Panik bozukluk tanılı hastalarda erken dönem uyum bozucu şemalar ve intihar olasılığı ile ilişkisi
Early maladaptive schemas and their association with suicide risk in patients with panic disorder
- Tez No: 920202
- Danışmanlar: DOÇ. DR. RUKİYE AY DİKER
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: panik bozukluk, erken dönem uyum bozucu şemalar, intihar olasılığı, panic disorder, early maladaptive schemas, suicide probability
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 87
Özet
Amaç: Bu araştırmanın amacı, Panik Bozukluk (PB) vakaları ve sağlıklı gönüllülerde erken dönem uyum bozucu şemalar (EDUBŞ) ve intihar olasılığı ile ilişkisinin karşılaştırılması ve PB vakalarında EDUBŞ ile intihar olasılığı arasındaki ilişkiyi değerlendirmektir. Gereç ve Yöntemler: Araştırmamız hastanemiz psikiyatri polikliniklerine tedavi olmak amacıyla başvuran, DSM-5 aracılığıyla yapılan görüşme ile PB tanısı doğrulanmış 65 kişi ve aktif psikiyatrik şikâyeti ve tanısı olmayan, yüz yüze görüşme yapılıp genel psikopatoloji açısından değerlendirilmiş 65 kişiden oluşan Kontrol Grubu (KG) ile yapılmıştır. Tüm katılımcılar Olgu Rapor Formu, İntihar Olasılığı Ölçeği (İOÖ), Young Şema Ölçeği Kısa Form-3 (YŞÖ-KF3), Beck Depresyon Envanteri (BDE), Beck Anksiyete Envanteri (BAE); Pb grubu ayrıca Panik ve Agorafobi Ölçeği (PAÖ), Panik Bozukluk Şiddet Ölçeği (PBŞÖ) ile değerlendirilmiştir. Bulgular: PB grubunda PAÖ Toplam puanları ile YŞÖ-KF3 tüm şema puanları, İOÖ Toplam Puan, BAE, BDE skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı seviyede pozitif korelasyon olduğu bulundu. PB grubu vakaların KG' ye göre YŞÖ-KF3 şema puan ortalamalarının çoğu (Ayrıcalıklılık/Yetersiz Özdenetim, Cezalandırıcılık, Yüksek Standartlar hariç hepsi) istatistiksel olarak anlamlı seviyede daha yüksek olduğu bulundu. İntihar olasılığı açısından gruplar karşılaştırıldığında; PB grubu vakaların KG' ye göre, İOÖ Toplam Puan ve tüm alt ölçek (Umutsuzluk, İntihar Düşüncesi, Olumsuz Kendilik, Düşmanlık) puanları, BDE ve BAE ortalamalarının istatistiksel olarak anlamlı seviyede daha yüksek olduğu bulundu. İOÖ Toplam Puan skorlarının PB grubunda %72'sinin, KG' de %52'sinin istatistiksel acıdan anlamlı seviyede YŞÖ-KF3, BDE ve BAE skorları tarafından açıklandığı bulundu. İOÖ Toplam Puan skorlarını açıklamada PB grubunda sadece BDE skorlarının istatistiksel açıdan anlamlı seviyede etkili olduğu bulunurken, KG' de BAE ve YŞÖ-KF3 Kusurluluk skorlarının istatistiksel açıdan anlamlı seviyede etkili olduğu bulundu. Yapılan hiyerarşik doğrusal regresyon analizi incelendiğinde her iki grubun da İOÖ Toplam skorlarını açıklamada sadece TŞP (Toplam Şema Puanı) skorlarının istatistiksel açıdan anlamlı seviyede etkili olduğu; BDE, BAE ve PAÖ puan toplamlarının istatiksel açıdan anlamlı derecede etkili olmadığı görüldü. Sonuç: Çalışmamızda PB vakalarında EDUBŞ' nin yaygın olduğu, PB grubunda KG' ye göre daha fazla EDUBŞ görüldüğü, bu şemaların intihar olasılığı, anksiyete ve depresif belirtilerle korelasyon gösterdiği sonucuna ulaşılmıştır. Her ne kadar uyum bozucu şema yaygın görülse de PB vakalarında intihar olasılığı ile sadece depresif belirtilerin ilişkili olduğu, PB olmayan vakalarda ise kusurluluk şeması ve anksiyete belirtilerinin ilişkili olduğu görüldü. Çalışmamız regresyon modellerinden elde edilen sonuçlar klinisyenlerin intihar olasılığını azaltmada PB vakalarında depresyona, PB olmayan vakalarda ise kusurluluk şeması ve anksiyete belirtilerine odaklanmalarının yararlı olabileceğini göstermiştir. Buna ek olarak genel şema skorları dikkate alındığında her iki grupta da şemaların intihar olasılığını belirleyen önemli bir değişken olduğu; bu nedenle şemaların kümülatif etkilerinin intihar olasılığı üzerindeki etkilerine klinisyenlerin odaklanmaları gerektiğini akla getirmektedir.
Özet (Çeviri)
Aim: The aim of this study is to compare early maladaptive schemas and suicide probability between cases of Panic Disorder (PD) and healthy volunteers, and to evaluate the relationship between early maladaptive schemas and suicide probability in PD cases. Materials and Methods: This study was conducted with 65 individuals who were diagnosed with panic disorder (PD) through interviews based on DSM-5 criteria and who applied to the psychiatry outpatient clinics of our hospital for treatment, as well as a Control Group (CG) consisting of 65 individuals without active psychiatric complaints or diagnoses, who were evaluated face-to-face in terms of general psychopathology. All participants were assessed using the Case Report Form, Panic and Agoraphobia Scale (PAS), Panic Disorder Severity Scale (PDSS), Suicide Probability Scale (SPS), Young Schema Questionnaire Short Form-3 (YSQ-SF3), Beck Depression Inventory (BDI), and Beck Anxiety Inventory (BAI) Results: In the PD group, there was a statistically significant positive correlation between the total PAS scores and all schema scores of YSQ-SF3, the SPS Total Score, as well as the BAI and BDI scores. It was found that the mean schema scores on the YSQ-SF3 were significantly higher in the PD group compared to the CG for most schemas, except for Entitlement/Insufficient Self-Control, Punitiveness, and Unrelenting Standards. When comparing the groups in terms of suicide probability, it was found that the total score of the SPS and all its subscales (Hopelessness, Suicide Ideation, Negative Self-Evaluation, and Hostility), as well as the mean scores of the BDI and BAI, were statistically significantly higher in the PD group compared to the control group. It was found that 72% of the Total Score of İOÖ in the PB group and 52% in the CG group were statistically significantly explained by YŞÖ-KF3, BDE, and BAE scores. While only BDE scores were found to have a statistically significant effect on explaining the Total Score of İOÖ in the PB group, BAE and YŞÖ-KF3 Defectiveness scores were found to have a statistically significant effect in the CG group. When the hierarchical linear regression analysis was examined, it was observed that only the Total Schema Score (TSS) had a statistically significant effect on explaining the SPS Total Scores in both groups, while the total scores of BDI, BAI, and PAS were not statistically significant. Conclusion: The study concluded that Early Maladaptive Schemas (EMS) are prevalent in PB cases, with the PB group exhibiting a higher prevalence of EMS compared to the CG group. These schemas were found to correlate with suicide probability, anxiety, and depressive symptoms. Although maladaptive schemas were commonly observed, it was determined that only depressive symptoms were associated with suicide probability in PB cases, whereas defectiveness schema and anxiety symptoms were associated in non-PB cases. The findings from the regression models suggest that clinicians may benefit from focusing on depression in PB cases and on defectiveness schema and anxiety symptoms in non-PB cases to reduce suicide probability. Additionally, considering the overall schema scores, it was observed that schemas are a significant variable in determining suicide probability in both groups. This underscores the importance of clinicians focusing on the cumulative effects of schemas on suicide probability.
Benzer Tezler
- Panik bozukluğu hastalarında bağlanma biçimi, çocukluk çağı travmaları ve sempatik deri yanıtı ilişkisi
Attachment styles, childhood trauma and sympathetic skin responses relations with panic disorder
CEM ÖZDAĞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
PsikiyatriAbant İzzet Baysal ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET HAMİD BOZTAŞ
- Yapay kalp destek cihazı kullanan ve kalp nakli yapılan vakalarda emosyonel-bilişsel durum, yürütücü işlevler, yaşam kalitesi ve sosyal bilişin değerlendirilmesi
Evaluation of emotional-cognitive circumstances, executive functions, quality of life and social cognition in the cases who had heart transplantation and are using artificial heartassist device
DİDEM ÇELİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
PsikiyatriEge ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NAZLI BURCU ÖZBARAN
- Agorafobili ve agorafobisiz panik bozukluk tanılı hastalarda uykusuzluk ve uyku kalitesi
Insomnia and sleep quality in patients diagnosed with panic disorder with and without agoraphobia
EREN ÇAĞLA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
PsikiyatriSağlık Bilimleri ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ASLI BEŞİRLİ
- Erken başlangıçlı bipolar bozukluk tanısı olan hastalarda antidepresan tedavisi ile ortaya çıkan mani gelişimine katkıda bulunan risk faktörlerinin araştırılması
Investigation of risk factors contributing to mania development with antidepressant treatment in patients with early onset bipolar disorder
DOĞUKAN KOÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
PsikiyatriDokuz Eylül ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYNUR AKAY
PROF. DR. FATMA NESLİHAN EMİROĞLU
- Elazığ bölgesinde obsesif kompulsif bozukluk tanısı alan erişkin hastalarda psikososyal ve görüngüsel özellikler
Başlık çevirisi yok
MURAD ATMACA