Menstrual disfori yaşayan ergenlerde menstruasyon supresyonunda kullanılan yöntemlerin seçilmesinde etkili olan nedenlerin değerlendirilmesi
Evaluation of the factors affecting the selection of methods used for menstrual suppression in adolescents experiencing menstrual dysphoria
- Tez No: 883019
- Danışmanlar: PROF. DR. SİNEM AKGÜL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 105
Özet
Cinsiyet çeşitliliği (CÇ), kişinin doğumda atanan cinsiyetine atfedilen sosyal ve kültürel beklentilerden farklı bir cinsiyet kimliği olmasıdır; bu farklılıktan kaynaklanan sıkıntı veya rahatsızlık ise cinsiyet disforisi olarak tanımlanmaktadır. Menstruasyonla ilişkili sıkıntı veya rahatsızlık ise; menstruasyon disforisi olarak tanımlanmaktadır. Çalışmalar, menstruasyon sırasında CÇ olan bireylerde depresyon, kendine zarar verme ve intihar düşüncesinin arttığını göstermektedir. Menstruasyon supresyonu (MS), menstruasyon kanamasını azaltmak veya durdurmak için hormonal yöntemlerin geri dönüşümlü olarak kullanılmasıdır ve çalışmalar bunun menstruasyon disforisini hafifletebileceğini göstermektedir. Bu çalışmanın amacı, CÇ olan bireylerin menstruasyon deneyimini değerlendirmek ve MS yöntemi seçiminde etkili olan faktörleri belirlemektir. Çalışma popülasyonu, Aralık 2021-Eylül 2023 arasında Hacettepe Üniversitesine başvuran, CÇ olup menstruasyon ile ilişkili kaygı yaşayan, 12-24 yaş aralığındaki gençlerden oluşmaktadır. Araştırmacılar tarafından oluşturulan birinci anket ile katılımcıların cinsiyet özellikleri ve menstruasyon deneyimleri değerlendirilmiştir. Sonrasında katılımcılara MS hakkında danışmanlık verilmiştir. Danışmanlıktan sonra doldurulan ikinci anket ile her yöntemin seçilme ve seçilmeme nedenleri değerlendirilmiştir. Katılımcıların tamamı (n=21) menstruasyondan çok/aşırı rahatsızlık duymaktadır. Menstruasyon ilişkili durumlar arasında“menstruasyonun cinsiyet kimliği ile uyumlu olmaması”katılımcıların %95,2'si tarafından çok/aşırı rahatsız edici olarak tanımlanmıştır.“Hijyenik ürün taşımak ve değiştirmek”, aşırı rahatsızlıkla en sık (%95,2) ilişkilendirilen menstrüel durum olmuştur.“Hijyenik ürün satın almak”katılımcıların %90,5'i tarafından çok/aşırı rahatsız edici bulunmuştur. En fazla seçilen MS yöntemi kombine oral kontraseptif (KOK) (%63,1) olmuştur. Etonogestrel implantı (%10,2), depo medroksiporgesteron asetat enjeksiyon (10.2%) ve progesteron içeren hapın (%5,2) az seçildiği görülmüştür. Levonogestrel salınımlı rahim içi araç hiç seçilmemiştir. Yöntemin seçilmesinde östrojen içeriği, uygulama şekli ve sıklığı, jinekolojik muayene gereksinimi, farklı sağlık birimine başvuru gereksinimi, takip sıklığı gibi çok sayıda faktörün etkili olduğu belirtilmiştir. Çalışmamızda en çok tercih edilen yöntemin KOK olduğu saptanmıştır. Tüm katılımcılara aynı danışmanlık verilmesine rağmen seçilen yöntemler ve nedenleri değişkenlik göstermektedir. Bu nedenle, CÇ olan ergen popülasyonun seçimlerine dair genellemeler önyargıya dönüşmemeli, danışmanlığa yön vermemelidir. Çalışmamız bireysel danışmanlığın önemini vurgulamaktadır.
Özet (Çeviri)
Gender diversity is having a gender identity that differs from the social and cultural expectations ascribed to one's gender assigned at birth. The distress or discomfort caused by this difference is defined as gender dysphoria. The distress or discomfort associated with menstruation is defined as menstrual dysphoria. Studies show that depression, self-harm, and suicidal ideation increase in individuals with gender diversity during menstruation. Menstruation suppression is the reversible use of hormonal methods to reduce or stop menstrual bleeding, and studies show that it may alleviate menstrual dysphoria. The aim of this study was to evaluate the menstruation experience of gender diverse individuals and to determine the factors affecting the choice of menstruation suppression method. The study population consisted of gender diverse youth aged between 12-24, experiencing menstruation-related anxiety, who applied to Hacettepe University between December 2021 and September 2023. Two surveys were developed by the researchers: The first survey aimed to evaluate the gender characteristics and menstruation experiences of the participants. After counseling the participants about menstruation suppression, the reasons for choosing and not choosing each method were evaluated with the second survey. All of the participants (n=21) felt very/extremely uncomfortable with menstruation. Among menstruation-related conditions,“menstruation not being compatible with gender identity”was defined as very/extremely disturbing by 95.2% of the participants.“Carrying and changing hygienic products”was the menstrual condition most frequently associated with extreme discomfort (95.2%).“Buying hygienic products”was found very/extremely disturbing by 90.5% of the participants. The most commonly chosen menstrual suppression method was the combined oral contraceptive (COC) (63.1%). Etonogestrel implant (10.2%), depot medroxyporgesterone acetate injection (10.2%) and the progesterone-containing pill (5.2%) were chosen less frequently, whereas the Levonogestrel-releasing intrauterine device was not chosen at all. Many factors such as estrogen content, method and frequency of application, need for gynecological examination, need to apply to a different medical department, and frequency of follow-up were effective in choosing the method. In our study, it was found that the most preferred method was combined oral contraceptive. Although all participants were given the same counseling, the methods chosen and reasons for choosing this method varied. Therefore, generalizations about the choices of youth with gender dysphoria should not guide our counseling. Our study highlights the importance of individual counseling in menstrual dysphoria.
Benzer Tezler
- Psikiyatrik bozukluğu olan ve olmayan kadınlarda adet öncesi belirtilerin karşılaştırılması
The comparison of premenstrual syndroms between women who have psychological problems and women who have not psychological problems
ŞEYDA KUTSAL
- Menstruasyon döneminde ve öncesinde yaşanan fiziksel ve ruhsal durumun ses analizinde etkisi
The effect of physical and mental status in the period and before menstruation on sound analysis
NEZİHA DEMİR
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Kulak Burun ve Boğazİstanbul Gelişim ÜniversitesiOdyoloji Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ NEBİ MUSTAFA GÜMÜŞ
- Premenstrüel disforik bozukluk tanısı alan kadınlarda bölgesel beyin kan akımı değişikliklerinin Tc-99m HMPAO beyin perfüzyon SPECT ile değerlendirilmesi
The evalutaion of changes in rCBF with Tc-99m HMPAO brain perfusion SPECT in premenstrual dysphoric disorder
FERİDE MELTEM ÖZBEK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Radyoloji ve Nükleer TıpSüleyman Demirel ÜniversitesiNükleer Tıp Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. S. SÜREYYA ÇERÇİ
- Otizm spektrum bozukluğu olan ergenlerde premenstruel disforik bozukluk yaygınlığı, allopregnenolon-progesteron-östrojen serum düzeyleri ve ilişkili faktörlerin araştırılması
Adolescents with autism spectrum disorders premenstruel dysphoric disorder prevalence, allopregnenolone-progesterone-estrogen seruminvestigation of levels and related factors
AYDAN GALANDAROVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Biyokimyaİstanbul ÜniversitesiÇocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NUSRET SOYLU
- Premenstrüel disforik bozuklukta sitalopram uyarımının hipotalamo-pituiter-adrenal eksen aktivitesi üzerine etkisi
Effect of citalopram challenge test to hypothalamo ? pituitary ? adrenal axis activity in premenstrual dysphoric disorder
FATMA SÜREYYA IŞIK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
PsikiyatriErciyes ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUSTAFA TAYFUN TURAN