İbn Küllâb el-Basrî'nin sıfat teorisi: Kaynağı, gelişimi ve etkisi
Ibn Kullāb al-Basrī's theory of attributes: Its origin, development and influence
- Tez No: 893298
- Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ HAYRETTİN NEBİ GÜDEKLİ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Din, Religion
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Kelam Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 142
Özet
Tezde İbn Küllâb el-Basrî'nin ilâhî sıfatlar teorisinin kaynağı, gelişimi ve etkisinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Teorinin dayandığı temel önerme olan“İlâhî sıfatlar zâtın ne aynıdır ne de gayrıdır.”önermesinin İbn Küllâb tarafından ne şekilde temellendirilerek ortaya konduğunun ve bu önermenin kendisinden sonraki dönemde ne şekilde algılandığının tespitine çalışılmıştır. Tez, üç bölümden oluşmakta olup ilk bölüm ilâhî sıfatlar probleminin tarihî arka planını vermekte ve erken dönem kelâmcılarının bu problem ile ilgilenme sebeplerini ortaya koymaktadır. Bu bölümde erken dönem zât-sıfât ilişkisine dair yaklaşımlar incelenmiştir. Tezin ikinci bölümü, İbn Küllâb'ın sıfat teorisine ayrılmış olup teorinin kaynağı ve etkisi üzerine yoğunlaşılmıştır. İbn Küllâb, kendisinden önce de dillendirilmiş olan bu yaklaşımı sıfatların vasıflanamayacağı ilkesi üzerine inşa etmektedir. Sıfatların vasıflanamaması onların“kadîm”,“hâdis”,“ayn”,“gayr”gibi nitelikleri taşıyamaması anlamına gelmektedir. Böylelikle nitelemenin ilkesi olan mânaların, Allah'ın zâtında bulunması neticesinde oluşan“taaddüd-i kudemâ”(kadîmlerin çokluğu) problemi aşılmış olmaktadır. Zira sıfatlar“kadîm”olarak nitelendirilemezler. İbn Küllâb sonrası dönemde söz konusu teori“gayriyyet”tanımı temelinde yorumlanarak ilâhî sıfatlar problemine ilişkin Sünnî kelâm ekollerinin temel açıklama modeli hâline gelmiştir. Sıfatlar, Allah'tan başka şeyler olarak nitelenemedikleri için zât ile sıfatlar arasında başkalık söz konusu olamamaktadır. Buna imkân sağlayan ise kelâmcıların geliştirdikleri“gayriyyet”(başkalık) tanımdır. Tezin üçüncü bölümünde“gayriyyet”tanımına getirilen eleştiriler ve teorinin temel önermesine yönelik“çelişki”iddiaları değerlendirilmiştir. Müteahhir dönem kelâmcılarının genelinin probleme yönelik yaklaşımı,“ayn”ve“gayr”kavramlarının çelişik kavramlar olduğu yönündedir. Bu durumda sıfatların Allah'a ne şekilde dayandığı ve varlık alanına nasıl çıktığı problemi kelâmcıların, en azından bazı fiillerinde Allah'ın“fâil-i mûcib”(zorunlu fâil) olduğunu ifade etmelerine sebep olmuştur. Sonuçta ise Allah'ın sıfatlarının Allah'ın zâtı ile kâim, zamansal olarak kadîm, ancak kendi nefislerinde mümkün oldukları ve Allah'tan îcâb yoluyla sâdır oldukları sonucuna ulaşmışlardır.
Özet (Çeviri)
In our thesis, we aimed to reveal the origin, development, and influence of the theory of divine attributes developed by Ibn al-Kullāb. We aimed to determine how Ibn al-Kullāb justified the basic proposition of the theory,“attributes are neither the same nor different from essence,”and how this statement was perceived in the period after him. The thesis consists of three chapters. The first chapter provides the historical background of the problem of divine attributes and reveals the reasons why early theologians were interested in this problem. In this chapter, early approaches to the relationship between essence and attributes are analyzed. The second chapter is devoted to Ibn al-Kulālāb's theory of attributes, focusing on its source and influence. Ibn al-Kullāb builds this approach, which had been articulated before him, on the principle that attributes cannot be qualified. The unqualifiability of adjectives means that they cannot bear qualities such as qadīm, hâdis, ayn, and ghayr. In this way, the problem of taaddüd al-kudamā, which arises as a result of the presence of the meanings, which is the principle of qualification, in God's essence, is overcome. In the post- Ibn al-Kullāb period, this theory was interpreted on the basis of the definition of“non-duality”and became the basic narrative of Sunnī schools of theology. Since adjectives cannot be characterized as things other than God, there can be no otherness between essence and attributes. This is ensured by the definition of nonduality developed by theologians. In the third part, the criticisms against the definition of nonriyyah and the claims of contradiction against the basic premise of the theory were evaluated. The approach of the later theologians to the problem is that the concepts of ayn and ghayr are contradictory concepts. In this case, the problem of how the attributes are based on God and come into existence led the theologians to state that God is fāil al-mūjab at least in some of His actions. As a result, they concluded that God's attributes are temporally eternal, subsistent with God's essence, but contingent in themselves and emanate from God through ijāb.
Benzer Tezler
- Ebü'l-Hasan el-Eş 'arî'nin kelâm sistemi ve kaynakları
Abu al-Hasan al-Ashari?s kalam system and his sources
HİKMET YAĞLI MAVİL
- Ehl-i Sünnet Kelam Ekolü oluşum bağlamında Küllâbiyye-Mu'tezile etkileşimi
Mu'tezile and Kullabiyye interaction in the context of Ehl-i Sunnah Kelam School's formation
BEKİR TOKLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
DinÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiTemel Bilimler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÖZCAN TAŞCI
- Mezheplerin teşekkülü öncesi dönem Sünnî kelâmda Halku'l-Kur'ân meselesi
The Creation of the Qur'an in the pre-formative period of Sunni theology
HÜSEYİN TURAL
Yüksek Lisans
Türkçe
2017
DinUludağ ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET SAİM KILAVUZ
- Eş'ariliğin teşekkül süreci 'el-Eş'ari Dönemi'
The formation process of Ash'arism 'Al-Ash'ari Period'
MEHMET KESKİN
- Hanbelîlik-Eş῾arîlik ilişkisi (III.-V./IX.-XI. yy.)
The relation between Hanbalism-Asharism (III.-V./IX.-XI. centuries)
İSA KOÇ
Doktora
Türkçe
2020
DinSüleyman Demirel ÜniversitesiTemel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. M. SAFFET SARIKAYA