Bimalleoler eşdeğeri ayak bilek kırıklarında deltoid bağ onarımının uzun dönem ayak bilek fonsiyonel skorlarına etkisinin incelenmesi
Bimalleolar equivalent in ankle fractures long term ankle deltoid ligament repair examining the effect on functional scores
- Tez No: 844958
- Danışmanlar: DOÇ. DR. OĞUZHAN TANOĞLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
- Anahtar Kelimeler: bimalleoler eşdeğeri ayak bilek kırıkları, deltoid ligament rüptürü, bimalleolar equivalent ankle fractures, deltoid ligament rupture
- Yıl: 2023
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 88
Özet
Günlük pratiğimizde sıkça karşılaştığımız ayak bileği kırıkları, tüm kırıkların % 10'unu oluşturmaktadır1,2. Ayak bileği kırıkları içerisinde de bimalleoler eşdeğeri kırıklar sık görülmektedir. Bu tip yaralanmalarda, lateral malleol kırığına sindesmotik bağ hasarı ve deltoid bağın yüzeyel ve derin liflerinin rüptürleri eşlik edebilmektedir. Bu çalışmanın amacı, bimalleoler eşdeğeri kırıklarda deltoid bağ onarımının uzun dönem ayak bilek fonksiyonel skorlarına etkisini incelemek ve ideal tedavi yöntemini belirlemektir. Ocak 2015- Haziran 2022 tarihleri arasında hastanemiz ortopedi kliniğine başvuran hastalar mevcut hastane kayıt sisteminden retrospektif olarak tarandı. Çalışmaya; 18 yaş ve üzeri, en az 12 ay takibi bulunan, lateral malleol kırığına eşlik eden medial taraf hassasiyeti, medial tarafta bulunan ekimoz, gap varlığı ve şişliğin eşlik etmesi nedeniyle preoperatif görüntüleme yöntemleri ile deltoid bağ rüptürü tanısı konulan, lateral malleol kırığına açık redüksiyon-internal fiksasyon ile birlikte deltoid ligament onarımı yapılan veya deltoid ligament rüptürü konservatif takip edilen hastalar dahil edildi. 12 aydan daha kısa takip süreli, konservatif takip edilen, multitravma ya da aynı taraf alt ekstremite de eşlik eden kırığı veya deformitesi olan, mobilizasyon kapasitesi olmayan, geçirilmiş ayak bileği cerrahi öyküsü olan, açık kırık, eşlik eden nörovasküler yaralanması olan hastalar çalışmadan çıkarıldı. Dahil edilme kriterlerine uyan 31 erkek ve 22 kadından oluşan toplam 53 kişilik hasta grubu ile çalışmaya başlandı. Hasta grupları 2 farklı cerrahın 2 farklı cerrahi yöntemi benimsemesiyle, deltoid bağ onarımı yapılan 27 hasta Grup 1'i oluştururken, deltoid onarımı yapılmayan 26 hasta Grup 2'yi oluşturdu. Kırık tipleri Lauge-Hansen sınıflamasına göre sınıflandırıldı. En az 12 aylık takip sonrası hastaların AOFAS (The American Orthopaedic Foot&Ankle Society), OMAS (Olerud Molander Ankle Score) ve VAS (Vizüel Analog Sklası) skorları ayrı ayrı değerlendirildi. Ayrıca hastaların yaş ve cinsiyet gibi demografik verileri, toplam hastanede yatış süreleri, atel uygulama süreleri, tam yük verme zamanları, uygulanan sindesmotik eklem fiksasyonları ve posttravmatik osteoartrit varlığı değerlendirildi. Hastalar postoperatif 2. haftaya kadar kısa bacak atelle takip edildi. 14. günde hastaların süturleri alındı ve atelleri çıkarılarak ayak bileği aktif ve pasif fleksiyon hareketlerine izin verildi. Hastaların postoperatif 6. haftaya kadar cerrahi uygulanan ekstremitelerine yük vermesine izin verilmedi. 6. haftanın sonunda koltuk değneği yardımıyla tolere edebildiği kadar yük verildi. 8. haftanın sonunda hastaların desteksiz aktif yük vermesi sağlandı. Gruplar arası değerlendirmede, non-parametrik bir test olan Mann Whitney-U testi kullanıldı. Gruplar arasında; yaş (p=0,78), cinsiyet (p=0,5), VAS (p=0,94), preoperatif bekleme süresi (p=0,38), toplam yatış süresi (p=0,5), alçı içerisindeki takip süresi (p=0,68), sekonder osteoartrit varlığı (p=0,3), tam yük vermeye başlama zamanı (p=0,78) ve klinik takip süresi (p=0,15) açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu. Sindesmotik eklem fiksasyonu (p=0,002), AOFAS (p=0,04), OMAS (p=0,01) açısından istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu gözlendi. Sonuç olarak çalışmamızda; ayak bileği instabilitesinde sindesmotik bağ kompleksinin fiksasyonunun, deltoid bağ rüptürü onarımına göre daha önemli olduğu bulunmuştur. Bu tarz kırıklarda sindesmotik bağ hasarı derecesini belirlemek ve tedaviyi ona göre şekillendirmek en önemli basamaktır. Çalışma sonuçlarımıza göre; deltoid bağ rüptürünü rutin olarak onarımını önermemekteyiz.
Özet (Çeviri)
Ankle fractures, a commonly encountered condition in clinical practice, account for 10% of all fractures. Bimalleolar equivalent fractures are a common type of ankle fractures. In such injuries, a fracture of the lateral malleolus can be concomitant with the damage of syndesmosis and/or ruptures of the superficial and deep fibers of the deltoid ligament. The present study aims to examine the effect of deltoid ligament repair on ankle functional scores in bimalleolar equivalent fractures and ascertain the optimal treatment course. The patients were investigated from the hospital medical records, who were admitted to the orthopedics department of our hospital between January 2015 and June 2022, retrospectively. The adults older than 18 years of age, who were operated for the lateral malleolus fractures with or without the repair of deltoid ligament rupture, with a minimum postoperative follow-up period of 12 months, were included in our study. The study enrolled individuals who had received a diagnosis of deltoid ligament rupture through imaging techniques. The treatment options were open reduction-internal fixation for lateral malleolar fracture, deltoid ligament repair, or conservative treatment for the deltoid ligament rupture. The study excluded the patients who had a follow-up period of fewer than 12 months, conservative treatment for the lateral malleolus fracture, multi-trauma or accompanying ipsilateral lower extremity fracture or deformity, no mobilization capacity, history of previous ankle surgery, open fractures and accompanying neurovascular injury. The research was performed with a total of 53 individuals, comprising 31 male and 22 female participants who met the inclusion criteria. The study contains two different study groups, each were operated by two different surgeons. Group 1 consisted of 27 patients who underwent deltoid ligament repair and Group 2 consisted of 26 patients with a conservative treatment of deltoid ligament rupture. The Lauge-Hansen classification was utilized for the categorization of fracture types. Following a minimum of 12 months postoperatively, The American Orthopedic Foot & Ankle Society, Olerud Molander Ankle Score, and Visual Analogue Score were assessed individually. Furthermore, the study assessed demographic variables including age and gender, duration of hospitalization, duration of splint application, duration of full weight-bearing, fixation of syndesmotic joint and the incidence of posttraumatic osteoarthritis. A short leg splint was applied to all patients until the postoperative second week. On the fourteenth day, the sutures and the splints were removed, enabling both active and passive ankle flexion movements. The patients were not allowed to load on operated extremity. After the sixth week, weight-bearing was achieved with the assistance of crutches. Upon completion of the eighth week, the patients were permitted to weight-bearing activities without any support. The Mann-Whitney U test, which is a non-parametric statistical test, was performed for the statistical evaluation. The study found no significant differences among the groups in terms of age (p=0.78), gender (p=0.5), VAS (p=0.94), preoperative waiting time (p=0.38), total hospitalization (p=0.5), and cast application time (p=0.68). Additionally, there was no statistically significant difference in the presence of posttraumatic osteoarthritis (p=0.3), time to start full weight-bearing (p=0.78) and average follow-up time (p=0.15). The results indicate that there was a statistically significant difference with regard to syndesmotic joint fixation (p=0.002), AOFAS (p=0.04), and OMAS (p=0.01). The findings of our study indicate that fixation of the syndesmotic ligament complex is a more crucial factor than repairing deltoid ligament rupture to avoid ankle instability. The crucial step in managing bimalleolar equivalent ankle fractures is to assess the extent of syndesmotic ligament injury and tailor the treatment accordingly. Based on our study results, we are not suggesting the the routine repair of deltoid ligament ruptures for all individuals.
Benzer Tezler
- Romatoid artritli kadın hastalarda ayak ve ayak bileği değerlendirmesi: Morfolojik ve izokinetik çalışma
Assessment of Foot and Ankle in Female Patients with Rheumatoid Arthritis: A Morphological and Isokinetic Study
BİLGE TÜRKMEN
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
AnatomiÇukurova ÜniversitesiAnatomi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. EMİNE DÖNDÜ KIZILKANAT
PROF. DR. AYŞE DİCLE TURHANOĞLU
- Başsız kanüllü kompresyon vidası, izole ayak bileği kırıklarının medial malleol tespitinde standart malleol vidası kadar etkili ve güvenli midir? Prospektif, randomize ve karşılaştırmalı bir çalışma
Is headless cannulated compression screw as effective and safe as a standard malleol screw in detection of the medial malleol of isolated ankle fractures? A prospective, randomized and comparative study
AHMET ŞAHİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CEMİL ERTÜRK
- Erişkinlerdeki ayak bileği malleol kırıkları ve sonuçları
Başlık çevirisi yok
MURAT AKSÖZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1984
Ortopedi ve TravmatolojiÇukurova ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
- Deplase eklem içi kalkaneus kırıklarında cerrahi tedavi sonuçlarımız
Results of surgical treatment for deplased intraarticular calcaneal fractures
HAKAN TAŞKINÖZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Ortopedi ve TravmatolojiYüzüncü Yıl ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. MEHMET ATA GÖKALP
- Doğuştan çarpık ayak tedavisinde komple subtalar gevşetme uygulaması
Başlık çevirisi yok
TAHİR ÖĞÜT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1997
Ortopedi ve Travmatolojiİstanbul ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı