Meme kanserinde manyetik rezonans görüntüleme bulguları ile metastatik aksiller lenf nodu arasındaki ilişki
Relationship between magnetic resonance imaging findings and metastatic axillary lymph node in breast cancer
- Tez No: 909710
- Danışmanlar: PROF. DR. SELMA GÜL İÇTEN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi
- Enstitü: Senoloji Araştırma Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Radyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 116
Özet
Amaç: Çalışmamızda meme kanserinde önemli prognostik faktörlerden biri olan metastatik aksiller lenf nodu varlığı ile meme kanseri tanısında yüksek duyarlılığa sahip manyetik rezonans görüntüleme (MRG) bulguları arasındaki ilişkiyi inceleyerek ilerde görüntüleme biyobelirteci olarak kullanılabilecek parametreleri araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntemler: Kliniğimizde meme kanseri tanısı almış olgular retrospektif olarak değerlendirilerek pre-operatif MRG tetkiki yapılmış, MRG görüntüleri PACS üzerinde kayıtlı olan hastalar çalışmaya dahil edildi. Sadece kitlesel tipte lezyonu olan (n:123) olgular çalışmaya dahil edildi. Hastalar metastatik aksiller lenf nodu (ALN) tutulumu olup olmamasına göre 2 gruba ayrıldı. İki grup, MRG görüntüleri ve patoloji raporları incelenerek, meme parankim yoğunluğu, arka plan kontrastlanması, ödem varlığı ve yaygınlığı, lezyon boyutu, sayısı, lezyonun bulunduğu taraf, kadran, derinlik, ciltten uzaklık, yaş, histopatolojik özellikler ve moleküler subtip özellikleri açısından karşılaştırıldı. Birden fazla lezyon varlığında en büyük çaplı lezyon peritümoral ödem açısından değerlendirildi. Uematsu ve ark. tanımladığı fokal ödem sınıflaması referans alınarak prepektoral ödem veya ciltaltı ödem varlığı yaygın ödem, tümör çevresi ile sınırlı ödem peritümoral ödem şeklinde tanımlandı. İstatistiksel değerlendirmede, sayısal değişkenlerin analizinde Man-Whitney U/Student-T, nominal ve kategorik değişkenlerin analizinde Kikare/Fischer Exact testleri kullanıldı. Bulgular: 123 hastanın yaş ortalaması 46 (40-56) olarak tespit edildi. Lezyonların 108 tanesi invaziv duktal karsinom, 5 tanesi invaziv lobüler karsinom, 10 tanesi diğer kanser türlerindeydi. Histopatolojik bulgulara göre 35 hastada aksilla negatif, 88 hastada pozitifti. Ödem, yaş, moleküler subtip, Ki67 indeksi, lezyon sayısı, kitle boyutu ve taraf bulgularında iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edildi (p< 0.05). Bu değişkenler univariable lojistik regresyon analizine dahil edildi ve dahil edilen bütün değişkenler istatiksel olarak anlamlı tespit edildi (p< 0.05). Bu değişkenler multivariable lojistik regresyon analizine dahil edilğinde ödem varlığının (OD:2.46 CI; 1.11-5.48, p=0.027) ve lezyon sayısının (OD:1.86 CI; 1.01-3.43, p=0.046) metastatik ALN ile anlamlı olarak ilişkili olduğu tespit edildi. 123 hastanın 92 (%74.8) sinde ödem tespit edildi. Peritümoral ödem ile yaygın ödem arasında metastatik ALN açısından istatiksel olarak anlamlı fark saptanmadı. Sonuç: Meme MRG meme kanseri tanısında yüksek duyarlılığa sahip basit ve kolay ulaşılabilen non-invaziv görüntüleme yöntemidir. MRG bulguları ile meme kanserli hastaların prognozunun tahmin edilmesini sağlayan bazı biyobelirteçler tanımlanmıştır. ALN'larının preoperatif değerlendirmesi, önemli prognostik bilgiler sağlar ve tedavi yaklaşımını etkileyebilir. Çalışmamızda meme MRG'de izlenen ödem ve birden fazla lezyon varlığı ile metastatik ALN metastazı arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki olduğunu tespit ettik. Bu görüntüleme bulguları metastatik ALN varlığını öngörmede prognostik görüntüleme biyobelirteçleri olabilirler. Ancak çalışmamızın daha geniş çaplı olgu serileriyle yapılmış çalışmalarla desteklenmesine ihtiyaç vardır
Özet (Çeviri)
Aim: The purpose of our study was to investigate the relationship between the presence of metastatic axillary lymph nodes, an important prognostic factor in breast cancer, and magnetic resonance imaging (MRI) findings, aiming to identify possible imaging biomarkers. Material and Methods: Patients diagnosed with breast cancer in our clinic were retrospectively evaluated, and those with preoperative MRI examinations were selected. Patients whose MRI images were recorded in the PACS system and whose tumors presented as mass lesions (n:123) were included in the study. Patients were divided into two groups based on the presence or absence of metastatic axillary lymph node (ALN) involvement. MRI images and pathology reports were reviewed, and the two groups were compared in terms of breast density, background parenchymal enhancement, presence and extent of edema, number, size, quadrant and laterality of lesions, distance from the skin, patient age, histopatological type and molecular subtype of tumors. When there were more than one lesion, the largest one was taken into consideration. Based on the classification of Uematsu et al, prepectoral and subcutaneous edema were considered diffuse edema, while perilesional edema was considered focal edema. Man-Whitney U/Student-T test, Qi- square and Fischer Exact tests ere used for statistical analyses as appropriate. Results: The mean age of 123 patients was 46 (range 40-56). Histopathological findings revealed 108 cases of invasive ductal carcinoma, 5 cases of invasive lobular carcinoma, and 10 cases of other cancer types. According to histopathology, 88 patients had metastatic axillary lymph nodes. Edema, age, molecular subtype, Ki-67 index, number of lesions, tumor size, and side were found to be statistically significantly different between the two groups (p < 0.05). Univariable logistic regression analysis showed that all included variables were statistically significant (p < 0.05). Multivariable logistic regression analysis revealed that the presence of edema (OR: 2.46 CI; 1.11-5.48, p = 0.027) and an presence of more than one lesion (OR: 1.86 CI; 1.01-3.43, p = 0.046) were significantly associated with metastatic ALN. Edema was detected in 92 (74.8%) of 123 patients. There was no statistically significant difference between peritumoral edema and diffuse edema regarding metastatic ALN. Conclusion: Breast MRI is an easily accessable non-invasive imaging method with high sensitivity in the diagnosis of breast cancer. Some biomarkers have been identified using MRI findings to predict the prognosis of breast cancer patients. Preoperative evaluation of ALN provides important prognostic information and may affect treatment approach. In our study, we found a statistically significant relationship between metastatic involvement of the axilla and the presence of edema and multiple tumoral lesions. These imaging findings have a potential to serve as prognostic imaging biomarkers for predicting the presence of metastatic ALN. However, further studies with larger case series are needed to support our findings
Benzer Tezler
- Meme kanserinin meme manyetik rezonans görüntüleme bulgularının cerrahi ve histopatolojik bulgularla korelasyonu
Correlation of breast magnetic resonance imaging findings of breast cancer with surgical and histopathologic findings
MERYEM ÖZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Radyoloji ve Nükleer TıpHacettepe ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FİGEN BAŞARAN DEMİRKAZIK
- Erken evre meme kanserli hastalarda PET/BT nin rolünün değerlendirilmesi
Evaluation of the role of PET/CT in patients with early stage breast cancer
NESRİN AYDIN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Radyoloji ve Nükleer TıpUludağ ÜniversitesiNükleer Tıp Ana Bilim Dalı
PROF. DR. A.TAYYAR AKPINAR
- Meme malign tümörlerinde radyolojik doku analizinin aksiller LENF nodu metastazını preoperatif öngörmeye katkısı
The contribution of radiological texture analysis to preoperative prediction of axillary lymph node metastasis in breast malign tumors
MESUT CAN KARALAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Radyoloji ve Nükleer TıpDokuz Eylül ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. IŞIL BAŞARA AKIN
- 3.0 tesla manyetik rezonans görüntüleme ile meme parankimi zemin kontrastlanması ve meme kanseri arasındaki ilişkinin araştırılması
Evaluation of the relationship between parenchymal enhancement of the breast and breast cancer in 3.0 tesla magnetic resonance imaging
SÜMEYYE SEKMEN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Radyoloji ve Nükleer TıpRecep Tayyip Erdoğan ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ NUR HÜRSOY
- Obtain anterior/posterior position of the tumor through machine learning
Makine öğrenme yoluyla tümörün anterior/posterior pozisyonunu elde edin
GOLSHAN GHOLAMPOUR
Yüksek Lisans
İngilizce
2023
Elektrik ve Elektronik Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiElektronik-Haberleşme Eğitimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İBRAHİM AKDUMAN