Geri Dön

Enflasyon hedeflemesi yoluyla stabilizasyon: Gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomiler deneyimleri perspektifinden Türkiye ekonomisine uygulanabilirliğine bakış

Stabilization through inflation targeting: An application to Turkish economy through the perspective of developed and developing economies experiences

  1. Tez No: 94321
  2. Yazar: GÜLDEM ATABAY
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ERDİNÇ TELATAR
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Ekonomi, Economics
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2001
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: İktisat Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 149

Özet

ÖZET Petrol şoklarını izleyen dönemde Bretton Woods sisteminin de çöküşünün ardından Dünya'da gözlemlenen yüksek enflasyon ve artan işsizlik olgusu Keynesyen politikaların terk edilmesine yol açarken, bu eğilimin kökeninde para otoritelerinin enflasyonist eğilime sahip olduğu konusunda hem ekonomistler hem de merkez bankacılar arasında görüş birliği oluşmuştur. Artan enflasyon ortamında işsizliğin de yükselmesi para otoritelerini uzun dönemde fiyat istikrarı amacının önemi konusunda hem fikir yaparken ekonomistler ve merkez bankacılar söz konusu enflasyonist eğilimlerin nasıl ortadan kaldırılacağına ve fiyat istikrarının nasıl yakalanacağına yönelmişlerdir. Siyasi otoritenin istekleri ile para politikasının fiyat istikrarı amacı arasındaki çelişki gündeme gelirken, zaman tutarsızlığı probleminin çözümü enflasyonist eğilimlerin yok edilmesi çalışmalarını yönlendirmiştir. Bu çalışmanın amacı söz konusu çözümlerden bir tanesi olan enflasyon hedefleme stratejisini teorik literatür temellerine dayanarak detaylı olarak inceleyip, gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerdeki uygulama örneklerinden yola çıkarak Türkiye ekonomisi üzerine uygulaması konusunda tartışmaktır. Fiyat istikrarını nihai amaç olarak belirleyen enflasyon hedeflemesi Yeni Zelanda önderliğinde 1990'ların başından bu yana bir çok ülkede başarı ile uygulanmıştır ve giderek daha çok tartışılmaya başlanmıştır.“Enflasyon Hedeflemesi”sistemi; merkez bankasının nihai hedefi fiyat istikrarı olarak belirlemesinin ardından bu amacın sağlanması ve sürdürülebilmesi için para politikasını belirli bir dönem boyunca seçilen sayısal enflasyon hedefi ya da hedef aralığına dayandırarak ve bunu kamuoyuna açıklayarak uygulamasıdır. Para politikasının, bir ara hedef ya da hedefler seçme zorunluluğu olmadan doğrudan nihai hedefe dayandırıldığı enflasyon hedeflemesi sisteminin enflasyonu kontrol etmeyi amaçlayan diğer sistemlerden temel farkı para politikası araçlarının geçmiş ya da cari enflasyona göre değil, gelecek enflasyona dayandırılması ve gelecekteki enflasyon hakkında rastlantısal varsayımların yapılmamasıdır. Enflasyon hedeflemesi para politikası literatüründe para otoritesinin hem enflasyonist eğilimi yok edecek, hem de kısa dönemli insiyatif kullanımı ile para otoritesinin ekonomik11 şoklara optimal tepkiyi vermesini sağlayacak bir strateji olarak önerilmektedir. Enflasyon hedeflemesi uygulaması hem gelişmiş ekonomilerde hem de gelişmekte olan ekonomilerde uygulanmaya donmuştur ancak, enflasyon hedeflemesinin tüm ülkelerin para politikalarına uygun olduğu iddia edilemez. Bazı ülkelerde ekonomik oluşum ve altyapı yetersizliği nedeni ile enflasyon hedeflemesi uygulamada başarı sağlamayabilir. Etkin olabilecek bir enflasyon hedeflemesi için, siyasi otorite ile para otoritesi konusunda anlaşma, özerkliğini kazanmış bir merkez bankası, gelişmiş mali piyasalar, model kullanmakta oluşturulacak yeterince geriye dönük tarihsel veri tabanı, para politikasının şeffaflığının toplum ve piyasalarla daha fazla bilgi paylaşılması yoluyla artırılması ve para politikası belirleyicilerinin plan ve hedeflerini kamuoyuna açmaları gerekmektedir. özellikle gelişmiş ülkelerde para politikası olarak enflasyonun hedeflenmesi getirdiği şeffaflık ve sorumluluk sonucunda fiyat istikrarı konusunda başarı sağlamıştır. Gelişmiş ülkelerde enflasyon hedeflemesi uygulanırken bazı ortak özelliklerden bahsetmek mümkündür. Enflasyon hedeflemesi gelişmiş ekonomilerde her zaman serbest kur rejimi ile birlikte uygulanmıştır. Bu ülkelerde para otoriteleri tam olmasa da para politikası araçlarını seçmede önemli serbestliğe sahiptirler ve merkez bankaları özerk yapıları sayesinde hükümet bütçesini finanse etmede en az sorumluluğa sahiptirler. Ancak, gelişmekte olan ekonomilerde enflasyon hedeflemesinin uygulanabilirliği halen tartışılmaya devam etmektedir. Gelişmekte olan ülkeleri inceleyen ekonomik analizlerde ilk karşılaşılan genel bulgu bu ülke grubunun birbirleri ile karşılaştırıldığında oldukça heterojen bir yapı göstermeleridir. Enflasyon oranının uzun yıllar %30-40 gibi kronik olarak yüksele kaldığı ekonomilerde nominal değerler yapışkan olurken para politikası çok açık bir şekilde“intibakçı”olarak uygulanmaktadır. Söz konusu koşulları taşıyan ülkelerin enflasyon hedeflemesini uygulayabilmeleri için öncelikle enflasyonu yaratan mali nedenler ortadan kaldırılmalı, sonrasında ise enflasyon daha düşük seviyelere düşürülmelidir. Türkiye ekonomisi 1980'lerin başından itibaren büyük bir değişim sürecineIll girmiştir. Uygulamaya konulan dışa açılma ve serbestleşme hareketlerine bağlı olarak büyümeci bir politika izlemiş ve bu süreç ile beraber kamu kesimi açığı da artan bir trend izlemiştir. Türkiye'de kamu gelirlerini artırmaya yönelik yapısal önlemlerin uygulamaya konulmaması ve köklü vergi reformlarının geciktirilmesi kamu açıklarının finansmanında giderek artan bir şekilde iç ve dış borçlanma ile emisyon artışına gidilmesine neden olmuştur. Ekonomik kalkınma çabalarının başlatılmasından bu yana Türkiye ekonomisinin karşılaştığı sorunların başında kronikleşmiş dış finansman açığının kapatılması gelmektedir. Kamu kesiminin yoğun borçlanma gereği sonucunda menkul kıymet yoluyla iç borçlanmaya gitmesi, Türk f finans piyasalarında borçlanma araçlarının en büyük alıcısını bankalar yapmıştır. Enflasyon hedeflemesi politikalarının uygulanabilmesi için para politikasının etkisini ön plana çıkartabilmek, bunu maliye politikaları tarafından belirlenen bir politika olmaktan çıkartmak ve siyasi karar alıcıların merkez bankasına serbesti imkanı tanıyacak ortamın oluşması için gereken en önemli şart, mali piyasalar üzerindeki mali baskınlığın giderilmesidir. Para politikası olarak enflasyon hedeflemesinin Türkiye'de başarı ile uygulanmasının önündeki en büyük engel hiç kuşkusuz mali baskınlık koşullarıdır. Merkez Bankası'nın özerk bir yapıya sahip kılınması enflasyon hedeflemesi için önemli bir adım olsa da tek başına yeterli değildir. Türkiye'de mali baskınlığın bu derece yoğun olduğu ve buna karşılık mali derinliğin de bu derece düşük olduğu bir ortamda gelişmiş ülkelerde uygulanan şekli ile enflasyon hedefleyen para politikalarının başarı ile uygulanabilmesi kısa vadede olası görünmemektedir.

Özet (Çeviri)

IV SUMMARY The period following the oil crisis and the collapse of the Bretton Woods system the rising inflation and unemployment had resulted in a switch from the Keynesian politics while central bankers and the economists agreed that the roots of the problems was the monetary authority's inflationary bias. While the consensus among the central bankers and the economists was that the object of the monetary policy should be price stability in the long run, the efforts centered on removing the inflationary bias and establishing price stability in return. While the conflict between the political authority and price stability was the main topic of the research, solving the time inconsistency problem was the primary issue in the discussions regarding to the monetary policy literature in eliminating the inflationary bias. The purpose of this study is to evaluate inflation targeting as one of the solutions suggested for the mentioned problem rooting theoretical framework of inflation while discussing the possibility of a successful implementation of the inflation targeting in Turkey depending on its application in some of the developed and emerging economies. Inflation targeting that sets price stability as the main objective of the monetary policy has been firstly implemented in New Zealand at 1990's and since then is being applied in many countries rising the debate over the subject. Inflation targeting can be defined as an official target or a target band for a determined inflation rate and which is announced and committed by the monetary authority to be achieved in a specific time period for a sustainable price stability. The main differentiation of inflation targeting from other monetary policy systems is its forward looking nature instead of taking into account the past inflation data. Inflation targeting strategy is suggested in the monetary policy literature as a strategy for both the elimination of the inflationary bias of the monetary authority and for enabling the monetary policy optimally to react to economic shocks through applying discretionary policies.V Inflation targeting has been implemented in both the developed and the emerging economies yet it can not be argued that inflation targeting is suitable for the monetary policies of each World economy. In some countries country specific economic conditions or the lack of necessary infrastructure may hinder the success of the inflation targeting. For an effective inflation targeting schemes, political institutions which facilitate the agreements upon the political objectives, harmony among the political and monetary authorities, well developed financial markets, an autonomous central bank, a credible estimation of the inflation rate which requires sufficient database, and transparency are necessary. Specifically in developed economies inflation targeting was successful through the transparency and the commitment it brings. In developed economies there are some common features of inflation targeting. Inflation targeting in developed economies was always accompanied by a free floating currency regime, the monetary authorities are very flexible in using the tools to capture the inflation target, and the central banks are almost freed from financing the budget deficits. Yet the applicability of inflation targeting in developing countries is still being discussed. When examining the economies of developing countries, heterogeneity is the first feature that strikes. Thus its is very hard to make any generalizations. The monetary policy is being accommodative in these countries as a result of the sticky inflation that generally floats around 30-40% for long years. For developing economies to implement inflation targeting effectively to sustain price stability, fist the fiscal imbalances that create inflation should be lifted while inflation rate should be pulled down.. Turkey on the other hand, has been engaged in an economic transformation process since 1 980. The liberalization process that has been applied and efforts to open up the economy has resulted in huge budget deficits that created a huge domestic and foreign debt stock with an increase in emission. The banks turned out to be the main buyer of the domestic borrowing papers as the government crowdedVI out the real sector. Yet now, before the inflation targeting is implemented in Turkey the burden of the fiscal dominance should be lifted for success. Thus fiscal dominance stands as the main obstacle to the applicability of inflation targeting in Turkey. The autonomy given to Central Bank of Turkey is an important step yet not enough for an effective inflation targeting. Thus with such an huge fiscal dominance and very shallow financial markets a successful implementation of inflation targeting in Turkey is not possible to be implemented successfully in the very short run.

Benzer Tezler

  1. Enflasyon hedeflemesi rejiminde faiz oranı geçişkenliği: Türkiye örneği 2006-2012

    Interest rate pass-through in inflation targeting regime: Case of Turkey 2006-2012

    HÜSEYİN ALİ DAĞHAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    İşletmeSüleyman Demirel Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ŞEREF KALAYCI

  2. Inflation targeting: Theory and application

    Enflasyon hedeflemesi : Teori ve uygulama

    HAKAN YILMAZKUDAY

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2003

    EkonomiMarmara Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. MUSTAFA NEDİM SÜALP

  3. Enflasyon hedeflemesi: Teori, politika ve Türkiye üzerine bir uygulama

    Inflation targeting: Theory, policy and an application to Turkey

    NURAN ARSLANER GÖKBUDAK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    EkonomiHacettepe Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ORHAN MORGİL

    DOÇ. DR. ERDİNÇ TELATAR

    YRD. DOÇ. DR. CELAL KÜÇÜKER

  4. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın zorunlu karşılık politikasının bankaların kredi hacimlerine etkisi

    The policy of statutory reserves of the Central Bank of the Turkish Republic and its effect on bank credit volumes

    GÜLRİZ HANDE SARAÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    BankacılıkMuğla Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ERKAN POYRAZ

  5. Effects of government intervention on the economy

    Devlet müdahalesinin ekonomiye etkileri

    YAZİD SULEİMAN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Ekonomiİstanbul Ticaret Üniversitesi

    İktisat (İngilizce) Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ OJONUGWA USMAN