Geri Dön

Anadoluculuk hareketi ve Türk edebiyatına etkileri

Movement of Anadoluculuk and its effects on Turkish literature

  1. Tez No: 89145
  2. Yazar: ÜMMÜHAN BİLGİN TOPÇU
  3. Danışmanlar: PROF.DR. ALEMDAR YALÇIN
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Türk Dili ve Edebiyatı, Turkish Language and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1999
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Yeni Türk Edebiyatı Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 275

Özet

Bu topraklar üzerinde var olan bütün değerlere kucak açan Anadoluculuk, ideolojik ve kültürel bir harekettir. Araştırmamızda hareketi bu iki boyutuyla ortaya koymaya çalıştık Anadoluculuk, şartların gündeme getirdiği bir ideojidir. Osmanlıcılık ve İslamcılık ideolojilerinin devrin ihtiyaçlarına cevap vermemesi Türkçülüğü gündeme getirmişti; ancak devletin son yüzyıla büyük yıkımlarla girmesi Turan idealini tartışılır hale getirmiştir. Türk Ocaklarında ilk defa dile getirilen“önce Türkiye”fikri bir istiklal mücadelesinin ardından yüksek sesle söylenir olmuştur. Atatürk'ün Cumhuriyetin ilk yıllarında Turancılığın bize yeni düşmanlar kazandırabileceği yolundaki ifadeleri Türk aydınlarını Anadolu merkezli ideolojiyi temellendirme konusunda yönlendirmiştir. 1910'lu yıllarda Paristen dönen Y.Kemal'in fikir tarihimize soktuğu toprağa bağlı tarih ve vatan anlayışı, yeni bir milliyetçilik yorumunu da beraberinde getirir. Vatan toplumların kültürlerini şekillendiren onları önceden bağlı bulunduğu kavimden farklı kılan bir faktördür. Bu çerçeve de kavim, ırki bağlarla bağlılığı; millet bir vatan üzerinde paylaşılan tarihi değerlerle ortak gelecek hedefleyen bir topluluğu ifade eder. Anadoluculara göre Türk bir ırkın ismi olmaktan çıkmış,“Anadolulu”anlamını kazanmıştır. Irki bağlar reddedilmemekle beraber günümüzde saf ırklardan söz etmek de mantıken mümkün değildir. Buna göre Türk tarihi Malazgirt'ten başlatılmalı ve. ondan öncesi uzak mazi olarak değerlendirilmelidir. Bugün yapılması gereken ulaşılamayacak hayallerle Türk milletini oyalamak değil, vatan üzerinde yüzyıllardır yaratılagelen kültür unsurlarını değerlendirip, onlardan yaratıcı bir hamle ortaya koymaktır. Osmanlı emperyelist emellerle Anadolu'yu ihmal edip müstemlekelere yönelerek millî şuurdan uzaklaşmıştır. İstiklal Mücadelesi, Türk varlığının bekasının Anadolu'daki nüveye bağlı olduğunu bütün aydınlara göstermiştir. Herkesin dikkati Anadolu'ya yönelmişken Anadolucular, diğer politikalara alternatif olarak Anadolu insanını hareketin merkezinde değerlendirmiştir. Tarihte bu toplumu harekete getiren Anadolu halkı olmuştur. Bundan sonra da bir hamle gerçekleştirilecekse onu yine aynı kesim yapacaktır. Bu kesimde çoğunluğu köylü olan Anadolu insanıdır. Köy.yılların verdiği ihmalle devletine küsmüştür. Cumhuriyet yönetimi bu insanlarla barışmanın yollarını aramalıdır. Bunda en iyi vasıta eğitimdir; köye gönderilecek öğretmen, misyoner ruhu taşımalı, bir yandan köylüyle kaynaşırken diğer yandan onu yeni kurulan düzene ısındırmalıdır. Köy insanına ulaşabilmenin en kolay yolu onun inançlarıyla barışık olmaktır. Bu konuda hemen her fırsatta dile getirilen çatışmalar, Anadolucuların dikkatinden kaçmamıştır. Dışarıdan üretilen çözümlerin çok da işe yaramadığı ortadadır; Anadolucular köy insanlarının kendi problemlerini çözebilecek şekilde eğitilmesini, köyden gelen insanlara eğitim imkânları sağlanarak köy kökenli aydınların yetştirilmesini bu problemlerin çözümünde önemli bir adım olarak kabul ederler. Benzer bir mantıkla kurulan Köy Enstitüleri siyasî emellere alet edilmiş ve hedefinden sapmıştır. Edebiyatımızda Anadolucular öncesinde Nâyîler ve Nevyunanîler Anadolu'yu farklı bakış açılarıyla ele alırlar. Onları takip eden Mavi hareketi de Cumhuriyetin ilk yıllarında Nevyunanîliğin farklı bir yorumu gibi gündeme gelir. Bu üç hareket de bir yanlarıyla Antik kültüre yaslanmaya çalışır. Anadolucularsa onlardan farklı olarak, Anadolu'da kurulan Türk-islâm kültürüne yaslanırlar. Batı'da romantizmi doğuran romantik tarih anlayışı Anadoluculann da dikkatini çekmiş, Anadolu'da yaratılan klasiklere yönelmelerine sebep olmuştur. Bu noktada, Hilmi Ziya etrafında şekillenen yoğun bir destan arayışı dikkati çeker. Kayanağı halk arasında yaşayan anonim eserler olan büyük bir Türk destanı yazmak ve bunu modern anlamda yorumlayabilecek sanatçıların eline sunmak.Ülken'in en büyük idealidir. Çünkü anonim eserler sanatçıların değil halkın ortak değerlerini ve dehasını yansıtır; ona dayandırılacak eserler de ortak zevke hitap edecektir. Brî da bir Türk Rönesansının kapısını aralamak demektir. Öte yandan Mehmet Emin'le başlayan Anadolu'yu, halkın söyleyiş imkânlarından yararlanarak modern tarzda anlatma destan arayışının önüne geçer. Yalın ve yerli söyleyiş, gerçekçi bakış açısı bu bu şiirin ortak paydası olarak kabul edilebilir. Bu payda farklı görüşten sanatçıların ilgisini çekmiştir.Tahkiyeli eserlerdeyse Tanzimat yıllarından itibaren kademeli olarak Anadoluculann savunduğu fikirler eserlere girmişti;hattâ bazıları onlardan çok daha önce bu problemleri dile getirmişti. Cumhuriyet devrinin ilk yıllarıysa, aydının Anadolu insanıyla yüz yüze gelişinin şaşkınlığını yansıtan eserlerle doludur; bir kısmı alabildiğine romantik, bir kısmı alabildiğine katıdır. Orta yolu bulan eser sayısı bir elin pamaklarıyla ifade edilebilecek kadar azdır, öte yandan bu devirde Anadolu Notlan, Beş Şehir gibi alanlarında zirve sayılabilecek eserler de vardır.Bu eserler Anadolucu edebiyat adına ümit kaynağıdır. Ancak bütün olarak değerlendirildiğinde 50'li yıllara kadarki bu dönem Anadoluculuk adına teşebbüslerle doludur.diyebiliriz Bu çalışmayla fikir hareketi olarak olgunlaşan Anadoluculuğun edebî eserlerde aynı oranda temsil edilemediğini tespit ettik;ancak, kültürel olarak da, ideolojik olarak da farklı kesimlerden insanları“vatan hassasiyeti”noktasında birleştiren bu hareket yeniden değerlendirilmeye müsait görünmektedir.

Özet (Çeviri)

The movement which was named as Anadoluculuk, respected all the cultures, ideas which were grown at Anadolu territory. Meantime, Anadoluculuk movement has two different and attractive sides for intellectuals. One is ideological and the other is cultural side. In this academic work, we wanted to underline both sides of Anadoluculuk. Anadoluculuk, is an ideology which cultural and political conjuncture brought it up to intellectual's attention. Ottomanizm and islamizm was not enough to meet the intellectual expectations at that period. That made Turkish nationalism more popular in public. But, the concept of Turan, in other words, passion of Turkish Nationalists, caused a lot of trouble for the whole nation, especially in the 20th century. So, the intellectuals of Turkish Nationalists changed their first priority idea from Turan to Turkey. One simple sentence“Önce Türkiye”which means“Turkey always first”became popular among them. A more realistic approach was staged up during Atatiirk's period. The new approach was strictly against to aggressive ideal of Big Turan. So, the intellectuals focused on the country, Turkey. On the other side, new dimension of the history which was based on territory and the concept of land started to be emphasised by intellectuals. Yahya Kemal was defending the new concepts in Turkey and he found his followers. The concept of the nation, land, nationalism, culture etc. were re defined by these followers. According to them, Turkish history should be started from Malazgirt which carried the Turks into the hearth of Anatolia and the time before Malazgirt should be disregarded. Anadolulucuk movement basically says the land gives a concrete shape to the nation and the name, Turk, gained a new sense with Anatolia territory. As ideological side, the movement has â potential to lead the nation's intellectual's life. On the side, as far as cultural influence, it has not enough power. There were a lot of conjectural factors both internal and external, which can be used to explain why Anadolulucuk movement did not succeed. That's the intention behind this academic work. Although it failed in the past, I believe that the movement may still have potential to influence the country in a modern world.

Benzer Tezler

  1. Nurettin Topçu'da medeniyet tasavvurunun tahlili

    The analysis of civilization conception by Nurettin Topçu

    RİFAT TÜRKARSLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    FelsefeDokuz Eylül Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FATİH TOKTAŞ

  2. Türk hümanizmi bağlamında Mavi Anadoluculuk hareketi

    Blue Anatolianism movement in the context of Turkish humanism

    FERHAN AKGÜN ÜNSAL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Türk Dili ve EdebiyatıKırıkkale Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. OĞUZ ÖCAL

  3. Nurettin Topçu'nun eğitim ve kültüre ilişkin görüşleri

    The views of Nurettin Topçu about education and culture

    İHSAN ÖZKAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Eğitim ve ÖğretimNiğde Üniversitesi

    İlköğretim Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. REMZİ KILIÇ

  4. Kimlik ve siyaset bağlamında Anadoluculuk hareketi

    Anatolianism movement in the context of identity and politics

    AHMET PAKİŞ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Siyasal BilimlerYıldız Teknik Üniversitesi

    Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YILMAZ BİNGÖL

  5. Dergâh ve Anadolu mecmualarında Anadoluculuk hareketi (1921-1925)

    Anatolian movement in dergah and Anatolian journals (1921-1925)

    ZEYNEP ÇALIKIRAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    FelsefeMersin Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BİRGÜL BOZKURT