Geri Dön

Essays on labor market dynamics using the survey of income and living conditions

Gelir ve yaşam koşulları anketi kullanılarak işgücü piyasası dinamikleri üzerine makaleler

  1. Tez No: 849093
  2. Yazar: ESRA ÖZTÜRK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. FEHMİ İNSAN TUNALI
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Ekonomi, Economics
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Koç Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Ekonomi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Ekonomi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 170

Özet

Bu tez, Gelir ve Yaşam Koşulları Anketi (GYKA) kullanılarak Türkiye'de işgücü piyasası dinamikleri üzerine hazırlanmış iki bölümden oluşmaktadır. Avrupa İstatistik Enstitüsü, 2003 yılında gelir, yoksulluk ve sosyal dışlanma konularında karşılaştırılabilir ve güncel veri sağlamak üzere GYKA anketini uygulamaya başlamıştır. 2016 yılı itibariyle bu veri seti Avrupa Birliği üyesi olan ve olmayan toplam 36 Avrupa ülkesinde toplanmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bu sürece 2006 yılında katılmıştır. Türkiye-GYKA (T-GYKA) verileri hanehalkı düzeyinde Türkiye'de toplanan ilk ve tek halka açık veri tabanıdır. Haneleri dört yıla kadar takip ederek hanehalkı ve hanehalkı üyelerinin demografik özellikleri, işgücü piyasası konumları, gelirleri, varlık sahiplikleri ve yaşam koşulları ile ilgili kapsamlı bilgiler sunmaktadır. Türkiye'de işgücü piyasası analizinde asıl veri kaynağı olan Hanehalkı İşgücü Anketi'nin (HİA) kısa panel bileşenleri kamuya açık olmadığından, T-GYKA işgücü piyasası dinamiklerini çalışmak için iyi bir veri tabanı adayı olarak karşımıza çıkmaktadır. Panel veri setlerinin kullanıma girmesiyle birlikte anketlerin yanıtsızlık hassasiyeti de artmaktadır. Kayıpranma (önceki bir yanıttan sonra gelen yanıtsızlık) ve tersine kayıpranma (önceki yanıtsızlıktan sonra gelen yanıt) büyük önem arz eden kayıp veri problemlerine örneklerdir. Tezin birinci bölümünde, T-GYKA verisindeki kayıpranma örüntülerini inceledik. 2006-2015 yılları arası panel veriyi kullanarak, T-GYKA örneklem çerçevesinde yer alan hanelerin yüzde 15.5'inin rotasyon planını tamamlamadan kayıprandığını ve yüzde 4.15'inin tersine kayıprandığını belirledik. TÜİK yanıtsızlığı kayda alıyor ve yaş, cinsiyet ve dar tanımlı bölge ve hanehalkı büyüklüğü bilgilerini kullanarak hesapladığı anket ağırlıkları ile örneklemin temsil özelliğini korumayı hedefliyor. Kayıpranmanın, hanelerin ağırlıklandırmada kullanılan gözlemlenebilir özelliklerine koşullu olarak rasgele olması durumunda bu yaklaşım uygun olurdu. Ancak, bu çalışma göstermektedir ki hanelerin gözlenebilir değişkenlere koşullu kayıpranma olasılığı, hanehalkı reisinin işgücü piyasası konumu ile ilişkilidir. Çalışan (işsiz) hanehalkı reisine sahip olan hanelerin kayıpranma ihtimali işgücüne katılmayan hanehalkı reisine sahip hanelere göre daha yüksektir (düşüktür). Yüzde 19.6 genel kayıpranma oranı, yanıtsızlığın hanehalkı reisinin işgücü piyasası konumuyla istitastiksel olarak anlamlı bir şekilde ilişkili olduğu sonucuyla birleşince, T-GYKA'daki kayıpranmanın işgücü piyasası dinamikleri ve hanehalkı reisinin işgücü piyasası konumuyla yakından ilişkili olan hanehalkı gelir eşitsizliği, yoksulluk ve yoksunluk statüsü ve hatta yaşam koşulları alanlarında çalışma yaparken yanlılığa yol açabileceği endişeleri güçlenmektedir. İkinci bölümde, T-GYKA panel verisinin işgücü piyasası dinamiklerini çalışmak için uygunluğunu araştırdık. Birinci bölümde gösterildiği üzere hanelerin kayıpranma ihtimalinin hanehalkı reisinin işgücü piyasasındaki konumu ile olan ilişkisi gözardı edilemez olduğundan, T-GYKA verisinde kayıpranma işgücü piyasası dinamiklerini çalışırken önemli bir engel olarak karşımıza çıkıyor. Kayıpranma problemine bir yan çözüm olarak yalnızca her yıl örnekleme eklenen yeni altörneklerin ilk ve ikinci ziyaretlerinde toplanan bilgileri kullandık. T-GYKA veri seti, gelir referans dönemi ile detaylı işgücü piyasası konumu bilgileri referans döneminin uyuşmaması, kamu/özel sektör ayrımının ve bireylerin referans haftasındaki işindeki çalışma yılı bilgilerinin bulunmaması gibi başka eksiklikler olmasına rağmen, işgücü piyasası dinamiklerine ışık tutma potansiyeline sahiptir. T-GYKA'nın işgücü piyasası dinamiklerini çalışmaya uygunluğunu değerlendirirken, her biri ayrı bir analize konu olabilecek birbiri ile bağlantılı üç sınamaya yöneldik. İlkinde 2006-2017 yılları arası panel verilerini kullanarak, yıllık işgücü piyasası geçiş örüntülerini işgücü piyasası konumlarının geniş bir kümesi üzerinden inceledik: tam-zamanlı (FT) ve yarı-zamanlı (PT) kayıtlı ve kayıt dışı ücretli çalışma, ücretli-olmayan çalışma, işsizlik ve işgücüne katılmama. Zengin bir konum uzayı kullanarak T-GYKA'nın işgücü piyasasında olan biteni yansıtmaktaki yetkinliğini güvenli bir şekilde değerlendirmeyi hedefledik. Yanıtsızlık, T-GYKA'da önemli bir sorun olarak karşımıza çıktığından, kayıpranma (tersine kayıpranma) durumunu ileri (geri) yönlü geçiş analizlerinde nihai (başlangıç) işgücü piyasası konumu olarak analizimize ekledik. İşsizler dışındaki bütün gruplar için baskın örüntünün bir yıl sonra aynı işgücü konumunda bulunmak olduğunu gözledik. Tam-zamanlı kayıt dışı çalışanların neredeyse yarısının bir yıl sonra farklı bir işte çalıştığını belirledik. Başta işsiz konumundakiler olmak üzere, kayıpranmaya geçiş hızlarının oldukça büyük olduğu dikkat çekiyor. İkinci olarak, geçiş oranlarının incelenen dönem içinde Türkiye'de yaşanan iki önemli şokun işgücü piyasasındaki izlerini yansıtıp yansıtmadığını inceledik: 2008-2009 küresel ekonomik krizi ve 2016 yılı başında yapılan olağan dışı yüksek asgari ücret zammı. Sonuçlarımızı HİA'dan elde edilen örüntüler ile karşılaştırarak T-GYKA verisinin performansını görmeyi amaçladık. Test sonuçlarına göre T-GYKA verisinden elde edilen geçiş oranları her iki şokun etkisini hassas bir şekilde yansıtmaktadır. Ek olarak, geniş bir işgücü piyasası konumu kümesiyle çalışmamız sayesinde geçiş oranlarında görülen değişimlere yol açan örüntüleri ve mekanizmaları da gözlemleyebiliyoruz. Son olarak, T-GYKA verisinin işgücü piyasası işe girme, işten ayrılma, işten-işe geçiş ve devir oranlarının hesaplanmasında kullanılabilirliğini değerlendirdik. Elde ettiğimiz sonuçlar, işçi devri oranları dışında genel olarak HİA kullanılarak ulaşılan sonuçlarla benzerlik göstermektedir. İşçi devrinde ortaya çıkan farklılıklar da istihdam kategorileri arasındaki geçişleri sadeliği korumak adına analize dahil etmememizden ve hesaplamalarda kullandığımız payda değerlerinden kaynaklanmaktadır. Bütün bulguları birlikte değerlendirdiğimizde, T-GYKA verisinin dinamiklerle ilgili yaptığımız araştırmaları derinleştirmek için kullanılabilecek iyi bir veri kaynağı olduğu sonucuna ulaştık.

Özet (Çeviri)

This dissertation is composed of two chapters on labor market dynamics based on the Survey of Income and Living Conditions (SILC) conducted by the Turkish Statistical Institute (TURKSTAT), the only publicly available household level panel data in Türkiye. SILC is collected across Europe under the supervision of European Statistical Institute (EUROSTAT). It offers a wide range of information on households and individual members, such as demographic characteristics, labor market status, income, asset ownership and living conditions by following households and household members for up to four years. EUROSTAT also supervises and coordinates a second effort that started earlier, known as Labor Force Surveys. Since the short panel component of the Household Labor Force Survey (HLFS), the main data source for labor market analysis in Türkiye, is not publicly available, T-SILC stands as a good candidate for studying labor market dynamics. Increased availability of panel data has exposed the vulnerability of surveys to non-response. Attrition, non-response after an initial response, and reverse attrition, response after an earlier non-response, are examples of missing data problems that loom large. The potential selectivity in exits and reentry can compromise inferences on dynamics that can be drawn from panel data. In Chapter 1, we examine household attrition patterns in T-SILC. Using data from the 2006-15 period, we document that 15.5 percent of households in the sample frame of T-SILC attritted, and an additional 4.15 percent reverse attritted before completing the rotation plan. TURKSTAT keeps track of non-response and uses weights that depend on age, gender, a narrow region/location designation and household size, to render the balanced panel representative. This approach would work if attrition is random conditional on the observables used in weighting. Yet we find that the likelihood of attrition conditional on observables is influenced by the labor market status of the household head. Households with heads who were unemployed (employed) in the period before attrition are more (less) likely to attrit compared to non-participants. The 19.6 percent combined attrition rate plus our finding that non-response has a statistically significant link with the labor market status of the household head exacerbates concerns that attrition in T-SILC can result in biased inferences while studying labor market dynamics. Other outcomes that can be affected are income inequality, poverty or deprivation status, and even living conditions of households that are intimately connected with the employment status of the household head. In Chapter 2, we investigate the suitability of T-SILC for studying labor market dynamics. Since Chapter 1 documents that the probability of attrition is non-ignorable with respect to the labor market status of the household head, attrition stands as a major threat. We side-track the attrition problem by using fresh subsamples which rely on first and second round information only. Although T-SILC has other shortcomings such as the gap between the reference periods of earnings and detailed labor market information, lack of public/private distinction and tenure information at the current job, it has the potential to shed light on labor market dynamics. Our assessment of the suitability of T-SILC for studying labor market dynamics is based on three connected investigations, which can be seen as the initial steps of separate substantive analyses. Using data from the 2006-17 period, firstly we study the annual transition patterns obtained from T-SILC over a broad set of labor market states: full-time (FT) and part-time (PT) formal and informal wage and salary employment (WS), non-WS employment, unemployment, and non-participation. Use of a rich state space enhances our ability to evaluate the adequacy of T-SILC in reflecting what goes on in the labor market. In light of our finding that non-response is a significant concern, we include attrition (reverse attrition) as a terminal (origin) state in our forward (backward) transition analyses. We show that state dependence is the dominant pattern, except for unemployed individuals. Nearly half of the FT informal WS workers change their status one year later. Annual transition rates to attrition are sizeable, particularly from unemployment. Secondly, we test whether the transition rates show the footprints of economic shocks that Türkiye experienced during the period under investigation: the 2008-09 global crisis and the extraordinary minimum wage hike that took place at the beginning of 2016. We compare our findings with those obtained from HLFS to see how well T-SILC fares. Test results reveal that transition rates estimated on T-SILC are sensitive to both shocks. Our rich state space designation allows us to evaluate the patterns and mechanisms that lead to changes in the transition rates. Lastly, we assess the suitability of T-SILC for studying labor market turnover via commonly used measures, including hiring, job separation, and job-to-job transition rates. Our results are broadly inline with the findings of studies that use HLFS. We conclude that T-SILC is a promising data source for deepening the investigations of the dynamics we explored.

Benzer Tezler

  1. Essays on child labor

    Çocuk işçiliği üzerine makaleler

    MUSTAFA UTKU ÖZMEN

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2022

    EkonomiTOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSMAİL SAĞLAM

    DR. ÖĞR. ÜYESİ BELGİ TURAN

  2. Essays on informality in the Turkish labor market

    Türk işgücü piyasasında kayıtdışılık üzerine makaleler

    ELİF ÖZNUR KAN

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2012

    EkonomiOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    İktisat (İngilizce) Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYSIT TANSEL

  3. Essays in macro-finance

    Makro-finans makaleleri

    AHMET USTA

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    EkonomiÖzyeğin Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÜMİT ÖZLALE

  4. Essays on unemployment dynamics

    İşsizlik dinamikleri üzerine makaleler

    HAKAN ULUCAN

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2013

    EkonomiOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HAKAN ERCAN

    DR. SEMİH TÜMEN

  5. İktisatta histerezis etkiler üzerine beş deneme: Dış ticaret, istihdam, yatırım, finans, çıktı açığı

    Five essays on hysteresis effects in economics: Foreign trade, employment, investment, finance, output gap

    KORAY YILDIRIM

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    EkonomiÇukurova Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NEŞE ALGAN