Güvenlikleştirme teorisi bağlamında ulusal güvenlik ve din eğitimi
National security and religious education in the context of securitization theory
- Tez No: 962240
- Danışmanlar: DOÇ. DR. EMİNE KESKİNER
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Din, Religion
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Din Eğitimi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 217
Özet
Bu çalışma, güvenlikleştirme teorisini merkeze alarak din eğitimi ile ulusal güvenlik arasındaki ilişkileri analiz etmektedir. Araştırmada Avrupa Konseyi, AGİT, UNESCO ve USCIRF gibi uluslararası kurumların yayımladığı politika belgeleri ile REDCo, RAN ve UNAOC gibi projelerin çıktıları değerlendirilmiştir. Bu belgeler ve projeler üzerinden, özellikle İslam dininin eğitim politikalarında nasıl bir güvenlik nesnesine dönüştürüldüğü incelenmiştir. Din eğitiminin pedagojik işlevinin ötesinde, toplumsal bütünleşme, kimlik inşası ve potansiyel tehditlere karşı önleyici bir araç olarak kullanımı ele alınmıştır. Güvenlik eksenli eğitim anlayışlarının, dinî çeşitlilikle ilişkisi; vatandaşlık, hoşgörü ve sosyal uyum kavramlarıyla etkileşimi çeşitli örnekler üzerinden tartışılmıştır. ABD, Birleşik Krallık, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Yunanistan, İsrail, Almanya, Norveç ve Türkiye özelinde üç ana söylem kategorisi ortaya konmuştur: aktif/kitlesel tehdit algısı, terörle mücadele söylemi ve demokratik vatandaşlık temelli uyum stratejileri. Araştırma, din eğitiminin normatif çerçevesini güvenlikçi yaklaşımlar karşısında yeniden değerlendirmeyi ve uluslararası düzeyde oluşan güvenlik temelli eğitim politikalarının pedagojik, hukuki ve siyasi etkilerini sorgulamayı hedeflemektedir. Teorik çerçeve olarak güvenlikleştirme yaklaşımı kullanılarak, eğitimin yalnızca öğrenme süreçleriyle değil, aynı zamanda toplumsal risk yönetimiyle olan ilişkisi disiplinlerarası bir bakış açısıyla ele alınmıştır. Bu yönüyle çalışma, Türkiye özelinde din eğitimi literatürüne yeni bir perspektif sunmayı amaçlamaktadır. Bu tez kapsamında ulaşılan bulgular, din eğitiminin güvenlikleştirilmesinin yalnızca teorik bir tartışma alanı olmadığını, somut kurumsal ve pedagojik pratikler üzerinden işlediğini ortaya koymaktadır. Yapılan karşılaştırmalı analizler, din eğitiminin farklı tarihsel ve siyasal bağlamlarda ortak güvenlik eksenli mantıklarla yeniden tanımlandığını göstermiştir. Bu süreçte din eğitimi, radikalleşmenin önlenmesi, göçmen toplulukların entegrasyonu, vatandaşlık bilincinin pekiştirilmesi ve toplumsal istikrarın korunması gibi güvenlik merkezli hedeflerle araçsallaştırılmıştır. Tezin özgün katkısı, bu dönüşümün yalnızca tekil ulusal deneyimlere indirgenemeyeceğini, uluslararası norm üretici kurumlar, projeler ve politika belgeleri aracılığıyla çok katmanlı bir söylemsel ve kurumsal ağın parçası olarak işlediğini göstermesidir. Araştırma kapsamında ulaşılan bulgular, Türkiye'de din eğitiminin güvenlikleştirilmesinin kendine özgü tarihsel ve siyasal bağlamlarda şekillendiğini göstermektedir. Millî Eğitim Bakanlığı'nın müfredat düzenlemeleri ile devletin resmi güvenlik politikaları, din eğitiminin yalnızca pedagojik bir alan olmaktan çıkarılarak toplumsal istikrarı koruma ve genç kuşakları güvenlik risklerinden uzak tutma amacıyla araçsallaştırıldığını ortaya koymaktadır. Türkiye örneğinin özgünlüğü, bu sürecin yalnızca uluslararası normların etkisiyle değil, aynı zamanda iç politik gelişmeler ve tarihsel sekülerleşme deneyimiyle biçimlenmiş olmasıdır. Dolayısıyla Türkiye'de din eğitimi, güvenlikleştirme süreçlerinin hem ulusal güvenlik stratejileri hem de modernleşme mirası üzerinden okunması gereken çift katmanlı bir alan olarak değerlendirilmektedir.
Özet (Çeviri)
This study analyzes the relationship between religious education and national security through the lens of securitization theory. It examines policy documents published by international organizations such as the Council of Europe, the OSCE, UNESCO, and USCIRF, alongside the outputs of projects such as REDCo, RAN, and UNAOC. Based on these documents and initiatives, the research explores how Islam, in particular, has been constructed as a security object within educational policies. Beyond its pedagogical function, religious education is addressed as a tool for fostering social cohesion, identity formation, and preventive measures against potential threats. The security-oriented framing of education is discussed in relation to religious diversity, and its interaction with the concepts of citizenship, tolerance, and social integration is illustrated through various examples. In this context, three major discursive categories are identified with reference to the United States, the United Kingdom, Greek Cypriot Administration of Southern Cyprus (GCASC), Greece, Israel, Germany, Norway and Turkey: the perception of active/mass threat, counter-terrorism discourse, and integration strategies grounded in democratic citizenship. The research aims to reassess the normative framework of religious education vis-à-vis security-driven approaches and to interrogate the pedagogical, legal, and political implications of security-based educational policies emerging at the international level. By employing securitization theory as the analytical framework, education is conceptualized not only in relation to learning processes but also as an instrument of societal risk management, approached from an interdisciplinary perspective. In this respect, the study seeks to contribute a novel perspective to the literature on religious education in Turkey. The findings demonstrate that the securitization of religious education is not merely a theoretical debate but is operationalized through concrete institutional and pedagogical practices. Comparative analyses reveal that religious education has been redefined across different historical and political contexts through similar security-centered logics. In this process, religious education has been instrumentalized for security-oriented objectives such as preventing radicalization, integrating migrant communities, strengthening civic awareness, and preserving social stability. The original contribution of this dissertation lies in showing that this transformation cannot be reduced to isolated national experiences but rather operates as part of a multilayered discursive and institutional network shaped by international norm-producing organizations, projects, and policy documents. The findings further indicate that the securitization of religious education in Turkey has been shaped by its specific historical and political context. The curriculum reforms of the Ministry of National Education, in line with official state security policies, reveal that religious education has been transformed from a purely pedagogical domain into a strategic instrument for preserving social order and shielding younger generations from security risks. The particularity of the Turkish case stems from the fact that this process has been shaped not only by international norms but also by domestic political developments and the country's historical experience of secularization. Consequently, religious education in Turkey emerges as a dual-layered field, one that must be interpreted simultaneously through the lens of national security strategies and the legacy of modernization.
Benzer Tezler
- 11 Eylül 2001 sonrasında Bölgesel Güvenlik Kompleksi Teorisi bağlamında Türk Dış Politikası'nın analizi
An analysis on Turkish Foreign Policy after September 11, 2001 terrorist attacks within the context of Regional Security Complex Theory
NESLİHAN YAVUZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
Uluslararası İlişkilerMilli Savunma ÜniversitesiUluslararası İlişkiler ve Bölgesel Çalışmalar Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BARIŞ ÖZDAL
- Siyasal güvenliğin diğer güvenlik sektörleriyle etkileşimi bağlamında konumlandırılması
Locating political security in the context of its interactions with other security sectors
RUHİ PEHLİVANCIK
Doktora
Türkçe
2025
Siyasal BilimlerTrakya ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SİBEL TURAN
- Türkiye'nin tehdit algılamalarının Kopenhag Okulu güvenlik yaklaşımı çerçevesinde analizi (1923-1938)
An analysis of Turkey's threat perceptions within the framework of the Copenhagen School's security approach (1923-1938)
ALİ ŞAHİN İŞLEYEN
Doktora
Türkçe
2023
Uluslararası İlişkilerEge ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ZERRİN AYŞE ÖZTÜRK
- Uluslararası hukuk bakımından göçün güvenlikleştirilmesi
Securitization of migration in terms of international law
ÖZLEM AYIK
Yüksek Lisans
Türkçe
2025
HukukSivas Cumhuriyet ÜniversitesiGöç Çalışmaları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FATİH BİRTEK
- Türkiye'nin 1982'de Afganistan'dan gelen göçmenlerle ilgili politikaları: Güvenlikleştirme teorisi bağlamında bir analiz
Turkey's policies on immigrants from Afghanistan in 1982: An analysis in the context of securitization theory
REYHAN KESKİNOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Uluslararası İlişkilerİstanbul ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EDİP ASAF BEKAROĞLU