İnşaat sözleşmelerinde uyuşmazlık çözüm/ tahkim
Dispute resolution in construction concracts/ arbitration
- Tez No: 104077
- Danışmanlar: PROF. DR. FATMA HEYECAN GİRİTLİ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Mimarlık, Architecture
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2001
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 136
Özet
İNŞAAT SÖZLEŞMELERİNDE UYUŞMAZLIK ÇÖZÜM YOLLARI / TAHKİM ÖZET İnşaat sektörü bilinen gelenek ve uygulamaları ile teknolojik olarak uzmanlaşmış bir endüstridir. Bir projenin planlama, dizayn ve yapım süreçleri, geçici olarak bir fiziksel aktiviteyi gerçekleştirmek için bir araya gelmiş, farklı amaçları ve çıkarları olan birçok bağımsız organizasyonu ve insanı kapsar. Bu dinamik ve aynı zamanda riskli süreç içinde, gruplar bir yığın karışık doküman ve sözleşmelerle bir süre için birbirlerine bağlıdırlar. Herhangi bir şeyin ters gitmesi durumunda genelde çok sayıda insan bu durumdan etkilenecektir. Eğer problemler hemen çözüme kavuşturulmazsa çoğu zaman büyürler, daha çok insanın ve en sonunda tüm projenin etkilenmesine neden olurlar. Ancak, hangi tür sözleşme ile ilgili olursa olsun uygulamada birtakım uyuşmazlıkların çıkması olasılığı vardır ve yazılı hale getirilmemiş ya da iyi hazırlanmamış bir sözleşme, hakkı zayi olmak tehlikesiyle karşı karşıya bulunan tarafı çok zor durumda bırakabilir. Bu bakımdan bir hukuki ilişki kurmak isteyen tarafların, sonradan ortaya çıkabilecek uyuşmazlıklarda haklarını koruyabilmek için yazılı sözleşme yapmaları; haklarını ve yükümlülüklerini olabildiğince açıklıkla belirlemeleri en uygun yoldur. Bu sözleşmelerin hazırlanmasından uygulanmasına ve uygulamada çıkan uyuşmazlıkların çözümüne kadar giden süreçte, mühendis ve hukukçuların, durumun özelliklerine göre az veya çok yoğun bir işbirliği içinde bulunmaları gerekir. İnşaat sözleşmelerinde uyuşmazlık çözüm yollarını resmi uyuşmazlık çözüm yolları ve alternatif uyuşmazlık çözüm yolları olarak ikiye ayırmak mümkündür. Resmi uyuşmazlık çözüm yolları yargı ve tahkimdir. Alternatif uyuşmazlık çözüm yolları (ADR= Alternative Dispute Resolution) olarak ise bu tezin kapsamında arabuluculuk, müzakere ve partnering ele alınmıştır. İnşaat endüstrisinde çatışmanın zamanla yerleşik hale gelmesiyle uyuşmazlık artık kaçınılmaz duruma gelmişse, çözüm için bir yol seçilmelidir. Genelde seçilen bu yol da yargıdır. Mahkeme celbi ile başlayan süreç, duruşmaya doğru devam eder. Yargı vııısistemi çok yavaş, pahalı, katı ve korkutucudur. Yargı sürecindeki yanlışlığın nedeni, mahkemeleri her türlü uyuşmazlık için kullanmaktır. Birçok sosyal, ekonomik ve politik problem, yasal forumlarla çözülmeye uygun olmamasına rağmen bu süreçlere tabi tutulmaktadır. ADR, uyuşmazlıkların ekonomik ve hızlı bir şekilde çözüm tekniklerinin bir derlemesi şeklinde nitelendirilebilir, önemle belirtilmelidir ki bu süreçler yargı sürecinin ortadan kaldırılması için düşünülmemiştir. ADR kavramının temel amaçları aşağıda özetlenmiştir: ? Kamusal uyuşmazlık çözüm sistemini daha hızlı, daha verimli, az masraflı ve bu sistemdeki tarafların ihtiyaçlarına daha uygun hale getirmek. ? Yargı sürecine karşı alternatif metodlar sunmak. Bazen alternatif çözüm yolları,“devlet yargısının alternatifi olan çözüm yolları”olarak anlaşılmakta ve bunun bir sonucu olarak, tahkim kurumu da, bu tür çözüm yolları içerisinde düşünülmektedir. Oysa, tahkim kurumu, hakem adı verilen kişilerin, uyuşmazlık hakkında kesin ve bağlayıcı karar vermesini ifade ettiği için, alternatif uyuşmazlık çözme yollarından farklıdır. Buradaki fark, ADR'da tarafların üçüncü bir kişinin yardımı ile kendi uyuşmazlıklarına çözümü yine kendileri bulmaya çalışması ve dolayısıyla üçüncü kişinin görüşü ve tavsiyesinin taraflar üzerinde prensip olarak bağlayıcı olmamasından kaynaklanmaktadır. Mahkeme veya hakemlerin verdiği karar ise, taraflar üzerinde bağlayıcı etkiye sahiptir. Uluslararası inşaat sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar bazı özelliklere sahiptir, öncelikle, bu tür sözleşmelerin konusunu oluşturan işlerin mali değeri çok büyük olmakta, sözleşmenin uygulanması diğer sözleşmelere oranla çok uzun bir süreye yayılmakta ve bunlarla bağlantılı olarak inşaat sözleşmeleri son derece ayrıntılı ve karmaşık hazırlanarak, birçok teknik hüküm ve doküman içermektedir. Ayrıca, inşaat sözleşmesinin özellikle yüklenici tarafında birden fazla kişi bulunmakta ve bu kişilerin kendi aralarında oluşturdukları joint venture veya konsorsiyum sözleşmeleri de, uyuşmazlıkların çözümünde dikkate alınmaktadır. Yine, bu projelerin büyüklüğü ile ilgili olarak, birçok sözleşmede işveren tarafının devlet veya devlet kurumu olduğu görülmektedir. Bu da uyuşmazlığın çözümünde, çok taraflı tahkim gibi özel durumlara sebep olmaktadır. Uluslararası inşaat sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıkların bir başka özelliği de, daha çok sözleşmenin uygulaması devam ederken ortaya çıkmasıdır. IXYerli uyuşmazlıkların alışıldık çözüm yolu devlet yargısı olup, tahkim yolu istisnai olarak kullanılan bir seçenek olmasına karşın, uluslararası ticari ilişkilerden doğan uyuşmazlıklarda durum tam tersine dönmekte ve uluslararası ticari tahkim, bu alandaki uyuşmazlıklarda genelde tercih edilen çözüm yolu olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunun sebebi, uluslararası ticari tahkimin, diğer çözüm yollarına göre taraflara sunduğu avantajlardır. Bu tez çalışmasında inşaat sözleşmelerinde uyuşmazlık çözüm yolları detaylı olarak ele alınmış ve uluslararası tahkime başvurmuş bir inşaat projesi“case study”olarak incelenmiştir.
Özet (Çeviri)
DISPUTE RESOLUTION IN CONSTRUCTION CONTRACTS / ARBITRATION SUMMARY The construction industry is a technologically specialised industry, with its own well- established traditions and practices. The process of planning, designing and constructing a project typically involves many separate organisations and people, each with different interests and objectives, associated as a temporary task force for the purpose of delivering a physical facility. They are bound together for a period of time, by a complex series of contracts and documents, in a dynamic and risky process. When something goes wrong, it usually affects a number of the participants. If problems are not quickly solved, they often grow and affect even more people and finally the whole project. However related with the type of the contract while constructing the project there is the probability of a dispute to arise and a contract which is not written or not well- prepared can let the party who is facing the danger of losing his rights in a difficult position. For this reason, the best way for the parties who want to form a juridical relationship is to make a written contract and to state their liabilities and rights clearly for protecting their rights for the disputes which may come out in future. Engineers and lawyers have to cooperate in more or less dense way according to the features of the projects during the process of preparation, execution of the contracts and resolution of the disputes arisen while carrying out these contracts. Dispute resolution methods in construction contracts can be divided in two groups as formal dispute resolution methods and alternative dispute resolution methods. Formal dispute resolution methods are litigation and arbitration. In the scope of this thesis for alternative dispute resolution methods; negotiation, mediation and partnering are studied. In construction industry after conflict has been settled down in a course of time and the dispute is no longer inevitable, a way has to be chosen for the resolution. This way is usually litigation. The process begins with law summon and continues to court. Court system is too slow, too expensive, too rigid and too intimidating. The XIproblem about court system lies in using them to resolve all disputes. Many social, economic and political disputes which are not necessarily well suited to a resolution in a legal forum are subjected to these processes. ADR can be defined as a collection of methods for the resolution of disputes quickly and economically. It is important to note that these processes are not designed to remove the court processes. The primary objectives of ADR can be summarized as follows: ? To make the public dispute resolution system more efficient, less costly and more responsive to the needs of the participants in that system. ? To offer alternative methods of dispute resolution besides the court process. Sometimes alternative resolution methods are understood as“the alternative resolution methods of public litigation”and as a result of this misunderstanding, arbitration is considered to be one of these methods. Arbitration is different from ADR methods because it may be defined as rendering a final and binding decision by the persons called arbitrators. The difference is, in ADR the parties try to reach a solution by themselves with the help of a third party but as a principle the advice or the opinion of the third party is not binding for the parties. The decisions by arbitrators or judges are binding for the parties. Disputes arisen from international construction contracts have some features. Firstly, the works which are subject of these contracts have big financial values and execution of them takes long periods of time in comparison with other types of contracts. According to these features they are prepared in a very detailed and complex way and they have many technical provisions and documents. Furthermore especially in the construction contract the party which is contractor has more than one organisations and the contracts formed between these organisations like joint venture contracts or consortium contracts have to be taken into consideration in dispute resolution. Nevertheless according to the big scale of these projects in many contracts the party which is client is usually government. In dispute resolution this can lead to a special situation like Multi-Party Arbitration. Another feature of dispute arisen from an international construction contract is that they usually come out while the execution is ongoing. Customary resolution method for native disputes is litigation and arbitration is used as an exceptional choice, but for disputes arisen from international commercial XIIrelations it turns opposite and international commercial arbitration appears to be the customary method. The reason is the advantages offered to the parties as to other methods. In this study, dispute resolution in construction contracts is mentioned in detail and as a“case study”a construction project which has applied for international arbitration is examined. XIII
Benzer Tezler
- FIDIC sözleşmeleri kapsamında uluslararası inşaat sözleşmelerinde uyuşmazlık çözüm yöntemleri
Dispute resolution methods in international construction contracts under FIDIC contracts
BATTAL ŞENER
- İnşaat sözleşmelerinde uyuşmazlıklar ve uyuşmazlıkların çözüm yolları
Construction contract dispute and dispute settlement
DOĞAN TÜRK
Yüksek Lisans
Türkçe
2005
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF.DR. HEYECAN GİRİTLİ
- İnşaat sözleşmelerinde hak talebi yönetimi: Kamu projeleri için öneri model
Claim management in construction contracts: Proposed model for public construction projects
İSMAİL CENGİZ YILMAZ
Doktora
Türkçe
2013
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HÜSEYİN ATİLLA DİKBAŞ
- FIDIC'in hukukî yapısı ve FIDIC bünyesinde öngörülen alternatif uyuşmazlık çözüm yolları
Legal structure of, and alternative dispute resolution methods under FIDIC
HASAN HÜSEYİN BÜYÜKÇELİK
- Yapı üretimi kapsamında inşaat sözleşmelerinde taraflar arasındaki anlaşmazlıklar ve çözüm önerileri
Disputes of parties in construction contracts in scope of building construction and proposals for solution
SELİN MERSİNKAYA