Geri Dön

Genç yetişkinlerde erken dönem uyum bozucu şemalar, dengeli bütünleşme-ayrışma ve ilişki istikrarı arasındaki ilişkilerin incelenmesi

Examining the relationships between young adult's early maladaptive schemas, balanced differentiation-integration and the investment model

  1. Tez No: 954606
  2. Yazar: BERNA GÖKÇE SUCU
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ RUKİYE KÖROĞLU
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Psikoloji, Psychology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Kent Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Psikoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Klinik Psikoloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 145

Özet

Bu araştırmanın amacı, genç yetişkin bireylerde erken dönem uyum bozucu şemalar, dengeli bütünleşme-ayrışma düzeyi ve ilişki istikrarı arasındaki ilişkileri incelemektir. Bu doğrultuda erken dönem uyum bozucu şemaların, bireylerin ilişkilerinde Dengeli Bütünleşme-Ayrışma Modeli bağlamında benlik yönelimleri ve ilişki istikrarı üzerindeki etkileri değerlendirilmiştir. Araştırma aynı zamanda ilişkisel ve özgelişimsel yönelimlerin ilişki istikrarı alt boyutlarını (ilişki doyumu, bağlılık, ilişki yatırımı ve seçeneklerin niteliği) ne ölçüde yordadığını da incelemektedir. Araştırmanın örneklemini Türkiye'de yaşayan, 22-45 yaş aralığında bulunan ve romantik ilişkisi olan toplam 432 genç yetişkin oluşturmaktadır. Katılımcılar gelişigüzel örnekleme yöntemi ile belirlenmiş ve veri toplama süreci çevrim içi anket aracılığıyla yürütülmüştür. Veriler Young Şema Ölçeği Kısa Form-3, Dengeli Bütünleşme-Ayrışma Ölçeği ve İlişki İstikrarı Ölçeği kullanılarak elde edilmiştir. Toplanan verilerin analizi SPSS 26 paket programı ile yapılmıştır. Veriler Pearson korelasyon analizi, bağımsız grup t testi, tek yönlü varyans analizi, Tamhane testi ve basit doğrusal regresyon analizi yöntemleri ile analiz edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre, ilişki doyumu cinsiyete ve ilişki durumuna göre farklılaşmazken yaş ve eğitim durumuna göre anlamlı farklılık göstermektedir. Zedelenmiş otonomi, kopukluk, yüksek standartlar, diğeri yönelimlilik ve zedelenmiş sınırlar şemaları ilişkililik yönelimiyle negatif yönde ilişkilidir. Özgelişim/kendileşme yönelimi ise başarısızlık, karamsarlık, iç içe geçme/bağımlılık, terk edilme, duygusal yoksunluk, kusurluluk, duyguları bastırma, onay arayıcılık, kendini feda ve zedelenmiş sınırlar şemalarıyla negatif ilişkilidir. Karamsarlık, iç içe geçme/bağımlılık, tehditler karşısında dayanıksızlık ve terk edilme, cezalandırıcılık ve kopukluk şemalarının tamamı ile ilişki doyumu arasında negatif ilişkiler saptanmıştır. Başarısızlık, tehditler karşısında dayanıksızlık, iç içe geçme/bağımlılık, terk edilme, yüksek standartlar, kopukluk ve zedelenmiş sınırlar şemaları ile ilişki istikrarının seçeneklerin niteliğini değerlendirme alt boyutu arasında pozitif ilişkiler belirlenmiştir. Duyguları bastırma, kendini feda, cezalandırıcılık, yüksek standartlar ve zedelenmiş otonomi şemaları ile ilişki yatırımı arasında pozitif ilişkiler bulunmuştur. Bununla birlikte tehditler karşısında dayanıksızlık, iç içe geçme/bağımlılık, terk edilme ve kopukluk şemalarının tamamı bağlılık boyutu ile negatif ilişkilendirilmiştir. ilişkililik yönelimi ile ilişki doyumu ve bağlılık arasında pozitif; ilişkililik yönelimi ile seçeneklerin niteliği arasında ise negatif ilişkiler bulunurken özgelişim/kendileşme yönelimi ile ilişki doyumu ve seçeneklerin niteliği arasında pozitif; özgelişim/kendileşme yönelimi ile ilişki yatırımı arasında ise negatif ilişki belirlenmiştir. Regresyon analizi sonuçlarına göre, tüm şemalar ilişkililik yönelimini negatif yönde yordarken; duygusal yoksunluk, sosyal izolasyon/güvensizlik ve duyguları bastırma şemaları bu yönelimi en güçlü şekilde yordayan şemalar olarak öne çıkmaktadır. Özgelişim/kendileşme yönelimi ise başarısızlık, kusurluluk, kendini feda ve ayrıcalıklılık şemaları tarafından anlamlı ve negatif yönde yordanmaktadır. Onay arayıcılık şeması ise bu yönelim üzerinde anlamlı bir etki göstermemektedir. Öte yandan ilişkililik yönelimi, ilişki doyumu ve bağlılığı pozitif; seçeneklerin niteliğini negatif yönde yordarken, özgelişim/kendileşme yönelimi ilişki doyumu, seçeneklerin niteliği ve ilişki yatırımını pozitif yönde yordamaktadır.

Özet (Çeviri)

The purpose of this study is to examine the relationships between early maladaptive schemas, the level of balanced integration–individuation and relationship stability in young adults. In this context, the effects of early maladaptive schemas on individuals' self-orientations and relationship stability within the framework of the Balanced Integration–Individuation Model were evaluated. The study also investigates the extent to which relational and individuation orientations predict subdimensions of relationship stability (relationship satisfaction, commitment, investment, and quality of alternatives). The sample consists of 432 young adults aged between 22–45, living in Turkey and currently involved in romantic relationships. Participants were selected through convenience sampling and data were collected via an online questionnaire. The data were obtained using the Young Schema Questionnaire Short Form-3, the Balanced Integration–Individuation Scale, and the Investment Model Scale. Analyses were conducted using SPSS 26. Pearson correlation analysis, independent samples t-test, one-way ANOVA, Tamhane test and simple linear regression analyses were applied. According to the findings, relationship satisfaction did not differ significantly by gender or relationship status but did vary by age and education level. The schemas of impaired autonomy, disconnection, unrelenting standards, other-directedness and impaired limits were found to be negatively associated with relational orientation. Individuation orientation was negatively associated with the schemas of failure, pessimism, enmeshment/dependence, abandonment, emotional deprivation, defectiveness, suppression of emotions, approval seeking, self-sacrifice and impaired limits. Pessimism, enmeshment/dependence, vulnerability to harm or illness, abandonment, punitiveness and all disconnection schemas were negatively related to relationship satisfaction. The schemas of failure, vulnerability, enmeshment/dependence, abandonment, unrelenting standards, disconnection and impaired limits were positively associated with the subdimension of quality of alternatives in relationship stability. Suppression of emotions, self-sacrifice, punitiveness, unrelenting standards and impaired autonomy schemas were positively associated with investment. In contrast, vulnerability, enmeshment/dependence, abandonment and all disconnection schemas were negatively associated with commitment. Relational orientation was positively correlated with relationship satisfaction and commitment; it was negatively correlated with quality of alternatives. Individuation orientation was positively associated with relationship satisfaction, quality of alternatives and investment; it was negatively associated with commitment. According to the results of the regression analysis, all schemas negatively predict relational orientation, while emotional deprivation, social isolation/mistrust and emotional inhibition schemas stand out as the strongest predictors of this orientation. Individuation orientation was negatively predicted by failure, defectiveness, self-sacrifice and entitlement schemas, while approval seeking did not show a significant effect. Additionally, relational orientation positively predicted relationship satisfaction and commitment and negatively predicted quality of alternatives, whereas individuation orientation positively predicted satisfaction, quality of alternatives and investment.

Benzer Tezler

  1. Genç yetişkinlerde erken dönem uyum bozucu şemalar, psikolojik dayanıklık ve kişiler arası ilişki tarz arasındaki ilişki

    Examining the relationship between early adjustment decad dec schemes, psychological resilience and interpersonal relationships in young adults

    SELEN ÖCAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Psikolojiİstanbul Aydın Üniversitesi

    Psikoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ KAHRAMAN GÜLER

  2. Genç yetişkinlerde erken dönem uyum bozucu şemalar ve reddedilme duyarlılığı arasındaki ilişkide duygu düzenleme becerilerinin aracı rolü

    The mediating role of emotion regulation skills in the relationship between early maladaptive schemas and rejection sensitivity in young adults

    ÜLKÜ GÜLBİKE YUMAK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Psikolojiİstanbul Kent Üniversitesi

    Psikoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ RUKİYE KÖROĞLU

  3. Genç yetişkinlerde psikosomatik belirtilerin erken dönem uyum bozucu şemalar ile ilişkisi

    The relationship of psychosomatic symptoms to early maladaptive schemas in young adults

    FATMA BİÇER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Psikolojiİstanbul Gelişim Üniversitesi

    Psikoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ FATİH BAL

  4. 18-25 yaş aralığındaki genç yetişkinler ve annelerinin erken dönem uyum bozucu şemaları ve çocukluk çağı travmaları arasındaki ilişki

    The relationship between young adults' aged 18-25 and their mothers' early maladaptive schemas and childhood traumas

    BEGÜM ECE ÇALIŞKAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Psikolojiİstanbul Kent Üniversitesi

    Psikoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ KAHRAMAN GÜLER

  5. Genç yetişkinlerde savunma mekanizmaları ve erken dönem uyum bozucu şemaların incelenmesi

    The relationship between defense mechanisms and early maladaptive schemas in young adults

    ÇAĞLA ALTINOK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Psikolojiİstanbul Gelişim Üniversitesi

    Psikoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ YÜCEL YILMAZ