Geri Dön

Baş ve boyun bölgesine radyoterapi alan hastalarda meydana gelen alopesik değişikliklerin trikoskopik bulgularının değerlendirilmesi

Evaluation of trichoscopic findings of alopecic changes developing in patients receiving radiotherapy to the head and neck region

  1. Tez No: 936508
  2. Yazar: YASİN ÖZDEMİR
  3. Danışmanlar: DR. RALFİ SİNGER
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Dermatoloji, Dermatology
  6. Anahtar Kelimeler: Radyoterapi, Alopesi, Trikoskopi, Radiotherapy, Alopecia, Trichoscopy
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 89

Özet

Amaç: Alopesiler, farklı klinik görünümlerle prezante olan ve etiyolojisi oldukça farklı olan ve temelde skatrisyel ve skatrisyel olmayan olarak iki ana grupta incelenen geniş bir hastalık grubunu oluşturmaktadır. Radyasyon kaynaklı alopesiler, anagen effluvium alt başlığı altında sınıflandırılmakla birlikte, hem sekonder skatrisyel alopesi hem de skatrisyel olmayan alopesi paternlerine neden olabilmektedir. Bu çalışmada, onkolojik tedavi amacıyla baş ve boyun bölgesinin üst yarısına radyoterapi uygulanan hastalarda gelişen alopesik değişikliklerin trikoskopik bulgularını değerlendirmeyi ve elde edilen verileri benzer klinik tablolar oluşturan diğer alopesi tipleri ile karşılaştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Prospektif, gözlemsel, kesitsel ve tanımlayıcı nitelikteki bu çalışmaya, 18 yaş ve üzerindeki toplam 36 hasta dahil edilmiş olup, çalışmaya alınan bireylerin eş zamanlı olarak anagen effluvium ile yüksek oranda ilişkili kemoterapötik ajan kullanmamalarına dikkat edilmiştir. Tüm hastalar, ilk başvuru tarihinde, radyoterapi tedavisinin tamamlandığı gün ve tedavi bitiminden sonraki birinci ayda olmak üzere üç ayrı zamanda klinik ve trikoskopik olarak değerlendirilmiş; elde edilen görüntüler sistematik biçimde kayıt altına alınmıştır. Hastaların demografik ve klinik özellikleri, radyoterapi dozları, deri fototipleri, eş zamanlı tedavi kullanımı ve eşlik eden semptomlar kaydedildi. Trikoskopik bulgular önceden hazırlanmış olgu rapor formunda foliküler bulgular, perifoliküler ve interfoliküler bulgular, kıl şaftı bulguları ve damar bulguları olmak üzere 4 ana başlık altında incelenip değerlendirildi. Bulgular: Çalışmamızda saç dökülme şekli radyoterapi endikasyonuna göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde değişmektedir (p0.05). Çalışmamızda foliküler bulgular sırasıyla; siyah nokta %100, sarı nokta %83.3, boş folikül %77.8, folikül kaybı %63.8, sabun köpüğü görünümü %52.8, perifoliküler pigmentasyon %50, beyaz nokta %44.4, rozet bulgusu %33.3 ve peripilar bulgu %25 oranlarında tespit edilmiştir. Perifoliküler ve interfoliküler bulgular sırasıyla; interfoliküler eritem %86.1, perifoliküler skuam %55.6, küçük beyaz noktalar %52.8, yapısız beyaz alanlar %36.1, saç tozları %30.6, bal peteği pigment paterni %25, perifoliküler eritem %25, krizalit benzeri yapılar %19.4 ve interfoliküler skuam %11.1 oranında tespit edilmiştir. Kıl şaftı bulguları sırasıyla; kırık saçlar %86.1, alev saçlar %75, vellüs saçlar %69.4, kısa uzayan saçlar %52.8, konik saçlar %52.8, akkiz pili torti %33.3, bükülebilir saçlar %25, lale saç %19.4, ünlem saç %19.4, trikoptilozis %19.4, virgül saç %13.9, V-bulgusu %11.1 ve domuz kuyruğu saç %8.3 oranlarında belirlenmiştir. Vasküler bulgular sırasyla; ince telanjiektatik/dallanan damarlar %83.3, kalın dallanan damarlar %27.8, damar ağı şeklindeki yapılar %16.7 ve lineer damarlar %8.3 olarak tespit edilmiştir. Perifoliküler skuam ve saç tozları bulguları, semptomu bulunan hastalarda semptomsuz hastalara kıyasla istatistiksel olarak anlamlı düzeyde daha yüksek oranlarda saptanmıştır (sırasıyla p=0,002 ve p=0,026). Sonuç: Çalışmamızda, alopesi areata olgularında karakteristik olarak tanımlanan bükülebilir saç, konik saç ve ünlem saç gibi trikoskopik bulguların, radyoterapiye bağlı alopesi gelişen hastalarda da izlendiği saptanmıştır. Ayrıca, trikotillomani olgularında sık bildirilen siyah nokta, kırık saç ve alev saç bulguları da yüksek oranlarda gözlenmiştir. Trikotillomani ile ilişkilendirilen saç tozları, lale saç, V bulgusu ve trikoptilozis, ilk kez bu çalışmada raporlanmıştır. Bunun yanı sıra, sıklıkla dissekan selülit olgularında raporlanan sabun köpüğü bulgusu hastaların yarısından fazlasında gözlemiştir. Ayrıca dermoskopide aktinik keratoz ile özdeşleşen ve trikoskopi çalışmalarında sadece diskoid lupus eritamatozus olgularında bildirilen rozet yapıları, bu çalışmada %33,3 oranında saptanmış ve radyoterapiye bağlı alopesilerde ilk kez tanımlanmıştır. Benzer şekilde solid deri tümörlerin dermoskopilerinde tanımlanan krizalit benzeri yapılar ise trikoskopik bir çalışmada ilk kez tanımlanmıştır. Sonuç olarak radyoterapiye bağlı alopesiler, klinik ve trikoskopik açıdan zengin bulgu çeşitliliği göstermeleri nedeniyle, lokalize alopesi ile giden tablolarda ayırıcı tanıda mutlaka göz önünde bulundurulmalıdırlar.

Özet (Çeviri)

Aim: Alopecias represent a broad and heterogeneous group of disorders characterized by diverse clinical presentations and complex etiopathogenesis. They are primarily classified into two major categories: scarring (cicatricial) and non-scarring alopecias. Radiation-induced alopecias are generally categorized under anagen effluvium; however, they may result in both secondary scarring and non-scarring alopecia patterns. In this study, we aimed to evaluate the trichoscopic findings of alopecic changes that developed in patients who underwent radiotherapy targeting the upper half of the head and neck region for oncological treatment. Additionally, we sought to compare these findings with other types of alopecias presenting with similar clinical features. Materials and Methods: This prospective, observational, cross-sectional, and descriptive study included a total of 36 patients aged 18 years and older. Particular attention was given to excluding individuals who were concurrently receiving chemotherapeutic agents strongly associated with anagen effluvium. All patients underwent clinical and trichoscopic evaluations at three time points: on the initial admission day, on the last day of radiotherapy, and at one month following the completion of radiotherapy. The obtained trichoscopic images were systematically recorded. Demographic and clinical data of the patients, radiotherapy doses, skin phototypes, concurrent treatments, and accompanying symptoms were documented. Trichoscopic findings were analyzed and categorized under four main headings in a case report form: follicular findings, perifollicular and interfollicular findings, hair shaft findings, and vascular findings. Results: In our study, the pattern of hair loss varied significantly according to the indication for radiotherapy (p 0.05). Follicular findings were identified as follows: black dots in 100%, yellow dots in 83.3%, empty follicles in 77.8%, follicular dropout in 63.8%, soap bubble appearance in 52.8%, perifollicular pigmentation in 50%, white dots in 44.4%, rosettes in 33.3%, and peripilar signs in 25% of patients. Perifollicular and interfollicular findings were detected at the following rates: interfollicular erythema (86.1%), perifollicular scaling (55.6%), small white dots (52.8%), structureless white areas (36.1%), hair dust (30.6%), honeycomb pigment pattern (25%), perifollicular erythema (25%), chrysalis-like structures (19.4%), and interfollicular scaling (11.1%). Hair shaft abnormalities were observed as follows: broken hairs in 86.1%, flame hairs in 75%, vellus hairs in 69.4%, short regrowing hairs in 52.8%, cone-shaped hairs in 52.8%, acquired pili torti in 33.3%, bent hairs in 25%, tulip hairs in 19.4%, exclamation mark hairs in 19.4%, trichoptilosis in 19.4%, comma hairs in 13.8%, V-sign in 11.1%, and pig-tail hairs in 8.3% of patients. Vascular findings included fine telangiectatic/branching vessels in 83.3%, thick branching vessels in 27.8%, vascular network-like structures in 16.7%, and linear vessels in 8.3% of cases. Perifollicular scaling and hair dust were significantly more common in patients with symptoms compared to asymptomatic patients (p = 0.002 and p = 0.026, respectively). Conclusion: In our study, trichoscopic findings classically described in alopecia areata, such as bent hairs, cone-shaped hairs, and exclamation mark hairs, were also observed in patients with radiation-induced alopecia. In addition, trichoscopic features frequently described in trichotillomania, including black dots, broken hairs, and flame hairs, were also detected at high rates. Hair dust, tulip hairs, V-sign, and trichoptilosis, commonly associated with trichotillomania, were reported for the first time in radiation-induced alopecia in this study. Moreover, the soap bubble appearance, typically described in dissecting cellulitis, was observed in more than half of the patients. Additionally, rosettes—structures typically associated with actinic keratosis in dermoscopy and previously reported only in cases of discoid lupus erythematosus in trichoscopic studies—were detected in 33.3% of the cases in this study and are described for the first time in radiation-induced alopecia. Similarly, chrysalis-like structures, previously noted in dermoscopic examinations of solid cutaneous tumors, are reported for the first time in a trichoscopic study. In conclusion, radiation-induced alopecia demonstrates a wide variety of clinical and trichoscopic findings and should be considered in the differential diagnosis of localized alopecia.

Benzer Tezler

  1. Baş boyun kanserli hastalarda radyoterapinin boyun, omuz fonksiyonları ve ağız açıklığı üzerine etkilerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the effects of radiotherapy on neck, shoulder functions and mouth opening in patients with head and neck cancer

    AYŞEGÜL BALCAN ASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Fiziksel Tıp ve RehabilitasyonHacettepe Üniversitesi

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OYA ÖZDEMİR

  2. Baş-boyun bölgesine radyoterapi alan hastalarda parotis bezi boyutunun ve fonksiyonunun radyolojik ve semptomatik olarak değerlendirilmesi

    Radiological and symptomatic evaluation of size and function of parotid gland in patients who take radiotherapy to the head and neck regions

    NESLİHAN ATABEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Radyasyon OnkolojisiSağlık Bakanlığı

    Radyasyon Onkolojisi Ana Bilim Dalı

    DR. FEVZİYE İLKNUR AYTAŞ

  3. Radyoterapi gören baş boyun tümörlü hastalarda oluşan akut ve kronik kserostominin amifostin ile azaltılabilirliğinin incelenmesi

    Assessment of whether amifoctine does minimize acute and late xeroctomia on head and neck cancer patients recened radiotherapy

    BESTE MELEK ATASOY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    OnkolojiMarmara Üniversitesi

    Radyasyon Onkolojisi Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. MERİÇ ŞENGÖZ

  4. Baş-boyun kanserlerinde radyoterapinin orta kulağa ve vestibüler sisteme olan etkileri

    Effects of radiotherapy on middle ear and vestibular system in head and neck cancers

    SİNEM KARA PEKER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Kulak Burun ve Boğazİstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HASAN AHMET ÖZDOĞAN