Geri Dön

Persistan atriyal fibrilasyon hastalarında ortogonalbifazik elektriksel kardiyoversiyonun ritim kontrolüüzerine etkisi

Effect of orthogonal biphasic electrical cardioversionon rhythm control in patients with persi̇stent atrialfibrillation

  1. Tez No: 875224
  2. Yazar: MEHMET CAN ÇILĞIN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MEHMET MELEK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 91

Özet

GİRİŞ: Atriyal fibrilasyon (AF); semptomlar, bozulmuş yaşam kalitesi, iskemik inme, kalp yetmezliği (KY) ve tüm nedenlere bağlı ölüm oranındaki artışa yol açan en yaygın atriyal taşikardilerden biridir. AF; Transtorasik olarak verilen doğrudan akım (DC) şoklarla (elektriksel kardiyoversiyon; EKV) tedavi edilmektedir, ancak hastaların %5- 30'unda prosedürler sinüs ritmini (SR) geri getirmede başarısız olmaktadır. Başarı oranı; AF süresi, önceki anti-aritmik tedavi, elektrot pozisyonu ve boyutu, transtorasik empedans (TTI) ve bifazik ile monofazik şokların kullanımı gibi çeşitli faktörlere bağlıdır. Persistan AF hastalarında, atriyal defibrilasyon eşiğine ulaşmak için daha fazla elektrik akımını kalbe ulaştırmak EKV'de başarıyı artırabilir. Bu bağlamda, seçilmemiş persistan AF hastalarında, bifazik defibrilatör kullanarak standart anterolateral pozisyonda iki elektrot (konvansiyonel) ile dört elektrot (ortogonal) kullanılarak yapılan EKV'nin başarı oranlarını değerlendirmeyi amaçladık. YÖNTEM: Persistan AF'si olan toplam 100 hastaya (ortalama yaş 67 ± 8 yıl) dört (50 hasta) veya iki elektrot (50 hasta) kullanılarak bifazik defibrilatör ile EKV uygulandı. Defibrilatör paletleri ikili (anterolateral pozisyonlu, konvansiyonel) veya dörtlü (anterolateral+anteroposterior pozisyonlu, ortogonal) olacak şekilde göğüs duvarı pozisyonuna yerleştirildi. Defibrilatör R dalgalarına senkronize edildi ve aynı anda elektrot tipinden bağımsız olarak hastalara 200 joule enerji uygulandı. SR'yi korumak için DC şoktan sonra sürekli olarak amiodaron (200 mg/gün) uygulandı. Tüm hastalar 6 ay takip edildi. BULGULAR: 82 hastada SR elde edildi. SR 48 hastada altı ay boyunca kalıcıydı. Ortogonal grup ve konvansiyonel gruplar için başarı oranları %90 (45 hasta) ve %74 (37 hasta) idi (p=0.037). Ortogonal grupta daha az enerji verilmesine rağmen bu fark viiiistatistiksel anlamlılığa ulaşmadı (283.9±186.5 joule ve 340.7±221.9 joule; p=0.17). Transtorasik rezistans ortogonal grupta konvansiyonel gruba kıyasla istatistiksel anlamlı olarak düşük saptandı (46.12±9.31 ohm ve74.16±10.66 ohm; p=0.0001). Akım şiddeti ise ortogonal grupta konvansiyonel gruba göre istatistiksel anlamlı olarak daha yüksek saptandı (20.2±1.8 amper ve 16.7±1.1 amper; p=0.0001). SONUÇ: Çalışmamız seçilmemiş persistan AF hastalarında SR'nin sağlanması için uygulanan bifazik ortogonal EKV'nin, konvansiyonel bifazik EKV'den daha yüksek etkinlikte ve benzer güvenlikte olduğunu göstermiştir. ANAHTAR KELİMELER: Persistan atriyal kardiyoversiyon, Ortogonal kardiyoversiyon, ix fibrilasyon, Elektriksel

Özet (Çeviri)

INTRODUCTION: Atrial fibrillation (AF) is one of the most common atrial tachycardias, leading to increased symptoms, impaired quality of life, ischemic stroke, heart failure (HF), and all-cause mortality. AF is treated with direct current (DC) shocks (electrical cardioversion; ECV) delivered transthoracically, but the procedures fail to restore sinus rhythm (SR) in 5–30% of patients. The success rate depends on several factors, including AF duration, previous antiarrhythmic therapy, electrode position and size, transthoracic impedance (TTI), and the use of biphasic and monophasic shocks. In patients with persistent AF, delivering more electrical current to the heart to reach the atrial defibrillation threshold may increase the success of ECV. We aimed to evaluate the success rates of ECV performed using standard anterolateral two electrodes (conventional) and four electrodes (orthogonal) using a biphasic defibrillator in unselected persistent AF patients. METHODS: A total of 100 patients with persistent AF (mean age 67 ± 8 years) underwent ECV with a biphasic defibrillator using four (50 patients) or two electrodes (50 patients). Defibrillator paddles were placed in the chest wall position in a double (anterolateral position, conventional group) or quadruple (anterolateral+anteroposterior position, orthogonal group) position. The defibrillator was synchronized to the R waves and 200 joules of energy were applied to the patients simultaneously regardless of the electrode type. Amiodarone (200 mg/day) was continuously administered after the DC shock to maintain SR. All patients were followed up for 6 months. RESULTS: SR was achieved in 82 patients (82%). The success rates for the orthogonal and conventional groups were 90% (45 patients) and 74% (37 patients) x(p=0.037). Although less energy was given in the orthogonal group, this difference did not reach statistical significance (283.9±186.5 joules vs. 340.7±221.9 joules; p=0.17). Transthoracic resistance was found to be statistically significantly lower in the orthogonal group compared to the conventional group (46.12±9.31 ohms vs. 74.16±10.66 ohms; p=0.0001). Current intensity was found to be statistically significantly higher in the orthogonal group compared to the conventional group (20.2±1.8 amperes vs. 16.7±1.1 amperes; p=0.0001). CONCLUSION: Our study showed that biphasic orthogonal ECV applied to achieve SR in unselected persistent AF patients has higher efficacy and similar safety than conventional biphasic ECV. KEYWORDS: persistant atrial fibrillation, electrical cardioversion, orthogonal cardioversion,

Benzer Tezler

  1. Persistan atriyal fibrilasyon hastalarında başarılı direkt akım kardiyoversiyonu takiben rekürensin genetik belirleyicileri

    Genetic determinants of recurrence following successful direct current cardioversion in patients with persistent atrial fibrillation

    ILKIN ALIYEV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    KardiyolojiEskişehir Osmangazi Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TANER ULUS

  2. Kardiyoversiyon sonrası sinüs ritmi sağlanan atriyal fibrilasyon hastalarında atriyal fibrilasyon relapsının ekokardiyografik prediktörlerinin prospektif analizi

    Prospective analysis of echocardiographic predictors related with atrial fibrillation relapse in atrial fibrillation patients with sinus rhythm after cardioversion

    OĞUZHAN TURĞUL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    KardiyolojiKaradeniz Teknik Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ŞAHİN KAPLAN

  3. Atriyal fibrilasyon kriyobalon ablasyon tedavisi uygulan hastalarda kalıcı iyatrojenik atriyal septal defekt varlığının araştırılması

    Persistent iatrogenic atrial septal defect after cryoballoon ablation of atrial fibrillation

    GÖRKEM YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    KardiyolojiAnkara Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BAŞAR CANDEMİR

  4. Persistan veya permanent atriyal fibrilasyonu olan hastalarda serum D-dimer düzeyinin sol atriyum hacim indeksi ile ilişkisinin araştırılması

    To investigate the relationship between plasma D-dimer level and Left Atrial Volume Index (LAVI) in patients with persistent and permanent atrial fibrillation.

    ÖMER KIRASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Kardiyolojiİstanbul Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ZEHRA BUĞRA