Environmental impact and sustainability of recycling tufted carpets through selective dissolution process
Seçici çözdürme yöntemi ile tufted halıların geri dönüşümünün çevresel etkisi ve sürdürülebilirliği
- Tez No: 872885
- Danışmanlar: PROF. DR. HALE KARAKAŞ, PROF. DR. STEVEN DE MEESTER
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Tekstil ve Tekstil Mühendisliği, Textile and Textile Engineering
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: İngilizce
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tekstil Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Tekstil Mühendisliği Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 129
Özet
Avrupa Birliği'nin Topluluk Araştırma ve Geliştirme Bilgi Servisi (CORDIS) raporuna göre, Avrupa Birliği'nin halı tüketimi yılda neredeyse 1,8 milyon ton (Mt) seviyesine ulaşmakta olup, yılda yaklaşık 1,6 Mt'si atık olarak ortaya çıkmaktadır. Literatürde birçok kaynakta halıların ortalama kullanım ömrünün yaklaşık 10 yıl olduğu belirtilmektedir. Bu süre, diğer tekstil ürünlerine göre daha uzun olsa da, halılar hacim olarak depolama alanlarında önemli bir yer kaplamakta ve içerdikleri kimyasallar nedeniyle ciddi bir çevresel tehdit oluşturmaktadırlar. Halı geri dönüşümü için toplama süreci, diğer tekstil malzemelerinden farklı bir dinamiğe sahiptir. Bu süreç, genellikle yeni bir halının kurulumu sırasında veya belirli bir geri dönüşüm firması tarafından belirlenen bir yerden toplandığında gerçekleşir. Küresel olarak Amerika, Avrupa ve Birleşik Krallık gibi büyük halı ithalat merkezlerinde, devlet destekli girişimler aracılığıyla atık halı toplama organizasyonları kurulmuştur. Ancak, 2019'da ABD'de halı atığının sadece %8'i toplanabilmiş ve bunun sadece %5'i geri dönüştürülebilmiştir. AB'de ise halı atıklarının yaklaşık %3'ü geri dönüştürülmekte, %60'ı depolama alanlarında ve %37-40'ı ise yakılarak imha edilmektedir. Halıların geri dönüşüm sürecini karmaşıklaştıran birçok faktör bulunmaktadır. Bunlardan biri halıların birbirinden farklı özellikteki bileşenleridir. Farklı yapıştırıcı, polimer, dolgu malzemesi ve boyaların çeşitli bileşimleri nedeniyle saf polimer bileşenlerinin geri dönüştürülmesinde ciddi zorluklar yaşanmaktadır. Dünya ticaretinde, tufted halılar yaklaşık %42 ile en yüksek paya sahiptir. Standart bir tufted halının ağırlığı genellikle %35-40 yüz iplikleri, %10-15 arka taban ve %50 boyutsal dengeyi sağlayan ve arka yüzle ön yüz ipliklerini birbirine bağlayan dolgu ve/veya yapıştırıcılardan oluşur. Tufted halıların %90'ı özellikle polyamid (PA), polipropilen (PP) ve polyester (PES) gibi sentetik liflerden üretilmektedir. Yün, doğal özellikleri nedeniyle değerini hala korumakta, ancak ticaret hacmi sentetik liflere göre nispeten düşüktür. Polystyrene butadiene rubber (SBR) latex ve Poly(vinyl acetate:ethylene)(EVA) latex, genellikle dolgu malzemesi olarak kalsiyum karbonat (CaCO₃) ile birlikte kullanılan en yaygın yapıştırıcılardır. Birbirinden farklı özelliklere sahip her bir halı örneği için, özgün, bileşenlerine bağlı olarak özelleştirilmiş bir geri dönüşüm yolu izlenmelidir. Bu araştırmanın başlangıcında, ön yüzleri yün, viskoz, poliamid ve polipropilen olan, arka yüzlerinde ise polipropilen ve polyester bulunan 12 farklı halı örneğinin detaylı incelemesi yapılmıştır. Bu halı örnekleri, action, felt ve fusion tipi arkalıklara sahiptir ve Carboxylated Styrene Butadiene Rubber (XSBR), Polyvinyl Butyral (PVB), SBR, EVA yapıştırıcıları ile birleştirilmiş olup içerisinde kalsiyum karbonat dolgu malzemesi bulunmaktadır. İncelemeler sırasında tufted halıların geri dönüşümünde önemli zorluklardan birinin, farklı bileşenleri bir arada tutan yapıştırıcı materyalin uzaklaştırılması olduğu gözlemlenmiştir. Eğer halı üretiminde kullanılan yapıştırıcı çapraz bağlıysa, kolaylıkla çözülemez, bu da halı bileşenlerini kontaminasyon olmadan geri kazanmayı oldukça zorlaştırır. Bu çalışmada, tufted bir halının polimerlerini ayırmak için seçici çözdürme teknikleri uygulanmıştır. Yaşam döngüsü analizi yapılarak uygulanan yöntemin çevresel etkileri sorgulanmıştır. Uluslararası ticaret istatistiklerine göre, PA6 ön yüzlü halılar en çok ticareti yapılan halılardır. Bu nedenle, incelenen örnekler arasında, ağırlığının %40'ı PA6 ön yüzlü, %14'ü PP arka tabanlı, %42'si CaCO₃ dolgu malzemeli ve %4'ü SBR yapıştırıcı olan örnek PAPP_SBR üzerinde deneysel çalışmalar yoğunlaştırılmıştır. Öncelikle, en etkili ve çevre dostu yaklaşımı belirlemek için mekanik ayrıştırma yöntemleri çalışılmıştır. Halı örnekleri, kimyasal kullanmadan olabildiğince fazla dolgu malzemesini çıkarmak ve sonraki aşamalarda kullanılması gerekli kimyasal miktarını en aza indirmek için deşelenmiş ve elekten geçirilmiştir. Azalan gözenek boyutlarıyla bile, tekstil polimerlerinin kaçınılmaz olarak elenen dolgu malzemesine karıştığı gözlemlenmiştir. Bu nedenle, tekstil bileşenini dolgu malzemesinden doğru bir şekilde ayırmak ve kontamine tüketici sonrası halı atığını etkili bir şekilde temizlemek için su içinde yoğunluğa göre ayırma yönteminin uygulanmasının daha uygun olacağına karar verilmiştir. Deşelenmiş örnekler daha fazla boyut küçültme için öğütme işlemine tabi tutulmuştur ve sonuçlar daha sonra karşılaştırılmıştır. Hem deşelenmiş hem de öğütülmüş örnekler flotasyon ünitesine konulmuştur. Öğütülmüş örneklerin, su içerisinde sadece deşelenmiş örneklerle karşılaştırıldığında daha yüksek ayrışma performansına sahip olduğu gözlemlenmiştir. Bu işlem, daha düşük yoğunluğa sahip olan PP'nin (0,93 gr/cm³) ilk olarak ayrılmasına olanak tanımıştır. Bu işlem esnasında flotasyon ünitesi çalıştırılmadan sadece suyun kaldırma kuvveti kullanılmıştır. Bunu, flotasyon ünitesi çalıştırılıp baloncuklar vasıtası ile PA6'nın (1,13 g/cm³) ayrılması izlemiştir. PA6'nın suya göre çok az yüksek olan yoğunluğu nedeniyle 2 barlık bir basınçla oluşturulan baloncuklar PA6 yı su yüzeyine çıkarmaya yeterli olmuştur. Bu yöntem, kimyasal olmadan da önemli derecede ayrışma sağlanabileceğini göstermiştir. Fakat PA6 ve PP'nin lifli yapıları nedeni ile birbirine dolanmakta ve bu iki elyafın birbirinden 100% yoğunluk farkı ile ayrışması mümkün olmamaktadır. Bu durum mekanik ayırma işlemini kimyasal işlemin takip etmesini gerekli kılmaktadır. Literatürde PA6'nın geri dönüşümü hakkında birçok çalışma bulunmaktadır ve depolimerizasyon genellikle endüstri tarafından kabul edilmektedir. Ancak, bu yöntemdeki işlemler, elde edilen monomerin saflaştırılması ve repolymerizasyon işlemleri karmaşık ve enerji yoğundur. Bu çalışmada, PA6'nın çözünmesi için 80°C'de zayıf bir asit olan asetik asit kullanılarak seçici çözdürme yöntemi uygulanmıştır. Bu yöntem ile, PA6'nın çözülmesi ve devamında sıcak filtrasyon işlemi ile halıdaki diğer polimerlerden ayrılması etkili bir şekilde sağlanmıştır. Seçici çözünme yöntemi uygulanmadan önce, ilk olarak uygun çözücülerde polimerlerin maksimum çözünürlük limitleri çalışıldı. Çoğu tufted halıda yaygın olarak kullanılan bir dolgu malzemesi olan kalsiyum karbonat (CaCO₃), asetik asitle reaksiyona girdiğinde kalsiyum asetat oluşturur ve karbon dioksit salınımına neden olur. Saf asetik asit ve asetik asit/su karışımı ile yapılan deneysel çalışmalar, kalsiyum karbonatın çözünmesi için suyun varlığının gerektiğini ortaya koymuştur. PA6, hem saf asit içinde hem de asetik asit/su karışımında çözünebilirken, polipropilen xylen içinde çözünebilir. Çözünürlük limitleri için yapılan deneyler, 0,02, 0,04 ve 0,10 kg/L katı/sıvı (S/L) oranları kullanılarak gerçekleştiridi. Laboratuvar ölçeğinde, PA6 için maksimum çözünürlük limitleri 80 °C'de asetik asit çözeltisi içinde 0,10 kg/L, PP için 130 °C'de xylene çözeltisi içinde 0,10 kg/L ve CaCO₃ için 80 °C de 75% asetik asit çözeltisi içinde 0,04 kg/L olarak belirlendi. PA6'nın çözünmesinde iki farklı yöntem uygulandı. Proses-1'de, örnek içindeki hem PA6 hem de kalan CaCO₃'ü çözebilen %75 asetik asit çözeltisi kullanıldı. Sıcak filtrasyon ile asetik asit içinde çözünen PA6 ayrıldıktan sonra PP ve SBR filtre kağıdında kaldı. PP ve SBR uygun yoğunlukta ethanol/su karışımı hazırlanarak yoğunluk farkıyla birbirinden ayrıldı. Ancak CaCO₃'ün çözünmesi, kullanılmış CaCO₃ ın yeni üretime, tüketildiği kadar geri ilave edilmesini gerektirir. Ayrıca kullanılan asetik asit ile kimyasal reaksiyona girdiği için, her döngüde harcanan kadar asetik asidin saf olarak geri ilave edilmesi gereklidir. Proses-2'de, %100 asetik asit kullanılarak CaCO₃'ün çözülmesi önlenmiştir. Yapılan deneysel çalışmalar saf CaCO₃'ün saf asetik asitte çözünmediğini, çözünmesi için solvent içinde suyun da bulunması gerektiğini göstermiştir. Asit içinde çözünen PA6, sıcak filtrasyon ile izole edilmiştir. Filtre kağıdı üzerinde kalan CaCO₃, SBR ve PP uygun yoğunlukta ethanol/su karışımı hazırlanarak yoğunluk farkıyla birbirinden ayrıldı. Kalintida CaCO₃ bulunması PP'nin üzerinde daha fazla kalıntı kalmasına neden olduğu görsel olarak gözlendi. Proses-3, Proses-2 te gözlenen PP üzerinde kalıntı kalması problemini çözmek amacıyla geliştirildi. Proses-2'ye benzer şekilde yalnızca PA6, 100% asetik asit kullanılarak çözüldü, kalıntıda kalan PP ise seçici çözdürme yöntemi ile 130°C xylene kullanılarak çözüldü. Sonuç olarak, sadece CaCO₃ ve SBR kalıntı olarak kaldı. Ancak, bu yaklaşım ek enerji tüketimine yol açan ikinci bir çözünme sürecini gerektirdi. Farklı proseslerden elde edilen bileşenlerin, istenen özelliklerini ve bileşimini koruduklarından emin olmak için Fourier Transform Kızılötesi Spektroskopisi (FTIR) ile analiz edildi. Sonuçlar, elde edilen PA6 ve PP polimerlerinin spektrumlarının kütüphane veritabanları ve orijinal halı iplikleriyle eşleştiğini gösterdi. Ayrıca, Process-1'den elde edilen 5 g PA6 tozu ve PP örnekleri, mikroenjeksiyon ve termal kararlılık analizi için Centexbel'e (Belçika) gönderildi. Diferansiyel Taramalı Kalorimetre (DSC)'ye göre, PA6'nın erime sıcaklığı (Tm) 216-220°C olarak gözlendi, daha düşük sıcaklıklarda pik olmaması, etkili bir çözünme sürecini ve numunede olması muhtemel diğer halı bileşenleri PP, SBR, CaCO₃ ile kontamine olmadığını gösteriyor. Elde edilen PA6'nın kristalleşme sıcaklığı (Tc) 189°C ile ortalama aralıkta kaldı, bu da malzemenin termal özelliklerinin korunduğunu göstermektedir. Termogravimetrik Analiz (TGA) sonuçları, referans değerlerle uyumluluk göstermekte olup, elde edilen PA6 ve PP'de termal bozulma gözlemlenmemiştir. Bu sonuçlar, geri dönüşüm sürecinde temel termal özelliklerin başarılı bir şekilde korunduğunu ortaya koymaktadır. Bu tez çalışmasında, tufteli halıların geri dönüşümü için en etkili ve çevre dostu yaklaşım belirlenmeye çalışılmaktadır. Bu amaçla, her uygulanan süreç için açık kaynaklı openLCA yazılımını kullanarak bir Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (LCA) analizi yapılmıştır. Bu analiz, tüm olası geri dönüşüm yöntemlerinin çevresel etkilerini hesaplayarak değerlendirmiştir. Endüstri uygulamalarındaki gelişmeleri göz önüne alarak, 3 olası S/L oranı 0,02, 0,04 ve 0,10 kg/L için LCA hesaplamaları yapılmıştır. Referans senaryoda, üzerinde çalışılan PAPP_SBR halı numunesinin karbon ayak izi 5,40 kg CO₂-eşdeğer olarak belirlenmiştir. Bu emisyonun %85'i PA6'nın saf hammadde ile üretimine ve yakılmasına, %93'ü ise doğrudan PA6'nın saf hammadde üretiminden kaynaklanmaktadır. Proses-1'de, 0,02 kg/L S/L oranında küresel ısınma potansiyelinde %30'luk bir azalma gözlemlenmiştir. Bu azalma, referans senaryosu ile karşılaştırıldığında 0,10 kg/L S/L oranında %67'ye kadar artmıştır. Benzer şekilde, Proses-2'de 0,02 kg/L S/L oranında %42'lik bir küresel ısınma potansiyeli azalması gözlemlenirken, bu azalma 0,10 kg/L S/L oranında %74'e kadar yükselmiştir. Proses-3 için küresel ısınma potansiyelindeki azalma, 0,02 kg/L S/L oranında %38 olarak gözlemlenmiş, bu azalma 0,10 kg/L S/L oranında %73'e kadar referans senaryosuna kıyasla artmıştır. Bu sonuçlar, daha yüksek S/L oranları ile ilişkilendirilen önemli bir karbon ayak izi azalmasını vurgulamaktadır. Özellikle, 0,02 S/L oranından 0,10 kg/L S/L oranına geçiş, her süreçte karbon ayak izinde ortalama %55'lik bir azalmaya yol açar. Bu bulgu, daha etkili çevresel etki azaltma ile geri dönüşüm stratejilerini değerlendirmek ve optimize etmek için S/L oranının kritik etkisini vurgulamaktadır. Sonuç olarak, PAPP_SBR halı örneğinin yaşam döngüsü sonundaki senaryoda, 0,10 kg/L S/L oranında uygulanan seçici çözünme yöntemi ile polymerlerin termal özelliklerinde herhangi bir bozulma olmadan, saf hammaddeler ile üretim ve sonrasındaki yakma sürecine kıyasla, karbon ayak izinde %74'lük bir azalmaya olanak tanımaktadır. Bu sonuçlar, seçici çözünme işleminin halı bileşenlerinin etkili bir şekilde geri dönüşümünü kolaylaştırmada önemli potansiyelini vurgulamakta ve bunun sürdürülebilir bir yaklaşım olarak benimsemenin mümkün olduğunu ortaya koymaktadır.
Özet (Çeviri)
According to the European Union Community Research and Development Information Service (CORDIS) report, the European Union's carpet consumption reaches nearly 1,8 million tonnes (Mt) annually, with approximately 1,6 Mt generated as waste each year. Post-consumer carpet waste occupies a significant space in landfills by volume and poses serious environmental threats due to the chemicals they contain. The collection process for carpet recycling has a different dynamic from other textile materials. This process usually occurs when a new carpet is installed or collected from a designated location by a specific recycler. Globally, in major carpet import centers such as America, Europe, and the United Kingdom, waste carpet collection organizations have been established through government-supported initiatives. However, in the US in 2019, only 8% of carpet waste could be collected, and only 5% of this could be recycled. In the EU, only about 3% of carpets are recycled, while 60% end up in landfills and 37-40% are incinerated. One of the reasons causing these low recycling rates is the heterogeneity of carpets containing various types of polymers, additives, adhesives, fillers, and dyes. For example, tufted carpets consisting of 42% of the world carpet trade share, are produced from different types of polymers such as synthetic fibers, especially polyamide (PA), polypropylene (PP), and polyester (PET). Polystyrene butadiene rubber (SBR) latex and Poly(vinyl acetate:ethylene) (EVA) latex are the mostly used adhesives, usually together with calcium carbonate (CaCO₃) as a filler material. Considering this broad variety in carpet composition, a tailored recycling route needs to be followed for each specific carpet sample. At the outset of this research, a detailed examination of 12 different carpet samples with the front faces made of wool, viscose, polyamide, and polypropylene, and backings composed of polypropylene and polyester was conducted to understand their composition and features. These carpet samples have action, felt, and fusion types of backings, and they are bonded with Carboxylated styrene butadiene rubber (XSBR), Polyvinyl butyral (PVB), SBR, EVA adhesive materials and contain calcium carbonate filler material. According to international trade statistics, carpets with PA6 face yarn are the most traded. Therefore, among the samples examined, experimental studies focused on recycling Sample PAPP_SBR which consists of 40% PA6 face yarn, 14% PP backings, 42% CaCO₃ filling, and 4%SBR adhesive. There are several studies about the chemical recycling of PA6 in the literature, and depolymerization is generally accepted by the industry. However, depolymerization processes and following monomer purification and repolymerization steps are complex and energy consuming. In this study, solvent-based selective dissolution techniques were utilized to separate polymers of a tufted carpet. Life Cycle Assessment (LCA) was made to check the environmental feasibility of the selective dissolution process. Mechanical separation methods were examined in the first place to determine the most effective and environmentally friendly approach. This involved shredding and pulverizing carpet samples to minimize filler content without chemical involvement, followed by their introduction into a flotation unit. Utilizing this process, polypropylene (PP) with a lower density of 0,93 g/cm³ was initially separated, followed by polyamide6 (PA6) with a density of 1,13 g/cm³, using water-based bubbles, achieving significant separation from filling material without chemicals. However, due to their fibrous structures, PA6 and PP became entangled, requiring a subsequent chemical process for complete separation. Before conducting the selective dissolution method, the maximum solubility limits of the polymers in suitable solvents were first studied. Calcium carbonate (CaCO₃) which is a common filler material in most tufted carpets, dissolves yielding calcium acetate, along with the release of carbon dioxide when it undergoes a reaction with acetic acid. Experimental studies conducted with pure acetic acid and acetic acid/water mixture revealed that water presence is needed to dissolve calcium carbonate. PA6 can dissolve in both pure acid and acetic acid/water mixture, while polypropylene can be dissolved in xylene. Experimental studies were evaluated by using solid/liquid (S/L) ratios of 0,02, 0,04, and 0,10 kg/L. On a laboratory scale, maximum solubility limits were identified for PA6 with 0,10 kg/L in acetic acid at 80 °C, for PP with 0,10 kg/L in Xylene at 130 °C and CaCO₃ with 0,04 kg/L in 75% acetic acid at 80 °C. In this study, the selective dissolution method by using acetic acid, which is a milder acid, at a reduced temperature of 80°C employed to dissolve PA6. This approach effectively enabled the dissolution and isolation of PA6 from other polymers such as polypropylene and SBR in the carpet through a subsequent hot filtration process which helps maintain the solvent's temperature during filtration to avoid any precipitation. In the dissolution of PA6, two distinct processes were employed. In Process-1, a 75% acetic acid solution was used, which enabled the dissolution of both PA6 and the residual CaCO₃ in the sample. After the selective dissolution of PA6 in acetic acid through hot filtration, PP and SBR remained on the filter paper. Subsequently, a suitable ethanol/water mixture was prepared to separate PP and SBR from each other based on their density differences. However, the dissolution of CaCO₃ necessitates the use of virgin raw material as a replacement. In Process-2, 100% acetic acid was utilized to prevent the dissolution of CaCO₃, leaving it in the residue. The experimental studies have demonstrated that pure CaCO₃ does not dissolve in pure acetic acid; rather, water needs to be present in the solvent for dissolution to occur. PA6, which dissolved in the acid, was isolated through hot filtration. The remaining CaCO₃, SBR, and PP on the filter paper were separated from each other based on their density differences using an appropriate ethanol/water mixture. It was visually observed that the presence of CaCO₃ in the solution resulted in more CaCO₃ residual material on PP. Process-3 was developed to address the CaCO₃ residue issue observed on PP in Process-2. Similar to Process-2, only PA6 was dissolved by using 100% acetic acid, while the remaining PP was selectively dissolved using 130°C Xylene. As a result, only CaCO₃ and SBR remained as residues. However, this approach necessitated a second dissolution process, leading to additional energy consumption. The recovered components from these three processes were analyzed using Fourier Transform Infrared Spectroscopy (FTIR) to ensure they retained their desired properties and composition. The results showed that the spectra of recovered PA6 and PP polymers matched those in library databases and the original carpet yarns. Additionally, 5 g of recovered PA6 powder and PP samples obtained from Process-1 were sent to Centexbel (Belgium) for thermal stability analysis. According to Differential Scanning Calorimetry (DSC), the melting temperature (Tm) of PA6 was observed at 216-220°C, with no peaks at lower temperatures, indicating an effective dissolution process with no residue of other carpet components such as PP, SBR, CaCO₃. The crystallization temperature (Tc) of the recovered PA6 at 189°C remained within the average range, suggesting the preservation of the material's thermal properties. Thermogravimetric Analysis (TGA) results demonstrate compatibility with reference values, and no thermal degradation has been observed in the recovered PA6 and PP. These results demonstrate the successful maintenance of essential thermal characteristics during the recycling process. This thesis aims to determine the most effective and environmentally friendly approach for the recycling of tufted carpets. For this purpose, a Life Cycle Assessment (LCA) analysis was conducted using open source openLCA software for each applied process. This analysis calculated and evaluated the environmental impacts of all possible recycling methods. Considering the developments in industrial applications, LCA calculations were performed for 3 possible S/L ratios 0,02, 0,04, and 0,10 kg/L. In the reference scenario of the PAPP_SBR carpet sample, the carbon footprint for 1 kg of this carpet sample was calculated to be 5,40 kg CO₂-equivalent. Of this emission, 85% is attributed to the virgin production and incineration of PA6, with 93% of this portion directly resulting from the virgin production of PA6. In Process 1, a 30% reduction in global warming potential was observed at an S/L ratio of 0,02 kg/L. This reduction increased to 67% at an S/L ratio of 0,10 kg/L when compared to the reference scenario. Similarly, in Process 2, a 42% reduction in global warming potential was noted at an S/L ratio of 0,02 kg/L, which escalated to 74% at an S/L ratio of 0,10 kg/L compared to the reference scenario. For Process 3, the reduction in global warming potential was 38% at an S/L ratio of 0,02 kg/L, reaching up to 73% at an S/L ratio of 0,10 kg/L relative to the reference scenario. These results underscore a significant decrease in carbon footprint correlating with higher S/L ratios. Particularly, the shift from an S/L ratio of 0,02 to 0,10 kg/L leads to a maximum reduction of 55% in the carbon footprint across the processes. This finding emphasizes the critical influence of the S/L ratio over the type of process, highlighting its importance in evaluating and optimizing recycling strategies for more effective environmental impact mitigation. In conclusion, at the end-of-life scenario of Sample PAPP_SBR, by recycling it through selective dissolution method at a 0,10 kg/L S/L ratio, we can achieve a 74% reduction in global warming potential without any degradation of thermal characteristics compared to production with virgin raw materials and subsequent incineration. These results underscore the significant potential of the selective dissolution process in facilitating the efficient recycling of tufted carpet components.
Benzer Tezler
- Kalsine dolomit redüksiyonunda geri dönüşüm ürünü alüminyum kullanımının etkisi
The effect of recycling product aluminum use on calcined dolomite reduction
UMUT ALİ SATILMIŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
Metalurji Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiMetalurji ve Malzeme Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ONURALP YÜCEL
- Alüminyum beyaz droslarının pirometalurjik değerlendirilmesi
Pyrometallurgical evaluation of aluminum white dross
HASAN GÜNEY
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Metalurji Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiMetalurji ve Malzeme Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ONURALP YÜCEL
- Takım çalışması esaslı demontaj hattı için optimizasyon yaklaşımı: Beyaz eşya endüstrisinde bir uygulama
An optimization aprroach for balancing multi-manned disassembly lines: An application from white goods industry
DİCLE ASLAN
Doktora
Türkçe
2019
Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiEndüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EMRE ÇEVİKCAN
- Türkiye'de endüstriyel tasarım eğitiminde model yapımına yönelik derslerin ve yaklaşımların sürdürülebilirlik açısından incelenmesi
Examination of model making courses and approaches in terms of sustainability in industrial design education in turkey
NECLA İLKNUR SEVİNÇ GÖKMEN
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
Endüstri Ürünleri Tasarımıİstanbul Teknik ÜniversitesiEndüstri Ürünleri Tasarımı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖZLEM ER
- Mimarlıkta döngüsel tasarım yaklaşımı: Karar verme mekanizmaları için kavramsal bir çerçeve
Advancing circular design in architecture: A framework for decision-making mechanisms
AYŞE CEYLİN CEYDA HÜNDAL
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiBilişim Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MERYEM BİRGÜL ÇOLAKOĞLU