Geri Dön

Design and the populist agenda: The mediation of design under the influence of national populist discourse in Türkiye

Tasarım ve popülist ajanda: Ulusal popülist söylem etkisi altında Türkiye'de tasarım dolayımı

  1. Tez No: 920328
  2. Yazar: EMRAH ÖZTURAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. GÜLNAME TURAN, DOÇ. DR. DOĞAN GÜRPINAR
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Endüstri Ürünleri Tasarımı, Industrial Design
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Endüstriyel Tasarım Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Endüstriyel Tasarım Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 216

Özet

Türkiye örneği üzerinden ulusal popülist söylemin tasarım dolayımı (design mediation) üzerindeki etkilerini anlamayı ve açıklamayı hedefleyen bu çalışma, bu dolayım/temsil örneklerinin ticari süreçler ve kitle iletişimi bağlamındaki söylemsel karakterlerine odaklanmaktadır. Bu temel amaç doğrultusunda çalışmanın birincil araştırma sorusu şu şekilde formüle edilmiştir:“Türkiye'de 'yerli ve milli' söyleminin pek çok alanda hakim ve belirleyici olduğu 2015'den 2020'lerin başlarına kadar uzanan dönemde, bu politik söylem ve temsilcisi olduğu küresel olarak yaygınlaşmakta olan ulusal popülist söylemler ile yarattıkları siyasal ve sosyokültürel iklimler, medya, iletişim, ve reklamcılık söylemlerinde temsil edildiği şekliyle tasarım dolayımını nasıl yansıtmış, etkilemiş, araçsallaştırmış, ya da dönüştürmüştür?”Bu birincil araştırma sorusunun çizdiği çerçeve bağlamında, bu çalışmanın, tasarım ve popülizm arasındaki bu yeni, güncel, gelişmekte ve yaygınlaşmakta olan ilişkiyi araştırmaya yönelik erken ve öncü bir deneme olduğu söylenebilir. Bu ilişkiyi ortaya çıkarmak için ise, ulusal popülist söylemlerin, yalnız ticari saiklerle değil, aynı zamanda onlara eşlik eden hatta yer yer onları gölgede bırakan siyasi, toplumsal ve kültürel motivasyonlar ile tasarım dolayımı üzerindeki etki ve yansımalarına odaklanılmıştır. Türkiye'de 2015 sonlarından itibaren pek çok alanda hegemonik bir karakter kazanan söz konusu“yerli ve milli”söylemi, bazı yönleriyle Türkiye'nin kendine özgü modernleşme serüveninden miras kalan hala canlı kültürel ve sosyopolitik gerilimlere ve fay hatlarına yaslanmakla birlikte, aynı zamanda yukarıda anıldığı gibi küresel popülist dalganın da erken ve öncü bir temsilcisi olarak görülmekte, bu dalganın tipik özelliklerini büyük ölçüde taşımaktadır. Bu kapsamda çalışma, bir ulusal popülist söylem olarak“yerli ve milli”söyleminin ve onun öncülüğünde oluşan ya da temsil ettiği siyasal, toplumsal ve kültürel iklimin, tasarım dolayımı üzerindeki etkilerini, seçilen vakalar kapsamında dolaşıma giren seçili medya, reklamcılık, ticari, ve siyasi söylemleri analiz ederek ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu amaçla, ve yukarıda anılan çalışmanın ana araştırma sorusunu cevaplamak, ulusal popülist söylemin etkisi altındaki tasarım dolayımının özelliklerini keşfetmek için bu dönemde tasarım veya tasarımla ilgili kavram, konu veya aktörleri merkezi olarak konu edinen;“yerli ve milli”söyleminden ve onun da etkisiyle oluşan toplumsal ve kültürel iklimden çeşitli biçimlerde etkilenen; kamusal olarak dolaşıma girmiş, yüksek bilinirliğe, toplumsal etkiye, ve temsili değere sahip üç örnek vaka bu çalışma kapsamında analiz edilmiştir. Her biri kendine özgü materyaller ve söylemler içeren ve söylem analizine tabi tutulan bu üç vaka sırasıyla, Vestel Venus akıllı telefona ait, marka tarafından oluşturulup 2015 ve 2016 yıllarında yaygın dolaşıma girmiş beş adet ulusal televizyon reklamını içeren“Gururla Yerli”kampanyasını, Kelebek Mobilya'ya ait 2018 tarihli relansman kampanyası kapsamda üretilen üç adet televizyon reklamını, ve son olarak Togg'un 2019-2022 yılları arasında dolaşıma soktuğu, özellikle tasarım müellifliği konusuna odaklanan iletişim ve tanıtım uygulamaları ile, bunların medya ve siyaset sahnesinde bazı yansımalarını içermektedir. Seçilen vakalara ait söylem analizine tabi tutulan materyallerin tümü, tasarıma ve tasarımın çeşitli yönlerine (tasarım nesneleri, tasarımcılar ve onların yaratıcı emeği, tasarım müellifliği veya sahipliği, tasarım ödülleri, tasarım süreçleri gibi) kendilerine özgü bağlamları ve söylemsel stratejileri ile çoğunlukla merkezi referanslar barındırmaktadır. Öte yandan, farklı derecelerde, tonlarda, ve motivasyonlarla olmakla birlikte, seçilen materyallerin tümü, tezin odağındaki“yerli ve milli”söylemini, onun siyasal karakterini, yaygın toplumsal ve kültürel tahayyülleri ile çizdiği meşruiyet sınırlarını, ve“zamanın popülist ruhunu”farklı biçimlerde yansıtmakta, seslendirmekte ya da doğrudan temsil etmektedir. Çalışmada benimsenen analitik çerçeve ve prosedürler, Eleştirel Söylem Analizi (Critical Discourse Analysis) kapsamında yaygın bir yaklaşım olan Söylem-Tarihsel Yaklaşım (Discourse-Historical Approach) temel alınarak dört farklı aşamada yürütülmüştür. İlk olarak söylemlerin içine doğdukları ve/veya yansıttıkları ortak tarihsel ve bağlamsal arka planlarını tanımlamak için bir arka plan anlatısı oluşturulmuştur. Ardından her bir seçili söylem içerisindeki genel söylem konuları ve içerikleri (discourse topics and content) belirlenmiş; akabinde her söylemde kullanılan, Söylem-Tarihsel Yaklaşımın önerdiği beş ana söylem stratejisinden (discursive strategies), adlandırma ve atıfta bulunma (nomination and referential), yükleme/atfetme (predication), argümantasyon (argumentation), perspektifleştirme (perspectivisation), hafifletme veya yoğunlaştırma (mitigation or intensification) stratejilerinden var olanlar tespit edilmiş; ve son olarak söylemlerin içerdiği dilsel veriler, içinde yer aldıkları daha geniş sosyopolitik bağlamlar içinde yorumlanmış ve tartışılmıştır. İlgili söylemlerin analizi, tasarımın, tasarımcıların ve onların yaratıcı emeklerinin, tasarım müellifliğinin/sahipliğinin, tasarım ödüllerinin, ve tasarım süreçlerinin Türkiye'deki milliyetçi ve popülist duygular ve iklim ile bunlardan beslenen, ulusal popülizmin belirli kavram ve söylemlerini yansıtan hakim politik diskur ile uyumlu şekilde nasıl tasvir edildiğine, bunları desteklemek, pekiştirmek, meşrulaştırmak veya yansıtmak için nasıl stratejik olarak araçsallaştırıldığına dair önemli bulgular ortaya koymuştur. Analiz genel olarak, medya, reklamcılık, ticari, ve siyasi söylemleri içeren, tasarım dolayımına odaklanan bu seçilmiş vakalar ve içerdikleri materyallerin, hegemonik siyasi anlatılar, ulusal popülist söylemler, ve daha geniş sosyokültürel bağlam ve gündemler ile karmaşık etkileşimlerini ortaya koymuştur. Bir kısmı doğrudan politik söylemlere eklemlenen, bir kısmı ise daha incelikli olarak hakim toplumsal ve kültürel anlatıları, meşruiyet zeminlerini, ve zamanın ruhunu yansıtan ya da seslendiren bu söylemlerin analizi, seçilen ticari projelerin amaçlarına ulaşmak için daha geniş sosyopolitik dinamikler ile kurduğu söylemsel ilişki biçimlerini ortaya çıkarmış, bu süreçlerde tasarımın hangi biçimlerde araçsallaştırıldığını gösterilmiştir. Çalışmanın özgün katkıları, öncelikli olarak popülist söylemin tasarım dolayımını nasıl etkilediğine, onu çoğunlukla tarafsız ve apolitik olarak tasvir edilen yaratıcı bir meslek pratiğinden hegemonik siyasi söylemleri ve onların belirlediği zamanın ruhunu yansıtan, hatta bazen güçlendiren ve meşrulaştıran bir özneye dönüştürmesine dayanmaktadır. Çalışmanın seçili vakaların ve içerdikleri söylemlerin eleştirel söylem analizlerine dayanan ve sonuç bölümünde tartışılan özgün katkıları aşağıdaki gibi özetlenebilir: Çalışma ilk olarak, tasarım dolayımının kültürel ve siyasal mesajlarla iç içe geçtiğini, tasarımın ulusal kimlik ve gurur duygusunu uyandırmak için, ulusun ekonomik ve teknolojik kapasite ve ilerlemesinin bir göstergesi olacak şekilde stratejik olarak araçsallaştırıldığını göstermiştir. İkinci olarak, çalışma, ulusal popülizm bağlamında tasarım müellifliğinin ve sahipliğinin ilgili söylemlerde nasıl müzakere edildiğini, popülist bir retorik ile tüm ulusa ya da sıradan insana atfedilmesi yoluyla bazı durumlarda profesyonel tasarım emeğinin yok sayıldığını göstermiştir. Üçüncü olarak, çalışma, ulusal popülist söylemin etkisinde söylemsel olarak inşa edilmiş, yeni, kültürel ve siyasal meşruiyet sınırlarında bir tasarımcı profili tespit etmiştir. Analiz edilen içeriklerde temsil edilen bu tasarımcı personası, geniş halk kitleleriyle aynı veya benzer kültürel kodları paylaşan ve bu nedenle“bu toprakların çocukları”veya“bizden biri”olarak etiketlenen gerçek, ilişkilendirilebilir, sıradan bireyler olarak tasvir edilmiş, Vestel Venus örneğinde ayrıca ülkesinin geleceği için çalışan, kişisel fedakarlıklardan kaçınmayan vatanseverler olarak da tasvir edilmiştir. Son olarak, çalışma, analiz edilen söylemlerin çoğunda tasarım kavramının merkezi konumlarda olmasına rağmen, tasarımın fiziksel veya işlevsel yönlerinin ve tasarım söyleminin sınırlı varlığını tespit etmiş, ulusal popülist ve politik söylemler altında tasarımın kendi başına bir özne olmaktan öte, bu söylemlerin araçsallaştırdığı bir aracı rolü üstlendiği tartışılmıştır. Bunlara paralel olarak popülizmin söylemsel ya da retorik olarak“biz ve onlar”,“halk ve elitler”, ve“yerel ve küresel”dikotomileri üzerinden inşa ettiği yabancılara ve“yerli yabancılara”yönelik belirgin muhalefetinin ve karşıtlığın yansımaları da muhtelif söylem stratejileri marifetiyle incelenen tasarım dolayımlarında merkezi olarak yer almıştır. Dahası, popülist söylemlerin“öteki”tanımlarına dayanan bu temsillerin, tasarımın Modernist köklerine dayanan yaygın sembolik ve tarihsel çağrışımlarına, ve doğası gereği küresel, ulusallıktan arındırılmış, çoğulcu ve kapsayıcı olma eğilimindeki güncel evrensel ve demokratik gündemlerine ve söylemine de büyük ölçüde tezat oluşturduğu söylenebilir. Bu bağlamda, küresel çapta etki ve kapsamlarını giderek artıran bu siyasi söylemlerin, tarihsel olarak tasarım ve tasarımcılarla ilişkilendirilen nosyonları, ve bunların kamusal ve medya alanındaki temsillerini de köklü bir biçimde dönüştürme ve yeniden tanımlama potansiyelleri olduğu değerlendirilmiştir.

Özet (Çeviri)

This study is an early attempt to explore the emerging relationship between design and populism by focusing on the reflections and influences of national populist discourses in and through design mediation, not solely for commercial ends but rather for political, social, and cultural ones, either accompanying or shadowing them. Aiming to illustrate the national populist influences on design mediation, this study focuses on the discursive features of design mediations embedded in commercial endeavors, through its main research question:“How has the national populist discourse, along with the political and sociocultural climates it has fostered, been reflected in, influenced, or transformed design mediation in Türkiye—as represented in media, advertising, and political discourses—during the hegemonic period of the ”domestic and national discourse“ spanning from 2015 to the early 2020s?”To explore this relationship and the characteristics of design mediation under national populist influence, three chosen and representative cases are analyzed. These cases both mediate aspects of design and are either influenced by or echo the“domestic and national discourse”that gained prominence and a hegemonic character in the Turkish political landscape starting in late 2015, in varying degrees. Although the very discourse is grounded in the still lively cultural and sociopolitical tensions largely inherited from Türkiye's unique modernization journey, it also stands as an early representative of the global populist wave and carries its most typical characteristics. The materials subjected to discourse analysis belong to three distinct cases, the“Proudly Local”advertising campaign of the Vestel Venus smartphone, an advertising (relaunch) campaign of Kelebek Mobilya, and certain communication practices of Togg. All of the selected cases directly engage in design mediation firsthand, featuring explicit, comprehensive, and strategic references to diverse aspects of design (including the design object, designers and their creative labor, design authorship, design process, and design awards) within their unique and revealing contexts. Moreover, although to varying degrees, these discourses are also produced under the influence of national populism, meaning they either directly engage with or echo the“domestic and national discourse”or reflect the populist zeitgeist it fostered, again each in their own distinct ways. The analytical framework and procedures adopted in the study are grounded in the Discourse-Historical Approach to Critical Discourse Analysis and followed four distinct phases: (i) an overview of the historical context was outlined to reveal its shared historical and contextual background; (ii) the general discourse topics and contents within each discourse were identified; (iii) the relevant discursive strategies (i.e., nomination and referential, predication, argumentation, perspectivization, mitigation, or intensification) employed in each discourse were identified; and (iv) the linguistic data were interpreted and discussed within the broader sociopolitical contexts in which they are embedded. The study uncovered notable insights into how design is strategically instrumentalized to promote, reinforce, legitimize, or echo the nationalist and populist rhetoric and/or sentiments in the Turkish national context. Its original contributions primarily lie in revealing how populism influences the mediation of design, transforming its role from a neutral creative practice to one that reflects hegemonic political discourses and/or the zeitgeist. Its key conclusions may be summarized as follows: First, the study demonstrated that design mediation is deeply intertwined with cultural and political messaging, and design is strategically instrumentalized to evoke a sense of national identity and pride, and as a marker of national capability and progress. Second, the study demonstrated how design authorship and ownership are negotiated and potentially overshadowed in the context of national populism, as they are attributed either to the entire nation, or the general populace. Third, the study identified a new, culturally and politically legitimate designer profile discursively constructed under the national populist influence, who are primarily portrayed as real, relatable, unassuming individuals, sharing either the same or similar cultural codes with the general populace, and are therefore labelled as“children of these lands”or“one of us”. Fifth, the study identified the limited presence of design (the physical product including its qualitative or functional design features) and a robust design discourse, leading to a contribution that design is not mediated as an end in itself under the national populist influence, but rather as a means to broader commercial and/or sociopolitical discourses. Further, the analysis highlighted the significant role of populism's marked opposition toward foreigners and“local foreigners”while mediating design, which is discursively realized by addressing and utilizing us-versus-them, people-versus-elites, and local-versus-global antagonisms. Finally, the study argued that the national populist influence and the“domestic and national discourse”not only transform design into a political subject and tool but also challenge some of its historical or traditional associations and assumptions derived from its Modernist roots and contemporary universalist and democratic agendas that tend to be global, denationalized, pluralist, and inclusive in nature.

Benzer Tezler

  1. Göstergebilim ışığında modernizm, postmodernizm ve bir örnek: Klassis

    In the light of semiotics modernism, postmodernism and an example:Klassis

    BÜLENT TANJU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1991

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    PROF.DR. FİLİZ ÖZER

  2. Toplumların kolektif zekası ile kentsel alanların merkeziyetsiz yapıda kavramsal tasarımı: Kripto kentler

    The conceptual design in decentralized structure of urban spaces with the collective intelligence of communities: Crypto city

    BÜŞRA KÖK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Bilim ve Teknolojiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Bilişim Uygulamaları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CANER GÜNEY

  3. The role of technology discourse in authoritarianism and populism: The case of Turkey after 2018

    Otoriterlik ve populizmde teknoloji söyleminin rolü: 2018 sonrası Türkiye örneği

    FİRUZ GÜNSELİ BALTA

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2025

    Siyasal BilimlerOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Kentsel Politika Planlaması ve Yerel Yönetimler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OSMAN BALABAN

  4. Macaristan'da hükümet politikalarının AB değerleri bağlamında incelenmesi

    Analysis of Hungarian governmental policies in the context of EU values

    SAMET KAYAR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Siyasal BilimlerDokuz Eylül Üniversitesi

    Avrupa Birliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİLÜFER KARACASULU

  5. Palimpsest olarak iç mekanlar: Kültürel miras yapıları üzerine bir okuma

    Interiors as palimpsest: A reading on cultural heritage buildings

    AMARA KÖPRÜLÜ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    İç Mimari Tasarım Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZGE CORDAN