Geri Dön

Post-op donör kreatinin yüksekliği olan renal transplantasyon yapılan hastalarda, donöre ait faktörlerin organ ve hasta surveyine etkisinin incelenmesi: Tek merkez deneyimi

Analysis of the effect of donor-related factors on organ and patient survival in renal transplantation patients with high postoperative donor creatinine, department of internal medicine, Gaziantep University, thesis of specialization in medicine,

  1. Tez No: 842895
  2. Yazar: HATİCE ŞEYMA BULUN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. CELALETTİN USALAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nefroloji, İç Hastalıkları, Nephrology, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Renal transplantasyon, donör, organ surveyi, mortalite sebepleri, Renal transplantation, donor, organ survey, causes of mortality
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gaziantep Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 55

Özet

Amaç: Kronik Böbrek Hastalığı (KBH), bütün dünyada sık görülen, morbidite/mortaliteye sebep olan, ülke ekonomilerini zorlayan hastalıkların başında gelmektedir. KBH geri dönüşümsüzdür ve son dönem böbrek yetmezliği geliştikten sonra renal replasman tedavilerine ihtiyaç duyulur. Renal transplantasyon bu tedaviler içinde küratif olan tek tedavidir. Çalışmamızda, renal transplantasyon için donör adayı olan kişilere bağlı faktörlerin alıcıdaki transplante böbreğin surveyine olan etkisini araştırmayı hedefledik. Gereç ve Yöntem: Çalışmada 1 Ocak 2018-15 Haziran 2022 tarihleri arasında Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Organ Nakli Merkezinde yapılan 344 nakile dair bilgiler retrospektif olarak tarandı ve çalışma kriterlerine uygun 232 hasta çalışmaya dahil edildi. Çalışmaya alınan tüm donörlerin demografik verileri, vücut kitle İndeksi (VKİ), nakil öncesi HgA1c, glomerüler filtrasyon hızı (GFH), mikrototalprotein (MTP), renal rezistivite indeksi ve postop taburcu olurken GFH ile alıcıların 1. yılsonundaki böbrek fonksiyon değerlendirmeleri hastane otomasyon sistemi ve hasta dosyalarından tarandı. Bulgular: Çalışmaya alınan donörler, alıcının nakil sonrası 1. yıldaki takiplerindeki serum kreatinin düzeylerine göre iki gruba ayrıldı (Grup 1 (n=154); alıcının 1. yılı serum kreatinin düzeyi 1,4 mg/dl ve altında olanlar, Grup 2 (n=78); alıcının 1.yılı serum kreatinin düzeyi 1,4 mg/dl'nin üzerinde olanlar). Grup 1'de ortalama donör yaşı (Ort±SS: 47,76 ± 13,79), grup 2'den (Ort±SS: 56,2± 11,10) daha düşüktü (p=0,007). Yani donör yaşı ortalaması daha yüksek olan alıcıların 1. yıldaki serum kreatinin düzeyleri daha yüksek ve renal sağkalım daha düşüktü. HLA uyumları açısından değerlendirildiğinde grup 1'de HLA uyum yüzdesi ortalama 45,48 ± 28,54 iken grup 2'de ortalama 62,23 ± 22,59 idi (p=0,007). Gruplar arasında HLA uyumu karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edildi ve beklenenin aksine HLA uyumu yüksek olan grupta renal sağkalım daha kötü idi. Donörlerin preop serum kreatinin ve de GFH değerleri açısından gruplar arasında herhangi bir fark yokken, donörlerin postop taburcu olurken ortalama serum kreatinin düzeyleri grup 2'de daha yüksek iken (Grup 2 vs Grup 1; 1,15 ± 0,36 vs 1,09 ± 0,24) (p=0,044), ortalama GFH değerleri grup 2'de daha düşüktü (Grup 2 vs Grup 1; 68,47 ± 7,61 vs 78,32 ± 3,84) (p=0,026). Postop taburcu olurken ortalama GFH düşük olan donörlerin alıcılarında 1. yıl renal fonksiyonlar daha kötü idi. Donöre ait diğer parametrelerle (Cinsiyet, VKİ, HgA1c, MTP ve renal rezistivite indeksi) alıcılardaki 1. yıl renal fonksiyonlar açısından anlamlı bir ilişki saptanmadı. Sonuç: Sonuç olarak donöre ait operasyon öncesi değerlendirmelerde donör yaşının ve operasyon sonrası donör GFH değerlerinin böbrek nakli alıcılarında ileri dönem renal fonksiyonlar üzerine etkileri olduğunu tespit ettik. Sanılanın aksine HLA uyum yüzdesinin renal fonksiyonlar üzerine etkisi yoktu. Özetle bu bulgular ışığında donör adaylarının değerlendirmelerinde başarılı nakiller için donör adaylarının yaşının ve rutin incelemelerde saptanamayan renal rezerv azlığının daha dikkatle değerlendirilmesi gerekmektedir.

Özet (Çeviri)

Purpose: Chronic Kidney Disease (CKD) ranks among the prevalent diseases worldwide, causing significant morbidity and mortality while imposing a burden on national economies. CKD is irreversible, necessitating renal replacement therapies after the development of end-stage renal failure. Renal transplantation stands as the only curative treatment among these modalities. In our study, we aimed to investigate the impact of donor-related factors on the survey of the transplanted kidney in the recipient for renal transplantation. Materials and Methods: Data from 344 transplants performed between January 1, 2018, and June 15, 2022, at the Gaziantep University Medical Faculty Hospital Organ Transplantation Center were retrospectively reviewed for this study, and 232 patients meeting the study criteria were included. Donors' demographic data, body mass index (BMI), pre-transplant HgA1c, glomerular filtration rate (GFR), micrototal protein (MTP), renal resistive index, and postoperative GFR evaluations, along with recipients' kidney function results at 1 year, were extracted from the hospital automation system and patient records for all included donors. Results: The donors included in the study were divided into two groups based on the recipients' serum creatinine levels during the first year of follow-up (Group 1 (n=154): recipients with serum creatinine levels at or below 1,4 mg/dl, Group 2 (n=78): recipients with serum creatinine levels above 1,4 mg/dl at the 1-year mark). In Group 1, the average donor age (Mean±SD: 47,76 ± 13,79) was lower than that in Group 2 (Mean±SD: 56,2± 11,10) (p=0.007). In other words, recipients with higher average donor ages had higher serum creatinine levels at 1 year, indicating lower renal survival. Regarding HLA compatibility, the average HLA compatibility percentage was 45,48 ± 28,54 in Group 1, while it was 62,23 ± 22,59 in Group 2 (p=0.007). Contrary to expectations, a statistically significant difference in HLA compatibility was observed between the groups, with higher HLA compatibility associated with poorer renal survival. While there was no difference between the groups in terms of donors' preoperative serum creatinine and GFR values, the average serum creatinine levels at postoperative discharge were higher in Group 2 (Group 2 vs. Group 1; 1.15 ± 0.36 vs. 1,09± 0.24) (p=0.044), and the average GFR values were lower in Group 2 (Group 2 vs. Group 1; 68,47 ± 7,61 vs. 78,32 ± 3,84) (p=0.026). Recipients of donors with lower average GFR at postoperative discharge had worse renal function at 1 year. No significant relationship was found between other donor-related parameters (gender, BMI, HgA1c, MTP, and renal resistive index) and renal function at 1 year in recipients. Conclusion: In conclusion, our preoperative evaluations of donors revealed that donor age and postoperative donor GFR values have significant effects on the long-term renal function in kidney transplant recipients. Contrary to popular belief, the percentage of HLA compatibility had no effect on renal function. In light of these findings, the age of donor candidates and the careful assessment of undetectable renal reserve in routine examinations are crucial for successful transplants.

Benzer Tezler

  1. Canlı vericili karaciğer naklinde antikor aracılı rejeksiyon ve anti-HLA incelemenin gerekliliği: Erken dönem sonuçlar

    Başlık çevirisi yok

    HÜSEYİN KOCAASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Genel Cerrahiİnönü Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEZAİ YILMAZ

  2. Böbrek nakilli hastalarda kemik mineral dansitometresi ölçümlerini etkileyen klinik ve laboratuar parametrelerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of clinical and laboratory parameters affecting measurements of bone mineral densitometry in renal transplantation patients

    ZEKERİYA HANNARİCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıYüzüncü Yıl Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. RIFKI ÜÇLER

  3. Sol ventrikül destek cihazlı (SVDC) hastalarda gelişen spontan intraserebral hemorajilere nöroşirurjikal yaklaşım ve mortalite üzerine etkileri

    Neurosurgical approach and its effects on mortality in spontaneous intracerebral hemorrhages in patients with left ventricular assist device (LVAD)

    EMRE DURSUN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    NöroşirürjiEge Üniversitesi

    Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ERKİN ÖZGİRAY

  4. Nakil poliklinikte takipte olup donör spesifik antikoru pozitifleşen renal transplantasyonlu hastalarda klinik ve biyokimyasal parametrelerin değerlendirilmesi

    Patient with evaluation of clinical and biochemical parameters in renal transplantation patients followed in transplant polyclinic with donor specific antibody positive

    TALAT AYKUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    NefrolojiNecmettin Erbakan Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KÜLTİGİN TÜRKMEN

  5. Deney hayvanı modelinde platelet rich plasma'nın tek taraflı üreteral obstrüksiyonda renal protektif etkisinin araştırılması

    Investigation of renal protective effect of platelet rich plasma in unilateral ureteral obstruction in experimental animal model

    EMRAH ÖZSOY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    ÜrolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET AKYÜZ