A hundred years of typomorphological transformation of urban pattern: Samples from historical Beyoğlu, Istanbul
Kentsel dokunun yüz yıllık tipomorfolojik dönüşümü: tarihi Beyoğlu'ndan örnekler
- Tez No: 918412
- Danışmanlar: DOÇ. DR. İSMAİL EREN KÜRKÇÜOĞLU
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Şehircilik ve Bölge Planlama, Urban and Regional Planning
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: İngilizce
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kentsel Tasarım Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Kentsel Tasarım Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 165
Özet
Kentler, içinde yaşayan toplumun ortak ürünüdür ve toplumun kendi kültürü, gelenekleri ve sosyal ilişkileri doğrultusunda yaşam alanlarını şekillendirmeleri ile oluşurlar. Nüfus artışı, göç, kültürel değişimler toplumu sürekli bir değişime tabi tuttuğundan kent mekânı da toplumdaki değişime paralel olarak değişir. Bu sebeple kent, durağan olmaktan ziyade değişken bir yapıya sahip olup fiziki yapısı sosyo-ekonomik, kültürel ve politik faktörlerin etkisinde oluşur. Son yüzyılda kentlerin yaşadığı hızlı değişim sonrası kent formu çalışmaları önem kazanmış, yeni bir disiplin olarak ortaya çıkan kent morfolojisi kentsel dokunun fiziki yapısının oluşum ve dönüşüm sürecini incelemeye odaklanmıştır. Kentin karmaşık ve çok katmanlı yapısının birçok disiplinin odak noktasında olması kent formu çalışmalarının ve bu çalışmaların temelini oluşturan yaklaşımların farklılaşmasına neden olmuştur. Kent morfolojisinde İtalyan ekolü, diğer ekollerle ortaklaşan yönleri olmasına rağmen kentsel dokunun oluşum sürecine ve bu süreci yönlendiren tarihi etmenlerin önemine vurgu yapar. Kentsel dokunun fiziki yapısı yalnızca onu oluşturan tarihi birikimin incelenmesiyle ortaya konulabilirken, iyi bir okuma dokunun dönüşüm sürecini yönlendirmenin de temellerini oluşturur. Bu doğrultuda İtalyan ekolü kent dokusunun oluşumunu ve dönüşümü kentin üç temel form bileşeni olan kutuplar, kutupları birleştiren rotalar ve rotalarla sınırlandıran yapı ve açık alanları aracılığıyla inceler. Tipomorfolojik yaklaşım ise kent formu bileşenlerini soyutlayarak tiplerle temsil etmeye odaklanmanın yanı sıra kentsel dokunun dönüşümünü tiplerin benzer özelliklerine göre sınıflandırıldığı tipolojiler üzerinden yorumlar. Bu çalışma, İtalyan ekolünün tipomorfolojik yaklaşımı üzerinden kent dokusunun morfolojik dönüşümünü araştırmayı amaçlamaktadır. Bu sebeple çalışma alanı İstanbul'un sosyal, kültürel ve ekonomik çeşitlilik barındıran tarihi merkezleri arasından seçilmiştir. Yüz yılların tarihi geçmişine tanıklık etmiş Beyoğlu, kentin ana kutuplarını bağlayan matris rotalar etrafından gelişmiş ve dokunun gelişimin zamana yayılması farklı dönemlerde ortaya çıkan dokuların tipolojik olarak farklılaşmasına yol açmıştır. Dolayısıyla, bu çalışma kapsamında Beyoğlu'nun tarihi kent dokusunun Cumhuriyet Dönemi'nin yüz yılında geçirdiği tipomorfolojik dönüşüm incelenmektedir. Kent dokusunun geçirdiği dönüşüm yalnızca alt ölçekte sokak ve bina dokusunda yapılan analizlerle değil, aynı zamanda üst ölçekte dokunun tarihi geçmişini inceleyen, oluşum sürecini irdeleyen, doku tipolojisini ve topolojisindeki farklılık ve benzerlikleri ortaya koyarak dokuyu tanımlayan analizlerle ortaya konmuştur. Böylece, yapı ve sokak ölçeğinde detaylı inceleme yapma imkânı sunan tipomorfolojik analizlerin ve dokunun oluşum sürecini sosyo-ekonomik perspektiften inceleyen üst ölçekli analizlerin avantajlarından yararlanılan kapsamlı bir araştırma yöntemi geliştirilmiştir. İstanbul'un en eski yerleşimlerinden biri olan Beyoğlu; Roma, Bizans ve Osmanlı dönemleriyle yaşanan sosyo-kültürel ve politik değişimlere tanıklık etmiştir. Gayrimüslimlerin çoğunlukta olduğu ve limana yakınlığı sebebiyle ekonomik aktivitelerin yoğunlaştığı tarihi çekirdeğin kent dokusu, 19. yüzyılın sonlarına doğru yoğunlaşmaya başlamıştır. Kent dokusu, dokunun oluşumunu tetikleyen kutuplar -Galatasaray Lisesi ve Tophane- ve kutupları birbirine bağlayan ana akslar arasında şekillenmiştir. Sonrasında artan nüfusla az yoğunluklu doku, kutuplar etrafında inşa edilen yeni yapılarla yoğunlaşmış ve yerleşim lekesi İstiklal ve Kemeraltı caddelerinin arasını kaplamıştır. Çalışma alanı sınırlarındaki kentsel dokunun 15. yüzyıldan 21. yüzyıla kadar yayılan bir süreçte şekillendiği göz önünde bulundurulduğunda, bunun yansımasının kent dokusunun tipolojik çeşitliğine katkı sunduğu anlaşılmaktadır. Doku tipolojisi yönünden farklılaşan ve fakat topolojik yönden benzerlikleri barındıran çalışma alanı; Ağahamamı, Tophane, Bereketzade ve Karaköy olarak tanımlanmış dört alt çalışma alanına ayrılmıştır. Böylelikle, çeşitli dokular arasındaki benzerlik ve özgünlükleri ortaya çıkarak tipolojik özellikler tipomorfolojik analizlerle sokak ve yapı ölçeğinde incelenmiştir. Cumhuriyet döneminin İstanbul'un kentsel gelişimi açısından kırılma noktaları olan 1927, 1950, 1995 ve 2024 tarihleri arasındaki üç döneme odaklanan çalışma, dokunun dönüşümü tipolojilerin karşılaştırılması yoluyla açıklamaktadır. Buradan yol çıkıldığında tipomorfolojik analizler dönemlerin farklılaşan özelliklerinin dokunun dönüşüm sürecine etkilerini tespit etmede bir araç olarak kullanılmıştır. Sokak dokusunda sokakların oluşum hiyerarşisi, yol kesitinin tasarımı ve sokakların yapılarla kurduğu ilişkiyi inceleyen tipomorfolojik analizler, yapı dokusunu ise yapı büyüklüğü, kat kayısı, yapının açık alanla ilişkisi, mimari özellikleri ve fonksiyonu üzerinden ele almıştır. 1923 yılıyla yeni kurulan Cumhuriyet, eski yönetimin başkenti olan İstanbul'u göz ardı etmiş ve kentsel gelişme politikalarını yeni başkent Ankara'ya yönlendirmiştir. Bunun yanı sıra gayrimüslim azınlıkların dış göçü ile sosyal yapı değişmiş ve kent dokusu 1950 yılına kadar görece düşük bir hızda gelişmiştir. 1950 yılından sonra işçi sınıfının kırsaldan kente göçüyle nüfusu oldukça artan Beyoğlu, bir yandan tarihi dokuyu tahrip eden gelişme projelerine, bir yandan kentsel köhnemeye sahne olmuştur. Tarihi yapıların bir kısmı yıkılıp yerine daha büyük ve çok katlı yapılar yapılmış, aynı zamanda konut kullanımına elverişli olmayan köhne yapılar üretim, depo alanı, tamirhane gibi yeni işlevler kazanmaya başlamıştır. Beyoğlu tarihi merkezinin 1995 sonrasında kentsel sit alanı ilan edilmesiyle hızlı kentleşme kısıtlanmış, gerek yapıların restorasyonu gerekse kamusal alanların rehabilitasyonu kentsel alan kalitesini artırmıştır. Aynı zamanda kenti turizm odağında geliştirmeyi hedefleyen planlama politikaları sonucunda, restore edilen yapılar konaklama ve diğer ekonomik aktiviteler için kullanılmaya başlanmıştır. Kentin tipomorfolojik yapısı, Cumhuriyet döneminde gerek Beyoğlu'nun değişen sosyal yapısı, gerek kentsel gelişmeye yönelik plan kararları ve politikaların ekonomik faaliyetlerin kent içindeki dağılımına etkisi ile dönüşümüne uğramıştır. Bu dönüşüm sokak tipolojisinde genellikle kesitin yeniden düzenlenmesi ve sirkülasyonu sağlayacak yeni bağlantı rotalarının oluşturulmasıyla gerçekleşmiştir. Bunun yanı sıra yapı tipolojisinde ise, yapı büyüklüklerinde artış, kat sayısında artış, yapının açık alanla ilişkisinin azalması, yapıların yeni mimari üslupla yapılması ve yapıların kullanımının değişmesiyle ortaya çıkmıştır. Öncesinde çoğunlukla konut alanları ve bu konutlara hizmet veren kentsel donatılar ve günlük ticari aktivitelerin yer aldığı bir alan olan Beyoğlu'nun tarihi çekirdeği zamanla turizm odaklı bir ticari merkeze dönüşmüştür. Her ne kadar dört çalışma alanı da aynı sosyo-kültürel ve ekonomik değişime maruz kalmış olsa da her alanın fiziki yapısındaki değişimin miktarı ve türü kendine özgüdür. Aynı dönemdeki dokular arasındaki değişimin farklılaşmasının yanı sıra, farklı dönemler de bir dokunun dönüşüm süresine farklı etki etmişlerdir. Bu sebeple tipomorfolojik yöntem, dokunun kendi içindeki dönüşümünü ve diğer alanlarla karşılaştırılmasına olanak sağlayan detaylı ve kapsamlı bir bakış açısı sunmaktadır.
Özet (Çeviri)
The urban pattern is a product of a society in which the inhabitants shape their living spaces in terms of their culture, traditions, and use of public and private spaces. Through the changes in society, the urban pattern is in a continuous transformation, changing by socioeconomic and political dynamics. Urban morphology is the study area particularly focusing on the composition and evolution process from different perspectives. The Italian school of morphology underlines the significance of history in reading the formation of the urban pattern to interpret the current structure. While the typomorphological approach of the Italian school analyses the typologies, it also concentrates on the representation of the urban form elements through types. Hence, the typomorphology of the pattern is classified into three main elements poles, routes and fabrics: the building and its open space. This study aims to investigate the morphological transformation of the urban pattern through the typomorphological approach of the Italian school. Therefore, the study area is selected among the historical cores of Istanbul, which are enriched by social, cultural, and economic diversity. The historical Beyoğlu, as the study area that emerged around the poles and matrix routes, comprises different pattern typologies, enabling the comparison between typological changes. Accordingly, the study emphasises the typomorphological transformation in historical Beyoğlu within the hundred years of the Republican period from 1923 to 2024. Along with the typomorphological analyses, the methodology is established from the readings of historical background, searching for the formation process of the pattern and finally investigating the pattern topology and typology. Thus, the change in the urban morphology is put forward, starting from the pattern scale to building and street scales. Beyoğlu in Istanbul has witnessed a great transformation through the Roman, Byzantine and Ottoman periods, reflecting on the diversity of the culture and society in shaping the urban pattern. The historical core emerged around the poles of Galatasaray High School and Old Armory that generates matrix and building routes surrounding the fabric. The urban pattern consists of different characteristics of pattern typologies, both organically developed and planned. Therefore, the four sub-study areas, Ağahamamı, Tophane, Bereketzade and Karaköy, provide a diversity in the pattern typology while these areas are similar in urban topology. Hence, the commonalities between different urban patterns are investigated further in the typomorphological analyses on street and building scales. Three distinct periods in the Republican Era between 1927, 1950, 1995 and 2024 create a base to observe the transformation of the physical environment through the changes in socioeconomic structure. Accordingly, the typomorphological analyses represent the change in the urban pattern concerning the conjuncture of the period. The typomorphological transformation of the study areas analyses the street pattern by the hierarchy, design of the street section and the relation of the street with the building and in the building pattern in terms of building size, number of floors, relation with the open space, architectural features and functions. Although urban development between 1923 and 1950 was relatively slow due to government policies and social changes caused by migration, the construction density in the area increased while the street pattern was preserved. On the other hand, the study area witnessed a greater transformation between 1950 and 1995 due to the demolishment of the pattern, construction of new buildings due to increasing population, decay in the pattern, and land use changes. After 1995, the transformation of the urban was relatively stable due to the declaration of the area as an urban conservation site. However, the restoration of the decayed buildings and rehabilitation of public spaces increased the attraction of the area following urban policies prioritising tourism activities. The housing dominant urban character of the study area has changed into a commercial centre over a hundred years, mostly including economic activities and accommodation for tourists and locals. With the help of the typomorphological approach in revealing the transformation of the urban pattern, the integration between the upper-scale analyses and lower-scale covers of buildings and streets provides a comprehensive perspective. Although the study areas have faced the same challenges over a period, they react differently against the triggers of urban development. On the contrary, the different characteristics of periods had various impacts on an urban pattern.
Benzer Tezler
- Büyülü gerçekçiliğin inşasında psikolojik gerçeklikler ve rolleri: Gabriel García Márquez'in Yüzyıllık Yalnızlık ve Tim Burton'ın büyük balık adlı eserleri üzerine bir inceleme
Psychological realities and their roles in the construction of magical realism: A study on Gabriel García Márquez's A hundred years of solitude and Tim Burton's big fish
MELTEM SAVRAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
Batı Dilleri ve EdebiyatıDokuz Eylül ÜniversitesiKarşılaştırmalı Edebiyat Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HÜLYA KAYA
- Klarnet ve saksafon'un caz ve klasik Batı müziğindeki yeri üzerine bir araştırma
A study of the clarinet and saxophone's place in jazz and classical western music
BURAK OTKUM
- Artvin yöresi aynı yaşlı saf doğu ladini meşcerelerinde çap ve boy büyüme modellerinin geliştirilmesi
The same old pure spruce stands of the eastern region Artvin diameter and height growth models development
NURETTİN KADİM
Yüksek Lisans
Türkçe
2010
Ormancılık ve Orman MühendisliğiArtvin Çoruh ÜniversitesiOrman Mühendisliği Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. TURAN SÖNMEZ
- Değişim ve dönüşüm sürecinde Kavak ilçesi halk kültürü aktarımı
Transfer of Kavak county's folk culture in the process of change and transition
İBRAHİM BOZ
Doktora
Türkçe
2020
Halk Bilimi (Folklor)Ondokuz Mayıs ÜniversitesiTürk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BEKİR ŞİŞMAN
- 2008 krizi bağlamında Çin'in ekonomik bir güç olarak yükselişi
The rise of China as an economic power in the context of the 2008 crisis
ENES SEZER
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
EkonomiAkdeniz ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ MUSTAFA ÖZTÜRK