Geri Dön

Lise öğrencilerinin iyimserlik ve kötümserlik algısıyla sosyal medya bağımlılık düzeylerinin ilişkisi

The relationship between high school students' perceptions of optimism and pessimism and social media addiction levels

  1. Tez No: 947866
  2. Yazar: ESRA ÖZBEY EVLİ
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜLDALI AYBAŞ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Eğitim ve Öğretim, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Education and Training, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Ergenlik Dönemi, İyimserlik, Kötümserlik, Lise Öğrencileri, Sosyal Medya Bağımlılık Düzeyi, Adolescence, Optimism, Pessimism, High School Students, Social Media Addiction Level
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Aydın Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Gelişimi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Çocuk Gelişimi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 148

Özet

Bu araştırmada, lise öğrencilerinin iyimserlik ve kötümserlik algısıyla sosyal medya bağımlılık düzeylerinin ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, nicel araştırma yöntemi olan ilişkisel tarama yöntemi ile gerçekleşmektedir. Veriler, İstanbul ili Esenler ve Küçükçekmece ilçelerinde öğrenim gören 413 lise öğrencisinden oluşan bir örneklem grubundan toplanmıştır. Araştırma verilerine, araştırmacı tarafından oluşturulan 9 soruluk sosyo-demografik bilgi formu, Canpolat vd., (2019) tarafından geliştirilen ve 9 maddeden oluşan 5'li Likert tipindeki Ergenler için Sosyal Medya Bağımlığı Ölçeği (ESMBÖ) ve Çalışkan ve Uzunkol (2018) tarafından geliştirilen 16 maddeden oluşan 5'li Likert tipindeki İyimserlik Kötümserlik Ölçeği (İKÖ) kullanılarak ulaşılmıştır. İstatistik analiz için IBM SPSS 27 programı kullanılmış olup ölçekler arasındaki korelasyonun düzeyi ve yönü, Spearman Korelasyon analizi ile incelenmiştir. Ölçeklerin sosyo-demografik değişkenlere göre farklılık gösterip göstermediği ise Mann Whitney U testi ve Kruskal Wallis H testi ile değerlendirilmiştir. Araştırmadan elde edilen veriler doğrultusunda, iyimserlik ve kötümserlik algısıyla sosyal medya bağımlılık düzeylerinin ilişkisi değerlendirildiğinde; iyimserlik algısı ile sosyal medya bağımlılığı arasında negatif yönde düşük düzeyde (r=-,171 p=,000), kötümserlik algısı ile sosyal medya bağımlılığı arasında pozitif yönde orta düzeyde (r=,346 p=,000) istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki belirlenmiştir. Demografik değişkenlere bakıldığında, kızların erkeklere göre kötümserlik algıları ve sosyal medya bağımlılığının daha yüksek olduğu ve ergenlerin sosyal medya kullanım süresi ve sosyal medya bağımlılığı düzeyleri arttıkça kötümserlik algısının güçlendiği, iyimserlik algısının ise zayıfladığı tespit edilmiştir. Elde edilen bulgular, gençlerin sosyal medya bağımlılığını azaltmaya yönelik farkındalık çalışmalarında ebeveyn ve öğretmenlerin iş birliği içerisinde olmasının önemine işaret etmektedir. Ayrıca, öğrencilerin iyimserlik düzeylerini artırmayı ve kötümserlik eğilimlerini azaltmayı hedefleyen rehberlik ve psikolojik danışma programlarının, sosyal medya bağımlılık düzeylerinin olumsuz etkilerini hafifletmede etkili olabileceği önerilmektedir. Araştırma, gelecekte yapılacak çalışmalar için lise öğrencilerinin psikososyal durumlarına odaklanan daha kapsamlı araştırmaların gerekliliğini vurgulamaktadır.

Özet (Çeviri)

In this study, it was aimed to examine the relationship between high school students' perception of optimism and pessimism and social media addiction levels. The research is carried out with the relational screening method, which is a quantitative research method. The data were collected from a sample group of 413 high school students studying in Esenler and Küçükçekmece districts of Istanbul. The research data were obtained by using the 9-question social demographic information form created by the researcher, the 5-point Likert-type Social Media Addiction Scale for Adolescents (ESMBS) developed by Canpolat et al., (2019) consisting of 9 items, and the 5-point Likert-type Optimism Pessimism Scale (IKS) consisting of 16 items developed by Çalışkan and Uzunkol (2018). IBM SPSS 27 program was used for statistical analysis, and the level and direction of the correlation between the scales were examined by Spearman Correlation analysis. Whether the scales differed according to sociodemographic variables was evaluated by Mann Whitney U test and Kruskal Wallis H test. In line with the data obtained from the research, when the relationship between the perception of optimism and pessimism and social media addiction levels was evaluated, a statistically significant relationship was found between the perception of optimism and social media addiction at a low level in the negative direction (r=-.171, p=.000), and a statistically significant relationship was found between the perception of pessimism and social media addiction at a moderate level in the positive direction (r=.346, p=.000). Looking at the demographic variables, it was determined that girls' perceptions of pessimism and social media addiction were higher than boys, and as adolescents' social media usage time and social media addiction levels increased, the perception of pessimism strengthened and the perception of optimism weakened. The findings point to the importance of parents and teachers in cooperation in awareness studies aimed at reducing social media addiction of young people. In addition, it is suggested that guidance and psychological counseling programs that aim to increase students' optimism levels and reduce pessimism tendencies may be effective in alleviating the negative effects of social media addiction levels. The research emphasizes the need for more comprehensive research focusing on the psychosocial status of high school students for future studies.

Benzer Tezler

  1. Lise öğrencilerinde okul terki riskinin okul iklimi ve yapısal özellikler kuramı açısından incelenmesi

    Examination of school dropout risk in high school students in terms of school climate and structural characteristics theory

    HARUN BERKAY ÇETİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Eğitim ve ÖğretimMuğla Sıtkı Koçman Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ASLI TAYLI

  2. Dinamik yönelimli kısa-yoğun-acil psikoterapinin risk grubundaki ergenler üzerindeki etkisinin pozitif psikoloji bağlamında incelenmesi

    Investigation of the effect of dynamic-oriented brief emergency psychotherapy on adolescents at risk in the context of positive psychology

    OĞUZHAN YILDIRIM

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    PsikolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HATİCE KUMCAĞIZ

  3. Lise öğrencilerinin kariyer uyumu ve yaşam doyumu ilişkisinde iyimserlik ve umudun aracı rolü

    The mediating role of hope and optimism in the relationship between career adaptability and life satisfaction in high school students

    AYTEN BÖLÜKBAŞI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Eğitim ve ÖğretimÇukurova Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. OĞUZHAN KIRDÖK

  4. The factors contribute career adaptability of high school students

    Lise öğrencilerinin kariyer uyum yeteneğini yordayan etkenler

    NURTEN KARACAN ÖZDEMİR

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2016

    Eğitim ve ÖğretimOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OYA GÜNERİ

  5. Lise öğrencilerinde mesleki geleceğe bakış (Lise öğrencilerinin mesleki gelecek değerlendirmelerinin ve mesleki olgunluk düzeylerinin karşılaştırmalı incelenmesi

    The View of the occupational vision of the high school students

    ZEHRA KALAFAT

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Eğitim ve ÖğretimUludağ Üniversitesi

    Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ŞERMİN ÖNDER KÜLAHOĞLU