Geri Dön

Endokrinolojik nedenlerle yoğun bakımda takip edilen hastalarda mortalite sıklığı ve ilişkili risk faktörleri

Mortality rates and associated risk factors in patients in intensive care unit for endocrinological reasons

  1. Tez No: 899034
  2. Yazar: DERYA İNSAL SAYGILI
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ HÜSEYİN KARAASLAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Diyabetik Ayak Ülseri, Hiperglisemik Hiperosmolar Durum, Diyabetik Ketoasidoz, Hipoglisemi, Yoğun Bakım Ünitesi, Mortalite, Kardiyovasküler Hastalıklar, Diabetic Foot Ulcer, Hyperglycemic Hyperosmolar State, Diabetic Ketoacidosis, Hypoglycemia, Intensive Care Unit, Mortality, Cardiovascular Diseases
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Harran Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 89

Özet

Giriş ve Amaç: Endokrin acil durumlar yoğun bakım ünitesine yatış gerektiren ciddi sağlık sorunlarına ve mortalite artışına neden olabilmektedir. Bu çalışmamızda endokrin nedenlerle yoğun bakım ünitesinde takip edilen hastalarda mortalite oranlarını ve ilişkili risk faktörlerini tespit etmeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada 2013-2023 yılları arasında, hastanemiz dahili yoğun bakım ünitesinde endokrinolojik sebeplerle takip edilen 330 hastanın verisi retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Hastaların yatış endikasyonları, klinik ve demografik verileri ve laboratuvar bulguları karşılaştırılmak üzere kayıt altına alındı. Hastalar yatış endikasyonlarına göre diyabetik ayak ülseri (DAÜ), hiperosmolar hiperglisemik durum (HHD), diyabetik ketoasidoz (DKA), hipoglisemi ve nadir görülen diğer endokrin acil durumlar olarak gruplandırıldı. Daha sonra hastaların mortalite oranları ve ilişkili risk faktörleri karşılaştırıldı. Bulgular: Hastalarımızın yaklaşık yarısını (%49.7) DAÜ hastaları oluşturdu. Bunu sırasıyla DKA tanılı (%33.3) ve HHD tanılı (%10) hastalar takip etti. Kalan %10'luk grubu ise adrenal yetmezlik, ciddi hipoglisemi, miksödem koması ve tirotoksik kriz tanılı hastalar oluşturdu. Yüksek sayılı hasta gruplarımızda en yüksek ölüm oranı DAÜ'lü hastalarda (%31.7) saptanırken, bunu sırasıyla HHD (%21.2) ve DKA (%8.1) tanılı hastalar takip etti. Ciddi hipoglisemi nedeniyle takip edilen hasta sayımız oldukça düşük (8 hasta, %2.4) olmakla birlikte, takip süresinde 2 ölüm ve %25'lik ölüm oranı ile dikkat çekti. Adrenal yetmezlik, miksödem koması ve tirotoksik krizli hastalarımızda ise herhangi bir ölüm saptanmadı. Hasta grupları arasındaki anlamlılık düzeyleri farklılık göstermekle birlikte, genel olarak erkek cinsiyet, ileri yaş, uzun diyabet süresi, diyabetik nefropati varlığı, eşlik eden kardiyovasküler hastalıklar (hipertansiyon, koroner arter hastalığı, konjestif kalp yetmezliği), düşük albümin ve hemoglobin düzeyleri ve yüksek akut faz reaktanları artan ölüm oranları ile ilişkiliydi. Sonuç: Çalışmamızın en dikkat çekici yönü, en sık yoğun bakım ihtiyacının ve en yüksek ölüm oranının DAÜ'lü hastalarda saptanmasıdır. Bu hasta grubunda koruyucu ayak bakımı önlemleri, risk faktörlerinin azaltılması, erken tanı ve etkin tedavi stratejileriyle morbidite ve mortalite oranlarını azaltmak mümkün olabilir. Ayrıca üç hasta grubunda artmış ölüm oranları ile ilişkili bulunan, diyabetin kronik mikro ve makrovasküler komplikasyonları ile eşlik eden kardiyovasküler hastalıklarla etkin mücadele, genel sağ kalıma olumlu katkıda bulunabilir.

Özet (Çeviri)

Introduction-Aim: Endocrine emergencies can cause serious health problems requiring admission to the intensive care unit and increase in mortality. This study was carried out to identify mortality rates and associated risk factors in patients in the intensive care unit for endocrine reasons. Instrument-Method: This retrospective study was conducted on the data of 330 patients in the intensive care unit of a hospital for endocrinological reasons between 2013 and 2023. Indications for hospitalization, clinical and demographic data, and laboratory findings of the patients were recorded for comparison. The patients were grouped based on hospitalization indications including diabetic foot ulcer (DFU), hyperosmolar hyperglycemic state (HHD), diabetic ketoacidosis (DKA), hypoglycemia, and other rare endocrine emergencies. Then, the sub-groups were compared in relation to mortality rates and related risk factors. Findings: Approximately half of the patients (49.7%) suffered from DAU. It was followed by DKA (33.3%) and HHD (10%), respectively. The remaining 10% were diagnosed with adrenal insufficiency, severe hypoglycemia, myxedema coma and thyrotoxic crisis. In the largest sub-groups, the highest mortality rate was seen among DAU patients (31.7%), followed by HHD (21.2%) and DKA (8.1%), respectively. Despite the small number of patients hospitalized for severe hypoglycemia (8 patients, 2.4%), it was interesting to see 2 deaths and a mortality rate of 25% during the follow-up period. In the sub-group with adrenal insufficiency, myxedema coma and thyrotoxic crisis, there was no mortality. In general, significance levels varied among sub-groups. Yet male gender, older age, longer duration of diabetes, presence of diabetic nephropathy, concomitant cardiovascular diseases (hypertension, coronary artery disease, congestive heart failure), low albumin and hemoglobin levels, and high acute phase reactants seemed to be related with increased mortality rates. Conclusion: Most strikingly, the most frequent need for intensive care and the highest mortality rate were found in patients with DFU. In this sub-group, morbidity and mortality rates might be decreased with preventive foot care approaches, reduction of risk factors, early diagnosis and effective treatment strategies. Also, effective combating of chronic micro and macrovascular complications of diabetes and accompanying cardiovascular diseases, which are associated with increased mortality rates in three sub-patients, may contribute to overall survival.

Benzer Tezler

  1. Dahiliye servisinde yatan hastalarda hiperparatiroidi sıklığının, etiyolojisinin ve mortalite üzerine olan etkisinin değerlendirilmesi

    Evaluation of hyperparathyroidism frequency, etiology and its effect on mortality of hospitalized patients in internal medicine service

    HÜSEYİN ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAYRİYE ESRA ATAOĞLU

  2. 2010-2017 yılları arasında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi iç hastalıkları yoğun bakım ünitesinde yatan geriatrik hasta (>65 yaş) populasyonunda mortalite belirteçlerinin retrospektif olarak incelenmesi

    2010-2017 EGE University Medical Faculty hospital, Internal Medicine, intensive care unit hospitalized Geriatric patients (>65 years) population markers in the retrospective examination of mortality

    NAMIG JAFAROV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    GeriatriEge Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. DEVRİM BOZKURT

  3. Yoğun bakım ünitesinde yatan hastalarda refeeding hipofosfatemi sıklığı ve iştah hormonları ile ilişkisi

    Refeeding hypophosphatemia prevalance in intensive and surgery care unit and association with orexigenic and anorexigenic hormones

    ENDER DOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıErciyes Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUHAMMET GÜVEN

  4. Akut lenfoblastik lösemi hastalarında kemoradyoterapinin büyüme ve puberte üzerine geç dönem etkileri

    Late effects of chemoradiotherapy on growth and puberty in patients with acute lymphoblastic leukaemia

    SEVGİ BİLGİÇ ELTAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. MÜZEYYEN GÖNÜL AYDOĞAN

    PROF. DR. ARZU AKÇAY