Geri Dön

Mide kanseri hastalarında HER2 mutasyonun sıklığı ve klinik prognostik önemi

Frequency of HER2 mutation and clinical prognostic significance in gastric cancer patients

PDF İndir

  1. Tez No: 940177
  2. Yazar: ESRA ERDOĞAN EROL
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SADETTİN ER
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Mide Kanseri, HER2, Mutasyonlar, Prognoz, Gastric Cancer, HER2, Mutations, Prognosis
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Ankara Bilkent Şehir Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 104

Özet

Amaç: Mide kanseri dünyada önde gelen kanserle ilişkili ölüm nedenlerinden biridir. Hastalığın genel karakteristik özellikleri coğrafi, etnik ve çevresel farklılıklar göstermektedir. Erken evrelerin asemptomatik ilerlemesi nedeniyle çoğu hasta ileri evrelerde tanı almaktadır. Bu da ileri evre hastalığın takip ve tedavi politikalarını önemli kılmaktadır. Son dönemlerde çalışmalar hedefe yönelik, kişileştirilmiş tedavinin önemini vurgulamaktadır. Mide kanseri hastalarının prognozu etkileyen birçok genetik ve moleküler faktör bulunmakta olup HER2 (Human Epidermal Growth Faktör Reseptör 2) mutasyonu da bu faktörlerden biridir. Son kılavuzlarda tedavi algoritmalarına alınan hedefe yönelik tedavi seçenekleriyle bu mutasyonun özelliklerinin anlaşılması önem kazanmıştır. Bu çalışmada amaç HER2 pozitif mide kanseri hastalığının bölgemizdeki sıklığını tespit etmek ve bu mutasyona bağlı görülen klinikopatolojik özelliklerin tespitini sağlamak ve prognostik önemini anlamaktır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda Temmuz 2019-Ocak 2024 tarihleri arasında Ankara Şehir Hastanesi Genel Cerrahi kliniğine başvuran mide malign neoplazi C16 tanı kodlu, mide malign neoplazi, tanımlanmamış C16.9 tanı kodlu hastalar taranarak patolojik olarak mide malignitesi tanısı olan, HER2 mutasyonu çalışılmış olan hastalar üzerinden yapıldı. 351 tane mide kanseri tanısı almış hastanın HER2 mutasyonu tespit edilenleri belirlenerek tümör özellikleri, prognozu, surveyi, laboratuvar değerleri arasında değerlendirmeler yapıldı. Bulgular: Mide kanseri hastalarında HER2 mutasyon sıklığını belirlemek ve mutasyonun hastalık seyri üzerindeki etkilerini değerlendirmek amacı ile araştırmaya 351 hasta dâhil edilmiştir. Hastaların %71,51'i (n=251) erkektir. Hastaların yaş ortalaması 65,73±11,87 (23-92) yıl olarak hesaplanmıştır. HER2 mutasyon pozitif hasta oranı %27,07 (n=95)'dir. Hastaların %88,03'ünde (n=309) lenf nodu metastazı bulunmuştur. Hastaların yaklaşık yarısı (%51,57) evre 4 kanser hastasıdır. HER2 mutasyon ile diferansiyasyon arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir ilişki bulunmuştur (p=0,033). HER2 mutasyonu pozitif olan hastalarda kötü diferansiyasyon oranı (%48,94), negatif olan hastalara göre (%69,33) anlamlı olarak daha düşük iken HER2 mutasyonu pozitif olan hastalarda orta diferansiyasyon oranı (%40,43), negatif olan hastalara göre (%22,67) anlamlı olarak daha yüksektir. HER2 mutasyonu pozitif olan hastalarda (%78,95) mortalite oranı, negatif olan hastalara göre (%65,23) anlamlı olarak daha yüksek bulunmuştur (p=0,014). HER2 mutasyonu pozitif olan hastalarda MMR ve MLH mutasyonu hiç görülmemiştir ve negatif olan hastalara göre anlamlı düzeyde düşüktür (sırasıyla p=0,013, p=0,038). HER2 mutasyonu pozitif olan hastaların Nötrofil/Lenfosit(NLR) ölçüm düzeyi (3,51 (1,27 14,65)), negatif olan hastalara göre (2,97 (0,37-50,5)) anlamlı düzeyde yüksektir (p=0,022). Ayrıca HER2 mutasyonu pozitif olan hastaların üre, ALT, CEA ve CA15.3 ölçüm düzeyleri negatif olan hastalara göre anlamlı düzeyde yüksektir (sırasıyla p=0,023, p=0,018, p=0,016, p=0,049). HER2 mutasyonu pozitif olan hastaların eozinofil ölçüm düzeyi (0,1 (0,01-0,56)), negatif olan hastalara göre (0,13 (0-0,81)) anlamlı düzeyde düşüktür (p=0,036). Benzer olarak HER2 mutasyonu pozitif olan hastaların lipaz ölçüm düzeyi (32 (11-91)), negatif olan hastalara göre (36 (13-219)) anlamlı düzeyde düşüktür (p=0,047). Bölgenin bileşke olması HER2 mutasyon pozitifliği riskini antrum olmasına göre 2,5 kat arttırmaktadır (p = 0.035, Exp(B) = 2.496 (95% GA: 1.067–5.838). Sonuç: Bu çalışmada, mide kanserli hastalarda HER2 mutasyon sıklığı ile klinik patolojik özellikler ve prognostik göstergeler arasındaki ilişki detaylı olarak incelenmiştir. 351 hasta üzerinde yapılan retrospektif çalışmada HER2 pozitif hasta sayısı yüzde 27,07 olarak tespit ediliştir. HER2 pozitif hastalarda kötü diferansiyasyon oranının anlamlı derecede düşük ve orta diferansiyasyon oranının ise yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Bu bulgular, HER2'nin mide kanserinde tümörün histopatolojik yapısını belirlemede bir rolü olduğunu göstermektedir. Laboratuvar testleriyle ilgili yapılan istatistiksel analizler sonucunda nötrofil/lenfosit oranı (NLR), üre, ALT, CEA, ESR ve CA15.3 seviyelerinin HER2 pozitif hastalarda anlamlı derecede yüksek olduğu, eozinofil düzeyinin ise anlamlı derecede düşük olduğu tespit edilmiştir. Bu sonuçlar HER2 pozitif hastalarda daha agresif biyolojiye sahip tümör özellikleri beklendiğini göstermiştir. Diğer bir bulgumuz olan HER2 pozitif alt grupta MMR(Miss atch Repair) ve MLH1 ifadelerinin bulunmaması, bu tümörlerin moleküler düzeyde farklı bir patogenez mekanizması izlediğini ve MSI (mikrosatellit instabilitesi) gibi immün yanıtı etkileyen faktörlerin değişkenlik gösterdiğini göstermektedir. Ayrıca bileşke tümörlerinde daha sık mutasyonun görülmesi HER2 mutasyonunun yalnızca tümör biyoloji üzerine değil, aynı zamanda lokalizasyonuna da etkili olabileceğini göstermektedir. Son olarak HER2 mutasyon over ekspresyonu olan hastalarda mortalite oranının anlamlı düzeyde yüksek bulunması literatürde fikir birliği sağlanamamış bir konuya katkı sunmaktadır. Tüm bu sonuçlar HER2 mutasyonunun bölgemizdeki sıklığının belirlenmesinin yanında HER2 ilişkili tümör fizyolojisi, kliniği ve patogenezinin incelenmesine katkıda bulunacak datalar sunmaktadır.

Özet (Çeviri)

Objective: Gastric cancer is one of the leading causes of cancer-related death worldwide. The overall characteristics of the disease vary according to geographical, ethnic, and environmental factors. Due to its asymptomatic progression in early stages, most patients are diagnosed at advanced stages, which makes follow-up and treatment strategies for advanced disease critically important. In recent years, studies have increasingly emphasized the importance of targeted, personalized therapies. Numerous genetic and molecular factors affect the prognosis of gastric cancer patients, among which the HER2 (Human Epidermal Growth Factor Receptor 2) mutation is one. With the incorporation of targeted treatment options into the latest guidelines, understanding the characteristics of this mutation has become essential. This study aimed to determine the frequency of HER2 positive gastric cancer in our region and to evaluate the clinicopathological characteristics and prognostic significance associated with this mutation. Materials and Methods: In this retrospective study, patients diagnosed with malignant neoplasms of the stomach (ICD codes C16 and C16.9) who applied to the General Surgery Clinic of Ankara City Hospital between July 2019 and January 2024 were reviewed. A total of 351 patients with a pathological diagnosis of gastric malignancy and available HER2 mutation analysis were included. The HER2 mutation–positive cases were identified, and comparisons were made regarding tumor characteristics, prognosis, survey data, and laboratory parameters. Results: A total of 351 gastric cancer patients were evaluated to determine the frequency of HER2 mutation and its impact on the course of the disease. Among these, 71.51% (n=251) were male, and the mean age was 65.73±11.87 years (range: 23–92). The rate of HER2 mutation–positive patients was 27.07% (n=95). Lymph node metastasis was present in 88.03% (n=309) of the cases, and approximately half of the patients (51.57%) were diagnosed at stage 4. A statistically significant relationship was found between HER2 mutation and tumor differentiation (p=0.033). Specifically, the rate of poorly differentiated tumors was significantly lower in HER2 mutation–positive patients (48.94%) compared to the negative group (69.33%), whereas the proportion of moderately differentiated tumors was significantly higher in the HER2 positive group (40.43% vs. 22.67%). Furthermore, the mortality rate was significantly higher in the HER2 positive group (78.95%) compared to the negative group (65.23%, p=0.014). Regarding molecular markers, HER2 positive patients showed no evidence of mismatch repair (MMR) protein and MLH1 expression, with these parameters being significantly lower compared to HER2 negative patients (p=0.013 and p=0.038, respectively). In addition, the neutrophil-to lymphocyte ratio (NLR) was significantly higher in the HER2 positive group (3.51 [1.27–14.65]) than in the negative group (2.97 [0.37–50.5], p=0.022). Similarly, serum levels of urea, ALT, CEA, and CA15.3 were significantly elevated in HER2 positive patients (p=0.023, 0.018, 0.016, and 0.049, respectively). Conversely, eosinophil levels were significantly lower in the HER2 positive group (0.1 [0.01 0.56] vs. 0.13 [0–0.81], p=0.036), and similarly, lipase levels were also significantly lower in the HER2 positive group (p=0.047). At the same time, HER2 mutations were seen 2.5 times more frequently in gastroesophageal junction tumors. Conclusion: This study comprehensively investigated the frequency of HER2 mutation and its clinicopathological and prognostic implications in gastric cancer patients. In our retrospective analysis of 351 patients, 27.07% were found to be HER2 positive. In these patients, the rate of poorly differentiated tumors was significantly lower while that of moderately differentiated tumors was significantly higher, suggesting that HER2 plays an important role in determining the histopathological architecture of gastric tumors. Statistical analyses of laboratory tests revealed that parameters such as the neutrophil-to-lymphocyte ratio, urea, ALT, CEA, ESR and CA15.3 were significantly elevated in HER2 positive patients, whereas eosinophil levels were significantly reduced. These findings indicate that HER2 positive tumors may exhibit a more aggressive biological behavior. Moreover, the absence of MMR and MLH1 expression in the HER2 positive subgroup suggests that these tumors follow a distinct molecular pathogenesis, possibly associated with variability in microsatellite instability (MSI) and immune response. The higher frequency of HER2 mutation in gastroesophageal junction tumors further implies that HER2 expression may be influenced not only by tumor biology but also by its anatomical localization. Finally, the significantly elevated mortality rate in HER2 positive patients contributes to an ongoing debate in the literature, underscoring the prognostic importance of HER2 overexpression in gastric cancer. These results not only define the frequency of HER2 mutation in our region but also provide valuable data regarding the tumor physiology, clinical characteristics, and molecular pathogenesis associated with HER2 expression. Our findings emphasize the need for tailored treatment approaches, including targeted therapies, in managing HER2 positive gastric cancer.

Benzer Tezler

  1. Tez No

    741716

    Küçük hücre dışı akciğer kanserlerinde immünhistokimyasal C-erbB2 pozitivitesinin klinikopatolojik ve prognostik önemi

    Immunhitochemical in small non-cellular lung cancersclinicopathological and prognostic importance of C-erbB2 positivity

    AYŞE NUR TOKSÖZ YILDIRIM

    Tıpta Uzmanlık

    İngilizce

    İngilizce

    2015

    PatolojiSağlık Bakanlığı

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. FÜGEN AKER

    UZMAN MURAT ERKAN

  2. Tez No

    272927

    Postoperatif adjuvan kemoradyoterapi uygulanan mide adenokarsinomu tanılı hastalarda Her-2 gen polimorfizmi ve p21 gen mutasyonunun sağkalım, lokal-bölgeselve uzak kontrole etkilerinin değerlendirilmesi

    Evaluation the effects of Her-2 gene polymorphism and p21 gene mutation on overall survival, locoregional and distant control in patients treated with postoperatively adjuvant chemoradiotherapy

    ALAATTİN ÖZEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    OnkolojiTrakya Üniversitesi

    Radyasyon Onkolojisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ZAFER KOÇAK

  3. Tez No

    960368

    Neoadjuvan kemoterapi sonrası total gastrektomi uygulanan lenf nodu pozitif mide kanserinde omentektomi tipinin klinik ve onkolojik sonuçları

    Clinical and oncological outcomes of omentectomy type in lymph node–positive gastric cancer undergoing total gastrectomy after neoadjuvant chemotherapy

    ERTUĞ ULUBAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Genel CerrahiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT DEREBEY

  4. Tez No

    910841

    Neoadjuvan tedavi almamış mide adenokarsinomlarında tümör tomurcuklanmasının klinikopatolojik veriler ve hasta yönetimine etki eden immünohistokimyasal belirteçle ile ilişkisinin karşılaştırılması

    Comparison of tumor budding in gastric adenocarcinomas not receiving neoadjuvant therapy with clinicopathological data and immunohistochemical markers affecting patient management

    GÖZDE İLHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    PatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ARMAĞAN GÜNAL

  5. Tez No

    623211

    Mide kanseri hastalarında her-2 ekspresyon düzeyleri ve 18F-FDG PET/BT parametreleri arasındaki ilişki

    The relationship between her-2 expression levels and 18F-FDG PET/CT parameters in gastric cancer patients

    SEYİT AHMET ERTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Radyoloji ve Nükleer TıpSivas Cumhuriyet Üniversitesi

    Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ZEKİYE HASBEK

Geri Dön