Geri Dön

Çocukluk yaş grubunda brusellozun değerlendirilmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 897591
  2. Yazar: HİLAL KOYUNCU
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. NACİYE GÖNÜL TANIR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2011
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: Ankara Dr. Sami Ulus Çocuk Sağl. ve Has. Eğt. ve Arş. Hast.
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 82

Özet

Bruselloz her yıl ülkemizde en az 15.000 yeni olgu sayısı ile önemli sağlık sorunlarından biridir ve ana bulaş yolu çiğ sütten yapılmış taze peynir tüketimidir. Çocukluk çağı brusellozu Türkiye gibi endemik bölgelerde sık rastlanan bir hastalık iken, endemik olmadığı yerlerde ender rastlanır. Bu çalışmada Ocak 2005-Ocak 2011 yılları arasında Dr.Sami Ulus Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Bölümü tarafından, poliklinikte izlenen ya da servisimizde yatırılarak tedavi ve takibi yapılan 74 bruselloz hastasının kayıtları geriye dönük olarak değerlendirildi. Hastalar; cinsiyet ve yaşa göre dağılımları, memleketleri, aile içinde benzer vaka olması, çiğ süt ve süt ürünleri (özellikle çiğ sütten yapılmış peynir) tüketimi, hayvanlarla uğraş, şikayet süreleri, başvuru yakınmaları, muayene ve laboratuvar bulguları, tanı ve tedavileri, komplikasyon ve relaps oluşumu yönünden değerlendirildi. Çalışmaya alınan 74 hastanın 48'i (%65) erkekti. Hastalarlar 3-18 yaş arasında olup ortalama yaş 10,6 +/- 3,3 saptandı. Enfeksiyon kaynağı 66 (%89) hastada saptanmış olup hepsinde çiğ sütten peynir yeme öyküsü, 32 hastada (% 43,2) hayvan teması saptandı. Aile içinde bruselloz öyküsü 25 (%33,8) hastada saptandı. Kırsal bölgeden başvuran hasta sayısı 55'di (%74,3). Klinik olarak bakıldığında 40 (%54) hasta akut, 17 hasta (%22.7) subakut, 8 (%10.7) hasta kronik brusellozdu. Hastalarımızda en sık saptanan yakınma artaji 55 (%71,4) hastada daha sonra ateş 44 (%59) hastada saptandı. Artralji yakınması ile gelen hastalarda en sık tutulan eklem 35 (%47) hastada diz, daha sonra 13 (%17) hastada kalça idi. Diğer sık saptanan yakınmalar halsizlik 37 (%50), iştahsızlık 30 (%40), kilo kaybı 23 (%31), gece terlemesi 19 (%25), karın ağrısı 18 (%24) (n=18) ve baş ağrısı 15 (%20) hastada tespit edildi. Hastaların 30'unda (%40.5) anemi, 6'sında trombositopeni, 13'ünde (%17.5) lökopeni saptandı. Sedimantasyon yüksekliği 48 ( %64,8), CRP yüksekliği 42 (% 56,7) hastada tespit edildi. Hastaların 65'inden (%87) kan kültürü alınmış olup 29'unda (%44.6) Brucella spp. üremesi oldu. Hastaların 67'sine (%90) başvuruda SAT bakıldığı ve 52'sinde (%70) titrenin 1/160 ve üzerinde olduğu saptandı. SAT titresi negatif olan hastalara Coombs testi, ELİSAtesti ve/veya kan kültüründe üreme ile tanı konduğu tespit edildi. Kan kültürüne göre SAT spesifitesi %22.6, sensitivitesi %75 olarak saptandı. Kan kültürüne göre, 27 hastada bakılan Brucella Coombs testinin spesifitesi %38.1, sensitivitesi %64.7; 23 hastada bakılan ELISA testinin spesifitesi %71 sensitivitesi %44.4 saptandı. Komplikasyonlu 15 hasta (%20) saptandı. Nörobruselloz 7 (%9,4) (n=7), hematolojik tutulum 4 (%5,4), kardiak tutulum 1 (%1,3), hepatik tutulum 3 (%2,7) hastada saptandı. Hastaların tedavisinde 8 yaş üstü komplike olmayan 44 (%59) olguya doksisiklin+ rifampisin 6 hafta, 8 yaş altında 16 (%21,6) olguya ise ko-trimoksazol + rifampisin 6 hafta verildi. Komplikasyon gelişen hastalara gentamisin eklenerek üçlü kombine tedavi en az 6 hafta, nörobrusellozlu hastalara seftriaksonun dahil olduğu dörtlü kombine tedavi 8-24 hafta uygulandı. Komplikasyon gelişmeyen hastalarda klinik cevabın ortalama 8. günde, komplikasyon gelişen hastalarda ise 16. günde geliştiği saptandı. Hastalarımızda ilaca bağlı istenmeyen reaksiyon tespit edilmedi. Tedavi sonrası hastaların SAT titrelerinin giderek düştüğü saptandı. Bruselloz ülkemizde sıktır ve klinik spektrumu geniştir. Brusellozun tanısında epidemiyolojik öykü, klinik bulgular, endemik bölgelerde yüksek şüphe ve serolojik testler önemlidir. Ülkemizde en önemli bulaş yolu çiğ sütten peynir yeme olan brusellozun önlenmesinde halkın bilgilendirilmesi, hayvanların aşılanması, pastörize süt ve süt ürünlerinin kullanılması son derece önemlidir.

Özet (Çeviri)

Brucellosis is one of the important health problems with at least 15,000 new cases in our country every year, and the main transmission route is the consumption of fresh cheese made from raw milk. While childhood brucellosis is a common disease in endemic regions such as Turkey, it is rare in non-endemic areas. In this study, the records of 74 brucellosis patients who were followed up in the outpatient clinic or hospitalized in our service by the Infection Department of Dr. Sami Ulus Gynecology and Pediatrics Training and Research Hospital between January 2005 and January 2011 were evaluated retrospectively. The patients were evaluated in terms of their distribution by gender and age, their hometown, having similar cases in the family, consumption of raw milk and dairy products (especially cheese made from raw milk), dealing with animals, duration of complaints, complaints at admission, examination and laboratory findings, diagnosis and treatments, complications and relapse formation. Of the 74 patients included in the study, 48 (65%) were male. The patients were between 3-18 years of age, with a mean age of 10.6 +/- 3.3 years. The source of infection was determined in 66 (89%) patients, and a history of eating cheese from raw milk was found in all of them, and animal contact was found in 32 patients (43.2%). A family history of brucellosis was found in 25 (33.8%) patients. The number of patients admitted from the rural area was 55 (74.3%). Clinically, 40 (54%) patients were acute, 17 (22.7%) subacute, 8 (10.7%) chronic brucellosis. The most common complaint in our patients was artifact in 55 (71.4%) patients, followed by fever in 44 (59%) patients. The most frequently involved joint in patients presenting with arthralgia was the knee in 35 (47%) patients, followed by the hip in 13 (17%) patients. Other common complaints were fatigue 37 (50%), anorexia 30 (40%), weight loss 23 (31%), night sweats 19 (25%), abdominal pain 18 (24%) (n=18) and headache 15 It was detected in (20%) patients. Anemia was found in 30 (40.5%) of the patients, thrombocytopenia in 6, and leukopenia in 13 (17.5%). High sedimentation rate was detected in 48 (64.8%) and CRP levels in 42 (56.7%) patients. Blood cultures were taken from 65 (87%) of the patients and Brucella spp. it was breeding. SAT was measured in 67 (90%) of the patients, and the titer was 1/160 and above in 52 (70%) patients. It was determined that patients with negative SAT titer were diagnosed with Coombs test, ELISA test and/or growth in blood culture. According to the blood culture, the specificity of the Brucella Coombs test was 38.1%, and the sensitivity was 64.7%; The specificity of the ELISA test, which was performed in 23 patients, was 71%, and the sensitivity was 44.4%. Fifteen patients (20%) with complications were detected. Neurobrucellosis was detected in 7 (9.4%) (n=7) patients, hematological involvement in 4 (5.4%), cardiac involvement in 1 (1.3%) and hepatic involvement in 3 (2.7%) patients. In the treatment of the patients, doxycycline + rifampicin was given for 6 weeks to 44 (59%) uncomplicated cases over 8 years of age, and co-trimoxazole + rifampicin for 6 weeks to 16 (21.6%) cases under 8 years of age. Triple combination therapy was applied for at least 6 weeks by adding gentamicin to patients who developed complications, and quadruple combination therapy including ceftriaxone was applied to patients with neurobrucellosis for 8-24 weeks. It was determined that the clinical response developed on the 8th day on average in patients who did not develop complications, and on the 16th day in patients who developed complications. No adverse drug-related reactions were detected in our patients. It was determined that the SAT titers of the patients gradually decreased after the treatment. Brucellosis is common in our country and its clinical spectrum is wide. Epidemiological history, clinical findings, high suspicion in endemic regions and serological tests are important in the diagnosis of brucellosis. It is extremely important to inform the public, to vaccinate animals, to use pasteurized milk and dairy products in the prevention of brucellosis, the most important transmission route of which is eating cheese from raw milk in our country.

Benzer Tezler

  1. Brusella tanılı çocuk hastalarda trombosit kitle indeksinin klinik, laboratuvar ve prognoz ile ilişkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the relationship between platelet mass index and clinical, laboratory, and prognostic factors in pediatric patients diagnosed with Brucellosis

    AIGUN ISMAILOVA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    ÖĞR. GÖR. EMİNE HAFİZE ERDENİZ

  2. Bruselloz olgularından izole edilen brusella bakterielrinin tür tayini ve kinolonlar, makrolidler, doksisiklin ile rifampisinin bu türlere karşı in vitro etkinlikleri

    Species identification of brucella bacteria isolated from burcellosis cases and in vitro activities of qoinolones, macrolides, doxycyline and rifampicin against this species

    AFFAN DENK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    MikrobiyolojiFırat Üniversitesi

    Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. KUTBETTİN DEMİRBAĞ

  3. Çocuklarda vertigo etiyolojisi, çocukluk çağı benign paroksismal vertigosu ve migren ilişkisi

    Etiology of vertigo in children, benign paroxysmal vertigo of childhood and its association with migraine

    EZGİ DENİZ BATU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıHacettepe Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BANU ANLAR

    PROF. DR. SABİHA AYSUN

  4. Obez ergenlerde metabolik sendrom sıklığı ve metabolik sendrom için risk faktörlerinin belirlenmesi

    Determination of the prevalence of metabolic syndrome and the risk factors for metabolic syndrome in obese adolescents

    PERİHAN BEYSEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSivas Cumhuriyet Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NURULLAH ÇELİK

  5. Çocukluk çağı lösemilerinde mikroRNA ekspresyonunun lösemi tipi, tedaviye yanıt ve prognoz ile ilişkisinin değerlendirilmesi

    The evaluation of the association between mikroRNA expression and leukemia subgroup, response to the treatment, prognosis in childhood leukemia

    MUHTEREM DUYU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    GenetikEge Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZGÜR ÇOĞULU