Geri Dön

Türk dili ve kültüründe ekmek kavramı

The concept of bread in Turkish language and culture

  1. Tez No: 896158
  2. Yazar: ATANUR ÖZDEMİR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. HÜLYA ARSLAN EROL
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Türk Dili ve Edebiyatı, Turkish Language and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gaziantep Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Yeni Türk Dili Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 450

Özet

Maddi ve manevi kültür, insanoğlunun var olduğu günden beri çeşitli etkenlere bağlı olarak sürekli değişmiştir. Yaşam şeklinde meydana gelen radikal değişiklikler, insanı her yönüyle etkileyerek kişinin düşünce dünyasının, sosyal dinamiklerinin, dilinin ve kültürünün yeni düzen çerçevesinde yapılanmasını sağlamıştır. Uzun süre avcı-toplayıcı sisteme tabi olan insanoğlu, buzulların erimesiyle kendiliğinden yetişmeye başlayan yabani tahılları evcilleştirmeye başlamıştır. Yerleşik düzeni zorunlu kılan bu yeni besin; avcı-toplayıcılıktan tarıma, kabileden devlete, bireysellikten toplumsallığa, eşitlikçi yapıdan hiyerarşik yapıya, ortak kültüre ve ortak dile geçişlerin temelini oluşturmaktadır. Bu noktadan bakıldığında ne yersen osun sözü önem kazanmaktadır. Tüketilen besin ve onun elde edilme şekli, insanı oluşturan dinamiklerin niteliklerini belirlemektedir. Bugünkü düzenin, maddi ve manevi kültürün temeli; bu yeni besine yani ekmeğe dayanmaktadır. Neolitik Çağ'dan sonra insanoğlunun temel besin gıdası olan ekmeğin yerleşik hayata geçişlerin artmasıyla kavram çerçevesi genişlemiş ve arka planda taşıdığı kültürel derinlik artmıştır. Zaman içinde, sadece bir gıda maddesi olmaktan çıkıp toplumların yaşam tarzlarını, inanç sistemlerini ve ekonomik yapılarını yansıtan bir sembol hâline gelmiştir. Yerleşik düzenin başladığı dönem olan Eski Uygurlarla birlikte Türk dili ve kültüründe yer edinmeye başlayan ekmek, kısa sürede çevresinde oluşan maddi ve manevi zenginliklerle kavramsallaşmıştır. Daha Karahanlı Dönemi'nde tuz ekmek ikilemesiyle dostluğun, beyliğin, hakkın, hukukun sembolü olmuştur. Sonraki süreçlerde kıtlıklar ve dinî anlayışlar neticesinde kutsallaşarak nimet kelimesiyle anılmaya başlamıştır. Bereket, bolluk ve yaşamın devamlılığını temsil eden ekmek; ritüellerin ve ibadetlerin vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Birçok atasözü, deyim ve metafor ekmek kavramı etrafında şekillenmiştir. Bir milletin kültürünün özünü taşıyan kalıp yapılar, dil vasıtasıyla günümüze ulaşmıştır. Bu doğrultuda bu çalışmada, ekmeğin Türk dili ve kültüründeki yeri incelenmiştir. Ekmek kavramı çevresinde oluşmuş dil ögelerinin arka planında yatan kültürel zenginlik, dil-kültür ilişkisi bağlamında ele alınmıştır. Somut olmayan kültürel mirasın taşınmasında dilin aktif rol oynadığı üzerinde durulmuş ve dildeki kalıp yapıların, somut olmayan kültürel mirasın bir parçası olduğu vurgulanmıştır.

Özet (Çeviri)

Material and spiritual culture has been continuously updated due to various factors since the existence of humankind. Radical changes in lifestyle have affected humans in every aspect, causing the restructuring of one's thought world, social dynamics, language, and culture within the framework of the new order. Humankind, which had been subject to the hunter-gatherer system for a long time, began to domesticate wild grains that started growing spontaneously with the melting of glaciers. This new food, which necessitated a settled order, is the foundation of transitions from hunter-gathering to agriculture, from tribe to state, from individuality to sociality, from egalitarian structure to hierarchical structure, to common culture and common language. From this perspective, the saying you are what you eat gains importance. In other words, the consumed food and the way it is obtained determine the qualities of the dynamics that constitute the human being. The foundation of today's order, material and spiritual culture, is based on this new food, namely bread. Bread, which has been the staple food of humankind since the Neolithic age, has expanded its conceptual framework with the increase in transitions to settled life, and its cultural depth in the background has increased. Over time, it has become a symbol reflecting societies lifestyles, belief systems, and economic structures, rather than just being a food item. Bread, which started to take its place in Turkish language and culture with the Old Uighurs, the period when the settled order began, was conceptualized with the material and spiritual riches formed around it in a short time. As early as the Karakhanid period, it became the symbol of friendship, lordship, right, and law with the pairing of tuz ekmek. In subsequent processes, it became sanctified due to famines and religious understandings and began to be referred to as nimet. Bread, representing abundance, plenty, and the continuity of life, has become an indispensable part of rituals and worship. Many proverbs, idioms, and metaphors have been shaped around the concept of bread. The stereotypical structures that carry the essence of a nation's culture have reached the present day through language. In this direction, this study examines the place of bread in Turkish language and culture. The cultural richness behind the linguistic elements formed around the concept of bread is discussed in the context of the language-culture relationship. It is emphasized that language plays an active role in carrying intangible cultural heritage, and that the stereotypical structures in language are a part of intangible cultural heritage.

Benzer Tezler

  1. Türkçe ve Almanca frazemlerde 'su' ve 'ekmek' kavramlarının anlam analizi

    Meaning analysis of the concepts of water and bread in Turkish and German phrasemes

    HATİCE ALGÜL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Alman Dili ve EdebiyatıFırat Üniversitesi

    Batı Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET HALİT ATLİ

  2. Kırgız edebiyatının mensur eserlerinde kaynana-gelin ilişkisinin tahlili

    Literary analysis of the relationship between bride&mother-in-law in the prose of Kyrgyz literature

    MİHRİBAN ERİNÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Halk Bilimi (Folklor)Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi

    Türkoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HALİT AŞLAR

  3. Trabzon halk kültüründe kadının statüsü

    The status of women in Trabzon folk culture

    EMİNE AYDIN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Halk Bilimi (Folklor)Ardahan Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FATİH ŞAYHAN

  4. Caferi inanç dünyasında mistik anlatılar

    Mystical narratives in Caferism belief system

    CANSU DAŞDEMİR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Halk Bilimi (Folklor)Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET NACİ ÖNAL

  5. Yenileşme devri Türk şiirinde millî romantik tavır (Başlangıcından cumhuriyet'e kadar)

    National romantic attitude in turkish poetry in the reformation period (From the beginning to the republic period)

    HATİCE YILDIZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Türk Dili ve EdebiyatıAnkara Hacı Bayram Veli Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NAZİM HİKMET POLAT