LSTM-based learning of automata models for production line operations
LSTM ile üretim hatlarının çalışmasına ilişkin otomat modellerini oluşturma
- Tez No: 945939
- Danışmanlar: PROF. DR. YAPRAK YALÇIN, DOÇ. DR. GÜLCİHAN ÖZDEMİR
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve Kontrol, Computer Engineering and Computer Science and Control
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: İngilizce
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kontrol ve Otomasyon Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Kontrol ve Otomasyon Mühendisliği Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 89
Özet
Üretim Hatları ve Taşıma Sistemleri, modern üretim süreçlerinin temel unsurlarıdır. Üretim verimliliği, üretim ve taşıma araçlarının verimliliği ile doğrudan ilişkilidir. Üretim süreçlerinin modellenmesi, bu süreçlerin daha iyi yapılandırılması ve planlanması için kapı açar. Bir üretim hattını modelleme motivasyonu, üretim hatlarının artan karmaşıklığı ve dolayısıyla maliyetleriyle uyum içindedir. Ayrıca, sistem arıza meydana gelmeye daha yatkın hale gelir. Üretim hattı içindeki bileşen etkileşim desenlerini hesaba katmak, sistemin durumlarını girdiler ve çıktılarla ilişkilendirmekten daha iyi bir yaklaşım olduğu kanıtlanmıştır; özellikle hat çalışması sırasında yapılan herhangi bir değişiklik doğrudan hattaki desenlere yansıdığından. Sınırlı bir görev setini yerine getirmek üzere optimize edilmiş makineler, bakımı daha kolay olsa da, hat üzerindeki herhangi bir değişikliğe daha az uyum sağlayabilmektedir. Hatalardan veya nihai üründe ayarlama yapmak için gerekli olan parametre ayarlamalarından kaynaklanan değişiklik, hattı verimsiz hale getirerek israfa ve maliyet artışına yol açabilir. Hattın verimliliği doğrudan verimi etkiler; bu da karlar ve rekabet avantajı üzerinde belirleyici rol oynar. Üretim hattının esnek yapılandırılması ve planlanması, değişiklikler meydana geldikçe hattın sürekli güncellenmesine olanak tanır. Bir sistem modeli, üretim sürecinin görselleştirilmesini sağlayarak üretim çıktısının artırılmasına yardımcı olur. Endüstriyel bağlamda modelleme, modern üretim standartlarıyla birlikte gelen karmaşıklık nedeniyle her zaman bir zorluk olmuştur. Ancak finansal açıdan bakıldığında, üretim çıktısını optimize etmek ve verimliliği artırmak amacıyla bir üretim hattının modellenmesi, karları orantılı olarak etkiler; çünkü bir sistemin görselleştirilmesi ya da modeli, daha iyi planlama, yapılandırma ve kaynak dağılımına olanak tanır. Verimlilik, en iyi şekilde girdinin çıktıya oranı olarak tanımlanabilir; girdi için daha iyi bir çıktı verimi sağlandıkça, bir sistem o kadar verimli kabul edilir. Üretim hattı operasyonlarının, hattı oluşturan ayrı bileşenler yerine tek bir birim, tüm üretim hattı olarak modellenmesi, üreticinin her bir parçanın fiziği ve matematiğiyle ilgilenmesini engelleyip hattın temel görevine odaklanmasına olanak tanır. Üretim hatlarının önemli bir bileşenini temsil eden taşıma sistemleri, büyük ölçekli üretim hatlarına uygulanabilir bir yaklaşım sunmak amacıyla modelleme hedefi olarak seçilmiştir. Endüstriyel bağlamda, montaj veya işleme mekanizmaları yerine, kaynakların üretim hattındaki her iş istasyonundan geçişi yaygın uygulama olarak kabul edilir. Böyle bir kuruluma örnek olarak, gövdenin bir istasyondan diğerine taşındığı ve istenen ürün formuna doğru adım adım ilerlediği otomobil montaj hattı verilebilir. Bir otomat, bilinmeyen bir ortamla etkileşimde bulunan ve bu ortamda eylem gerçekleştirmek için aldığı kararların istenen veya istenmeyen sonuçlara yol açabileceği bir sistemi temsil eden bir modeldir. Karar alma süreci, belirli bir eylemi gerçekleştirme olasılığının ortamla yapılan etkileşimlere bağlı olarak güncellenen olasılık ağırlıklarına dayandığı stokastik bir süreç olabilir. Karar verme süreci ayrıca deterministik olabilir; bu durumda, olasılık ağırlıklarına bağlı olmaksızın, bir benzersiz durumdan diğerine geçişler gerçekleşir. Ancak, karar verme sürecindeki karmaşıklık, ortamın sistem tarafından fark edilmeyen derecede bilinmeyen ajanlar veya sistemin kendisi tarafından etkilenmesi durumunda ortaya çıkar. Deterministik Sonlu Otomata'yı (DFA) grafiksel olarak temsil etmek amacıyla, girdiler, çıktılar, geçişler, durumlar ve benzersiz bir eşleme fonksiyonu ile tanımlanan durum-akış diyagramı kullanılır. Durum-akış diyagramı, sisteme her girdiyle durumdaki değişikliği ve bunun sonucunda oluşan çıktıyı temsil eder. Sistemin girdi ve çıktısı arasındaki ilişki, sisteme özgü bir fonksiyon ile tanımlanabilir. Bir otomatın endüstriyel tanımında, üründeki her değişiklik, benzersiz bir gözlemle tanımlanan bir durum olarak kabul edilir. Malzemenin nihai ürüne dönüşene kadar adım adım işlenmesi, olayların sırasının önemli olduğu ardışık bir süreç olarak tanımlanabilir. Üretim ve taşıma süreçlerinin ardışık doğasını dikkate alan anahtar teslim bir yaklaşım önerilmektedir. Bu çalışmada, Long Short-Term Memory (LSTM), basit bir pnömatik taşıma sisteminde kullanılan, desen tanıma amaçlı bir Tekrarlayan Sinir Ağı'dır. Tekrarlayan Sinir Ağları (RNN'ler), geri besleme döngüleri aracılığıyla zamansal bağımlılıkları yakalarken, LSTM ağları kapılı mekanizmalar kullanarak uzun vadeli bağımlılıkları etkili bir şekilde öğrenme yeteneğini geliştirir. Pnömatik taşıma sistemi, on bir yakınlık sensörü, üç yatay kayan platform ve dördüncü platformu temsil eden bir emme kolundan oluşmaktadır. Bloğun hareket ettiği yol kare şeklindedir ve her köşe, bloğun kare yol üzerindeki ilerlemesini izlemek amacıyla benzersiz konumlar olarak etiketlenmiştir. Bu çalışma kapsamında, pnömatik konveyör sisteminin, sisteme özgü girdileri çıktılara eşleyen bir fonksiyona ihtiyaç duyduğu belirlenmiştir. Durumlar, her zaman adımında alınan benzersiz gözlemlerdir ve durum geçişleri, gerçekleşme sırasına göre kaydedilmiştir. Gözlemler, sistemi modellemek için tartışılan algoritmalara girdi olarak kullanılmıştır. Konveyör sisteminin döngüsel yapısı, sürekli çalışan bir üretim hattına benzemektedir. Pnömatik taşıma sisteminin operasyonunu görselleştiren bir otomat çıkarmak amacıyla, Programlanabilir Lojik Kontrolcü (PLC) ile sensör okumalarından elde edilen veriler LSTM'nin eğitilmesinde kullanılmıştır. PLC, pnömatik taşıma sisteminden gelen sensör okumalarını, her gözlemin önceden belirlenmiş örnekleme frekansında kaydedilmesiyle kaydetmiştir. Önerilen LSTM yaklaşımını eğitmek için kullanılan veriler, eğitim ve test olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Önerilen LSTM yaklaşımından elde edilen otomat, otomat görselleştirme algoritması olan OTALA'dan elde edilen otomat ile karşılaştırılmıştır. Her iki metodolojinin çıktısı da bir otomat ile sonuçlanmış; ancak, ortaya çıkan LSTM otomatı, OTALA'dan elde edilen otomatın aksine, taşıma sisteminin daha doğru bir temsilini ortaya koymuştur. Ortaya çıkan LSTM tabanlı otomat, durumlar arasındaki geçişlerin olasılık ölçütlerine bağlı olmaması ve her gözlemin benzersiz bir duruma karşılık gelmesi nedeniyle deterministik bir durum-çıktı otomatıdır. Ayrıca, kaydedilen gözlemler ardışıklık göstermekte olup, meydana gelme sırası bir durumdan diğerine geçişleri belirlemektedir.
Özet (Çeviri)
Production Lines and Conveying Systems are the staple of modern manufacturing processes. Manufacturing efficiency is directly related to the efficiency of the means of production and conveying. Modelling of manufacturing processes open the door for better structuring and planning the manufacturing processes. A system model allows for the visualisation of the production process and therefore aid in improving production output. Modelling in the industrial context has always been a challenge due to the complexity that comes along with modern manufacturing standards. Conveying systems, representing a major component of production lines, are chosen as the target to model to present an approach applicable in large scale production lines in a simpler format. An automaton is a model representing a system, as would a state-flow diagram, where it can be defined by the inputs, outputs, transitions, states and a mapping function. A turn-key approach that considers the sequential nature of production and conveying processes is considered. Long Short-Term Memory is a pattern recognition Recurrent Neural Network, that is utilised in this study on a simple pneumatic conveying system which transports a wooden block around the system to identift the automata model of its operation. Recurrent Neural Networks (RNNs) capture temporal dependencies through feedback loops, while Long Short-Term Memory (LSTM) networks enhance this capability by using gated mechanisms to effectively learn long-term dependencies. Data from sensor readings are used to train the LSTM in order to output an Automaton that visualises the operation of the pneumatic conveying system, which is controlled by a Programmable Logic Controller. The PLC was utilised to record the sensor readings from the pneumatic conveying system, where each observation was recorded at a predefined sampling frequency. The data used to train the proposed LSTM approach was divided into two groups for training and testing. Additionally, the appropriate cycle length, to narrow down the average cycle length of the pneumatic conveying system, was measured over the course of a large number of trials. The automaton obtained from the proposed LSTM approach is compared with the automaton obtained from OTALA, which is an automaton visualisation algorithm. The outputs of both methodologies resulted in an automaton. The hyperparameters used to obtain a high accuracy automaton, using the proposed LSTM based approach, were obtained through testing and changing each parameter to monitor the effect it had on the accuracy. Furthermore a consistent range of accuracy was maintained throughout the testing therefore it is considered robust. However, the resultant LSTM automaton proves to be a more accurate representation of the conveying system, unlike the one obtained from OTALA.
Benzer Tezler
- Üretim sistemlerinde darboğaz tahminlemesi için otomatikleştirilmiş makine öğrenmesi yaklaşımı
Automated Machine Learning Approach for Bottleneck Prediction in Manufacturing Systems
NAGİHAN AKKURT
Doktora
Türkçe
2024
Endüstri ve Endüstri MühendisliğiEskişehir Osmangazi ÜniversitesiEndüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SERVET HASGÜL
- Machine learning based cooling time prediction in plastic injection molding process
Plastik enjeksiyon şekillendirme sürecinde makine öğrenimi tabanlı soğutma süresi tahmini
YİĞİT KONUŞKAN
Yüksek Lisans
İngilizce
2024
Makine MühendisliğiKoç ÜniversitesiMakine Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İSMAİL LAZOĞLU
- Elektrik güç sistemlerinde ferrorezonans analizi yapay zeka tabanlı tespit ve matlab simülasyonu
Ferroresonance analysis in electric power systems artificial intelligence based detection and matlab simulation
FATİH SALİHOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Elektrik ve Elektronik MühendisliğiSakarya ÜniversitesiElektrik ve Elektronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. YILMAZ UYAROĞLU
- E-ticaret sitelerine yapılan tüketici yorumlarının yapay zeka yöntemleri ile değerlendirilmesi
Evaluation of consumer comments made on e-commerce websites by artificial intelligence
ÖZGE CÖMERT
Doktora
Türkçe
2024
Bilim ve TeknolojiFırat ÜniversitesiTeknoloji ve Bilgi Yönetimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NURCAN YÜCEL
- Kapalı kaynak yazılımlar için derin öğrenme temelli açıklık tespit sistemi ile siber tehdit istihbaratı
Cyber threat intelligence with deep learning based vulnerability detection system for closed source software
SÜLEYMAN MUHAMMED ARIKAN
Doktora
Türkçe
2024
Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve KontrolGazi ÜniversitesiAdli Bilişim Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA ALKAN