Geri Dön

Elektrokonvulsif tedavinin etki mekanizmasının bir hayvan modelinde en erken gen proteinlerinin gösterilmesi yoluyla araştırılması

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 88886
  2. Yazar: S. MURAT REZAKİ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. TURGAY DALKARA
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Nöroloji, Neurology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1999
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Temel Nörolojik Bilimler Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 66

Özet

ÖZET Bu çalışmada Swiss albino farelerde elektrokonvülsif nöbetlerin etkilediği beyin alanları ve etkilenme örüntüleri, nöron plastikliğinin bir göstergesi olarak kullanılan en erken gen proteinlerinden c-Fos ve FosB ekspresyonlan incelenerek araştırılmıştır. Farelere korneal elektrotlar aracılığıyla 16 miliamper şiddetinde, 2,5 ms aralıklı, 30 adet 15 milisaniyelik monofazik vuru verilerek 10-20 saniye süren jeneralize tonik- klonik nöbetler oluşturulmuştur. Klinikte elektrokonvülsif tedavinin etkisi tekrarlayan nöbetlerle ortaya çıktığı için tek nöbet uyarılan farelere ek olarak 7 kez nöbet geçirtilen hayvanlar da incelenmişlerdir. Yalancı işlem, tek elektrokonvülsif nöbet (EKN) ve 7 EKN uygulanan farelerde 3 ya da 24 saat sonra pentobarbital anestezisi altında kalp içi paraformaldehid perfüzyonuyla doku fiksasyonu yapıldıktan sonra, beyinleri çıkartılmıştır. Beyinler %30'luk sükroz çözeltisinde bekletildikten sonra kuru buzla dondurulup kayan mikrotomla 40 mikronluk dilimler halinde kesilmiştir. Çözeltide yüzer şekilde saklanan kesitlerde standart immünohistokinıyasal yöntemler kullanılarak c-Fos ve FosB proteinleri araştırılmıştır. Bu işlem için primer antikor olarak anti-c-Fos (1/200) ve anti-FosB (1/1000) antikorları, ardından da biyotinli sekonder antikorlar kullanılmış, renk verici olarak diaminobenzidin seçilmiştir. Kesitler mikroskop altında incelenerek boyanmanın miktarı ve dağılımı saptanmıştır. Bir yalancı uygulamadan 3 saat sonra, bazal ekspresyonun da yüksek bulunduğu talamusun paraventriküler çekirdeğinde, retrosplenial kortekste, piriform, entorinal ve singulat kortekslerde ve bunlara ek olarak bazal ekspresyonun çok düşük olduğu CAİ bölgesi ve amigdalada belirgin c-Fos ekspresyonu görülmüştür. Bir yalancı uygulamadan 3 saat sonra en yoğun FosB ekspresyonu ise hipokampusun CAİ bölgesinde görülmüş, amigdala, singulat korteks, retrosplenial korteks gibi limbik alanlarda da önemli ekspresyon artışı saptanmıştır. Tek EKN 'ten sonra c-Fos ve FosB ekspresyonu birçok beyin alanında yaygın olarak artmış, c-Fos ekspresyonu 24 saat içinde normale dönerken FosB ekspresyonu azalmakla beraber bazal düzeyinden yüksek kalmıştır. Yedi EKN sonrası c-Fos ekspresyon artışı çok azalmış buna karşın FosB ekspresyonu yüksek seyretmeye devam etmiştir. EKNTerin kronik etkilerini araştırmak amacıyla 7 EKN'ten 24 saat sonra incelenen hayvanlardaki FosB ekspresyonu, 7 kez yalancı uygulama yapılan hayvanlardaki ekspresyonla karşılaştırıldığında, limbik prefrontal korteks, singulat korteks, piriform korteks, somatosensoriyel korteks, entorinal korteks, dentat girus, hipokampusun CA3 alanı, lateral septum, mediyal striatum, talamusun paraventriküler çekirdeği ve amigdalada FosB ekspresyonunun daha yoğun olduğu görülmüştür (Mann-Withney-U testi, p

Özet (Çeviri)

ABSTRACT In this study, brain regions affected by electroconvulsive seizures were determined by using expression of C-Fos and FosB immediate early gene proteins as markers of neuronal plasticity. Generalized tonic-clonic seizures lasting 1 0-20 seconds were induced in Swiss albino mice with application of 30 monophasic pulses (of 15 ms duration, 16 mA intensity and separated by 2.5 ms intervals) through corneal electrodes. Mice in treatment groups were given single or multiple (seven), daily shocks in order to discern the effects of chronic treatment, which is more relevant to the electroconvulsive therapy applications in clinical practice. Sham-treated and seizure-induced mice were anesthetized with pentobarbital and intracardiacally perfused with paraformaldehyde three or twenty-four hours after treatment. Brains were then removed and kept in 30% sucrose solution overnight. Later, they were frozen on dry ice and cut into 40 micron-thick slices with a sliding microtome. Free floating sections were treated with anti-c-Fos (1/200) and anti-FosB (1/1000) antibodies, followed by biotinylated secondary antibodies and stained with diaminobenzidine. Mounted and coverslipped sections were examined with a light microscope to determine the intensity and distribution of staining. Three hours after single, sham treatment, c-Fos expression was intense in the paraventricular nucleus of thalamus, retrosplenial, piriform, entorhinal and cingulate cortices and in amygdala and CA1 region of hippocampus. Prominent FosB expression was observed in limbic structures such as CA1 region of hippocampus, amygdala, cingulate and retrosplenial cortices. There was an overall induction of c-Fos and FosB expression after a single seizure. Twenty-four hours later, FosB expression remained high while c-Fos expression returned to basal levels. After 7 seizures, c-Fos induction was grossly attenuated but FosB induction was unaffected and remained high. Twenty- four hours after the seventh seizure, FosB expression was higher in limbic prefrontal, cingulate, piriform, somatosensory, entorhinal cortices and in dentate gyrus, CA3 region of hippocampus, lateral septum, medial striatum, paraventricular nucleus and amygdala compared to the expression in seven-times sham treated animals (Mann-Withney-U test, p

Benzer Tezler

  1. Elektrokonvulsif tedavi uygulanan hastalar ve yakınlarının elektrokonvulsif tedaviye ilişkin tutumları

    Patients' and their relatives' knowledge of, experience with, attitude towards and satisfaction with electroconvulsive therapy

    ÖZLEM SARAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    PsikiyatriSağlık Bakanlığı

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    UZMAN SELİME ÇELİK

  2. Elektrokonvulzif tedavi uygulanan majör depresif bozukluk hastalarında kinürenin yolağı metabolitlerinin tedavi yanıtıyla ilişkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the relationship between kynurenine pathway metabolites and treatment response in patients with major depressive disorder treated with electroconvulsive therapy

    ALİ HAKAN ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İBRAHİM EREN

  3. Elektrokonvulzif nöbetlerin nöroinfamatuvar yanıt üzerindeki olası etkisi ve bu etkinin doğurduğu sonuçların incelenmesi

    Effect of electroconvulive seizures on neuroinflammatory response and exploration of consequences of this effect

    ZÜMRÜT DUYGU ŞEN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    PsikiyatriHacettepe Üniversitesi

    Temel Nörolojik Bilimler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TURGAY DALKARA

    DOÇ. DR. EMİNE EREN KOÇAK

  4. Major depresyon hastalarında elektrokonvülzif tedavinin (EKT) beynin fonksiyonel bağlantılarına ve serum bdnf düzeylerine etkisi ile bunların arasındaki ilişkiler

    The effects of electroconvulsive therapy on brain functional connections and serum BDNF levels and the relationships of these in patients with major depressive disorder

    BEYDA GÜLER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    PsikiyatriErciyes Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AKİF ASDEMİR

  5. Şizofreni spektrum bozukluğunda elektrokonvulsif tedavi (EKT) öncesi ve sonrası kan serum kalsitriol düzeylerinin klinik özelliklerle ilişkisi

    The relationship of blood serum calcitriol levels with clinical features before and after electroconvulsive treatment (ECT) in schizophrenia spectrum disorders

    SERHAT ŞAHİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT ERKIRAN