Geri Dön

Spinal blok anestezisi altında varis operasyonu geçirmiş hastalarda, postspinal baş ağrısı oluşumuna etki eden faktörlerin prospektif olarak incelenmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

PDF İndir

  1. Tez No: 950159
  2. Yazar: BERİL PİRİNA KARAKİRAZ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. NÜZHET SEDEN KOCABAŞ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
  6. Anahtar Kelimeler: Spinal Anestezi, Postdural Ponksiyon Baş Ağrısı, Varis Cerrahisi, Spinal anesthesia, post-dural puncture headache, varicose vein surger
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 89

Özet

Spinal anestezi, genel anesteziye alternatif olarak sıklıkla tercih edilen bir yöntemdir. Bu teknikte, beyin-omurilik sıvısına (BOS) uygulanan lokal anestezikler, sinir köklerini bloke ederek duyusal ve motor blok oluşturur. Ancak buna eşlik eden sempatik blok, istenmeyen yan etkiler arasında yer alır. Spinal anestezi sonrası görülebilen önemli komplikasyonlardan biri de postdural ponksiyon baş ağrısı (PDBA)'dır. Postdural ponksiyon baş ağrısı, dural zar hasarı sonrası BOS kaybına bağlı olarak intrakraniyal basıncın düşmesi sonucunda gelişir ve genellikle pozisyonla artan, frontal, oksipital ya da retroorbital bölgelerde hissedilen bilateral karakterde baş ağrısı ile kendini gösterir. Bu çalışmada, varis cerrahisi geçiren hastalarda PDBA insidansı araştırıldı ve yaş, vücut ağırlığı, boy, sistemik hastalık varlığı, baş ağrısı öyküsü, spinal blok tekniği ve seviyesi, kullanılan iğne tipi, uygulayıcı deneyimi, girişim sayısı, lokal anestezik dozu, cerrahi süre ve intraoperatif sıvı tedavisi gibi çeşitli faktörlerin PDBA gelişimine etkileri incelendi. Çalışmaya, spinal anestezi ile varis cerrahisi uygulanan toplam 130 hasta prospektif olarak dahil edildi. Postdural ponksiyon baş ağrısı insidansı %13,1 olarak bulundu. Cinsiyetler arasında anlamlı bir fark saptanmaz iken, genç yaş grubunda (özellikle 30–51 yaş arası) PDBA görülme oranı daha yüksek bulundu. Sistemik hastalığı olmayan ve ASA I risk grubunda yer alan hastalarda PDBA sıklığının anlamlı şekilde arttığı belirlendi. Kullanılan 25G Quincke ve 26G Atraucan iğneleri arasında PDBA insidansı açısından fark gözlenmedi. Postdural ponksiyon baş ağrısı insidansı açısından, her iki spinal blok seviyesi (L3–L4 / L4–L5) arasında fark gözlenmedi. Anestezist deneyimi PDBA açısından önemli bir faktör olarak görüldü; üçüncü yıl asistanlarının yaptığı girişimlerde PDBA oranı daha yüksek bulundu. Dural ponksiyon deneme sayısı ile baş ağrısı, bulantı kusma, tinnitus ve hiperakuzi gelişimi arasında istatiksel açıdan anlamlı ilişki saptandı. Postdural ponksiyon baş ağrısı, genellikle prosedürden sonraki ilk 24–72 saat içerisinde ortaya çıktı. Hiçbir hastada epidural kan yaması ihtiyacı olmadı ve ciddi bir komplikasyon gelişmedi. Bu bulgular, spinal anestezi uygulanan hastalarda PDBA'nın, postoperatif dönemde yaklaşık olarak %13 insidansta gözlenebileceğini, PDBA deneyiminde anestezistin deneyiminin ve girişim sayısının önemli olduğunu, PDBA'na bulantı kusma, tinnitus ve hiperakuzi gibi semptomların eşlik edebileceğini, preoperatif dönemde baş ağrısı ile ilişkili olabilecek risk faktörlerinin dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini, operasyon öncesi hastadan VI ayrıntılı onam alınmasının ve postoperatif komplikasyonlar hakkında detaylı bilgilendirme yapılmasının önemini göstermektedir.

Özet (Çeviri)

Spinal anesthesia is frequently preferred as an alternative to general anesthesia. In this technique, local anesthetics administered into the cerebrospinal fluid (CSF) block the nerve roots, resulting in sensory and motor blockade. However, the accompanying sympathetic blockade is considered an undesirable side effect. One of the significant complications that may occur following spinal anesthesia is postdural puncture headache (PDPH). PDPH develops due to a decrease in intracranial pressure following CSF leakage secondary to dural injury and typically presents as a bilateral headache localized to the frontal, occipital, or retroorbital regions, which worsens with changes in position. In this study, the incidence of PDPH was investigated in patients undergoing varicose vein surgery. The effects of various factors on the development of PDPH were evaluated, including age, body weight, height, presence of systemic disease, history of headache, spinal block technique and level, type of spinal needle used, operator experience, number of attempts, dose of local anesthetic, duration of surgery, and intraoperative fluid therapy. A total of 130 patients who underwent varicose vein surgery under spinal anesthesia were prospectively included in the study. The incidence of PDPH was found to be 13.1%. No significant difference was observed between sexes; however, a higher incidence was noted in the younger age group, particularly between the ages of 30 and 51. The frequency of PDPH was significantly higher in patients without systemic comorbidities and those classified as ASA I. No significant difference in PDPH incidence was observed between the use of 25G Quincke and 26G Atraucan spinal needles. Similarly, there was no significant difference in incidence between the two spinal levels (L3–L4 and L4–L5). Anesthetist experience was identified as a critical factor for PDPH, with third-year residents demonstrating a higher rate of PDPH occurrence when compared with four yer residents. A statistically significant relationship was found between the number of dural puncture attempts and the development of headache, nausea and vomiting, tinnitus, and hyperacusis. Post dural puncture headache most commonly emerged within the first 24–72 hours after the procedure. During the postoperative period, no patient required an epidural blood patch, and no major complications were reported. These findings indicate that the incidence of PDPH following spinal anesthesia may reach approximately 13% in the postoperative period. Anesthetist experience and the number of dural puncture attempts are critical factors in PDPH development. Associated symptoms VIII such as nausea and vomiting, tinnitus, and hyperacusis may accompany PDPH. It is crucial to evaluate potential risk factors related to headache preoperatively, to obtain detailed informed consent from patients prior to the procedure, and to provide comprehensive information regarding possible postoperative complications.

Benzer Tezler

  1. Tez No

    447281

    Spinal anestezi uygulanan hastalarda bulantı kusma nedeniyle kullandığımız ondansetronun titreme ve hemodinami üzerine etkisi

    The effects of İ.V. ondansetron which was given to the patients who had nausea and vomitting, on shivering (primary objective) and hemodinamic changes

    EMİNE YİTGİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Anestezi ve Reanimasyonİstanbul Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. HACER AYŞEN YAVRU

  2. Tez No

    816279

    Sezeryanda spinal anesteziye bağlı hipotansiyonu önlemek için profilaktik norepinefrin bolus ve infüzyon uygulamalarının karşılaştırılması

    Comparison of prophylactic norepinephrine bolus dose and infusion to prevent hypotension due to spinal anesthesia in cesarean section

    PEMBE SEDA GÜROL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Anestezi ve ReanimasyonPamukkale Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HABİP ATALAY

  3. Tez No

    192927

    Tavşanlarda epidural kateter yolu ile verilen magnezyum sülfat'ın spinal beyin omurilik sıvısına geçişinin araştırılması

    Investigation of cerebrospinal fluid transition of magnesium sulphate administred through epidural catheter in rabbits

    HALİL CAN CANATAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Anestezi ve ReanimasyonDokuz Eylül Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. ALİ NECATİ GÖKMEN

  4. Tez No

    175318

    Ratlarda antinosiseptif dozda intratekal deksmedetomidinin nörotoksik etkisi

    Başlık çevirisi yok

    ÖZGÜ İŞGÜZAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    Anestezi ve ReanimasyonOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SİBEL BARIŞ

  5. Tez No

    225925

    Statik ultrason uygulamasının sıçanlarda olası yan etkilerinin deneysel olarak araştırılması

    Experimental study of static ultrasound application; potential adverse effects on rats

    SEÇİL YALGIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyonİstanbul Üniversitesi

    Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HALİL ÜNALAN

Geri Dön