Geri Dön

Lityum kullanımı olan ve olmayan bipolar bozukluk tanılı hastalar ve sağlıklı kontrol grubunun karar verme, risk alma, dürtüsellik, suisidalite ile işlevselliğinin karşılaştırılması

Comparison of decision making, risk taking, impulsivity, suicidality and functionality between healthy control group and patients diagnosed with bipolar disorder with and without lithium usage

  1. Tez No: 870440
  2. Yazar: ONUR TOKTAMIŞ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. PINAR ÇETİNAY AYDIN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: Bipolar Bozukluk, Dürtüsellik, Karar Verme, Lityum, Risk Alma, Suisidalite, Bipolar Disorder, Decision-Making, Impulsivity, Lithium, Risk-Taking, Suicidality
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Has. Eğt. ve Arş. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 110

Özet

AMAÇ: Karar verme (KV) süreçleri, risk alma davranışı, dürtüsellik, suisidalite ve işlevsellik arasında karmaşık ilişkiler bulunmaktadır. Bu kavramları inceleyen çalışmalar bulunsa da bipolar bozukluğun ötimik dönemindeki etkileşimleri ile ilgili araştırmalar oldukça kısıtlı sayıdadır. Bu kavramlar üzerinde farmakoterapötik ajanların etkisi de henüz anlaşılmış değildir. Araştırmamız bipolar bozukluk tanısı olan ve ötimik dönemde bulunan lityum kullanan ve lityum kullanmamış hastalar ile sağlıklı kontrolleri KV performansı, risk alma davranışı, dürtüsellik, suisidalite ve işlevsellik açısından karşılaştırmayı hedeflemektedir. GEREÇ VE YÖNTEM: Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi psikiyatri polikliniklerine başvuran 43'ü lityum kullanan, 43'ü lityum kullanmamış toplam 86 bipolar I bozukluk tanılı hasta ve benzer sosyodemografik dağılımı olan 43 sağlıklı gönüllü çalışmaya alınma veya dışlama kriterlerine göre dahil edilmiştir. Uygun katılımcılarla yapılandırılmış klinik görüşme gerçekleştirilmiş, sosyodemografik ve klinik veri formu doldurulmuştur. Katılımcılara Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği, Young Mani Derecelendirme Ölçeği, Kısa İşlevsellik Değerlendirme Ölçeği, Barratt Dürtüsellik Ölçeği-11 (BIS-11) ve Columbia İntihar Şiddetini Derecelendirme Ölçeği (C-SSRS) uygulanmış, Psychology Experiment Building Language programı aracılığı ile Iowa Kumar Testi (IKT) ve Balon Analog Risk Testi (BART) yapılmıştır. Ayrıca lityum kullanan hastaların lityum kan düzeyleri kaydedilmiştir. BULGULAR: IKT'de KV performansı gruplar arasında anlamlı olarak farklıydı. IKT toplam puanı kontrollerde lityum kullanan hastalardan, lityum kullanan hastalarda ise lityum kullanmamış hastalardan anlamlı şekilde yüksekti. Lityum kullanmamış hastalarda lityum kullanan hastalara göre riskli karar almayı gösteren IKT'nin son üç bloğunun puanları daha düşüktü. Risk alma davranışına ait puanlar gruplar arasında farklılık gösterdi. Lityum kullanmamış hastaların lityum kullananlara göre risk alma davranışını gösteren puanları daha düşük saptandı. BIS-11'de gruplar arasında farklılık vardı. Lityum kullanmamış hastalarda, lityum kullananlara ve kontrollere göre tüm alt ölçek puanları anlamlı olarak daha yüksekti. Motor dürtüsellik kontrol grubunda lityum kullanan hastalardan, lityum kullanan hastalarda ise lityum kullanmamış hastalardan anlamlı olarak daha düşüktü. Gruplar arasında C-SSRS puanlarında anlamlı farklılık bulunmadı. Lityum kullanan hastaların lityum kullanmamış hastalara göre işlevsellikleri daha yüksek saptandı. Korelasyon analizlerinde, IKT puanları ile BART puanları arasında pozitif, BIS-11 puanları arasında negatif korelasyon saptandı. KV performansı ile suisidal düşünce varlığı, yoğunluğu ve davranışların gerçek ölümcüllüğü arasında negatif korelasyon bulundu. Dürtüsellik ile suisidal düşünce varlığı, yoğunluğu ve davranış sayısı arasında ise pozitif korelasyon gösterildi. Lityum kullanmamış hastalarda manik ve depresif dönem sayısı ve hastane yatış sayısı ile işlevsellik arasında negatif korelasyon saptandı. Motor dürtüsellik ile manik ve depresif dönem sayıları arasında ise pozitif korelasyon bulundu. Depresif dönem sayısı ile suisidal düşünce varlığı ve yoğunluğu arasında pozitif korelasyon gözlendi. Lojistik regresyon modelinde sosyodemografik ve klinik değişkenler sabit tutulduğunda lityum kullanmamış ve lityum kullanan BPB grubunda olma olasılığını kontrol grubuna kıyasla ailesinde psikiyatrik bozukluk öyküsü varlığı sırasıyla yaklaşık 3,6 ve 4,6 kat, çalışmama durumu ise sırasıyla yaklaşık 9,6 ve 9,7 kat fazla öngörmektedir. Ayrıca intihar sayısındaki bir birimlik artış lityum kullanmamış BPB grubunda olma olasılığını lityum kullanan BPB grubunda olmaya kıyasla yaklaşık 2 kat fazla öngörmektedir. Lityum kullanmamış ve lityum kullanan hasta grupları arasında sosyodemografik ve klinik değişkenler sabit tutularak yapılan lojistik regresyon analizinde BART'ta mavi balonların değiştirilmiş şişirilme sayısı (DŞSm) için istatistiksel anlamlılık yoktu fakat daha düşük BART toplam kazanç (OR: 0,951; %95 G.A: 0,909-0,995), IKT toplam kazanç (OR: 0,999; %95 G.A: 0,999-1) ve KV toplam puanı (OR: 0,979; %95 G.A: 0,962-0,996) ve daha yüksek motor dürtüsellik puanı (OR: 1,322; %95 G.A: 1,130-1,548) lityum kullanan gruba kıyasla lityum kullanmamış grupta olmayı öngörmekteydi, bununla birlikte tahmini rölatif risk bire yakındı. Lityum kullanımı ile BIS-11 puanı arasındaki ilişkiyi gösteren lineer regresyon modelinde lityum kan düzeyindeki artışın BIS-11 puanındaki artışı öngördüğü saptandı. DŞSm'yi öngörmek için oluşturulan modelde ise KV performansındaki azalmanın ve yaştaki artışın DŞSm'de azalmayı öngördüğü görüldü. SONUÇ: Çalışmamız bipolar bozukluk tanılı hastalarda lityum kullanımının KV performansı, risk alma davranışı ve dürtüsellik üzerine etkilerini göstermesi açısından literatüre katkıda bulunmaktadır. Lityum kullanan hastalarda lityum kullanmamış olanlara göre KV performansı daha yüksek saptanmıştır. Lityum kullanan hastalarda lityum kullanmamış hastalara göre davranışsal testlerle ölçülen risk almanın daha fazla olduğu fakat risk altında karar vermenin daha iyi olduğu gösterilmiştir. Lityum kullanmamış hastaların lityum kullanan hastalara göre öz bildirim ölçeğinde dürtüsellik puanlarının daha yüksek olduğu gösterilmiştir. Sonuçlarımız bipolar bozukluk tanılı hastalarda lityumun KV performansını iyileştirebileceğini öne sürmektedir.

Özet (Çeviri)

AIM: Complex relationships exist between decision-making (DM) processes, risk-taking behaviour, impulsivity, suicidality, and functioning. Although there are studies examining these concepts, research on their interactions in the euthymic period of bipolar disorder is inadequate. The effects of pharmacotherapeutic agents on these concepts are not yet fully understood. Our study aims to compare patients diagnosed with bipolar disorder with and without lithium usage, and healthy controls in terms of DM performance, risk-taking behaviour, impulsivity, suicidality, and functioning. MATERIALS AND METHODS: A total of 86 patients with bipolar I disorder (43 with lithium usage [lithium-users] and 43 who never used lithium [non-lithium-users]) who were admitted to the psychiatry outpatient clinics of Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Mental Health and Neurological Diseases Training and Research Hospital and 43 healthy controls with similar sociodemographic backgrounds were included in the study according to the inclusion and exclusion criteria. The Structured Clinical Interview for DSM-5 was conducted with eligible participants. Sociodemographic and clinical data form, Hamilton Depression Rating Scale, Young Mania Rating Scale, Functioning Assessment Short Test, Barratt Impulsiveness Scale-11 (BIS-11), and Columbia Suicide Severity Rating Scale (C-SSRS) were applied to all participants, followed by the Iowa Gambling Task (IGT) and Balloon Analogue Risk Task (BART) using the Psychology Experiment Building Language (PEBL) program. In addition, lithium blood levels of lithium-users were recorded. RESULTS: DM performance on the IGT was significantly different between groups. IGT total score was significantly higher in controls than in lithium-users and in lithium-users than in non-lithium-users. The scores of the last three blocks of the IGT indicating risky decision-making were lower in non-lithium-users than in lithium- users. The scores of risk-taking behaviours differed between groups. Non-lithium-users had lower scores indicating risk-taking behaviour than lithium-users. There was a difference between groups in BIS-11 scores. All subscale scores were significantly higher in non-lithium-users compared to lithium-users and controls. Motor impulsivity was significantly lower in the control group than in lithium-users and in lithium-users than in non-lithium-users. There was no significant difference in C-SSRS scores between the groups. Patients who used lithium had higher functionality than patients who did not use lithium. Correlation analyses revealed a positive correlation between IGT scores and BART scores and a negative correlation between IGT scores and BIS-11 scores. There was a negative correlation between the presence of suicidal thoughts, the intensity of suicidal thoughts, the actual lethality of the behaviours, and DM performance. There was a positive correlation between the presence of suicidal thoughts, the intensity of suicidal thoughts, the number of suicidal behaviours, and impulsivity. There was a negative correlation between the number of manic and depressive episodes, the number of hospitalizations, and the functioning in non-lithium-users. A positive correlation was found between motor impulsivity and the number of manic and depressive episodes. A positive correlation was observed between depressive episode number and the presence and intensity of suicidal thoughts. In the logistic regression model, when adjusted for sociodemographic and clinical variables, in comparison with the control group, the presence of a family history of psychiatric disorder predicted the likelihood of being in lithium-user and non-lithium-user bipolar disorder groups approximately 3,6 and 4,6 times more, respectively, and being unemployed approximately 9,6 and 9,7 times more, respectively. In addition, a one-unit increase in the number of suicides predicted the likelihood of being in non-lithium-user group approximately twice more than being in lithium-user group. In a logistic regression analysis between non-lithium-user and lithium-user patient groups with adjusted for sociodemographic and clinical variables, there was no statistical significance for the adjusted number of pumps of purple balloons in BART, but lower BART total gain (OR: 0,951; %95 CI: 0,909-0,995), IGT total gain (OR: 0,999; %95 CI: 0,999-1), and DM total score (OR: 0,979; %95 G.A: 0,962-0,996) and higher motor impulsivity score (OR: 1,322; %95 CI: 1,130-1,548) was associated with being in non-lithium-user group, however, the odds ratio was close to one. In the linear regression model showing the relationship between lithium use and BIS-11 score, an increase in lithium blood level predicted an increase in BIS-11 score. In the model to predict the adjusted number of pumps of purple balloons in BART, decreased DM performance and increased age predicted a decrease in the adjusted number of pumps of purple balloons score. CONCLUSION: Our study contributes to the literature in terms of showing the effects of lithium use on DM performance, risk-taking behaviour, and impulsivity in patients with bipolar disorder. DM performance was found to be higher in patients who used lithium compared to those who did not use lithium. It has been shown that risk-taking measured by behavioural tests is higher in lithium-users compared to non-lithium-users, but DM under risk is better. It was shown that patients who never used lithium had higher impulsivity scores on the self-report scale than patients who use lithium. Our results suggest that lithium may improve DM performance of patients with bipolar disorder.

Benzer Tezler

  1. Lityum kullanımı olan bipolar bozukluk tanılı hastalarda telomer uzunluğu, telomeraz aktivitesi ve oksidatif stres düzeyleri ile lityum tedavisine yanıt arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the relationship between response to lithium treatment and telomere length, telomerase activity and oxidative stress levels in patients with bipolar disorder

    VEFA ERBASAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    PsikiyatriSelçuk Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KÜRŞAT ALTINBAŞ

  2. İki uçlu bozukluk tip ı tanılı hastalarda metabolik sendrom görülme sıklığı ve sağaltımında kullanılan ilaçlarla arasındaki ilişki

    Prevalence of metabolic syndrome in bipolar disorder type i patients and it's relation with medications used in treatment of bipolar disorder

    NEFİZE YALIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    PsikiyatriDokuz Eylül Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞEGÜL ÖZERDEM

  3. Üçüncü basamak psikiyatrik tedavi merkezinde psikoz tedavi yaklaşımları-retrospektif, kesitsel bir farmakoepidemiyoloji çalışması

    Approaches to psychosis treatment at the third level psychiatric treatment center-a retrospective, cross-sectional pharmacoepidemiology study

    ECE DAĞDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    PsikiyatriAtatürk Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ HACER AKGÜL CEYHUN

  4. Migren hastalarında iki uçlu bozukluk oranı ve klinik özellikler ile ilişkisi

    Bipolar disorder rate in migraine patients and relationship between bipolar disorder and clinical features of migraine

    YİĞİT KIVILCIM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    DR. MERİH ALTINTAŞ

    DOÇ. DR. SAİME FÜSUN DOMAÇ

  5. Bipolar bozuklukta lityum sürdürüm tedavisinin glomerüler filtrasyon hızı üzerine etkileri

    Effects of lithium maintenance therapy on glomerular filtration rate in bipolar disorder

    ÖZGE TATLISU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Psikiyatriİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NABİ ZORLU