot derinliği / boyun çevresi oranı [AUC 0,84; duyarlılık %56; özgüllük %92; doğruluk %84; eşik değer >0,67] ve hiyoid üst sınır / alt sınır epiglot derinlik oranı [AUC 0,82; duyarlılık %84; özgüllük %66; doğruluk %70; eşik değer >1,08] olduğu saptandı. Klinik ve ultrasonografik havayolu değişkenlerinin dahil edildiği ve zor laringoskopi ayırıcı tanısında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde ilişkili olan, 4 adet bağımsız faktör belirlenmiştir. Regresyon analizi sonuçlarına göre, model belirleme katsayısı R2(Nagelkerke)=0.53'tür. Buna göre bağımlı değişkendeki varyansın %53'ünün bağımsız değişkenler tarafından açıklandığı bulunmuş ve modelin %95 güven düzeyinde anlamlı olduğu belirlenmiştir. Sonuç: Çalışmamızda, USG ile parasagital planda 3 ayrı noktadan değerlendirilen cilt-epiglot arası mesafenin zor laringoskopiyi güçlü biçimde öngördüğünü gösterdik. Hiyoid kemik üst sınır hizasından ölçülen epiglot derinliğinin, tüm ultrasonografik değerlendirmeler içinde zor laringoskopiyi en iyi gösteren yöntem olduğu görülmüştür. Zor laringoskopi ayırıcı tanısında klinik ve USG ölçümlerinden oluşturulan modelde 40 yaş üstü, yüksek-orta OSAS riski, hiyoid üst sınır epiglot derinliği, hiyoid üst sınır epiglot derinliği / alt sınır derinliği ve hiyoid üst sınır epiglot derinliği / THM seviyesi epiglot derinliği oranlarının en güçlü zor laringoskopi öngörüsüne sahip olduğu görülmüştür.

Özet (Çeviri)

Objective: The aim of our study was to evaluate whether preoperative airway ultrasonography can predict difficult direct laryngoscopy and intubation in adult patients undergoing elective surgery under general anesthesia. Therefore we evaluated both clinical and ultrasonographic tests to predict difficult laryngoscopy and intubation and sought to find the most sentisitive ultrasonography measurements. Material and Methods: Airway assessment of 150 ASA 1-3 adult patients undergoing elective surgery under general anesthesia was evaluated by means of clinical and ultrasonography techniques. Demographic data, body mass index (BMI), thyromental distance, hyomental distance, neck movements, distance between incisors, upper lip bite test class, Mallampati score, Cormack-Lehane classification were recorded. The distance between the skin and hyoid bone, depth of epiglottis from the skin at three points in the parasagittal plane, thickness of the tongue root, tongue area and volume, neutral and hyomental distance were measured with ultrasonography. The obtained ultrasonography data and clinical airway assessment tests were compared among the difficult (Group D) and easy laryngoscopy groups (Group E) and the relationship between them was examined. Mann-Whitney U test, Pearson Chi-Square test and Fisher's Exact tests were used for the comparisons between groups. Multivariate logistic regression modeling was used to measure the effect of independent variables on dependent variables. In addition, cut-off, sensitivity and specificity values were calculated by ROC (Receiver Operating Characteristic) analysis, p24 mm], ratio of epiglottis depth at upper hyoid border / thyrohyoid membrane level [AUC 0,86, sensitivity %75, specificity %81, cut-off>1,32 mm], ratio of epiglottis depth at upper hyoid border / neck circumference [AUC 0,84; sensitivity %56; specificity %92; cut-off >0,67] and ratio of epiglottis depth at upper hyoid border / lower hyoid border [AUC 0,82; sensitivity %84; specificity %66, cut-off >1,08]. Four independent clinical and ultrasonograpy variables were found to be correlated with difficult laryngoscopy. According to regression analysis, model identification coefficient were R2 (Nagelkerke) = 0.53, which means that 53% of the dependent variable variance could be explained by independent variables. Our model was found to be reliable at confidence interval of 95%. Conclusion: Our study shows that epiglottis depth from the skin evaluated at 3 different levels is a valid criterion in predicting difficult laryngoscopy. Epiglottis depth measured at the level of upper hyoid border was found to be the most sensitive ultrasonography method in predicting difficult laryngoscopy. Clinical and ultrasonography based airway evaluation model revealed that patients over 40 years of age, with moderate and high risk of OSAS, epiglottis depth measured at the upper hyoid border, ratio of epiglottis depth at upper hyoid border / lower hyoid border, ratio of epiglottis depth at upper hyoid border / thyrohyoid membrane level were the most predictive parameters to predict difficult laryngoscopy. Key-words: airway ultrasound, difficult laryngoscopy, difficult airway, difficult intubation, skin-epiglottis depth.

Benzer Tezler

  1. Meme parankiminde kontrastlı manyetik rezonans inceleme ile tespit edilen kitlelerin yeni bir metod olan volume navigasyon tekniğiyle ultrasonografik görüntülemede yerinin tespit edilmesi ve bu teknikle lezyonların yerinin doğru bir şekilde tespit edilebilirliğinin ve yeterliliğinin araştırılması

    Evaluati̇on of feasi̇bi̇li̇ty and accuracy of a new method volume navi̇gati̇on techni̇que for a lesi̇on i̇n breast parenchyma detected by contrast-enhanced magneti̇c resonance i̇magi̇ng and fi̇ndi̇ng lesi̇on locali̇zati̇on i̇n ultrasound usi̇ng thi̇s techni̇que

    FİKRET KÜÇÜKKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Radyoloji ve Nükleer TıpMarmara Üniversitesi

    Dahili Tıp Bilimleri Bölümü

    PROF. DR. MUSTAFA ERKİN ARIBAL

  2. İnguinal herni tamirinde kullanılan klasik yöntemler ile Lichtenstein ve Kugel yama onarımlarından sonra görülebilen ağrı, testiküler volüm değişiklikleri ve seksüel disfonksiyonların karşılaştırılması

    The comparison of pain, testiculer artery volume changings, and sexual dysfunctions after shouldice classical repair, Lichtenstein repair and Kugel repair

    MUSTAFA GİRGİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Genel CerrahiFırat Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. OSMAN DOĞRU

  3. Inguinal herni tamirinde kullanılan klasik yöntemler ile lichtenstein ve kugel yama onarımlarından sonra görülebilen ağrı, testiküler volüm değişiklikleri ve seksüel disfonksiyonların karşılaştırılması

    The comparison of pain, testiculer artery volume changings and sexual dysfunctions after shouldice classical repair, lichtenstein repair and kugel repair

    MUSTAFA GİRGİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Genel CerrahiFırat Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. OSMAN DOĞRU

  4. Jinekolojik laparoskopik operasyonlarda LMA supreme, baska mask LMA ve endotrakeal entübasyonun kafa içi basıncına etkisinin ultrasonografi ile optik sinir kılıf çapının ölçülerek değerlendirilmesi

    Evaluation of optic nerve sheath diameter measurement with the effect of LMA supreme, baska mask LMA and endotracheal intubation on intracranial pressure in gynecological laparoscopic operations

    RAMAZAN KORAY AKBUDAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Anestezi ve ReanimasyonBolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi

    Anesteziyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İBRAHİM KARAGÖZ