Can nationalism foster foreign direct investment? evidence from Azerbaijan and Türki̇ye
Milliyetçilik doğrudan yabancı yatırımı teşvik edebilir mi? Azerbaycan ve Türkiye'den kanıtlar
- Tez No: 907926
- Danışmanlar: PROF. DR. RECAİ COŞKUN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: İşletme, Business Administration
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: İngilizce
- Üniversite: İZMİR BAKIRÇAY ÜNİVERSİTESİ
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İşletme Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 225
Özet
Son yirmi yılda, doğrudan yabancı yatırım (DYY) konusunda hem teorik hem de ampirik araştırmalarda önemli bir artış gözlemlenmiştir. Konu ile ilgili akademinin artan ilgisi DYY akışlarında küresel düzeyde yaşanan artışla ilişkilendirilebilir. Bu bağlamda, DYY belirleyicileri genellikle akademik araştırmaların odak noktası olmuştur. Öte yandan Brexit, göç ile ilişkili politikalar ve kamuoyu tutumu ve Rusya Ukrayna savaşı gibi olaylardan da anlaşılacağı üzere milliyetçi söylem ve davranışlarda küresel çapta bir artış gözlemlenmektedir. Uluslararası işletmecilik başta olmak üzere milliyetçiliğin farklı pek çok alanda etkisi hissedilse de milliyetçiliğin uluslararası işletmecilik alanında etkileri yeterince irdelenmemiştir. Bu nedenle bu çalışma, milliyetçilik ve DYY arasındaki ilişkiyi incelemektedir. Sınırlı sayıda çalışma bulunmakla birlikte, son bulgular milliyetçiliğin DYY akışlarını olumsuz etkileyebileceğini göstermektedir. Milliyetçiliğin DYY üzerindeki olumsuz etkisi hem DYY'ın hem de milliyetçiliğin kavramsal çerçevesine dayandırılarak açıklanmaktadır. DYY'ın doğası, ev sahibi ülkede değerli varlıkların edinilmesini içerirken, milliyetçiliğin doğası, ulusal gücü ve itibarı uluslararası arenada artırmayı hedefler. Bu bağlamda DYY, ulusal egemenlik için varoluşsal bir tehdit olarak algılanmaktadır. Bu nedenle, milliyetçilik genellikle milliyetçiliğin yoğun olduğu ülkelere DYY girişini azaltan bir risk faktörü olarak kabul edilir. Mevcut literatürün aksine bu araştırma, sürekli olarak DYY akışlarını destekleyen yeni bir milliyetçilik biçiminin varlığını araştırmayı amaçlamaktadır. Azerbaycan ve Türkiye arasındaki özgün ilişkiden hareketle bu çalışma,“kardeşlik olarak milliyetçilik”kavramını yeni bir milliyetçilik türü olarak önermektedir. Azerbaycan-Türkiye ilişkisi, bu tür milliyetçiliğin incelenmesi için özgün bir bağlam sunmakta olup, bu iki ülke,“Tek Millet, İki Devlet”sloganını benimseyerek, ayrı ülkeler olmalarına rağmen birlik içinde hareket etme kararlılıklarını yansıtmaktadır. Bu bağlamda, araştırma öncelikle kardeşlik olarak milliyetçiliğin özgün özelliklerini, farklı paydaşların perspektiflerini tematik ve içerik analizleri yoluyla incelemektedir. Kardeşlik olarak milliyetçiliği tanımlayan özellikler belirlendikten sonra, çalışma bu özgün özelliklerin firmaların DYY kararlarını nasıl şekillendirdiğini, Kurumsal Kuram, Sosyal Ağ Kuramı ve İşlem Maliyet Kuramı temelinde üç farklı mekanizma öne sürerek ve doküman analizi kullanarak ele almaktadır. Son olarak, araştırma, kardeşlik olarak milliyetçiliğin DYY akışları üzerindeki olumlu etkisini makroekonomik düzeyde kantil regresyon analizi ile incelemektedir. Sıralı karma yöntem ve karma vaka çalışması tasarımını benimseyen bu araştırma, şu bulgulara ulaşmıştır: (i) kardeşlik olarak milliyetçilik, güçlü ilişkiler, karşılıklı destek, karşılıklı çıkarlar, milliyetçi duygular, gelecek, pazar, firma perspektifi ve pazar perspektifi olmak üzere sekiz tema ile tanımlanmıştır; (ii) kardeşlik olarak milliyetçilik, kardeş ülkeler arasında meşruiyet yaratarak, güven oluşturarak ve işlem maliyetlerini azaltarak DYY akışlarını artırmaktadır; ve (iii) kardeşlik olarak milliyetçiliğin DYY akışları üzerindeki makroekonomik düzeydeki etkisi istatistiksel olarak anlamlı ve pozitiftir. Bu araştırma, literatüre birçok özgün katkı sunmakla birlikte, araştırmanın üç katkısı öne çıkmaktadır. Birincisi, milliyetçilik ve DYY arasındaki ilişkiyi anlamaya dair farklı ve özgün bir bakış açısı sunarak, sürekli olarak DYY akışlarını destekleyen bir milliyetçilik biçimi öne sürmektedir. İkincisi, milliyetçi söylemlerin sadece söylem olarak kalmayıp ekonomik ve pratik sonuçlar da doğurabileceğini göstermektedir. Üçüncüsü, araştırma, Kurumsal Kuram, Sosyal Ağ Kuramı ve İşlem Maliyet Kuramı için araştırmaya değer özgün bir bağlam ve yeni bir kavram sunmaktadır.
Özet (Çeviri)
Over the past two decades, there has been a marked increase in both theoretical and empirical research focused on understanding foreign direct investment (FDI). This growing interest within the academic community can be largely attributed to the substantial rise in global FDI flows. Consequently, the determinants of FDI have been a primary focus of scholarly inquiry. On the other hand, there has been a global surge in nationalistic rhetoric and actions, as evidenced by events such as Brexit, policies and public attitudes towards immigration, and the Russian-Ukrainian war. While nationalism appears to influence various fields, particularly international business, its specific impacts on international business activities remain underexplored. This study, therefore, examines the relationship between nationalism and FDI. While research on the topic remains limited, recent studies indicate that nationalism can negatively influence FDI flows. This adverse effect is often analyzed within the conceptual frameworks of nationalism and FDI. The inherent nature of FDI, typically involving the acquisition of strategic assets in host countries, clashes with nationalism's focus on strengthening and preserving national power and prestige on the global stage. In this context, FDI is frequently viewed as a potential threat to national sovereignty, leading to the perception of nationalism as a risk factor that deters FDI inflows into nationalist-leaning countries. Contrary to the literature, this study aims to explore the possibility of a new form of nationalism that consistently supports FDI flows. Using the unique case of Azerbaijan and Türkiye, this study introduces the concept of“nationalism as brotherhood”as a new form of nationalism. The Azerbaijan-Türkiye relationship provides a unique context for examining this type of nationalism, as these two nations embody the slogan“One Nation, Two States,”reflecting their commitment to acting in unity despite being separate countries. In this context, the research first investigates the unique features of nationalism as brotherhood by analyzing the perspectives of various stakeholders through thematic analysis and content analysis. Upon identifying the defining features of nationalism as brotherhood, the study addresses how these distinctive characteristics influence firms' FDI decisions by proposing three mechanisms grounded in Institutional Theory, Social Network Theory, and Transaction Cost Theory, utilizing document analysis. Finally, the research assesses the positive impact of nationalism as brotherhood on FDI flows at the macroeconomic level through quantile regression analysis. Utilizing a sequential mixed-method and a case study design, this study has yielded the following findings: (i) nationalism as brotherhood is defined by eight themes: strong relationships, mutual support, mutual interests, nationalist feelings, future, market, firm perspective, and market perspective; (ii) nationalism as brotherhood supports FDIs between brother nations by fostering legitimacy, building trust, and reducing transaction costs; and (iii) the impact of nationalism as brotherhood on FDI flows at the macroeconomic level is statistically significant and positive. While this research offers several original contributions to the literature, three stand out as particularly significant. First, it presents a unique and entirely different perspective on the relationship between nationalism and FDI by introducing a form of nationalism that consistently supports FDI flows. Second, it demonstrates that nationalistic discourses do not merely remain rhetorical but can also have tangible economic and practical outcomes. Third, the research provides a unique context and introduces a novel concept for further exploration within the frameworks of Institutional Theory, Social Network Theory, and Transaction Cost Theory.
Benzer Tezler
- Russian security policy after the end of the cold war
Başlık çevirisi yok
FAHRETTİN CANBAŞ
Yüksek Lisans
İngilizce
1999
Uluslararası İlişkilerFatih ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CENGİZ OKMAN
- Bilişsel kod öğrenme yaklaşımının yabancı dil olarak Türkçe öğrenenlerin dil bilgisi başarılarına etkisi
The effect of cognitive code learning approach on grammar achievement of Turkish learners as a foreign language
UĞUR BİRKANDAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
DilbilimNevşehir Hacı Bektaş Veli ÜniversitesiTürkçe ve Sosyal Bilgiler Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. KÜBRA ŞENGÜL
- Etnik-milliyetçiliğin çok etnikli toplumlarda gruplararası ilişkiler ve demokrasi üzerindeki etkisi: Kuzey Makedonya örneği
The impact of ethnic-nationalism on intergroup relations and democracy in multi-ethnic societies: The case of North Macedonia
FLAMUR ISMAILI
Doktora
Türkçe
2023
Siyasal BilimlerAnkara Hacı Bayram Veli ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BİLAL KARABULUT
- Orkun dergisinde milliyetçilik düşüncesinin inşası
The construction of the idea of nationalism in Orkun journal
KAAN EYÜP
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
GazetecilikAtatürk ÜniversitesiGazetecilik Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ÜLHAK ÇİMEN
- Zeki Velidi Togan: Milliyetçilik ve tarih yazımı
Zeki Velidi Togan: Nationalism and historiography
ÇAĞDAŞ GÖRÜCÜ
Yüksek Lisans
Türkçe
2009
Siyasal BilimlerAnkara ÜniversitesiKamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYHAN YALÇINKAYA