Geri Dön

BPH tanısı ile uygulanan prostatektomi endikasyonlarında değerlendirme kriterlerinin irdelenmesi

The investigation of evaluation criterion on prostatectomy indications due to BPH

  1. Tez No: 111466
  2. Yazar: ŞEREF BAŞAL
  3. Danışmanlar: DOÇ.DR. CÜNEYT İŞERİ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Üroloji, Urology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2001
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Haydarpaşa Eğitim Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Üroloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 46

Özet

ÖZET Bu çalışmada, BPH'lı hastaların cerrahi tedaviden önceki ve sonraki öznel ve nesnel bulguları saptanarak bu verilerin prostatektomi endikasyonu koymadaki yeri ve ameliyat sonuçlarıyla ilişkisi incelenmiştir. Bu çalışmaya 50 yaş üzerinde, BPH'ya bağlı semptomları olan ve bu nedenle herhangi bir cerrahi tedavi uygulanmamış ve kliniğimizce prostatektomi operasyonu planlanan 29 hasta dahil edildi. Olguların ortalama hasta yaşı 68 idi. Hastaların tamamı preoperatif olarak IPS S, Üroflowmetri, PMRİ, prostat volumü, mesane duvar kalınlığı, sistometri ve basınç-akım çalışmasıyla değerlendirildiler. Postoperatif 3. Ayda kontrole gelmeyi kabul eden 20 hasta IPSS, Üroflowmetri, PMRI ve mesane duvar kalınlığı yönünden değerlendirildi. Bu 20 hastadan 1 1 tanesine sistometri ve basınç-akım çalışması yapılabildi. Ameliyat sonrası değerlendirmede hastaların PdetQmax dışındaki diğer diğer verilerinde ameliyat öncesine göre anlamlı düzelme saptandı. Hastaların büyük bir bölümünde ameliyat sonrası inhibe edilemeyen detrusor kontraksiyonlannın kaybolduğu görüldü. Preoperatif olarak detrusor basıncı yüksek olan hastalarda PMRİ'ın detrusor basıncı düşük olanlara göre daha anlamlı düzeldiği saptandı. Obstrüksiyonun derecesi ile yaşam kalitesi arasında ve mesane duvar kalınlığı ile PdetQmax arasında anlamlı bir ilşki saptanmadı. Sonuç olarak, BPH'ya bağlı alt üriner sistem yakınmaları olan hastalarda yalnızca IPSS, Qmax ve PMRI esas alınarak doğru cerrahi tedavi endikasyonu konabileceği ve bu verilerle hastalara uygulanan prostatektomi sonuçlarının daha iyi olduğu saptandı. BPH nedeniyle cerrahi tedavi planlanan tüm hastalara sistometri ve basınç-akım çalışması yapılmasının gerekli olmadığı görüldü. Ancak ameliyat öncesi ileri derecede yakınmaları olan(IPSS yüksek), PMRİ değeri yüksek olan hastalarda cerrahi tedaviye karar vermeden önce yapılacak ürodinamik inceleme ile ameliyat sonrası başarısızlıkların öngörülmesi mümkün olabilir. T.C. Ykt*. 37

Özet (Çeviri)

VII SUMMARY THE INVESTIGATION OF EVALUATION CRITERION ON PROSTATECTOMY INDICATIONS DUE TO BPH Preoperative and postoperative objective and subjective findings of patients with BPH were detected and reliability of these results was evaluated on make surgery decision and relation with postoperative results. The 29 patients who were older than 50 years, with BPH symptoms and had no surgical treatment due to BPH and prostatectomy was planned were enrolled this study. Mean patient's age was 68. All the patients were evaluated with I-PSS, uroflowmetry, PMRU, volume of prostate, bladder wall thickness, cystometry and P/F study preoperatively. Twenty patients who accepted to visit after 3 months postoperatively were evaluated with I-PSS, uroflowmetry, PMRU and bladder wall thickness. Cystometry and P/F study could be carried out only 1 1 patients of 20. Significant improvement was detected on all findings except Pdet on Qmax postoperatively. It was seen that uninhibited detrussor contractions were lost in majority of patients. The improvement on PMRU was more significant in patients with high detrussor pressure than patients with low detrussor pressure preoperatively. There was no significant relation between severity of obstruction and quality of life index and bladder wall thickness and Pdet on Qmax. In conclusion, it was detected that final decision on surgical treatment can be made based on I-PSS, Qmax and PMRU. It was also detected results of prostatectomy were satisfying in patients with BPH symptoms. Cystometry and P/F study were not required for all patients with BPH for planning surgery. But urodynamic studies can be done in patients with high I-PSS scores and PMRU for fore sighting on postoperative failure. 38

Benzer Tezler

  1. Çeşitli prostatik maniplasyonların serum serbest/ total PSA oranı üzerine etkisi

    Başlık çevirisi yok

    KÖKSAL ÇELİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    ÜrolojiSüleyman Demirel Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. T. AHMET SEREL

  2. 70 yaş üstü ve 35 GR dan az ağırlıklı prostat adenomlu hastalarda tur-p başarısı: Üroflowmetrik ve IPSS verilerine göre değerlendirilmesi

    TUR-P success in patients over 70 YEARS old and with LESS than 35 G of prostate adenoma: Evaluation according to uroflowmetric and İPSS data

    KÜRŞAD DÖNMEZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Ürolojiİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SERKAN ÖZCAN

  3. Ofis bazlı minimal invaziv bir yöntem olan radyofrekans termal su buharlaştırma terapisinin cerrahi açıdan yüksek riskli benign prostatik obstruksiyonlu hastalardaki etkinliği

    The effectiveness of radiofrequency thermal water evaporation therapy, an office based minimally invasive method, on patients with high surgical risk benign prostatic obstruction

    BARAN TAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    ÜrolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Üroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUSTAFA MURAT AYDOS

    UZMAN İBRAHİM ETHEM ARSLAN